Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1023 E. 2022/599 K. 05.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL TÜRK MİLLETİ ADINA
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/1023 Esas
KARAR NO : 2022/599

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/10/2013
KARAR TARİHİ : 05/10/2022

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 1937 doğumlu olduğunu ve 50-60 yıldır Almanya’da yaşadığını, müvekkili aleyhine … 11. İcra Müdürülüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile 15/08/2008 tanzim, 15/08/2009 vade tarihli, 100.000,00 TL bedelli bonoya istinaden kambiyo senetlerine ilişkin takip yapıldığını, takibe dayanak bono üzerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin davalıya hiçbir borcu bulunmadığını, davalı aleyhine sahte bono tanzim etmekten ve kullanmaktan dolayı … Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikayette bulunulduğunu ve soruşturma aşamasında alınan rapor uyarınca bonodaki imzanın müvekkilinin eli ürünü olmadığı yönünde görüş bildirildiğini belirterek, anılan takip dosyasındaki borçtan dolayı müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, % 20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı asilin müvekkilinin baldızı olduğunu, 2008 yılında davacı yüzünden maddi olarak zarara uğrayan müvekkilinin zararını karşılayacağını beyan eden davacının müvekkiline en kısa zamanda borcunu ödeyeceğini bildirdiğini, bunun üzerine müvekkilinin davacıdan bir senet düzenlemesini istediğini, davacının da davaya konu senedi düzenleyerek verdiğini, daha sonra davacı yandan imza beyannamesi aldığını, evrakın aslının … CBS’nin … soruşturma dosyasında bulunduğunu, senette yer alan imzanın bizzat davacıya ait olduğunu, savcılık tarafından 2012 yılında yapılan imza incelemesinin davacının sadece konsoloslukta verdiği vekalet üzerinde yer alan imzası ile karşılaştırılmak sureti ile yapıldığını beyan ederek davanın reddini, davacı aleyhine %20’den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır.
Dava, ilk olarak … 21. Asliye Hukuk Mahkemesi nezdinde açılmış olup … 21. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 01/11/2013 günlü ve … Esas ve …karar sayılı görevsizlik kararı üzerine mahkememize tevzi edilmiştir.
Taraflarca sunulan dilekçe ve belgeler incelenmiş, uyuşmazlık konusuyla ilgili olduğu bildirilen dosyalar dosyamız arasına kazandırılmıştır.
Uyuşmazlık konusu … 11. İcra Müdürlüğünün …Esas (Eski … İcra Müdürlüğünün … Esa) sayılı dosyası incelendiğinde, davalı … tarafından davacı … aleyhine davaya konu 15/08/2008 tanzim tarihli, 15/08/2009 ödeme tarihli, 100.000,00-TL bedelli, … adına …’a ödenmek üzere düzenlenen senede dayalı olarak 100.000,00 TL asıl alacak, 4.586,30 TL işlemiş faiz ve 300,00 TL komisyon toplamı 104.886,30 TL üzerinden kambiyo senetlerine dayalı haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır.
Gerçekte var olmayan bir borç ya da geçersiz bir hukuki ilişki nedeniyle icra takibine maruz kalması muhtemel olan veya icra takibine maruz kalan bir kimsenin (borçlunun) gerçekte borçlu bulunmadığını ispat için açacağı dava, menfi tespit davası olarak adlandırılmaktadır. Eldeki dava da, sahtelik (imza inkarı ) nedenine dayalı olarak açılmış bir menfi tespit davasıdır.
Bir senette yer alan yazının veya imzanın inkâr edilmesi durumunda, 6100 sayılı HMK’nın 208. maddesinin birinci ve üçüncü fıkrası anlamında bir “sahtelik iddiası” söz konusu olur. 6100 sayılı HMK’nın 208.maddesine ilişkin gerekçede bu husus “Maddenin kenar başlığında “Yazı veya imza inkârı” ibaresi birlikte kullanılmıştır. Her iki husus uygulamada sahtelik iddiası olarak adlandırılan durumu ifade etmektedir” şeklinde belirtilmiştir (Pekcanıtez H./ Özekes M./ Akkan M./ Korkmaz H.T.: Pekcanıtez Usul Medeni Usul Hukuku, Cilt II, İstanbul 2017, s. 1792).
Dava dilekçesindeki ihtiyati tedbir talebine ilişkin olarak 29/01/2014 tarihli ara karar ile değerlendirme yapılmış ve davaya konu senedin hiçbir işleme esas alınmaması bakımından ihtiyati tedbir kararı verilmiştir. İstanbu 11. İcra Müdürlüğü tarafından da 30/01/2014 tarihli kararla ihtiyati tedbir kararımız uyarınca 2011/18657 Esas sayılı icra takibinin durdurulmasına karar verilmiştir.
Kambiyo senedindeki imzanın davacı keşideciye ait olduğu yönündeki ispat yükü, senedi elinde bulundurup icra takibine girişen ve senette yer alan imzanın borçluya ait olduğunu iddia eden davalı alacaklıya düşmektedir.
Mahkememizde görülüp karara bağlanan dava, sahtelik (imza inkarı) nedenine dayalı olarak açılmış olup, böyle bir durumda öncelikle sahtecilik iddiasının irdelenmesi, dava ve takip konusu senetteki imzaların davacıya ait olup olmadığının incelenmesi gerekmiştir.
… Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından alınan 26/11/2012 tarihli bilirkişi raporunda; İnceleme konusu senet üzerinde borçlu imza ile dosyada …’e ait mevcut mukayese imzalara kıyasla, imzada hatların çekiliş stili, imzaların konum şekli, imzada bukle teşkili, imzada yön/ritim, imzada işleklik, imzada bukle yapım tarzı ve genel karakteristik özellikler, alışkanlıklar ve diğer garafolojik tanı unsur itibariyle ortak uyum ve benzerlikler sağlanamadığından, inceleme konusu senet üzerindeki imzanın müşteki …’in eli ürünü olmadığı, görüş ve kanaatine varılmıştır.
Uyuşmazlık konusu senede ilişkin resmi belgede sahtecilik davasının görüldüğü…ahkemesi’nin … Esas sayılı Ceza dosyasında; Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi’nin 10/05/2016 tarih, 2844 sayılı raporunda inceleme konusu senette …’e atfen atılı borçlu imzaları ile …’in sınırlı sayıda mevcut mukayese imzaları arasında biçimsel benzerlikler görülmekle birlikte söz konusu imzaların sınırlı sayıda harften oluşan, ayrık kitap harfleri şeklinde yavaş tersimli olmaları nedeniyle aidiyetleri hususunda daha ileri tespite gidilemediği belirtilmiştir. Jandarma Genel Komutanlığı İstanbul Jandarma Kriminal Laboratuvar Amirliği’nin 02/03/2018 tarih, 2018/61 sayılı raporunda inceleme konusu senet üzerinde … adına atfen atılı imzaların … eli ürünü olmadığı belirtilmiştir. Ulusal Kriminal Büro’dan alınan bilirkişi raporunda inceleme konusu senet altındaki yazının muhtemel … adlı şahsın eli ürünü olduğunun kabul edilmesinin gerektiği belirtilmiştir. … 3. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından da 04/07/2019 günlü ve 2014/286 Esas, 2019/1130 Karar sayılı kararla sanık …’ın üzerine atılı suçu işlediği sabit olmadığından beraatına karar verilmiş, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesi tarafından 07/10/2019 günlü ve 2019/7142 Esas, 2019/6364 Karar sayılı kararla istinaf başvurusunun esastan reddine kesin olarak karar verilmiştir.
Ceza dosyasında alınan raporlar arasında görüş farklılıklarının bulunması ve delil yetersizliğinden dosyamız davalısı …’ın beraatine karar verilmiş olması karşısında, dava konusu senet aslı, davacının senedin keşide tarihinden önce kullanmış olduğu imzaları içerir mukayeseye esas belge asılları celbedilmiş, imza örnekleri alınmış, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi tarafından imza incelemesi bakımından uzmanlığı olduğu bildirilen 3 kişilik bilirkişi heyeti marifetiyle imza incelemesi yaptırılmıştır.
Mahkememizce görevlendirilen bilirkişi heyeti 02/05/2022 tarihli raporda; Dava konusu bono üzerinde atılı bulunan imzaların, ritim, eğim, tekrar, kullanılan harfler, seri hareketler, süreklilik arz eden çizgi veya çizgiler, seyyaliyet, nispet, alışkanlıklar gibi rakam ve yazıda karakteristik özellikleri oluşturan bütün ve detay hareketlerin incelendiğini ve dosyadaki mukayese imzalarla karşılaştırılarak bir kanaate varıldığını, buradan hareketle; bono üzerindeki imzalarda başlangıç ve bitiş noktalarının durumu, çok belirgin “e” harfi ile imzayı oluşturan çizgilerin ana karakteri ile bono üzerinde atılı imzalar arasında benzer noktaların bulunduğunun görüldüğünü, netice olarak, bono üzerindeki imzaların …’in eli ürünü olduğunu bildirmişlerdir.
Ceza dosyasında Jandarma Genel Komutanlığı İstanbul Jandarma Kriminal Laboratuvar Amirliği tarafından hazırlanan raporda davaya konu senet üzerinde davacı adına atılı bulunan imzanın davacı eli ürünü olmadığı belirtilmişse de Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi tarafından inceleme konusu senette …’e atfen atılı borçlu imzaları ile …’in sınırlı sayıda mevcut mukayese imzaları arasında biçimsel benzerlikler görüldüğünün, Ulusal Kriminal Büro’dan alınan bilirkişi raporunda inceleme konusu senet altındaki imza ve kuşkulu yazımların muhtemel … adlı şahsın eli ürünü olduğunun tespit edilmiş olması ve yine dava dosyamızda yaptırılan imza incelemesinde senet üzerindeki imzaların …’in eli ürünü olduğunun tespit edilmiş olması nedeniyle davaya konu senetteki davacı adına atılı bulunan imzanın davacının eli ürünü olduğu ve sahtelik iddiasına dayalı olarak açılan menfi tespit davasının yerinde olmadığı olmadığı sonucuna varılmıştır. Tüm bu nedenlerle, davacı yanın menfi tespit davasının reddine ve ayrıca davacı yanın ihtiyati tedbir talebine nazaran Mahkememizin 29/01/2014 tarihli ara kararı ile davaya konu senedin hiçbir işleme esas alınmaması bakımından ihtiyati tedbir kararı verilmiş olması, … 11. İcra Müdürlüğü tarafından da 30/01/2014 tarihli kararla ihtiyati tedbir kararımız uyarınca … Esas sayılı icra takibinin durdurulmasına karar verilmiş olması karşısında davalı alacaklının alacağına geç kavuşması nedeniyle, İİK’nun 72/4. maddesi gereğince dava değerinin %20’si oranında belirlenen 20.000,00 TL tazminatın da davacıdan alınıp davalıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın REDDİNE,
2- İİK’nun 72/4. maddesi uyarınca dava değerinin %20’si oranında takdir edilen 20.000,00 TL tazminatın davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 80,70 TL maktu red harcının davacı tarafından peşin harç olarak yatırılan 1.707,75-TL’ndan mahsubu ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, fazladan yatırılan ‭1.627,05‬-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davalı vekille temsil olunduğundan, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 16.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
7-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; taraf vekilleri ve davalı asilin yüzüne karşı, HMK’nun 341/1 ve 345. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/10/2022

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .