Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2023/562
KARAR NO :2023/874
DAVA:Çek İptali
DAVA TARİHİ:01/09/2023
KARAR TARİHİ:14/12/2023
Mahkememizde görülmekte olan çek iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka müşterilerinden, … Şirketi tarafından tahsil amacı ile müvekkili bankaya tevdi edilen Keşidecisi … San. Ve Tic. Ltd. Şti. olan 30/07/2023 keşide tarihli, lehtarı … Şirketi olan 500.000,00 TL bedelli, “Keşidecisi … San. Ve Tic. Ltd. Şti. olan 19/08/2023 keşide tarihli, lehtarı … Şirketi olan 550.000,00 TL bedelli, “Keşidecisi … Mak. Turizm ve Yatçılık San. Ve Tic. Ltd. Şti olan 12/08/2023 keşide tarihli, lehtarı …San. Ve Tic. A.Ş. olan 734.590,00 TL bedelli, “Keşidecisi … San. Ve Tic. Ltd. Şti olan 15/07/2023 keşide tarihli, lehtarı … Şirketi olan 100.000,00 TL bedelli, “Keşidecisi … Anonim Şirketi olan 03/11/2023 keşide tarihli, lehtarı … Şirketi olan 70.000,00 TL bedelli, “Keşidecisi … ve Tic. Ltd. Şti olan 31/08/2023 keşide tarihli, lehtarı … Şirketi olan 500.000,00 TL bedelli, “Keşidecisi … Tic. Ltd. Şti olan 31/08/2023 keşide tarihli, lehtarı … İnş. San. Ve Tic.Ltd. Şti olan 500.000,00 TL bedelli, “Keşidecisi … olan 29/08/2023 keşide tarihli, lehtarı … San. ve Tic. Ltd. Şti olan 130.000,00 TL bedelli 8 adet çekin PTT aracılığıyla kargolandığını ve kargo aşamasında kaybolduğunu, PTT tarafından yapılan tüm aramalara rağmen mezkur çeklerin bulunamadığını, bu haliyle çeklerin müvekkili bankanın rızası olmaksızın elinden çıktığını, çekin suiniyetli kişiler tarafından kullanılması, hatta çeke istinaden, keşideci, avalistler ve müvekkili banka aleyhine icra takibi dâhil bilcümle işlemlerin yapılmasının her zaman için mümkün olduğunu, müvekkili bankanın rızası olmaksızın elinden çıkan çeklerden dolayı ödenmemesi gereken bir bedelin ödenmek zorunda kalınması veya da haciz gibi istenmeyen bir durumla karşılaşılması telafisi imkânsız zararların doğmasına sebebiyet vereceğini, bu itibarla herhangi bir zararın önlenmesi bakımından öncelikle çeklerin bedellerinin ödenmemesi için ihtiyati tedbiren ödeme yasağı kararı verilmesini, müvekkili bankanın dökümü yapılan çeklerden; Keşidecisi … Anonim Şirketi, Miktarı 70.000-TL (yetmişbintürklirası), Keşide Tarihi : 03/11/2023, Lehtar … Şirketi olan çekin bedelinin ödenmemesi için öncelikle ihtiyati tedbiren ödeme yasağı kararı verilmesine, ifası için Keşideci … Anonim Şirketi, … Ve Ticaret Limited Şirketi adreslerine ve ciranta ve lehdarların e-tebligat adresine ödeme yasağı kararının tebliğine, dökümü yapılan çeklerin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlığın; davacının müşterisinden tahsil amacıyla aldığını beyan ettiği çeklerin kaybolduğu iddiasına dayalı zayi nedeniyle çek iptali talebinin sübut bulup bulmayacağı noktasında toplanmış olduğu görüldü.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi’nin 28/09/2023 tarih, 2023/1568 esas ve 2023/1432 karar sayılı ilamında; ” Dava, hukuki niteliği itibariyle TTK’nın 818/1.s maddesi atfıyla aynı Kanun’un 757 ve devamı hükümleri uyarınca, zayi nedeniyle çek iptali istemine ilişkindir……. Kıymetli evrakın iptali, kıymetli evraka ilişkin “umumi hükümler” arasında TTK’nın 651 ve 652’de genel bir şekilde düzenlenmiş, ayrıca nama (TTK m. 657) ve hâmiline senetlerin iptali hakkında (TTK m. 661-668) özel hükümler öngörülmüştür. TTK’da emre yazılı senetlerin iptaline dair ayrık hükümler bulunmamaktadır. Bunun yerine poliçenin iptali için özel bir düzenleme (TTK m. 757-765) getirilerek bu hükümlerin TTK m. 778/1-ı yollamasıyla bonolar bakımından, 818/1-s yollamasıyla çekler bakımından da uygulanacağı öngörülmüştür. Dosyaya sunulan evrakların incelenmesinde; iptali istenen çekin keşidecisinin … ve Tarımsal Ürünler Gıda San. Ve Tic. Ltd. Şti.olduğu, …Bankası … – … Şubesine ait, … seri numaralı, 25.07.2023 keşide tarihli ve 417.973,12 TL bedelli çek olduğu, çekin lehdarının davacı şirket olduğu, söz konusu çekin keşideci tarafından kargo ile davacı lehtar şirkete gönderildiği sırada kargoda kaybolduğu ve davacı şirkete ulaşmadığı anlaşılmaktadır. TTK’nın 788/1 hükmü uyarınca, emre yazılı veya belirli bir kimse lehine düzenlenen çek, ciro ve teslim yolu ile devredilebilir. Emre yazılı senetlerin devri iki tasarruf işleminin bir arada yapılması ile gerçekleşir. Bu işlemlerin birincisi senedin ciro edilmesi, ikincisi de buna ek olarak senedin zilyetliğinin devralana geçirilmesidir. Dolayısıyla, kambiyo senedinde mündemiç hakka sahip olmak için senet üzerindeki zilyetlik zorunludur. (Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 06.06.2012 tarih ve 2011/4524 Esas, 2012/9838 Karar sayılı kararı da benzer yöndedir). Somut olayda da, dava konusu çekin keşideci tarafından düzenlendikten sonra davacı lehtara teslim edilmeden kargoda kaybolduğu ileri sürüldüğüne göre, davacının çekin hâmili olmadığının kabulü gerekmektedir. Bu durumda davacı çekin lehdarı ancak yetkili hamili olmadığından davacının hamil olmadığı çek yönünden iptal davası açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır. Bu nedenle mahkemece davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. ” şeklindedir.
Tüm bu açıklamalar ışığında; somut olay yönünden davacının müşterisinden tahsil amacıyla aldığını beyan ettiği çeklerin kaybolduğu iddiasına dayalı zayi nedeniyle açtığı çek iptali davasında davacının çeklerin yetkili hamili olmadığı anlaşıldığından dava konusu çekler yönünden iptal davası açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır. Bu nedenlerle davanın hukuki yarar dava şartı yokluğundan HMK 114/1-h, HMK 115/2 maddeleri gereğince usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın hukuki yarar dava şartı yokluğu nedeniyle HMK 114/1-h ve 115/2 maddeleri uyarınca USULDEN REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yokluğunda, 6100 sayılı HMK’nun 342. ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile veya HMK 348. maddesi gereğince istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvurma hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize verecekleri bir cevap dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri cevap dilekçesi ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/12/2023
Başkan …
*e-imzalıdır
Üye …
*e-imzalıdır
Üye …
*e-imzalıdır
Katip …
*e-imzalıdır