Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/371 E. 2023/698 K. 19.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2023/371
KARAR NO:2023/698

DAVA:Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ:02/06/2023

…. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 2023/… ESAS VE … KARAR SAYILI BİRLEŞEN DOSYASI

DAVA:Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ:14/06/2023
KARAR TARİHİ:19/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin …. İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyasından borçlu şirkete ait taşınmazın kıymet takdir raporunun tebliği için talep açıldığı ancak, icra müdürlüğünün 09/05/2023 tarihli kararı ile; İstanbul / Başakşehir … Mesken 0 203.000/ 48989.000 taşınmaz için … caddesi … Sanayi Sitesi A blok no:272 … / İstanbul adresi olan mersis adresine taşınmaz için (35. Maddeye göre tebligat) kıymet takdirinin bildirilmesine ilişkin tebligat, ticaret sicil gazetesinde borçlunun munfesih olduğu görüldüğü, alacaklı vekilinin ihya etmesi gerektiği gerekçesi ile reddedildiği, şirketin münfesih olması müvekkilinin alacağının tahsil etmesini engellediğini, müvekkilinin alacağına kavuşmasını önlemek amacıyla … … Hizm. A.Ş.’nin ihyasını talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili birleşen dosya dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin …. İcra Müdürlüğünün … (2010/…) Esas sayılı dosyasında borçlu şirkete ait taşınmazın kıymet takdir raporunun tebliğini talep ettiğini ancak İcra Müdürlüğünün 09/05/2023 tarihli kararı ile borçlunun munfesih olduğundan ilgili şirketi ihya etmesi gerektiği nedeniyle taleplerinin reddedildiğini, şirketin münfesih olması müvekilin alacağını tahsil etmesini engellediğini, açıklanan nedenlerle müvekkilin alacağına kavuşmasını sağlamak amacıyla … A.Ş.’nin ihyasını talep etme zorunluluğunun hasıl olduğunu, İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas sayılı dosyası ile ihya davası açıldığını, ilgili Mahkemede görülen davada taraf olarak sehven … Müdürlüğü eklenmediğinden Mahkemenin kararı uyarınca işbu davada … Müdürlüğünü hasım göstererek ihya taleplerini yenilediklerini, bu nedenle işbu davanın İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin… Esas sayılı dava dosyası ile birleştirilmesini talep etmiştir.
Davalı … Müdürlüğü cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin ticaret sicil müdürlüğünün resen terkin işlemi “6102 sayılı Kanunun Geçici 7. Maddesi” ve 30/12/2012 tarihli ve 28513 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürrülüğe girmiş olna “Nüfesih Olmasına veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler ile Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğ’in 5. Maddesi”, “6103 sayılı Türk Ticaret Kanunun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 20/1 maddesi” ve “Anonim ve Limited Şirketlerinin Sermayelerini Yeni Asgari Tutarlara Yükseltmelerine ve kuruluşu ve Esas Sözleşme Değişikliği İzne Tabi Anonim Şirketlerinin belirlenmesine ilişkin Tebliğ’in 7. Maddesi” kapsamında olduğu, tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, müvekkili ticaret sicili müdürlüğüne … ticaret sicil numarası ile kayıtlı bulunan … A.Ş.’nin dosyasında yapılan incelemede, şirketin 6102 sayılı TTK geçici 7. Maddesi ile 30/12/2012 tarihli ve 28513 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olan “Münfesih Olmasına Veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler ile Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğ’in 5. Maddesi kapsamında “Aralıksız son beş yıla ait olağan genel kurul toplantılarının yapılamaması gerekçeleriyle resen terkin kapsamına alındığı, tebligat ve ilan prosedürlerinin yerine getirilmesinin ardından 09/10/2015 tarihinde sicil kaydının resen terkin edildiği, dava konusu şirketin anılan icra takibi kapsamında ek tasfiyesine ve tasfiye memuru atanması ile müvekkili müdürlük aleyhine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların; … A.Ş.’nin ihyası talebinin sübut bulup bulmayacağı noktasında toplanmış olduğu görüldü.
DELİLLER;
…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosya uyap üzerinden celp edilmiştir.
… Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak ihyası istenilen … vergi numaralı … … Hizm. A.Ş’nin tasfiye olup olmadığı, sicilden terkin edilip edilmediğinin mahkememize bildirilmesi, terkin ise tasfiye memurunun kim olduğu ve adresi ile şirket muamele merkezini gösterir sicil kayıtlarının, şirket geçici 7.madde uyarınca resen terkin edilmişse şirkete ve yöneticilerine gönderilen tebligat evrakları ve dayanaklarının, terkin gerekçesi de bildirilerek tomarı ile mahkememize gönderilmesi istenilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Dava, şirketin ihyası istemine ilişkindir.
Davacı tarafından …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında taşınmaz kıymet takdirinin borçlu … A.Ş’ye tebliğe çıkarılması talebinin icra dairesinin 09/05/2023 tarihli kararı ile Ticaret Sicil Gazetesi’nde borçlunun münfesih olduğu görülmekle alacaklı vekilinin ihya etmesi gerektiğinden talebin reddine karar verildiği, bu karara istinaden eldeki davanın açıldığı görülmüştür.
… Müdürlüğü tarafından gönderilen sicil kayıtları incelendiğinde ihyası istenen şirketin terkin olmadan önce merkez adresinin … sınırları içerisinde kaldığı, buna göre mahkememizin 6102 sayılı TTK’nun 547/1 maddesi anlamında kesin yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Celp edilen Ticaret Sicil kayıtlarına göre ihyası talep edilen A.Ş’nin TTK geçici 7.maddesine göre 30/06/2015 tarihinde resen terkin edildiği, infisah sebebi olarak aralıksız son 5 yıla ait olağan genel kurul toplantılarının yapılmaması olduğunun belirtildiği, Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nin 19/10/2015 tarihli sayısında şirketin ticaret sicilden silineceğinin ilan edildiği, Ticaret Sicilinin terkinden evvel şirket tüzel kişiliğine yaptığı tebligatın 10/07/2015 tarihinde iade edildiği ancak şirketi temsil ve ilzama yetkili kişilere ayrı ayrı ihtar yapıldığına ilişkin bir belge sunulmadığı görülmüştür.
TTK’nın Geçici 7. maddesi uyarınca, 01.07.2015 tarihine kadar sayılan halleri tespit edilen ya da bildirilen şirketlerin tasfiyeleri, ilgili kanunlardaki tasfiye usulüne uyulmaksızın bu madde uyarınca yapılır. 559 sayılı KHK gereğince sermayelerini öngörülen tutara çıkarmamış bulunmaları, TTK’nın yürürlük tarihinden önce veya 01.07.2015 tarihine kadar münfesih olmaları, TTK’nın yürürlüğe girdiği tarihten önce tasfiye işlemlerine başlanılmış olmakla birlikte genel kurulun toplanamaması nedeniyle ara bilançoları genel kurula tevdi edilemediği için ticaret sicilinden terkin edilememeleri sebepleriyle resen terkin edilirler. TTK’nın Geçici 7. maddesinde belirtilen şartların gerçekleşmesi halinde ticaret sicil memurluğu tarafından şirketin sicil kaydı terkin edilir. Terkin edilmeden önce, TTK’nın geçici 7/4-a maddesi uyarınca, kapsam dâhilindeki şirket ve kooperatiflerin ticaret sicilindeki kayıtlı son adreslerine ve sicil kayıtlarına göre şirket veya kooperatifi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanır. Yapılacak ihtar, ilan edilmek üzere Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi Müdürlüğüne aynı gün gönderilir. TTK’nın geçici 7/2. maddesine göre ise, davacı veya davalı sıfatıyla devam eden davaları bulunan şirket veya kooperatiflere bu madde hükümleri uygulanmaz.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi’nin 2022/1800 Esas 2022/1733 Karar sayılı ilamında; “Somut uyuşmazlıkta şirketin 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesi kapsamında kaldığından bahisle davalı sicil müdürlüğünce ihtarname hazırlandığı ve ihtarnamenin Ticaret Sicil Gazetesi’nde yayınlandığı, ancak ihyası istenen şirket yada yetkilisine tebligat yapıldığına ilişkin herhangi bir bilgi belgenin veya tebligatın dosyaya sunulmadığı , 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesinin 4/a bendi uyarınca terkin işlemi öncesinde yapılması öngörülen ihtarın öncelikle şirkete ya da şirketin yetkisine tebliğ edilmeksizin doğrudan Ticaret Sicil Gazetesinde ilan suretiyle yapılan ihtar usule aykırıdır. Bu nedenle dava konusu ihyası istenen şirketin terkin işleminin hukuka uygun olmadığı açıktır. Ticaret sicili işlemleri tam olarak yerine getirmiş ise aleyhine yargı giderine hükmedilemeyecektir.” (Yargıtay 11.HD’nin 15/01/2020 Tarih 2019/5184 Esas 2020/440 Karar sayılı ilamı) denilmiştir.
Mahkememizce TTK’nın geçici 7/2 maddesi uyarınca …Ticaret Sicili Müdürlüğü tarafından terkin kapsamında hazırlanan ihtar ve tebliğ evrakları getirtilmiş ve şirketin infisah sebebi olarak aralıksız son 5 yıla ait olağan genel kurul toplantılarının yapılmaması nedeniyle terkin edildiği, Ticaret Sicilinin terkinden evvel şirket tüzel kişiliğine yaptığı tebligatın 10/07/2015 tarihinde iade edildiği ancak şirketi temsil ve ilzama yetkili kişilere ayrı ayrı ihtar yapıldığına ilişkin bir belge sunulmadığı görülmüştür.
Somut uyuşmazlıkta; şirketin aralıksız son beş yıla ait olağan genel kurul toplantısını yapmadığı ve TTK’nın geçici 7. maddesi kapsamında kaldığının tespiti üzerine, davalı sicil müdürlüğünce 2 aylık süre içinde münfesih olma sebebinin ortadan kaldırılması, yani şirket genel kurul toplantısının yapılması için ihtarname hazırlandığı ve ihtarnamenin Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlandığı ancak ihyası istenen şirkete ve şirket yetkilisine ihtarnamenin tebliğ edildiğine ilişkin bir belgenin istenilmesine rağmen sunulmadığı,sicil müdürlüğünün yukarıda belirtilen hükümler uyarınca terkin işlemi öncesinde yapılması öngörülen ihtarı yaparak usuli işlemleri yerine getirdiğini ispat edemediği,ayrıca terkin işleminden önce terkin edilen şirket aleyhine icra takibi yapıldığı, derdest takip dosyası varken resen terkin işlemi yapılamayacağı,davacının hukuki yararının bulunduğu, gözetilerek birleşen davanın kabulüne, davalı Müdürlüğün işleminin kaldırılarak dava dışı resen terkin edilen şirketin ihyasına,terkin sebebi gözönüne alınarak ek tasfiye işlemlerini yürütmesi için ihyası talep edilen şirketin yönetim kurulu başkanı …’nın tasfiye memuru olarak atanmasına, keyfiyetin karar kesinleştiğinde tescil ve ilanına, davacı tarafça ticaret sicil müdürlüğünden yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığı belirtildiğinden yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, (HGK 15/12/2020 gün 2017/12-342 Esas 2020/1030 K. Sayılı kararında da belirtildiği üzere davacı harçtan muaf değildir) davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, asıl dosyada davalı olarak gösterilen … A.Ş. hakkında açılan davanın taraf ehliyeti yokluğu nedeniyle HMK 114/1-d ve 115 maddeleri uyarınca usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-Asıl dosyada davalı olarak gösterilen … A.Ş. Hakkında açılan davanın taraf ehliyeti yokluğu nedeniyle HMK 114/1-d ve 115 maddeleri uyarınca usulden REDDİNE,
1-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gerekli 269,85 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
B-Mahkememiz dosyası ile birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2023/… esas sayılı dosyası yönünden davanın KABULÜ İLE,
1-… Müdürlüğü’nün …-0 sicil numarasında kayıtlı iken sicilden resen terkin olan … … Şirketi A.Ş.’nin tüzel kişiliğinin …. İcra Müdürlüğü’nün … esas (eski 2010/…) sayılı dosyası ile sınırlı olmak üzere ihyasına,
2-Ek tasfiye işlemleri yapması için ihyası talep edilen şirket yetkilisi …’nın (T.C. Kimlik numarası…) şirkete tasfiye memuru olarak atanmasına,
3-Keyfiyetin karar kesinleştiğinde tescil ve ilanına, tescil ve ilan masraflarının ileride ihya edilen şirketten tahsil edilmek üzere şimdilik davacı tarafça karşılanmasına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gerekli 269,85 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafça yatırılan ve artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı yokluğunda; 6100 sayılı HMK’nun 342. ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile veya HMK 348. maddesi gereğince istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvurma hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize verecekleri bir cevap dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri cevap dilekçesi ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/10/2023

Başkan ..
E-imzalıdır
Üye …
E-imzalıdır
Üye …
E-imzalıdır
Katip …
E-imzalıdır