Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/125 E. 2023/455 K. 15.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2023/125
KARAR NO:2023/455

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:25/05/2012
KARAR TARİHİ:15/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde;28/11/2011 tarihinde davalı Sigorta şirketine … Zorunlu Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalı diğer davalı … AŞ ne ait tüpgazın gaz kaçırması sonucu sızan gaz neticesinde … ve … …’in karbonmonoksit zehirlenmesi sonucu vefat ettiğini,davacılardan … ve …’nın anne ve baba olarak destekten yoksun kaldıklarını, davalı Sigorta şirketi tarafından 50.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ödendiğini, defin ve cenaze masrafı ödenmediğini,ayrıca davacıların büyük manevi zararlara düçar olduğunu, her bir çocuk için anne ve baba için ayrı ayrı 50.000 TL, kardeşler için 40.000 TL olmak üzere cem’ an 360.000,00 TL manevi tazminatın (davalı Sigorta şirketi hariç) diğer 2 no’lu davalıdan talep ettiklerini , her bir çocuk için anne ve baba için ayrı ayrı 500 TL olmak üzere toplam 2.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ve her bir müteveffa için harcanan 1.500,00 TL’ den cem’ an 3.000,00 TL cenaze ve defin masrafının her iki davalıdan müşterek müteselsil sorumluluğu dahilinde temerrüt tarihinden itibaren işlemek üzere ticari avans faizi ile birlikte tahsilini dava ve talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş vekili cevap dilekçesinde; davanın konusu olan hasarın ihbarı üzerine müvekkili şirket tarafından usulüne uygun olarak … nolu hasar dosyası açıldığını, bu dosya kapsamında temin edilen belgelerde yapılan inceleme ve konu ile ilgili olarak yapılan aktüerya hesabı neticesinde davacı vekili ile “sulh ve ibra sözleşmesi ” akdedilmek sureti ile davacılara toplam 50.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ödenmek suretiyle hasar dosyasının kapatıldığını, davacılara yapılan ödeme ile müvekkili şirketin borçtan ve yükümlülükten kurtulduğunu, somut olayda vefata sebep olan şofbenin müteveffa küçüklerin ailesi olan davacılar tarafından bariz olarak hatalı şekilde kurulduğunun sabit olduğunu, bu hatalı kurulumun çocukların vefatında esas etkili olan unsur olduğunun ortada olduğunu, müvekkili şirketin sigortalısının sorumluluğunun tesisindeki illiyet bağını ortadan kaldıran, zararlandırıcı olayla sigortalının faaliyeti arasındaki illiyet bağını kesen bu hatalı kurulum müvekkili şirketin sorumluluğunu da ortadan kaldırdığını, en azından büyük ölçüde azalttığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacının maddi zararı yapılacak aktüeryal inceleme sonucu tespit edilebileceğini, bu incelemenin müvekkili şirket tarafından yapılan ödeme tarihindeki verilere göre yapılması gerektiğini ve yapılan ödemenin güncellenmesinin yapılmasını, cenaze masrafları ve dava dilekçesinde bahsedilen diğer masraflar müvekkil şirketin sorumluluğu dışında olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydı ile ancak ödeme tarihinden itibaren yasal temerrüt faizi yürütülmesinin mümkün olacağını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … LPG Şti. vekili cevap dilekçesinde; elim kazanın gelişimi ve ölüm sonucunu ortaya çıkaran durumun tespiti için öncelikle karbonmonoksit zehirlenmesinin ne olduğunun ve hangi durumlarda ortaya çıktığının açıklanmasının gerektiğini, somut olay incelendiğinde şofbenin sağlıksız olması sebebi ile ateşleme yapıldıktan sonra sönmüş ve ortaya çıkan zehirli gaz hava sirkülasyonlarının tam olarak sağlanamaması nedeni ile tahliye imkanı bulamayarak karbonmonoksit zehirlenmesine sebebiyet verdiğini, müvekkili şirketin hatası olmadığını, müvekkili aleyhine ikame edilen dava destekten yoksun kalma ve manevi tazminat taleplerini içeren bir dava olup müvekkilinin herhangi bir kusuru bulunmadığından dolayı davacıların taleplerinin reddinin gerektiğini, müvekkili şirketin imalatçı olarak sorumluluğu BK 58 maddede yer alan özen eksikliğine bağlanması gerektiğini, dolayısı ile elim kazaya sebebiyet veren olay ile müvekkili şirkete ait olan tüp arasındaki illiyet rabıtasını kesen davacıların kusurundan kaynaklı eylemin bulunduğunu, bu sebeple davacıların taleplerinin haksız ve kötü niyetli olduğunu ve reddinin gerektiğini, davacının taleplerinin fahiş ve haksız zenginleşmesine neden olacak nitelikte olduğunu, davacıların müteveffalarının desteğine muhtaç olmadıklarını, davacı yanın taleplerine ilişkin faiz oranı ile faiz başlangıç tarihlerini kabul etmediklerini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacılar vekili 10/04/2013 tarihli ıslah dilekçesinde; fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava hakları saklı kalmay kaydıyla, davacı müvekkileri için 5.000 TL maddi tazminat üzerinden açımış oldukları davada, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 15/03/2013 tarihli bilirkişi raporuna istinaden maddi tazminatın 75.312,47 TL-5.000,00 TL =70.313,47 TL kadar arttırarak ıslahını ve davanın maddi tazminatın müvekkil anne ve baba için ceman 75.312,47 TL üzerinden kabulü ile bu tazminatın sigorta şirketi yönünden 09/01/2012 temerrüt tarihinden diğer davalı yönünden ise 28/11/2011 olay tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememize açılan davada …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … sayılı dosyasında 09/07/2013 tarihinde davanın reddine karar verildiği, kararın davacı vekili tarafından temyizi üzerine; Yargıtay 11.Hukuk Dairesi Başkanlığının 2014/969 Esas -2014/8164 Karar sayılı 30/04/2014 tarihli ilamı bozulmasına karar verildiği, bozma ilamı üzerine mahkememizin 2015/294 Esas 2016/469 Karar sayılı dosyası üzerinden yürütülen yargılamada davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın temyiz edilmesi üzerine bozularak mahkememizin 2019/70 Esasına kaydedildiği ve 2020/969 Karar numarası ile davanın kısmen kabulüne karar verildiği, verilen kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2021/2838 Esas 2022/6463 Karar sayılı ilamı ile; “Yerel mahkemenin 18.05.2016 günlü kararı ile davacı … yönünden 41.928,37 TL, … yönünden 33.384,41 TL maddi tazminata hükmedilmiş olup, maddi tazminatın davacılar tarafından temyiz edilmemesi nedeniyle bozmadan sonra önceki kararda hükmolunan miktarlar üzerinden müterafik kusur indirimi yapılarak ve sigorta şirketi ödemesi mahsup edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken aktüerya bilirkişisinden yeniden rapor alınarak maddi zararın güncellenmesi suretiyle yazılı şekilde maddi tazminata hükmedilmesi, davalınının sorumluluğunun arttırılması doğru olmamış maddi tazminat yönünden kararın bozulması gerekmiştir.” gerekçesiyle bozulan karar mahkememizin yukarıdaki esasına kayıt edilmiştir.
Dava, karbonmonoksit zehirlenmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Davacı anne ve baba, kızları olan … ve …’ın 28.11.2011 tarihinde banyo yaparken karbonmonoksit zehirlenmesi sonucu vefat etmesi nedeniyle, davalı …a ait tüpün takılı olduğunu, diğer davalının … zorunlu sigorta poliçesini tanzim ettiğini belirterek, destekten yoksun kalma tazminatı ve ayrıca diğer davacılar kardeşlerle beraber manevi tazminat talep etmektedirler.
5307 sayılı Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) Piyasası Kanunu ve Elektrik Piyasası Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 8. maddesinde tüp bayilerinin iki kilogram ve üzeri tüp teslimini ve bağlantısını adreste yapacakları, yine Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın LPG Dağıtım Bayileri ve Tüketicilerin Uyması Gereken Şartlara İlişkin Tebliğin 14. maddesine göre, tüpleri cihaza bağlamak, sızdırmazlık kontrolü yapmak, tüplerin kullanılması hususunda tüketicileri bilgilendirmek görevi olan bayinin tüp takılan yerde herhangi bir eksiklik gördüğünde tüketiciyi uyarması, uyarıya rağmen eksiklikleri gidermezse gerektiğinde tüpü takmaması gerekir. Somut olayda, davacı baba … tarafından şofben, baca bağlantısı olmadan monte edilmiş, şofbenden sızan gaz banyo içerisine dolarak çocukların karmonmonoksit zehirlenmesinden vefat etmesine neden olmuş, şofbende kullanılan tüp 18.11.2011 tarihli satış fişine göre davalı … Şirketi’nin bayisi tarafından satılmış olduğu anlaşılmıştır.
Bayilerin tüpün bağlandığı yerin yeterli koşulları taşıyıp taşımadığını denetleyerek satımı gerçekleştirmesi ve tüpü bağlaması gerekeceği, herhangi bir eksiklik gördüğünde tüketiciyi uyarması, uyarıya rağmen eksiklikleri gidermezse gerektiğinde tüpü takmaması gerekeceği, davalı … Şirketi’nin havalandırması da uygun olmayan banyodaki bir cihaza tüp bağladığı, bu konuda bayilerine gerekli ve yeterli eğitimi vermediği için kusurlu olduğu, davalı … Sigorta A.Ş.tarafından tanzim edilen tüp gaz zorunlu sorumluluk poliçesi genel şartları birinci maddesine göre “Bedeni zararın LPG nedeniyle gerçekleşmiş olması tazminat ödenmesi için yeterlidir. Ayrıca tarafların kusur dağılımlarına bağlı değildir.”düzenlemesine göre davalı sigorta şirketinin “olay başı sigorta bedeli limiti” ile sınırlı olarak tazminattan sorumlu olacağı sonucuna ulaşılmıştır. Davalı sigorta şirketi tarafından 20/03/2012 tarihinde davacılara toplam 50.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ödenmiştir.
28/11/2011 tarihinde LPG tüpü ile ısıtılan şohbenli banyoda yıkanırken karbonmonoksit zehirlenmesi sonucu ölen … ’in ve …’in desteğinden yoksun kalan anne ve babasının maddi tazminat tutarının, davalı sigorta şirketinin ödemesinin güncel değerinin tenzilinden sonra, davacı anne yönünden …’in ölümü sebebiyle 19.745.95 TL, baba yönünden 15.847.40 TL, defin ve cenaze gideri olarak 1.500.- TL olmak üzere toplam , …’in ölümü sebebiyle anne yönünden 20.682.42 TL, baba yönünden 16.036.70 TL, defin cenaze gideri için 1.500.- TL. olduğu belirenmiş olup, her iki çocuk için toplam davacı …’in 41.928,37 TL, davacı …’in 33.384,41 TL destekten yoksun kalma tazminatı talep edebileceği, BK.nun 61.ve 62.maddeleri ile 163 ve devamı maddelerine göre sorumluların her birinin zararın tamamından ortaklaşa ve zincirleme sorumlu oldukları, davalı … A.Ş. yönünden BK.nun 114/2.maddesi kapsamında sözleşmeye aykırılık hallerinde de haksız eyleme ilişkin hükümler uygulanacağından ve haksız eylemlerde borçlunun temerrüde düşürülmesi gerekmeyeceğinden temerrüt başlangıcının olay tarihi olması nedeniyle 28/11/2011 tarihinden olay tarihinden itiraben faiz ile sorumlu olacağı, diğer davalı … Sigorta A.Ş yönünden ise davalı sigortaya başvuru tarihinin 8 iş günü sonrası 09/02/2012 tarihinde temerrüde düştüğü saptanmakla, bu tarihten itibaren yasal faiz yürütülmesi gerekeceği sonucuna ulaşılmıştır.
Davacıların manevi tazminat talepleri yönünden yapılan değerlendirmede; yargıtay emsal kararları da gözetilip BK.nun 56.maddesi hükmüne göre ölen ve davacıların yaşı, ölüm olayı nedeniyle içersine düştükleri sosyal ve ekonomik durum ile olayın oluş şekli, davacıların ölen kişiye yakınlığı dikkate alınarak duyulan acıyı, çekilen sıkıntıyı bir nebze hafifletebilmek için olay tarihi de dikkate alınarak, davacıların olay sonunda uğradıkları manevi acı ve ızdırabın giderilmesi, ekonomik ve sosyal durumları itibariyle kendilerinde gerekli tatmin duygusunun yaratılabilmesi için davacılar anne ve baba için 3.000,00 er TL, kardeş olan diğer davacılar için ayrı ayrı 1.000,00 er TL manevi tazminata hükmolunması gerektiği kararı verilmiş, karar davacılar vekili ve davalı … vekilince temyiz edilmiş, Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 2016/13624 Esas- 2018/6902 Karar ve 08/11/2018 tarihli bozma ilamına göre” Dava, karbonmonoksit zehirlenmesine bağlı ölüm nedeniyle maddi manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de davalı … A.Ş. vekili, tüpte imalat hatası bulunmadığını, zehirlenmeye neden olayın şofbenden kaynakladığını, dosyada mevcut olay yeri tespit tutanağı ve davacıların ceza soruşturması sırasında verdikleri ifadeler incelendiğinde şofbenin davacı … tarafından takıldığını, baca bağlantısının bulunmadığını, banyodaki havalandırma penceresinin kapalı olduğunu, ölüme sebebiyet veren olay ile müvekkili şirkete ait olduğu iddia olunan tüp arasındaki illiyet bağını davacı …’in kusurlu eyleminin kestiğini savunmuştur. Dosya içinde mevcut … 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin … sayılı kararı incelendiğinde, maktullerin … ve …, müştekinin …, sanığın … olduğu, suçun taksirle ölüme neden olma olduğu, mahkemece sanık ve yakınlarının dava konusu evde 2011 yılı Temmuz ayından itibaren kiracı olarak oturdukları, evde kurulu bulunan şofbenin bağlantısının eve taşındıktan 1 hafta sonra sanık tarafından yapıldığı, şofbeni kurarken sanığın baca bağlantısı yapmadığı, şofbeni bu hali ile kullandıkları, … Adli Tıp Kurumu’nun 29.2.2012 tarihli raporuna göre maktullerin ölüm sebebinin karbonmonoksit zehirlenmesine bağlı olduğu, ölüm üzerine etkili başkaca bir nedenin tespit edilemediğinin bildirildiği, sanığın taksirli hareketi sonucu iki kızının ölümüne sebebiyet verdiği, sanığın yaşadığı mağduriyet gözetildiğinde cezaya hükmedilmesinin gereksiz olacağı gerekçesiyle TCK’nın 22/6. maddesi uyarınca sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verildiği, kararın temyiz edilmeksizin 08.10.2012 tarihinde kesinleştiği görülmüştür. Bu durumda mahkemece söz konusu ceza mahkemesi kararı, ceza dosyası içinde yer alan olay yeri tespit tutanağı ve davacıların ceza soruşturması sırasında verdikleri ifadeler ile dosya kapsamındaki tüm deliller birlikte değerlendirilerek davacı tarafın olaydaki müterafik kusuru belirlenerek, buna göre davalı … A.Ş’nin sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken anılan hususlar üzerinde durulmadan, yazılı şekilde davalı … AŞ’nin tam kusurlu olduğu kabul edilerek hüküm tesis edilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle davalı … A.Ş yararına bozulması gerekmiştir. 3-Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının incelemesine gelince mahkemece, davalı … A.Ş olayda tam kusurlu kabul edilmesine rağmen taktir olunan manevi tazminat miktarları davacıların uğradığı zararları giderir mahiyette ve hakkaniyete uygun oranlarda olmayıp azdır. 22.06.1966 tarih ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nda etraflıca açıklandığı üzere, manevi tazminat ne bir ceza ne de gerçek anlamda bir tazminattır. Zarara uğrayan kişinin manevi ızdırabını bir nebze dindiren, ruhsal tahribatını onaran bir araçtır. Manevi tazminatın kapsamını takdir hakkı, kural olarak hakime aittir. Hakim, manevi tazminatın tutarını belirlerken, hak ve adalete uygun davranmalı, hukuk biliminden yararlanmalı, toplumun sosyal, ekonomik ve moral yapısını ve özellikle de somut olayın koşullarını gözetmelidir. Takdir edilecek tutar, bir yandan manevi acıları gidermeli, kamuoyu ve sosyal vicdanda kabul görmeli, diğer yandan ise zarar gören açısından zenginleşme aracı olmamalıdır. Buna göre yukarıdaki bentte davalı … A.Ş’nin müterafik kusur savunması ile ilgili olarak yapılan bozma gerekçesi de nazara alınarak davacıların talep ettiği manevi tazminatın da bu kusur bölüştürmesine göre belirlenmesi gerekmekte olup davacılar vekilinin manevi tazminata ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacılar yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir. ” gerekçesi ile mahkeme kararı bozulmuştur.
Yargıtay bozma ilamına uyularak bozma ilamı doğrultusunda bilirkişi raporu aldırılarak davalı … A.Ş’nin kusur oranı uygulanmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de; verilen kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2021/2838 Esas 2022/6463 Karar sayılı ilamı ile; “Yerel mahkemenin 18.05.2016 günlü kararı ile davacı … yönünden 41.928,37 TL, … yönünden 33.384,41 TL maddi tazminata hükmedilmiş olup, maddi tazminatın davacılar tarafından temyiz edilmemesi nedeniyle bozmadan sonra önceki kararda hükmolunan miktarlar üzerinden müterafik kusur indirimi yapılarak ve sigorta şirketi ödemesi mahsup edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken aktüerya bilirkişisinden yeniden rapor alınarak maddi zararın güncellenmesi suretiyle yazılı şekilde maddi tazminata hükmedilmesi, davalınının sorumluluğunun arttırılması doğru olmamış maddi tazminat yönünden kararın bozulması gerekmiştir.” gerekçesi ile mahkeme kararı bozulmuş olup uyulmasına karar verilen bozma ilamı doğrultusunda yapılan incelemede mahkememizin 2015/294 Esas sayılı dosyasında ıslah edilen destekten yoksun kalma tazminat miktarı toplamının 72.312,45 TL olduğu, 3.000,00 TL’nin cenaze defin giderlerine ilişkin olduğu, ancak kararda 75.312,45 TL üzerinden destekten yoksun kalmaya ilişkin hüküm kurulduğu görülmüş ise de; davalı … tarafından bu husus temyiz konusu yapılmadığı, Milengazın diğer temyiz itirazlarının reddine karar verildiği, yine davalı sigorta şirketi yönünden kararın temyiz edilmediği, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2016/13624 Esas 2018/6902 Karar sayılı bozma ilamında davacının müterafik kusuruna göre … sorumluluğuna karar verilmesi gerektiği belirtilerek kararın … yararına bozulduğu dikkate alındığında usuli müktesap hak gereği maddi tazminat yönünden bozma ilamından sonra alınan raporlara itibar edilmemiş ve mahkememizin 2015/294 Esas sayılı dosyasında hükmolunan miktarlar destekten yoksun kalma tazminatı olarak hesap edilmiştir. Hükmün daha önce hesap yönünden bozulmadığı bu nedenle mahkememizin 2015/294 Esas sayılı dosyasında hükme esas alınan 10/11/2015 tarihli ek raporda kök rapordaki görüşlerde bir değişiklik olmadığı bildirilmiş olup bu hususta aldırılan 15/03/2013 tarihli kök raporda ise; tazminat talepleri sigorta şirketi tarafından ödemelerin güncel değeri tenzili sonrası hesaplama yapılmıştır. Mahkememizce de bu hesaplamaya itibar edilmiştir. Ancak bilindiği üzere müterafik (ortak) kusur, makul bir kimsenin kendi yararına sakınmak zorunda olduğu düşüncesiz, dikkatsiz bir hareket tarzı olup müterafik (ortak) kusur kasdi olabileceği gibi, ihmal şeklinde de ortaya çıkabilir. Zarar görenin müterafik (ortak) kusuru tespit edilirken, aynen zarar verenin kusurunda olduğu gibi objektif kusur kriterlerine başvurulmalı, yani objektifleştirilmiş kusur kavramı esas alınmalıdır. Bozma ilamında önceki kararda hükmolunan miktarlar üzerinden müterafik kusur indirimi yapılmasına işaret edildiğinden ve Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 2021/11591 Esas 2022/5709 Karar sayılı ilamı; “Yargıtay kararlarında yerleşmiş olduğu üzere tazminattan müterafik kusur indirimi yapılarak nihai zararla ödenmesi gereken tazminat belirlenecek, son olarak da davadan önce yapılan ödemenin güncellenen değeri düşülecektir. İlgili kanun maddeleri incelendiğinde yapılan ödemeler bir indirim nedeni olarak gösterilmemiştir. Kaldı ki; ödemeler tazminatı belirlemede bir indirim sebebi olmayıp yargıtay uygulamaları ile artık yerleşik hale geldiği gibi borcu söndüren bir nitelik taşımaktadır.” göz önünde bulundurulduğunda öncelikle müterafik kusur indirimi yapılarak ödenmesi gereken tazminat miktarı belirlenip daha sonra davadan önce yapılan ödemelerin güncel değeri düşülmüştür. Müteveffa … için anneye ödenmesi gereken mahsup edilmemiş tazminat miktarı 34.879,71 TL olup … için sigorta tarafından yapılan ödemenin düşülecek kısmı 15.133,76 TL olmaktadır. Nitekim raporda da 34.879,71 TL’den 15.133,76 TL düşülerek 19.745,95 TL’ye ulaşılmıştır. Müteveffa … için anneye ödenmesi gereken mahsup edilmemiş tazminat miktarı 36.567,44 TL olup … için sigorta tarafından yapılan ödemenin düşülecek kısmı 15.885,02 TL olmaktadır. Nitekim raporda da 36.567,44 TL’den 15.885,02 TL düşülerek 20.682,42 TL’ye ulaşılmıştır. Sigorta tarafından yapılan ödemeler düşülmeden hesaplanan miktar 71.447,15 TL olup mahkememizce daha önce verilen kararda 1.500,00 TL cenaze defin gideri hükmedilen tazminata eklenilmiş olup yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere bu husus temyiz konusu yapılmadığından oluşan müktesep hak gereği bu miktar da dahil edildiğinde (34.879,71 + 36.567,44 + 1.500,00 = 72.947,15 TL) bulunan 72.947,15 TL’ye müterafik kusur indirimi olarak Yerleşik Yargıtay İçtihatları gereği kabul edilen %20 oranında indirim uygulandığında bulunan 58.357,72 TL’den anneye yapılan toplam sigorta ödemesi olan 31.018,78 TL düşüldüğünde davacı annenin talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatı 27.338,94 TL olarak hesap edilmiştir.
Müteveffa … için babaya ödenmesi gereken mahsup edilmemiş tazminat miktarı 27.092,53 TL olup … için sigorta tarafından yapılan ödemenin düşülecek kısmı 11.245,13 TL olmaktadır. Nitekim raporda da 27.092,53 TL’den 11.245,13 TL düşülerek 15.847,40 TL’ye ulaşılmıştır. Müteveffa … için babaya ödenmesi gereken mahsup edilmemiş tazminat miktarı 28.112,53 TL olup … için sigorta tarafından yapılan ödemenin düşülecek kısmı 12.075,83 TL olmaktadır. Nitekim raporda da 28.112,53 TL’den 12.075,83 TL düşülerek 16.036,70 TL’ye ulaşılmıştır. Sigorta tarafından yapılan ödemeler düşülmeden hesaplanan miktar 55.205,06 TL olup mahkememizce daha önce verilen kararda 1.500,00 TL cenaze defin gideri hükmedilen tazminata eklenilmiş olup yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere bu husus temyiz konusu yapılmadığından oluşan müktesep hak gereği bu miktar da dahil edildiğinde (27.092,53 + 28.112,53 + 1.500,00 = 56.705,06 TL) bulunan 56.705,06 TL’ye müterafik kusur indirimi olarak Yerleşik Yargıtay İçtihatları gereği kabul edilen %20 oranında indirim uygulandığında bulunan 45.364,05 TL’den babaya yapılan toplam sigorta ödemesi olan 23.320,96 TL düşüldüğünde davacı bananın talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatı 22.043,09 TL olarak hesap edilmiştir.
Müteveffa … ve … yönünden davacı … için hesaplanan 72.947,15 TL tazminata %20 müterafik kusur indirimi yapılarak hesaplanan 58.357,72 TL’den 31.018,78 TL sigorta ödemesi düşülerek bulunan 27.338,94 TL destekten yoksun kalma tazminatının (davalı … Sigorta A.Ş poliçe limiti ile sınırlı ve usuli müktesap hak gereği 41.928,37 TL olarak sorumlu olmak üzere) davalı … …A.Ş olay tarihi olan 28/11/2011 tarihinden; davalı … Sigorta A.Ş temerrüt tarihi olan 09/02/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’e verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, müteveffa … ve … yönünden davacı … için hesaplanan 56.705,06 TL tazminata %20 müterafik kusur indirimi yapılarak hesaplanan 45.364,05 TL’den 23.320,96 TL sigorta ödemesi düşülerek bulunan 22.043,09 TL destekten yoksun kalma tazminatının (davalı … Sigorta A.Ş poliçe limiti ile sınırlı ve usuli müktesap hak gereği 33.384,41 TL olarak sorumlu olmak üzere) davalı … …A.Ş olay tarihi olan 28/11/2011 tarihinden; davalı … Sigorta A.Ş temerrüt tarihi olan 09/02/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’e verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Müterafik kusur indirimi nedeniyle tazminattan indirilen miktar, yasal düzenlemelerden kaynaklanan hakkaniyet indirimi mahiyetinde olduğundan yargılama giderinin hesaplanmasında nazara alınmamış, davalı lehine bu kısım üzerinden vekalet ücretine hükmedilmemiştir. Ayrıca hükmü temyiz etmeyen davalı sigorta lehine müterafik kusur indirimi yapılmamıştır.
Davacıların manevi tazminat talepleri yönünden ise; önceki kararda verilen hükmün temyizi doğrultusunda davalı vekilinin hükmedilen manevi tazminata yönelik temyize itirazları yerinde görülmediğinden önceki kararda verilen hüküm korunarak olayın oluş şekli, … 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin dosyası, alınan ifadeler, davacıların yaşadığı acı ve ızdırap, davacı babanın müterafik kusuru hep birlikte değerlendirildiğinde tarafların sosyo-ekonomik durumlarına göre fakirleşme ve zenginleşme yaratmayacak şekilde manevi acının bir nebze olsun giderilmesi için ölen her iki kızı için davacı anneye 15.000,00 TL, davacı babaya 15.000,00 TL, ölen her iki kardeşleri için davacı kardeşin her birine 7.000 TL toplamda 58.000 TL manevi tazminata hükmetmek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
(Karar yazım aşamasında davalı … …A.Ş vekili ticaret ünvanının … … A.Ş olarak değiştiğini bildirmiş olup buna ilişkin vekaletnamesini ve ticaret sicil kayıtlarını ibraz ettiğinden hüküm fıkrasında … …A.Ş olarak yazılı kısımlar HMK 304.maddesi gereğince re’sen tashih edilmiştir.)
HÜKÜM /Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-Davacıların maddi tazminat talepleri yönünden davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-Müteveffa … ve … yönünden davacı … için hesaplanan 72.947,15 TL tazminata %20 müterafik kusur indirimi yapılarak hesaplanan 58.357,72 TL’den 31.018,78 TL sigorta ödemesi düşülerek bulunan 27.338,94 TL destekten yoksun kalma tazminatının (davalı … Sigorta A.Ş poliçe limiti ile sınırlı ve usuli müktesap hak gereği 41.928,37 TL olarak sorumlu olmak üzere) davalı … … A.Ş ( Eski ünvan: … …A.Ş) olay tarihi olan 28/11/2011 tarihinden; davalı … Sigorta A.Ş temerrüt tarihi olan 09/02/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’e verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Müteveffa … ve … yönünden davacı … için hesaplanan 56.705,06 TL tazminata %20 müterafik kusur indirimi yapılarak hesaplanan 45.364,05 TL’den 23.320,96 TL sigorta ödemesi düşülerek bulunan 22.043,09 TL destekten yoksun kalma tazminatının (davalı … Sigorta A.Ş poliçe limiti ile sınırlı ve usuli müktesap hak gereği 33.384,41 TL olarak sorumlu olmak üzere) davalı … … A.Ş ( Eski ünvan: … …A.Ş) olay tarihi olan 28/11/2011 tarihinden; davalı … Sigorta A.Ş temerrüt tarihi olan 09/02/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’e verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Maddi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 3.373,29 TL nispi karar ve ilam harcından peşin ve ıslah ile alınan toplam 284,75 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.088,54 TL harcın davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-31/03/2021 tarih, 2021/166 Harç No’lu Harç Tahsil Müzekkeresi ile davalılardan tahsil için yazılan 12.249,35 TL harcın tahsil edilip edilmediğine ilişkin ilgili vergi dairesine müzekkere yazılarak tahsil edilmedi ise harç tahsil müzekkeresinin infaz edilmeksizin iadesinin istenilmesine; tahsil edilmiş ise derhal mahkememize bildirilerek yatırılan miktarlar mahsup edilmek suretiyle yeniden harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
5-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan toplam 309,20 TL ( 21,15 TL Başvurma Harcı, 44,55 TL Peşin Harç, 240,20 TL Islah Harcı, 3,30 TL Vekalet Harcı ) harcın davalılardan alınarak davacılara verilmesine,
6-Davacılar tarafından maddi tazminat talebi yönünden yargılama esnasında yapılan toplam 5.162,00 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacılara verilmesine,
7-Davalılar tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
8-Müteveffa … yönünden davacı …’in kabul edilen maddi tazminat talebine ilişkin karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacı …’e verilmesine,
9-Müteveffa … yönünden davacı …’in kabul edilen maddi tazminat talebine ilişkin karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacı …’e verilmesine,
10-Müteveffa … yönünden davacı …’in kabul edilen maddi tazminat talebine ilişkin karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacı …’e verilmesine,
11-Müteveffa … yönünden davacı …’in kabul edilen maddi tazminat talebine ilişkin karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacı …’e verilmesine,
B)Davacıların manevi tazminat talepleri yönünden davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-Davacı … için her iki kızı yönünden toplam 15.000-TL, Davacı … için her iki kızı için toplam 15.000-TL , Davacı … için her iki kızkardeşi yönünden toplam 7.000-TL, Davacı … … için her iki kızkardeşi için toplam 7.000-TL Davacı … için her iki kızkardeşi yönünden toplam 7.000-TL , Davacı … için her iki kızkardeşi için toplam 7.000-TL olmak üzere toplam 58.000-TL manevi tazminatın olay tarihi olan 28/11/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … … A.Ş ( Eski ünvan: … …A.Ş)’den tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Manevi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 3.961,98 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 1.039,50 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.922,48 TL harcın davalı … … A.Ş’den ( Eski ünvan: … …A.Ş) alınarak hazineye gelir kaydına,
3-31/03/2021 tarih, 2021/166 Harç No’lu Harç Tahsil Müzekkeresi ile davalılardan tahsil için yazılan 12.249,35 TL harcın tahsil edilip edilmediğine ilişkin ilgili vergi dairesine müzekkere yazılarak tahsil edilmedi ise harç tahsil müzekkeresinin infaz edilmeksizin iadesinin istenilmesine; tahsil edilmiş ise derhal mahkememize bildirilerek yatırılan miktarlar mahsup edilmek suretiyle yeniden harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan toplam 1.039,50 TL harcın davalı … … A.Ş ( Eski ünvan: … …A.Ş) alınarak davacılara verilmesine,
5-Davacılar tarafından manevi tazminat talebi yönünden ayrıca yargılama gideri yapılmadığından bu hususta takdire yer olmadığına,
6-Müteveffa … için;
a-Davacı … yönünden kabul edilen manevi tazminat üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/1, 13/1-2. maddeleri gereğince hesap olunan 7.500,00-TL vekalet ücretinin davalı … … A.Ş’den ( Eski ünvan: … …A.Ş) alınarak davacı …’e verilmesine,
b-Davacı … yönünden kabul edilen manevi tazminat üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/1, 13/1-2. maddeleri gereğince hesap olunan 7.500,00-TL vekalet ücretinin davalı … … A.Ş’den ( Eski ünvan: … …A.Ş) alınarak davacı …’e verilmesine,
c-Davacı … … yönünden kabul edilen manevi tazminat üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/1, 13/1-2. maddeleri gereğince hesap olunan 3,500,00-TL vekalet ücretinin davalı … … A.Ş’den ( Eski ünvan: … …A.Ş) alınarak davacı … …’e verilmesine,
d-Davacı … yönünden kabul edilen manevi tazminat üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/1, 13/1-2. maddeleri gereğince hesap olunan 3.500,00-TL vekalet ücretinin davalı … … A.Ş’den ( Eski ünvan: … …A.Ş) alınarak davacı …’e verilmesine,
e-Davacı … yönünden kabul edilen manevi tazminat üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/1, 13/1-2. Maddeleri gereğince hesap olunan 3.500,00 TL vekalet ücretinin davalı … … A.Ş’den ( Eski ünvan: … …A.Ş) alınarak davacı …’e verilmesine,
f-Davacı … yönünden kabul edilen manevi tazminat üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/1, 13/1-2. Maddeleri gereğince hesap olunan 3.500,00-TL vekalet ücretinin davalı … … A.Ş’den ( Eski ünvan: … …A.Ş) alınarak davacı …’e verilmesine,

7-Müteveffa … için;
a-Davacı … yönünden kabul edilen manevi tazminat üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/1, 13/1-2. Maddeleri gereğince hesap olunan 7.500,00-TL vekalet ücretinin davalı … … A.Ş’den ( Eski ünvan: … …A.Ş) alınarak davacı …’e verilmesine,
b-Davacı … yönünden kabul edilen manevi tazminat üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/1, 13/1-2. Maddeleri gereğince hesap olunan 7.500,00-TL vekalet ücretinin davalı … … A.Ş’den ( Eski ünvan: … …A.Ş) alınarak davacı …’e verilmesine,
c-Davacı … … yönünden kabul edilen manevi tazminat üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/1, 13/1-2. Maddeleri gereğince hesap olunan 3,500,00-TL vekalet ücretinin davalı … … A.Ş’den ( Eski ünvan: … …A.Ş) alınarak davacı … …’e verilmesine,
d-Davacı … yönünden kabul edilen manevi tazminat üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/1, 13/1-2. Maddeleri gereğince hesap olunan 3.500,00-TL vekalet ücretinin davalı … … A.Ş’den ( Eski ünvan: … …A.Ş) alınarak davacı …’e verilmesine,
e-Davacı … yönünden kabul edilen manevi tazminat üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/1, 13/1-2. Maddeleri gereğince hesap olunan 3.500,00 TL vekalet ücretinin davalı … … A.Ş’den ( Eski ünvan: … …A.Ş) alınarak davacı …’e verilmesine,
f-Davacı … yönünden kabul edilen manevi tazminat üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/1, 13/1-2. Maddeleri gereğince hesap olunan 3.500,00-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacı …’e verilmesine,
8-Müteveffa … için;
a-Davacı … yönünden reddedilen manevi tazminat üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/1-2, 13/1-2. Maddeleri gereğince hesap olunan 7.500,00-TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak davalı … … A.Ş’ye ( Eski ünvan: … …A.Ş) verilmesine,
b-Davacı … yönünden reddedilen manevi tazminat üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/1-2, 13/1-2. Maddeleri gereğince hesap olunan 7.500,00-TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak davalı … … A.Ş’ye ( Eski ünvan: … …A.Ş) verilmesine,
c-Davacı … … yönünden reddedilen manevi tazminat üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/1-2, 13/1-2. Maddeleri gereğince hesap olunan 3.500,00-TL vekalet ücretinin davacı … …’den alınarak davalı … … A.Ş’ye ( Eski ünvan: … …A.Ş) verilmesine,
d-Davacı … yönünden reddedilen manevi tazminat üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/1-2, 13/1-2. Maddeleri gereğince hesap olunan 3.500,00-TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak davalı … … A.Ş’ye ( Eski ünvan: … …A.Ş)verilmesine,
e-Davacı … yönünden reddedilen manevi tazminatın karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/1-2, 13/1-2. Maddeleri gereğince hesap olunan 3.500,00-TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak davalı … … A.Ş’ye ( Eski ünvan: … …A.Ş) verilmesine,
f-Davacı … yönünden reddedilen manevi tazminatın karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/1-2, 13/1-2. Maddeleri gereğince hesap olunan 3.500,00-TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak davalı … … A.Ş’ye ( Eski ünvan: … …A.Ş) verilmesine,
9-Müteveffa … için;
a-Davacı … yönünden reddedilen manevi tazminat üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/1-2, 13/1-2. Maddeleri gereğince hesap olunan 7.500,00-TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak davalı … … A.Ş’ye ( Eski ünvan: … …A.Ş) verilmesine,
b-Davacı … yönünden reddedilen manevi tazminat üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/1-2, 13/1-2. Maddeleri gereğince hesap olunan 7.500,00-TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak davalı … … A.Ş’ye ( Eski ünvan: … …A.Ş) verilmesine,
c-Davacı … … yönünden reddedilen manevi tazminat üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/1-2, 13/1-2. Maddeleri gereğince hesap olunan 3.500,00-TL vekalet ücretinin davacı Uumut …’den alınarak davalı … … A.Ş’ye ( Eski ünvan: … …A.Ş) verilmesine,
d-Davacı … yönünden reddedilen manevi tazminat üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/1-2, 13/1-2. Maddeleri gereğince hesap olunan 3.500,00-TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak davalı … … A.Ş’ye ( Eski ünvan: … …A.Ş) verilmesine,
e-Davacı … yönünden reddedilen manevi tazminat üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/1-2, 13/1-2. Maddeleri gereğince hesap olunan 3.500,00-TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak davalı … … A.Ş’ye ( Eski ünvan: … …A.Ş) verilmesine,
f-Davacı … yönünden reddedilen manevi tazminat üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/1-2, 13/1-2. Maddeleri gereğince hesap olunan 3.500,00-TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak davalı … … A.Ş’ye ( Eski ünvan: … …A.Ş) verilmesine,
10-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider ve delil avanslarının hüküm kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı; gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/06/2023

Başkan …
*e-imzalıdır
Üye …
*e-imzalıdır
Üye …
*e-imzalıdır
Katip …
*e-imzalıdır