Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/728 E. 2023/320 K. 08.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/728 Esas
KARAR NO : 2023/320

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 27/10/2022
KARAR TARİHİ : 08/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Müvekkil Şirket tarafından işletilen köprü ve otoyoldan, davalıya ait, dava dilekçesi ve delil listesi ekinde (Ek-2A) sunulan listede belirtilen … plakalı araç ile muhtelif tarihlerde gerçekleştirilen “ihlalli geçişler” nedeniyle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarı ve yasadan kaynaklı para cezasının tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğü 2021/… Esas Sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığı, Davalı-borçlu borcun tamamına ferileri ile birlikte itiraz ettiği, yapılan itiraz haksız ve yersiz olup itirazın iptali gerektiği, davalı borçlunun ihlalli geçişi sağladığı Otoyoldan ihlalli geçiş yapan aracın sahibinden, geçiş ücreti ile bu ücretin dört katı tutarında ceza, Müvekkil Şirket tarafından genel hükümlere göre yani “özel alacak” olarak tahsil edilebileceği, söz konusu alacağın özel bir alacak olduğu Müvekkil Şirket bir kamu kurumu olmadığı için 6001 sayılı Kanun uyarınca tahakkuk ettirilen geçiş ücretinin 4 (dört) katı tutarındaki ceza 5326 sayılı Kabahatler Kanununda düzenlenen idari yaptırım (idari para cezası) olmayıp Borçlar Kanunu tahtında özel alacak statüsündedir ve genel hükümlere göre araç sahibinden tahsil edileceği açıkça 6001 sayılı Kanunda düzenlenmiş olduğu, bu nedenle, 5326 sayılı Kabahatler Kanununda düzenlenen idari yaptırım (idari para cezası) kararının ilgili kişiye resmi tebligat ile tebliğ edilme zorunluluğunun özel şirketler tarafından işletilen otoyollarda gerçekleştirilen ihlalli geçişlerin tahsili sürecine de uygulanması gerektiğinin iddia edilmesi hukuka aykırı olduğu, nitekim Müvekkil Şirketin bildirim yükümlülüğünün bulunmadığı hususu Ek-6 da sunulan T.C. İstanbul BAM 17 H.D.nin 2017/2867 E. 2020/955 K. Sayılı kararında belirtildiği şekilde “Bu durumda davalının ihlali sebebiyle davacının, davalıya ayrıca bir bildirim yapmasına gerek bulunmadığı anlaşılmaktadır” ifadesi ile de sabit olduğu, müvekkil Şirketin geçiş ücretini, geçiş sonrası fakat geçiş tarihinden itibaren 15 gün içerisinde, etiketlerde geçiş ücretini karşılamaya yeter tutarın olması halinde, otomatik olarak etiket hesaplarından, ilgili banka sisteminden günlük yapılan elektronik sorgularla, tahsil etmesine (“Otomatik Tahsilat Yöntemi”) ilişkin kanuni bir yükümlülüğü bulunmadığı, Gerek geçiş anında gerekse geçiş tarihinden itibaren 15 (onbeş) günlük süre boyunca OGS veya HGS etiketine bakiye yüklenmesi veya bakiye bulunması Müvekkil Şirket tarafından işletilen Otoyoldan gerçekleştirilen ihlalli geçişlerin bedellerinin ödenmiş olduğu anlamına gelmediği, Yapılacak yargılama neticesinde davalının …. İcra Müdürlüğü 2021/… Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazının iptali ile alacağın yasal faizi ve diğer tüm ferileri ile birlikte tahsili için takibin devamına ve yer alan emsal kararlarda da hükmedildiği şekilde borçlu aleyhine yüzde yirmiden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderlerinin Davalı üzerinde bırakılmasına ve lehimize vekâlet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini talep ettmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı vekilinin cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Delillerin toplanması aşamasında 05/05/2022 tarihli davacı vekilinin göndermiş olduğu dilekçe ile feragat ettiğini, feragat nedeniyle masraf ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyan etmiştir.
Davadan feragat 6100 Sayılı HMK’nın 307 maddesi hükmü gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, davalı tarafların kabulünü gerektirmeyen ve kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını doğuran bir taraf işlemidir. 6100 Sayılı HMK’nın 311 maddesi hükmüne uygun olarak davacının davadan feragatinin mahkemece saptanması halinde feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekir. Davacı vekilinin vekaletnamesindeki yetki durumu incelendiğinde davadan feragata yetkili olduğu saptanmaktadır. Feragat bildirimi de 6100 Sayılı HMK’nın 309. maddesi hükmüne uygun olarak mahkemece tespit olunmuştur. Bu yasal nedenlerle davanın feragat sebebiyle reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2- Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 179,90 TL maktu red harcının davacıdan tahsiline, peşin alınan 148,25 TL harçtan mahsubu ile geri kalan 31,65 TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacıdan tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yargılama gideri yapılmadığından takdirine yer olmadığına,
5-Arabuluculuk ücreti olan 1.560,00 TL’nin davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA
6-Gider avansının kullanılmayan kısmının hüküm kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 08/05/2023

Katip …
¸E-İmzalıdır

Hakim …
¸E-İmzalıdır