Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/718 E. 2023/491 K. 11.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :2022/718
KARAR NO:2023/491

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:24/10/2022
KARAR TARİHİ:11/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Davacı Bankanın …ve Tic. Ltd. Şti. arasında imzalanan Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesini, davalı … müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, davalı borçlular tarafından takibe,borca, faizine ve fer’ilerine yönelik itirazı yerinde olmadığını, müşterek borçlu ve müteselsil kefil olan davalılar hakkında, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından haciz yoluyla yürütülen icra takibine sunulan itiraz dilekçesinde; kefilin kefaletinin geçersiz olduğu, firma açısından ise faiz, BSMV, masraf , faiz oranları ve gider vergisine itiraz ettiği belirtildiğini, itiraz hiçbir haklı gerekçeye dayanmadığını tamamen davacı bankanın alacağının tahsilini geciktirmeye yönelik olduğunu ve kötüniyetli olarak itiraz edildiğini yapılacak yargılama neticesinde açıkça ortaya çıkacağını, davalılar aleyhine yapılan icra takibinden evvel keşide edilen ihtarname ile talep edilen alacak tutarı davalılara bildirildiğini, temerrüdün gerçekleşmesine rağmen borcun ödenmemesi üzerine, imzalanan sözleşmeye istinaden ve sözleşmede yer alan temerrüt faizi ile ilgili düzenlemelere uygun şekilde icra takibine geçildiğini, bu nedenle, davalılar/borçlular tarafından yapılan itirazların herhangi bir hukuki dayanağı olmadığını, davalı borçluların itirazları, imzalanmış sözleşme hükümlerine göre geçersiz olduğunu, zaman kazanmaya yönelik olduğunu, bu nedenle, takibe haksız olarak itiraz eden borçlunun icra inkâr tazminatına da mahkûm edilmesi gerektiğini, kullandırılan kredi belgelere bağlanmış olduğundan itirazın hiçbir hukuki ve maddi dayanağı bulunmadığını, davalı kefilin kefaleti geçersiz olmadığını, davalı kefil … şirket ortağı olup, iş bu nedenle eş rızası alınması gerekmediğini, davalı borçluların haksız ve kötüniyetli olarak …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, ayrıca davalılar aleyhine %20’ den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin de davalı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davacı taraf, davasını açarken sunduğu Arabuluculuk tutanağı … Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yönelik bir tutanak olduğunu, ayrıca sunduğu ihtarname de … Noterliğinin … yevmiye ve 20 Ocak 2020 tarihli ihtarname olduğunu, yani, davayı açarken … Müdürlüğündeki dosyayı konu edinmiş, … Müdürlüğünün dosyasına yönelik bir itirazı olmadığını, somut koşullar ve delillerin bunu gösterdiğini, eğer sadece buna yönelik bir takip ve dava varsa huzurdaki dava yanlış açılmıştır, esastan reddi gerektiğini, nitekim dava dilekçesi ve ekleri ile icra müdürlüğü dosyasındaki dayanak belgeler incelendiğinde …. Noterliğinin … yevmiye numaralı ihtarnamesi dayanak yapıldığını, oysa bilirkişinin incelediği ihtarname ( Ki davacı vekil tarafından sunulan belgeler arasında yoktur) … Noterliğinin 22.1.2020 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnameden söz edildiğini, oysa bu ihtarname ve dayanak belgeler hem dava dilekçesinde hem de icra müdürlüğünde sunulmamış, bambaşka bir ihtarname sunulduğunu, bu durumda davacının mükerrer takip açtığı görüldüğünü, bu nedenle bu hususa açıkça itiraz ettiğimizi ve davanın esastan reddine karar verilmesini talep ettiklerini, kısacası, davacı vekili ciddi hatalar yaparak, işbu davayı yanlış dosya üzerinden iptal ettirmeye çalıştığını, dava bu nedenle esastan reddedilmesi gerektiğini, İcra dosyasında yaptığıkları itirazları tekrar ettiklerini ve mahkemenin bu itirazları değerlendirmesini talep ettiklerini, davacı banka bu kurallara aykırı davranarak sözleşme düzenlediğini, özellikle faiz ve faiz oranları ile ilgili olarak ciddi bir şekilde davalılar aleyhine durum yarattığını, ayrıca, davalılardan …’ın eşinin açık bir onayını da almadıklarını, öncelikle farklı bir dosyaya ilişkin olarak sunulan arabuluculuk tutanağı ve ihtarnamesi nedeniyle, huzurdaki davanın dayanağının olmadığını, davanın öncelikle usulden, aksi halde esastan reddine karar verilmesini, ancak buna ve hatalı açılan davaya rağmen gerek icra müdürlüğüne yaptığımız itirazlarımızla gerekse de davacı tarafın dava dilekçesine verdiğimiz dilekçedeki yanıtlarımızla, davacının davasının reddine karar verilmesini, davalılardan …’ın evli olması nedeniyle kefil olabilmesi için eşinin izninin gerektiğinden bahisle onun kefaletinin geçersiz sayılarak davanın onun açısından reddine karara verilmesini, yapılan itiraz üzerine açılan işbu davanın ve davada talep edilen alacaklar likit olmadığından ve takibe yapılan itiraz haklı olduğundan talep edilen icra inkar tazminatının reddine karar verilmesini, karşı tarafın icra tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin dahi karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların;
…. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına davalı borçlular tarafından yapılan itirazın haklı olup olmadığı davacının söz konusu takipte alacaklı olup olmadığı hususunun tespitinden ibaret olduğu görülmüştür.
DELİLLER;
İstanbul Ticaret Sicili Müdürlüğüne müzekkere yazılarak davalı şirket … Şirketinin ortaklarını ve yöneticilerini gösterir kayıtları celp edilmiştir.
…. İcra Müdürlüğüne müzekkere yazılarak … esas sayılı dosyasında ödeme emrinin tebliğ edildiğine dair tebligat parçaları celp edilmiştir.
…. İcra Müdürlüğüne müzekkere yazılarak … İcra Dosyası celp edilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup 14/04/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle;17.06.2020 takip tarihi itibariyle davacı bankanın davalılardan toplam 76.984,72TL talep edebileceğini, davacı bankanın hesap kartından itibaren temerrüt faizi işletmesi nedeni ile hesaplamalarla davacı arasında faiz farkı oluştuğu, davacı bankanın 17.06.2020 takip tarihi itibari ile, 66.367,57 TL taksitli ticari kredi asıl alacak tutarı için takip tarihinden tamamen tahsiline kadar %38,40 temerrüt faizi ve faiz üzerinden %5 gider vergisi talep edebileceği kanuni takip hesabının incelenmesi sonucunda 30.09.2021 tarihinde kredi garanti fonundan 54.852,27TL tahsilat yapıldığının görüldüğünü, tarafların diğer taleplerinin Mahkemenin takdirinde olduğunun kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre; Dava, davacı alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı taraf davacı banka ile davalı arasında imzalanan sözleşme uyarınca davalıya kredi kullandırdıklarını, ihtarnameye rağmen ödeme yapılmadığı için davalılar hakkında icra takibi başlattıklarını ileri sürmekte, davalılar ise davacıya borcu olmadığı söylemektedir.
Davacı, davacı banka ile davalı … ve Tic. Ltd. Şti. arasında Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesini imzalandığını, davalı … müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, bu sözleşme uyarınca davalılara kullandırılan kredilerin geri ödenmesinde sorunla karşılaştığı düşüncesinde olan davacı tarafından alacağının tahsili amacı ile davalılar aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında icra takibi başlattığı haciz yoluyla yürütülen icra takibine davalı borçlular tarafından takibe,borca, faizine ve fer’ilerin itiraz edildiğini belirtmiştir.
Davacı alacağının olup olmadığı, varsa miktarı ile birlikte diğer eklerinin hesaplanması teknik incelemeyi gerektirdiği için sorun tespit bölümünde belirtilen konuları değerlendirmek üzere bankacı bilirkişiden 14/04/2023 tarihli rapor alınmıştır. Bu bilirkişi raporunda asıl alacak ve eklerinden oluşan davacı alacağının belirlenmesine çalışılmıştır.
Gerekçeleri itibarı ile somut olaya uygun olup, taraflar arasındaki sözleşme hükümleri dikkate alınarak hazırlanan ve bu nedenle hüküm kurmaya elverişli olduğu kabul edilen bilirkişi raporuna göre ;17.06.2020 takip tarihi itibariyle davacı bankanın davalılardan toplam 76.984,72TL talep edebileceğini, davacı bankanın hesap kartından itibaren temerrüt faizi işletmesi nedeni ile hesaplamalarla davacı arasında faiz farkı oluştuğu, davacı bankanın 17.06.2020 takip tarihi itibari ile, 66.367,57 TL taksitli ticari kredi asıl alacak tutarı için takip tarihinden tamamen tahsiline kadar %38,40 temerrüt faizi ve faiz üzerinden %5 gider vergisi talep edebileceği kanuni takip hesabının incelenmesi sonucunda 30.09.2021 tarihinde kredi garanti fonundan 54.852,27TL tahsilat yapıldığının görüldüğünü, tarafların diğer taleplerinin Mahkemenin takdirinde olduğu belirtilmiştir.
Yukarıda içeriği özetlenen bilirkişi raporu ve itirazın iptali davasının icra takibine sıkı sıkıya bağlı olması ilkesinden hareketle yapılan değerlendirmede, icra takibi ve itirazın iptali davasında daha fazla miktarlar talep edilmekle birlikte davacı alacağının bilirkişi raporu ile belirlenen toplam 76.984,72 TL olduğu kabul edilmiştir.
Sözleşme hükümlerine göre davacı alacağının hesaplanması mümkün olup, haksız itiraz nedeni ile davacının likit nitelikteki alacağına ulaşması geciktirildiği için hüküm altına alınan miktarın % 20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınması gerektiği kabul edilip, davanın kısmen kabulüne ilişkin aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
Yargılama sırasında yapılan 54.852,27 TL tahsilatın infaz sırasında icra müdürlüğünce dikkate alınmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
Davalının …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptaline takibin 66.367,57 TL asıl alacak, 10.111,57 TL temerrüd faizi, 505,58 TL BSMV olmak üzere toplam 76.984,72 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren %38.40 temerrüd faizi ve faiz üzerinden %5 gider vergisi uygulanmasına,
Alacak likit ve itiraz haksız olduğundan asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Yargılama sırasında yapılan 54.852,27 TL tahsilatın infaz sırasında icra müdürlüğünce dikkate alınmasına,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 5.258,83TL nispi karar harcının, peşin alınan 967,75TL harcın mahsubu ile geri kalan 4.291,08TL harcın davalılardan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Kabul edilen miktar üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 12.317,56TL nispi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Reddedilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 3….,16TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan dava açılırken yatırılan toplam 1.059,95 TL (80,70TL BHV, 11,50 TL VSH, 967,75TL peşin harç) harcın davalılardan alınarak, davacıya verilmesine,
6- Davacı tarafından yargılama aşamasında yapılan toplam 1.660,50TL (160,50TL tebliğler ve posta, 1.500,00TL bilirkişi ücreti) yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre hesaplanan 1.595,36TL yargılama giderinin davalılardan alınarak, davacıya verilmesine bakiye yargılama giderinin davacı üzerine bırakılmasına,
7-Arabuluculuk ücreti olan 1.600,00TL’nin davadaki kabul ve red oranına göre; 62,76TL’sının davacıdan, 1.537,24TL’sının davalılardan alınarak, HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
8-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.11/07/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır