Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/514 E. 2023/87 K. 07.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/514
KARAR NO :2023/87

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ:20/05/2015
KARAR TARİHİ:07/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
… İli, … İlçesi mevkinde 22/06/2009 tarihinde müteveffa …’ya ait … plaka nolu araç … yönetiminde iken … plaka nolu yolcu otobüsü ile çarpışarak trafik kazası meydana geldiğini, kazada … vefat ettiğini, diğer yolcuların ağır yaralandığını, mülkiyetin vefat eden …’ya ait … plakalı aracın ZMMS poliçesi ile … Sigorta nezdinde sigortalı bulunduğunu, ZMMS poliçesinin 20/042009-20/04/2010 tarihleri arasında geçerli olduğunu, kaza sonrasında davacıların tedavisinin tamamlandığını ve 10/08/2009 tarihinde poliçe-sigorta kapsamında zararlarının tazmini ve alacaklarınını ödenmesi konusunda … Sigortaya başvurulduğunu ama başvurularınını sonuç kaldığını, kaza sonrasında davacılar … ve …’nun babası olan …’nun uzun süre tedavi görmek zorunda kaldığını ve tedavi masraflarının kendileri tarafından ödendiğini ve kaza sonucunda …’nun eşi, …’nun babası olan …’nun vefatı nedeniyle destekten yoksun kaldıklarını, davalı sigorta şirketinin tazminat ödemesi gerektiğini, davanın kabulü ile, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla poliçe kapsamında teminat altına alınan tedavi masrafları, destekten yoksun kalma tazminatı ve sakatlığa ilişkin tazminat bedelinin davalıya yazılı başvuru tarihi olan 10/08/2009 tarihinden işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
… plakalı araç, davalı şirket tarafından tanzim edilen, 20.04.2009/2010 vadeli … poliçe no’lu zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, her ne kadar davacı yanın…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … sayılı dosyasında davacı açısından davanın kabul edildiğinin iddia edildiğini, söz konusu kararın halen taraflarına tebliğ edilmemekle birlikte gerçekten bu neviden bir hüküm kurulması Sayın Mahkemenizce de takdir edileceği üzere açık şekilde temyizi gerektirmekte ve kesinlikle bozularak Yargıtay’dan döneceğini, müvekkili şirketin davacının kusuru neticesinde üçüncü kişilere verdiği zararlara yönelik olarak doğmasının muhtemel sorumluluğununun teminat altına alındığını, huzurdaki davanın konusunun ise davacının kendi kusuru ile kendi maluliyetine sebep olması olduğunu, bu hal karşısında davacının olan sürücünün kendisine karşı sorumluluğundan söz etmemenin mümkün olmayacağını, zaten…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E sayılı dosyasında alınan 21.07.2014 tarihli bilirkişi raporunda da açıkça aleyhe kabul anlamına gelmemekle birlikte “olayın meydana gelmesinde davacı …’nun tamamen ve %100 kusurlu olduğunu, bu duruma göre olayda %100 kusurlu olan davacının kendi kusurundan yararlanmasını ve davalı sigorta şirketinden maddi tazminat talep etmesinin mümkün olmadığını, “Kimsenin kendi hukuka aykırı fiilinden lehine sonuç çıkaramaz.” ilkesinin hukukun en temel ilkelerinden olup taraflarınca açıklamaya dahi gerek görülmediğini, trafik sigortası genel şartlarında açıkça hak sahibinin kendi kusuruna denk gelen tazminat taleplerinin teminat kapsamı dışında olduğunun da açıkça düzenlendiğini, davaya konu talebin zamanaşımına uğradığını, kişinin kendisine karşı cezayı gerektirir bir fiil işlemesinin mümkün olmadığını, bu halde 2 yıllık zamanaşımı süresi uygulanması gerekmekte olup bu sürenin de dolduğunu, bu nedenlerle ve Sayın Mahkemece resen tespit edilecek sebeplerle Aleyhimizde açılmış olan haksız ve mesnetsiz davanın; davaya konu talebin teminat kapsamı dışında olması ve zamanaşımı nedeniyle reddini, mahkeme masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini, her halde haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların;
22/06/2009 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle yaralanan davacının bedensel zararlarının tazminine ilişkin olduğu görüldü.
DELİLLER;
…. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne müzekkere yazılarak … Esas sayılı dosyası uyap üzerinden celp edilmiştir.
… … Sigorta Şirketi’ne müzekkere yazılarak dava konusu … plaka nolu aracın sigorta poliçesi ve hasar dosyası celp edilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre; Dava; 22/06/2009 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucunda bedensel zarara dayanılarak … plaka sayılı araç sürücüsü olduğu bildirilen … tarafından … plaka sayılı aracın ZMM sigortacısına yöneltilerek açılmış maddi tazminat isteğine ilişkindir.
Dava konusu olayla ilgili olarak … Asliye Ceza Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılan 2010/… Esas, 2010/… Karar sayılı ceza yargılamasına ilişkin ilamda; ölüm ve yaralanma ile sonuçlanan haksız eylem sanığı olarak … ve … oğlu … kimlik numaralı, 23/10/1980 doğumlu …’nun gösterildiği; mahkememizdeki davanın açılması sırasında vekaletnamede … TC kimlik numaralı … isminin yer aldığı, dava dilekçesinde atıfta bulunulan…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası kapsamında ATK 3. Adli Tıp ihtisas Kurulundan temin edilen 13 Kasım 2013 günlü raporda da; kaza sonucunda yaralanan ve hakkında rapor düzenlenen kişinin … oğlu, 1980 doğumlu … olduğunun bildirildiği anlaşılmıştır.
Dosyamızda davacı olarak gösterilen ve … kimlik numaralı …’nun … ve … oğlu 04/09/1968 doğumlu … isimli kişi olduğu ve bu kişinin talep konusu kaza neticesinde bedensel zarara uğrayan ve aynı zamanda 22/06/2009 günlü trafik kazasına karışan … plaka sayılı sigortalı araç sürücüsü olan kişi olmadığı anlaşılmakla davacının taraf ehliyetinin bulunmaması nedeniyle davanın aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının davasının aktif husumet yokluğundan REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 179,90 TL maktu red harcının davacıdan tahsiline, peşin alınan 382,16 TL harçtan mahsubu ile geri kalan 202,26 TL harcın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret tarifesi gereğince hesap olunan 9.200,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
4-Davalı tarafından yargılama gideri yapılmadığından takdirine yer olmadığına,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.07/02/2023

Katip …
E-İmzalıdır

Hakim …
E-İmzalıdır