Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/499 E. 2023/316 K. 04.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/722
KARAR NO:2023/385

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:25/10/2022
KARAR TARİHİ:25/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … A.Ş’nin Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafından yetkili kılınmış geniş yetkili bir aracı kurum olduğunu, bu yetki doğrultusunda ve SPK’dan almış olduğu lisanslarla ve kurumun denetiminde olmak üzere İstanbul Borsasına üye olarak sermaye piyasalarında faaliyetlerini sürdürdüğünü, davalı borçlu … ile davacı aracı kurum arasında yatırım hizmetleri çerçeve sözleşmesi ve vadeli işlem ve türev araçlarının alım satımına aracılık çerçeve sözleşmesi ve davalının bu sözleşme çerçevesinde …A.Ş nezdinde bulunan piyasalar ile vadeli işlemler ve opsiyon piyasasında vadeli işlem ve opsiyon sözlemesi alım satım işlemleri gerçekleştirdiğini, …’ın bu işlemlerde sadece davalının alım satım emirlerini …nezdindeki ilgili piyasaya iletmekte ve gerçekleşen işlemlerden komisyon geliri elde ettiğini, davalı borçlunun 27.09.2022 tarihli hesap özeti dikkate alındığında hesap bakiyesinin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalı borçluya ödeme yapmasına ilişkin ihtarat yapıldığını, ancak davalı borçlu tarafından nakit borcunu kapatmaya yönelik herhangi bir nakit gönderme işleminde bulunulmadığını, bu yönde yapılan müzakerelerin sonuçsuz kaldığını, bununla birlikte üzerlerine kayıtlı malları devir yolu ile mal kaçırdıklarının da istihbar edildiğini, bu nedenle davalı borçlu tarafından mevcut malvarlığının tamamının kötü niyetli olarak üçüncü kişilere devredileceği ve mal kaçırmaya yönelik eylemlerde bulunmaya devam olunacağına dair büyük endişe duyulduğunu ve alacak ve zarar miktarının büyüklüğü nedeniyle davalının mal varlığına bir an önce ihtiyati haciz konulmasını, mahkemece re’sen dikkate alınacak hususlar da dahil olmak üzere, fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, davanın kabulüyle davalı borçlu …’ın borca itirazının iptalini, icra takibinin …. İcra Müdürlüğü nezdindeki 2022/… E. Sayılı dosya üzerinden devamını, haksız itiraz eden davalı borçlu aleyhine alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesini, her türlü yargılama gideri ve vekalet ücretlerinin davalı borçlu üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; her ne kadar davacı tarafından huzurda görülen dava mahkemenizde açılmış ise de iş bu davada görevli mahkemenin Tüketici / Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, 6102 Sayılı TTK’nun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olması gerektiğini, müvekkil ile davacı arasında imzalanan sözleşme, kanunda açıkça yazılmasa da bankacılık sözleşmesinin benzeri bir sözleşme niteliğinde olup Yargıtay uygulamasında da bankacılık sözleşmesi kapsamında değerlendirildiğini, ihtiyati hacizde yetkili mahkemenin, kural olarak davalı gerçek veya tüzel kişinin ihtiyatî haczin talep edildiği tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğunu, müvekkilinin yerleşim yerinin Datça/Muğla olup iş bu sebeple yetkili mahkemenin, Datça/Muğla Mahkemeleri olduğunu, davacının dava dilekçesinde yapılan işlemlerdeki sorumluluğunun, sadece müvekkilinin alım satım emirlerini …nezdindeki ilgili piyasaya iletmekte ve gerçekleşen işlemlerden komisyon geliri elde etmekte olduğunu iddia etmişse de bu iddiası yerinde olduğu, davacı tarafın müvekkiline risk bildirimlerinin yapıldığını, sözleşmelerin imzalatıldığını ve bunların müvekkili tarafından okunmasının sağlandığını iddia ettiğini, bu iddiayı kabul etmemekle beraber, davacı taraf konuya ilişkin kesin delil sunsa dahi, bu şekilde aracı kurumların yasal sorumluluklarından kaçamayacaklarının ve müvekkilini koruyan hükümlerin aksinin kararlaştırılamayacağının açık olduğunu, davacı tarafın müvekkilinin satın aldığı varlıkların fiyatlarında yaşanan değişimler sebebiyle teminatının tamamını kaybettiğini, kayıpları yatırdığı teminatını aşarak 27.09.2022 tarihinde 19.715.549,79 TL olduğunu iddia ettiğini, bu iddianın gerçeği yansıtmadığını, müvekkilinin sahip olduğu varlıkların değer kaybetmesinin temel sebebinin, davacı ve onun gibi özen yükümlülüğüne aykırı hareket eden diğer bazı aracı kurumların, birlikte/el birliği ile yapıldığı izlenimi uyandırabilecek kadar, eş zamanlı olarak hisse senetlerine değer kaybettirici ve borsayı aşağı yönde götürecek hareketlerde bulunması sebebiyle oluştuğu iddia olunan bu zarardan müvekkilinin sorumlu tutulmasının beklenemeyeceğini, müvekkilinin, davacı gibi birçok aracı kurumun bu hisse senetlerinin defalarca taban seviyesinde işlem görmesine yol açtıktan sonra, değerinin çok altında, kendi kontrollerindeki fon ya da kişilere alım yaptırdıkları ve hisse senetlerinin çok kısa sürede gerçek değerlerine doğru yukarı yönde hareket etmeleri neticesinde haksız kazanç elde ettikleri kanaatinin mevcut olduğunu, müvekkiline taraflar arasındaki sözleşmelere ve düzenlemelere aykırı olarak teminat tamamlama çağrısında bulunduğu anlaşılan davacının, teminatın eksik olduğunu iddia ederek müvekkilinin işlem yetkisini elinden aldığını, Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 5. maddesi ile sözleşmelerdeki haksız şartın düzenlendiğini, sözleşmedeki bir hükmün haksız şart olarak değerlendirilebilmesi için satıcı tarafından müzakere edilmeden sözleşmeye tek yanlı olarak konulmuş olmasının, tarafların hak ve yükümlülüklerinde tüketici aleyhine bir dengesizlik oluşturması ve bu durumun iyi niyet kurallarına aykırı olması gerektiğini, iş bu kapsamda davacı ile müvekkili arasında imzalanan sözleşmenin haksız şart kapsamında olduğunu, davacının hukuka ve taraflar arasındaki sözleşmeye aykırı hareketi ile müvekkilinin zarar görmesine sebebiyet verdiğini buna rağmen kötü niyetle müvekkili aleyhine icra takibi başlattığını ve itirazın iptali talepli dava ikame ettiğini, bu sebeple davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, davacının icra dosyasında talep ettiği faiz oranının fahiş olduğunu, davacının varsa alacağının yasal faiz oranı üzerinden talep edebileceğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte davacının varsa alacağının likit olmayıp ancak yargılama neticesinde tespit olunabilecek nitelikte olduğunu, bu sebeple davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceğini, belirtilen nedenler ile davanın reddini, haksız ve kötü niyetle müvekkili aleyhinde takip başlatan davacı aleyhinde % 20’den az olmamak kaydı ile kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların; taraflar arasında düzenlenen Yatırım Hizmetleri Çerçeve Sözleşmesi ve Türev Araçlarının Alım Satımına Aracılık Çerçeve Sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili talebi ile başlatılan
…. İcra müdürlüğünün 2022/… Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminat taleplerinin sübut ve miktarı noktasında toplanmış olduğu görüldü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun davaların birleştirilmesi başlıklı 166.maddesi “(1) Aynı yargı çerçevesinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar diğer mahkemeyi bağlar. (2) Davalar ayrı yargı çerçevelerinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış ise bağlantı sebebiyle birleştirme ikinci davanın açıldığı mahkemeden talep edilebilir. Birinci davanın açıldığı mahkeme, talebin kabulü ile davaların birleştirilmesine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren, bununla bağlıdır. (3) Birleştirme kararı, derhal ilk davanın açıldığı mahkemeye bildirilir. (4) Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır. (5) İstinaf incelemesi ayrı dairelerde yapılması gerekirken davaların da bu madde hükmüne göre birleştirilmesine karar verilebilir. Bu halde istinaf incelemesi, birleştirilen davalarda uyuşmazlığı doğuran asıl hukuki ilişkiye ait kararı inceleyen bölge adliye mahkemesi dairesinde yapılır” hükmü amirdir.
Yapılan inceleme neticesinde; mahkememizin … Esas sayılı dosyası ile mahkememiz dosyasının aynı alacağa ilişkin farklı takiplerden kaynaklandığı, taraf ve iddia savunma birliği bulunduğu, yaptırılacak teknik incelemelerin tek dosya üzerinden yapılmasında usul ekonomisi ilkesi yönünden fayda bulunduğu, sonuç olarak davalar arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu anlaşıldığından HMK’nın 166 ve devamı maddeleri gereğince; mahkememiz dosyasının, mahkememizin 2021/721 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememiz dosyası ile Mahkememizin 2022/721 Esas sayılı dosyası arasında taraf birliği ile fiili ve hukuki irtibat olduğu anlaşılmakla, dosyamızın Mahkememizin 2022/721 Esas sayılı dosyası ile BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Esasın bu şekilde kapatılmasına ve yargılamaya Mahkememizin 2022/721 Esas sayılı dosyası üzerinde devam edilmesine,
3-HMK 331.madde gereğince harç, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin birleşen dosya üzerinden karara bağlanmasına,
4-Kullanılmayarak artan gider avansının birleştirme kararı verilen dosyaya aktarılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, esas hükümle birlikte istinaf kanun yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/05/2023

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır