Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/37 E. 2023/179 K. 08.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/37
KARAR NO :2023/179

DAVA:ALACAK
DAVA TARİHİ:27/12/2021
KARAR TARİHİ:08/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında faktoring sözleşmesi imzalandığı, faktoring sözleşmesi kaynaklı ilişki kapsamında müvekkili faktoring firması ile davalılar arasında akdedilen 22/10/2020 tarihli faktoring sözleşmesi ile faktoring müşterisi … San. Ve Tic. A.Ş. ‘nin faturaya bağlı alacakları müvekkili tarafından temlik alındığı, müvekkili tarafından söz konusu temlike konu faturalara ilişkin tüm temlik bildirimleri yapıldığı, davalının müvekkiline temlik etmiş olduğundan alacaklarından kaynaklı 93.685,30-TL borcu bulunmadığını, kefalet sözleşmeleri davalılar … müşterek ve müteselsil kefil olarak imzalandığı, söz konusu kefillerinden sözleşmelere göre yükümlülükleri 22/10/2020 tarihli 500.000,00-TL hacimli faktoring sözleşmesinde … 500.000,00- TL limitleri kadar kefilleri bulunmadığı, taraflarla yapılan şifahi görüşmeler sonucunda sözleşme kaynaklı 93.685,30-TL’lik borç ödenmediği, müvekkili müvekkilinin söz konusu alacağının tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığı, taraflardan … San. Ve Tic. A.Ş. Söz konusu icra takibinden tebliğe çıkartılan ödeme emrine itiraz etmediği ve borçlu firma açısından takip kesinleşmediği, diğer borçlu … tebliği edilen ödeme emrine süresinde itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiğini, …. İcra Müdürlüğü’nün 2021/223506 esas sayılı dosyaya yaptığı itirazın iptali ile takibin %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizce düzenlenen tensip zaptı ve dava dilekçesi davalıya usulüne uygun şekilde tebliğ edilmişse de davalı tarafından mahkememiz dosyasına herhangi bir beyan veya cevap dilekçesi ibraz olunmamıştır.
Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların; faktoring sözleşmesi kapsamında alacaklı olunduğu iddiasına dayalı olarak başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemidir.
DELİLLER;
…. İcra Müdürlüğü’nün … icra sayılı dosyası uyap üzerinden celp edilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup 11/01/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı ve takip alacaklısı … Faktoring şirketi ile dava dışı faktoring müşterisi … Oto. Sanayi ve Tic. A.Ş. Arasında 500.000,00-TL limitli bir faktoring sözleşmesinin tanzim edildiği, anılan sözleşmeyi davalı ve takip borçlusu … tarafından müteselsil fkefil sıfatıyla imzalanmış olduğunu, faktoring müşterisi … San. Ve Tic. A.Ş. Tarafından biri 40.043,00-TL fatura alacağının tamamının değeri 109.850,92-TL fatura alacağının 40.000,00 TL tutarlı kısımlarının takip alacaklısı davacı … Faktoring şirketi ile temlik edildiği, bunun yanında dava dışı HA Tekstil Oto. Sanayi ve Tic. A.Ş.’nin talebi üzerinde davacı tarafından … Oto. Sanayi ve Tic. A.Ş.’e 41.000,00-TL ve 36.000,00-TL tutarında ön ödeme kullandırıldığı, ön ödemelerin karşılığı olarak dava dışı takip borçlusu … Oto. Sanayi ve Tic. A.Ş.’nin yazılı talebi üzerine anılan şirketin … Şubesindeki hesabına davacı ve takip alacaklısı faktoring şirketine 41.000,00-TL ve 36.000,00-TL havale edildiği, davacı takip alacaklısı … Faktoring’in takip borçluları … Oto. Sanayi ve Tic. A.Ş. Ve davalı … hakkında …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasından toplam 93.685,30-TL üzerinden ilamsız icra takibi başlattığı, bilirkişi incelemesi esnasında talep üzerinde davacı vekili tarafından dosyaya ibraz edilen takibe yönelik tebliğ parçasından davalı ve takip borçlusu …’a ödeme emrinin tebliğ edilemediğinin anlaşıldığı, bunun haricinde talimat Tekirdağ icra dairesinin icra dosyasına gönderildiği 11/11/2021 tarihli yazısıyla takip borçlularından davalı …’ın borca itiraz dilekçesinin yazı ekinde sunulduğu belirtilmekteyse de ilgili itiraz dilekçesine tesadüf edilemediğinin veya borca itiraz etmişse itirazın süresinde olup olmadığının anlaşılamadığı, ayrıca davalının süresinde borca itirazı halinde takibin durdurulmasına ilişkin icra dairesi kararının uyaptan çekilen icra dosyasına evrakları içinde bulunmadığı, şayet davalı borca itiraz etmemiş veya süresinde itiraz etmemişse hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmesinin gerektiğini, mevcut davada davacı tarafın delil olarak dayandığı ticari defterleri ve kayıtları üzerinde yapılan incelemede temlik alınan alacak tutarları, komisyon, faiz vs. Alacaklar dahil olmak üzere davacının takip borçlusu dava dışı alacaklından toplam 93.685,50-TL alacaklı olduğunun tespit edildiği, davalı ve takip borçlusu …’ın muteber ve süresinde bir itirazı halinde esasen faktoring sözleşmesinde müteselsil kefil olması nedeniyle anılan takip borcundan sorumlu olacağı, davacı tarafından davalıdan %20’sinden inkar tazminatı yönelik talebine karar verilmesinin takdirinin Mahkememize ait olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Mahkememizde açılan dava: İİK.nun 67 maddesi gereğince itirazın iptali davasıdır.
Dava konusu ihtilaf; davalının imzaladığı sözleşmedeki kefalet türü ve sözleşmeden kaynaklı davacıya borcu olup olmadığı, itirazın yerinde olup olmadığı, varsa takip ve dava tarihi itibariyle borç miktarıyla alacağın likit olup olmadığı noktalarında toplanmıştır.
Davacı ile dava dışı … San. Ve Tic. A.Ş arasında yapılan Factoring sözleşmesine davalının da kefil olduğu, kefalet tarihinin 22.10.2020 tarihi olması nedeniyle kefalete ilişkin hükümlerin 6098 sayılı TBK hükümlerinin uygulanması gerektiği ve kefalet sözleşmesi metninde açıkça davalının el yazısı ile kefaletin türü belirtilmediğinden, müteselsil olmayan adi kefil şeklinde kefalette bulunduğu sabit hale gelmiştir.
6098 sayılı TBK’nun 581.maddesindeki “kefalet sözleşmesi, kefilin alacaklıya karşı, borçlunun borcunu ifa etmemesinin sonuçlarından kişisel olarak sorumlu olmayı üstlendiği sözleşmedir.” şeklindeki hüküm ile yine 6098 sayılı TBK’nun 582.maddesinde de “kefalet sözleşmesi mevcut ve geçerli bir borç için yapılabilir, ancak gelecekte doğacak ve koşula bağlı bir borç için de bu borç doğduğunda veya koşul gerçekleştiğinde hüküm ifade etmek üzere kefalet sözleşmesi kurulabilir.” şeklindeki düzenleme ve 6098 sayılı TBK’nun 583.maddesindeki “kefalet sözleşmesi yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azami miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmaz.” şeklindeki hükümler birlikte değerlendirildiğinde davacı ile davalı arasında geçerli bir kefalet ilişkisinin, kefalet sözleşmesindeki el yazısı ile yazılan davalıya ait olan kısımdaki bilgiler uyarınca kurulmuş olduğu sabit olmasına rağmen, 6098 sayılı TBK’nun 583/1.maddesindeki “…kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda , bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesi şarttır.” şeklindeki düzenlemede geçen müteselsil kefil veya o manaya gelecek davacıdan sadır olmuş kefalet sözleşmesinde herhangi bir ibarenin bulunmadığı, kefaletinin adi kefalet şeklinde olduğu anlaşılmıştır.
Davacı ile davalı arasındaki kefalet sözleşmesinde, davalının müteselsil değil adi kefil olduğu, buna göre de 6098 sayılı TBK’nun 585/1.maddesindeki “adi kefalette alacaklı, borçluya başvurmadıkça kefili takip edemez….” şeklindeki düzenleme dikkate alındığında, davacının asıl borçlu … San. Ve Tic..A.Ş’ne başvurup, asıl borçludan alacağını tahsil edememesi halinde ancak müteselsil kefil olmayan, adi kefil davalı/borçluya başvurabileceğine kanaat getirilmiştir. Yine 6098 sayılı TBK’nun 585/1.maddesindeki bu hükümden sonra gelmek üzere “…ancak aşağıdaki hallerde doğrudan doğruya kefile başvurabilir: 1-Borçlu aleyhine yapılan takibin sonucunda kesin aciz belgesi alınması, 2-Borçlu aleyhine Türkiye’de takibatın imkansız hale gelmesi veya önemli ölçüde güçleşmesi, 3- Borçlunun iflasına karar verilmesi, 4-Borçluya konkordato mehli verilmiş olması….” şeklindeki düzenlemeler ile de adi kefile hangi istisnai hallerde asıl borçluya başvurulmadan doğrudan doğruya başvurulabileceği düzenlenmiş olup, takipte hem asıl borçlu, hem de dosyamız davalısına karşı takip yapıldığı, oysa dosyamız davalısına takip yapılmadan önce asıl borçlunun takip edilerek takibin karşılıksız kalması yani asıl borçlunun aciz halde olduğunun kesin aciz belgesi ile tespit edilmiş olması, iflas, konkordato mehli verilmiş olması veya hakkında Türkiye’de takibin imkansız hale gelmesi gerekirken, bu şartların hiçbirisinin bulunmadığı, buna göre de davacının davalıya karşı müteselsil kefil olmamasına, adi kefil olmasına rağmen 6098 sayılı TBK’nun 585/1 maddesindeki kısıtlamaya aykırı olarak doğrudan başvurduğuna kanaat getirildiğinden, doğrudan başvuru yapamayacak olması nedeniyle ve doğrudan başvuru için 6098 sayılı yasanın 585.maddesine öngörülen istisnai haller içerisinde herhangi bir delil sunamadığından davacının davalı hakkında doğrudan takip yapamayacağına, bu nedenle de bu takibe karşı yapılan itirazın iptali davasını da açamayacağına kanaat getirildiğinden davasının reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın REDDİNE;
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 179,90-TL maktu red harcının davacıdan tahsiline, peşin alınan 1.131,49-TL harçtan mahsubu ile geri kalan ‭951,59‬-TL harcın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00-TL’nin davacıdan alınarak, HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davalı tarafından yargılama gideri yapılmadığından takdirine yer olmadığına,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/03/2023Katip …
E imzalıdır

Hakim …
E imzalıdır