Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/290 E. 2022/679 K. 03.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/290
KARAR NO:2022/679

DAVA:Alacak
DAVA TARİHİ:22/04/2022
KARAR TARİHİ:03/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile … Turz. Teks. İnş. Ve Oto. San. Ve Tic. Ltd. Şti arasında posta dağıtım hizmet alımı ve kargo kurye dağıtım hizmet alımına ilişkin sözleşmeler imzalandığını ve bu işlere ilişkin taahhüt kapsamında dava d ışı … Firması tarafından …. … Şubesince düzenlenen … nolu 590.859,00 TL ve … nolu 119.000,00 TL iki adet teminat mektubunun müvekkili şirkete teslim edildiğini, sonraki süreçte … firmasının iflas ederek taahhüdünü sözleşme hükümlerine uygun olarak yerine getirmediğini, işçilerin açmış oldukları işçilik alacakları davaları sebebiyle müvekkili şirket tarafından ödemeler yapıldığını, bu sebeplerle … … Şubesi ile yazışmalara geçilerek verilmiş olan … nolu 590.859,00 TL ve … nolu 119.000,00 TL bedelli teminat mektuplarının nakde çevrilmesi ve müvekkili şirket hesabına yatırılmasının ilgili bankadan talep edildiğini, ancak davalı bankanın her seferinde bu taleplerini olumsuz değerlendirdiğini ve taleplerini reddettiğini, davalı bankanın şirketlerine vermiş olduğu taahhüdünü yerine getirmediği, … firmasının iflas etmesini, … firmasının işçilerine şirketlerince iş akdinden kaynaklı olarak yapılmış olan ödemeleri dikkate almayarak bunun teminat konusu işle alakalı olmadığı iddia ederek girişimlerini reddettiğini, davalı bankanın yüklenmiş olduğu asli borcunu ifa etmekten kaçındığını ve lehtar ile muhatap arasındaki çekişmeyi sorguladığını, açıklanan hususlar doğrultusunda müvekkili şirketin dava dışı … firmasında alacağı bulunduğunu, bu alacağın karşılanması için davalı banka nezdinde bulunan teminat mektuplarının nakde çevrilmesi hususunda müvekkili şirket tarafından defalarca başvuruda bulunulduğunu ancak davalı tarafından bu başvuruların dava dışı firma ile müvekkili şirket arasındaki uyuşmazlık araştırılarak usule uygun olmayarak reddedildiğini, iş bu nedenle garanti sözleşmesine aykırı davranan davalı aleyhine bu davayı ikame etme zorunluluğunun hasıl olduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile; … tarafından düzenlenen … nolu 590.859,00 TL ve … nolu 119.000,00 TL teminat mektuplarının nakde çevrilmesi suretiyle ve talep tarihinden itibaren işlemiş ve işleyecek avans faizi ile birlikte davalı bankadan tahsilini, yargılama giderlerinin ve ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; huzurdaki davanın hukuki dayanak ve mesnetten yoksun olup reddedilmesi gerektiğini, müvekkili bankanın … Şubesi tarafından lehtarı müflis … Turizm Tekstil İnşaat ve Otomativ San. ve Tic. Ltd. Şti, muhatabının davacı PTT olan, … nolu 590.859,00 TL ve … nolu 119.000,00 TL iki adet teminat mektubu düzenlenerek davacı şirkete verildiğini, dava konusu mektupların konusu Kargo/Kurye/Posta Gönderilerinin Dağıtımına ait hizmet alım işleri olduğunu, davacının çeşitli tarihlerde müvekkili bankaya başvuruda bulunarak, teminat mektubunun verilme sebebi ile ilgisi olmayan, teminat mektubunun konusu kapsamında bulunmayan sebepler ileri sürerek mektubun nakde çevrilmesini talep ettiğini, huzurdaki davanın kötüniyet ile açılmış olup davacının hakkı olmayan menfaati temin etme saiki ile hareket ettiğini, davacının ödemek durumunda kaldığı işçilik alacağı teminat mektubunun verilme sebebi olan konu kapsamında olmadığını, davacının iddiasının aksine davacı ile lehdar … firması arasındaki sözleşme ve şartnamelerde işçilik alacakları ile ilgili bir madde veya hüküm bulunmadığının görüldüğünü, dolayısı ile davacı tarafından mektubun konusunun genişletilmeye çalışıldığını, taraflar arasında imzalanmış sözleşmelerde yer alan “…yüklenicinin bu işten dolayı İdareye herhangi bir borcunun olmadığı tespit edildikten sonra…” ibaresinin lehdar şirketin işçilerinin işçilik alacaklarını da kapsadığı şeklindeki yorum amacını aşan bir yorum olduğunu, sözleşmelerin hukuken bu şekilde geniş olarak değil, tarafların iradelerini yansıtacak şekilde dar olarak yorumlanmasının amaca uygun olacağını, bankanın garanti ettiği işe ilişkin değil de, mektup lehdarının çalıştırdığı işçinin kıdem tazminatı sebebi ile yani teminat mektubunda garanti edilmeyen bir işten dolayı teminat mektubunun tazminin talep edilmesinin MK 2 kapsamında hakkın kötüye kullanıldığını, davacı tarafından müteaddit kereler teminat mektubunun tazmini talep edildiğini, ilk taleplerde teminat mektubunun lehdarının … LTD’nin iflas etmiş olması dolayısı ile mektupların tazminini talep edilmiş olmasına rağmen, bu şekilde teminat mektubunu tazmin edilmesinin usulüne uygun olmadığınan fark edilmesinin akabinde bu sefer de başka bir gerekçe öne sürülerek teminat mektubunun tazmini talep edilmeye çalışıldığını, arz ve izah edilen nedenlerle teminat mektupları ile garanti edilen riskler gerçekleşmeden yapılan tazmin talebinin “hakkın açıkça kötüye kullanılması” niteliğinde olmakla, teminat mektubunun tamamının tazmininin talep edilmesi MK m. 2/2 düzenlenen hakkın kötüye kullanılmasını hukuk düzeni himaye etmeyeceğinden davanın esastan reddine karar verilmesini, davanın dava dışı müflis … LTD.ye, … LTD’nin müflis olması dolayısı ile iflas masası sıfatı ile 2016-56 İflas sayılı dosyası gereğince …. İcra ve İflas Müdürlüğüne ihbar edilmesini ve dava masrafları ile avukatlık ücretlerinin de davacıya tahmil edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların; davacı ile dava dışı … … Ltd. Şti arasında imzalanan posta dağıtım hizmet alım sözleşmesine karşılık taahhüt kapsamında davalı banka tarafından düzenlenen iki adet teminat mektubunun nakde çevrilmesi suretiyle davalıdan tahsili talebinden ibaret olduğu görüldü.
DELİLLER;
…’ye müzekkere yazılarak dava konusu teminat mektuplarına ilişkin kayıtlar celp edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Davacı vekili müvekkili ile dava dışı … …. Ltd. arasında imzalanan posta dağıtım alımı ve kargo/kurye dağıtım hizmet alımına ilişkin taahhüt kapsamında dava dışı … firması tarafından davalı tarafından düzenlenen 2 adet teminat mektubunun müvekkiline teslim edildiği, dava dışı … firmasının iflas ederek taahhüdünün sözleşme hükümlerine uygun olarak yerine getirmeyip işçilerin açmış oldukları işçilik alacakları davaları sebebiyle müvekkili tarafından ödemeler yapıldığı, bu nedenle davalı bankadan teminat mektuplarının nakde çevrilmesi ve müvekkilinin hesabına yatırılmasına ilişkin talepte bulunulduğu, ancak bu talebin reddedilmesi nedeniyle eldeki davayı açmış olup; davalı cevap dilekçesinde dava konusu mektupların kargo/kurye/posta gönderilerinin dağıtımına ait hizmet alım işi için verildiğini, teminat mektuplarının verilme sebebi ile ilgisi olmayan, teminat mektuplarının konusu kapsamında bulunmayan sebeplere dayalı mektubun nakde çevrilmesi talebinin yerinde olmadığı savunmasında bulunmuştur.
İncelenen tüm dosya kapsamına göre davacı ile dava dışı … şirketi arasında yapılan sözleşmenin posta dağıtım hizmet alım ve kargo/kurye dağıtım hizmet alım sözleşmesine ilişkin olduğu ve dava dışı … firması tarafından davalı tarafça düzenlenen teminat mektuplarının da davacıya bu sözleşmeler kapsamında verildiği hususlarında ihtilaf bulunmadığı görülmüştür.
Davacı ile dava dışı … şirketi arasında düzenlenen hizmet alım sözleşmeleri, idari ve teknik şartnameler dosya içerisine alınmış, sözleşmenin incelenmesinde sözleşme konusunun posta gönderilerinin 1103 işçi personel ile dağıtımı işi olduğu görülmüştür. Davacı ilk olarak davalı şirketin 02/05/2017 tarihinde …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … nolu karar ile hakkında iflas verilen … şirketine ait 9 adet teminat mektubunun nakde çevrilmesini davalıdan talep etmiş, davalı 03/05/2017 tarihli cevabı ile iflas muhtırasının hukuki mesnedi bulunmaması sebebi ile tazmin talebini reddetmiştir. Davacı 12/05/2017 tarihli talebinde mahkeme kararları ve yargıtay kararları eklemek suretiyle talebini yinelemiş ise de; banka 17/05/2017 tarihli cevabı ile talebi tekrar reddetmiştir. Davacı bu kez 02/06/2017 tarihli talep dilekçesinde işçilik alacaklarından dolayı açılan davaları gerekçe göstererek teminat mektubunun kısmi tanzimini talep etmiş ise de; davalı banka 08/06/2017 tarihli cevabında talep edilen borcun teminat mektubunun konusundan farklı olması sebebiyle talebi reddetmiştir. 21/06/2017 tarihli dilekçesi ile davacı, işçilik alacaklarından dolayı tazmin talebini yinelemiş; davalı 05/07/2017 tarihli cevabında “Bankanın yükümlülüğü lehtarınkinden bağımsız ve asli bir yükümlülük olduğundan teminat mektubunda, bankaca mektuba konu işten kaynaklanan riskin ödenmesi garanti edildiğinden, lehtarın iflası ile birlikte tüm borçları muaccel olsa bile teminat mektubu veren bankanın muhataba ödeme yükümlülüğü riskin gerçekleşmesi halinde çıkacaktır. Teminat mektubu lehtarın iflas etmesi ne muhatabın tazmin talebini, ne de bankanın ödeme yükümlülüğünü etkilemeyecek, bankanın yükümlülüğü garanti edilen riske bağlı olarak asli ve bağımsız olduğundan lehtarın iflası bu hukuki durumda bir değişiklik yaratmayacaktır. Kesin teminat, taahhüdün sözleşme ve ihale dokümanı hükümlerine uygun olarak yerine getirilmesini sağlamak amacıyla alınmakta olup, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, işçi ücreti ve diğer işçi alacaklarını teminat altına almamaktadır.” gerekçesiyle tazmin talebini kabul etmediğini bildirmiştir.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2020/7873 Esas 2022/3176 Karar sayılı içtihadında; davacının teminat mektubunun tazmin edilmesine ilişkin talebinde riskin gerçekleşip gerçekleşmediğine dair bilgiye yer verilmediğinden usulüne uygun tazmin talebinde bulunulmadığı gerekçesiyle istinaf tarafından verilen ret kararını onamıştır. Yine Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2018/3870 Esas 2019/5469 Karar sayılı ilamında; ” Teminat mektubu, bankanın belirli bir işin gerçekleştirilmesi, bir malın teslimi veya bir borcun ödenmesini muhataba taahhüt eden müşterisinin, bu taahhüdün daha önce muhatap tarafından belirlenen koşullara uygun olarak yerine getirilmemesi halinde belirli bir paranın, banka tarafından muhataba ödeneceğini garanti altına alan belgedir. Bu anlamda banka teminat mektubu esas sözleşmeden ayrı ve tamamen bağımsız bir garanti sözleşmesi niteliğinde olup, sözleşme metninde belirtilen ve muhatap için faydalı bir durumun gerçekleşmemesi veyahut zararlı bir durumun gerçekleşmesi sonucunda ortaya çıkacak riskler, garanti veren banka tarafından güvence altına alınmaktadır. Teminat mektuplarında garanti ne için verilmişse, o koşulun gerçekleşip gerçekleşmediğine göre ödeme yapılacağından, garanti sözleşmesi ile üstlenilen risklerin hangi ilişkiden kaynaklanan riskler olduğu taraflarca önceden belirlenmelidir. Ayrıca taraflar arasındaki tüm ilişkilerden doğacak risklerin tek bir garanti sözleşmesi ile güvence altına alınması da garanti sözleşmesini geçersiz kılar. Başka bir söyleyişle, taraflar arasında birden fazla hukuki ilişki mevcut ise, her bir hukuki ilişkiden doğacak riskler ayrı bir garanti sözleşmesi ile güvence altına alınmalıdır… Sözleşmenin tarafı olmayan, söz konusu sözleşme hükmü çerçevesinde teminat mektuplarının kapsamının genişletilmesi yolunda herhangi bir kabulü bulunduğu ispat edilemeyen garanti sözleşmesinin tarafı sıfatındaki bankaya karşı ileri sürülme olanağı bulunmadığı gibi, davalının tarafı olmadığı bir davada verilen ve kesinleşen kararın davalı bakımından sonuç doğurması da mümkün değildir.” şeklinde olup somut olay yönünden davacı tarafça ödenen işçilik alacaklarından dolayı tazmin talebinde bulunulmuş ise de; teminat mektuplarının posta dağıtım hizmet alım ve kargo/kurye dağıtım hizmet alım sözleşmesine istinaden verildiği, davacının … firmasının mektup konusu işten kaynaklanan bir borcu bulunduğuna ilişkin iddiası olmayıp, davacı ile lehtar … Şirketi arasındaki sözleşme ve şartnamelerde işçilik alacaları ile ilgili bir madde bulunmadığı anlaşılmakla davacının teminat mektuplarının genişletilmesi kapsamındaki iddiası yerinde görülmediğinden davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın REDDİNE,
1-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 80,70 TL maktu red karar harcından peşin alınan 12.122,62 TL harcın mahsubu ile artan 12.041,92 TL harcın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde DAVACIYA İADESİNE;
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 96.084,50 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Arabuluculuk görüşmelerinde arabulucu olarak atanan …’e 1.320,00-TL ödeme yapılmasına karar verildiği, ödemenin suçüstü ödeneğinden ödendiği anlaşıldığından 1.320,00-TL arabuluculuk ücreti’nin 6325 sayılı hukuk uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu madde 18/A-13’a göre davacıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 03/11/2022

Başkan …
*e-imzalıdır
Üye …
*e-imzalıdır
Üye …
*e-imzalıdır
Katip …
*e-imzalıdır