Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/271 E. 2023/119 K. 16.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/271
KARAR NO : 2023/119

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 15/04/2022
KARAR TARİHİ : 16/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı … A.Ş. İle davacı bankanın … arasında 50.000,00 TL ve 3.400,00 USD (400.000 USD limit artrımı) limitli Genel Nakdi ve Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesini imzalanmakla diğer davalı … tarafından müteselsil kefil sıfatıyla bu sözleşmenin imzalandığını, müteselsil kefil …’ın borçlu …A.Ş.’nin tek hissedarı ve yetkilisi olduğunu (kefalet limit artırımları ile) 50.000,00 TL, 3.400,00 USD kefalet tutarının müşterek borçlu-müteselsil kefil olarak imzalandığını, borçlunun imzalanan sözleşmeyle davalı firmaya krediler kullandırdığını fakat kredi sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmediğini bu nedenle borcun muaccel olduğunu bunun üzerine davacı bankanın … 4. Noterliğinin … tarihli … yevmiye nolu ihtarnamesi ile ihtar edildiği yapılan ihtara rağmen ödemenin yapılmadığını davacı banka tarafından … 23. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında haciz yoluyla icra takibi başlatıldığını, borçluların takibe itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, yapılan itiraz üzerine arabuluculuğa başvuruda bulunulduğunu anlaşma sağlanamadığından dolayı arabuluculuk son tutanağının mahkemeye verildiğini, takibe konu … kredi numaralı taksitli ticari kredi hazine desteği kapsamında kredi garanti fonu (…)’nin kefaleti ile tahsis edildiğini, … ilgili mevzuatı gereği tanzim talebinde bulunulduğunu, … tarafından 17/04/2020 tarihinde 3.450.847,85 TL tanzim edilerek takip konusu kredi borçlarına mahsup edildiğini yalnız ilgili mevzuat gereği takibin tüm alacaklar üzerinden devam ettiğini, davalının davacı bankaya muaccel olmuş borçlarının bulunmadığını takibi durdurmak için itirazda bulunulduğunu, banka ile imzalanmış olan sözleşme gereği tayin edilen oranlarda faiz ödemeyi kabul ettiklerini faiz oranın fahiş olmadığını bu nedenle faiz ve ferilerine yapılan itirazın hukuki bir dayanağının olmadığını, açılan dav da itirazların iptali ile takibin devamına karar verilmesini takip tutarının %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu … 23. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile başlatılan takibin 14.10.2019 tarihinde itiraz edildiğini, bir yıllık dava açma süresi dolduktan sonra 15.04.2022 tarihinde açıldığını, süresinde açılmayan itirazın iptali davasının reddine karar verilmesini, davalılara çekilen kat ihtarnamesinin yasal koşulları taşımadığını, davacı bankanın, dava dilekçesinde davalılara kat ihtarı çektiğini ve ihtara cevap verilmediğini bu ihtara karşı davalıların keşide edilen cevap ihtarını gizlemeyi tercih ettiklerini, davacı bankanın ihtarına süresi içinde cevap verildiğini … 10. Noterliği’nin … tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesiyle itirazlarını davacı bankaya bildirildiğini, kat ihtarının, yasal koşulları taşımadığını bu nedenle muacceliyet oluşmadığını ayrıca davacı banka ile davalılar arasında hesap mutabakatı yapılmadığını, ihtarname ekinde hesap özeti gönderilmediğini, gönderilen belgelerin ise krediyi kullandığı ileri sürülen müvekkil şirketin hesap hareketlerini göstermediğini şirket yetkililerinin bir kısım ödemelerinin kayıtlarda görünmediğini, banka ile hesap mutabakatı yapılmadığını, faiz ve komisyon tahakkuklarının sözleşmelere aykırı olarak yapıldığını ihtarname ekindeki belgelerden hesaplarla ilgili kayıtların ve hareketlerin sağlıklı bir şekilde incelenmesi ve izlenebileceğini, takipte talep edilen faiz oranlarının da fahiş ve sözleşmeye aykırı olduğunu, davacı banka, takip talebinde asıl alacak için yıllık %48,00 oranında temerrüt faizi isteminde bulunmuşsa da talep edilen faiz oranının, yasada gösterilen azami oranların üstünde olduğunu, davalılara hesap özetinin gönderilmediğini, davalılara göre kredi ilişkisiyle ilgili taraflar arasında hesap mutabakatı sağlanamadığını, anlaşmalara aykırı faiz tahakkuk ettirildiğini, söz konusu krediler … kefaletli kredi olduğunu, … tarafından belirlenen bekleme süreleri dolmadan, … ve … uygulamalarına aykırı icra takibi başlatıldığını, bu nedenle davacının alacağının muaccel hale gelmediğini, davacının alacağını muaccel hale getirmediğini, usulüne uygun kat ihtarı çekilmeden icra takibi yapıldığında ve itirazlardan dolayı huzurdaki davanın açılmasının hukuka aykırı olduğunu, talep ve dava etmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların;
Genel kredi sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili talebi ile başlatılan … 23. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminat taleplerinin sübut ve miktarı noktasında toplanmış olduğu anlaşılmıştır.
DELİLLER;
… Ticaret Sicil Müdürlüğünün 16/04/2022 tarihli müzekkerede istenilen sicil kayıtları celp edilmiştir.
.. 23. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosya aslı celp edilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup 30/11/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı banka, … A.Ş. ile yapılan ek kefalet protokolü kapsamında, tazmin edilen bedelin davalı şirketten tahsil edilmesinde sözleşmesel olarak yetkili ve sorumlu pozisyonunda bulunduğunu, davacı bankanın tazmin edilen bedel (3.450.847,85 TL) bakımından takiplere aynen devam etme yükümlülüğü bulunduğunu, davacı banka, … A.Ş. ile imzalanan EK kefalet protokolü (D bendinin 1.2 ve 4 fıkraları) ve Bakanlar Kurulu Kararları (… ve …) kapsamında, davalı asıl borçlu firma ve/veya – davalı kefillerden … ‘nun kefaleti kapsamında kullandırılan kredilerden doğan alacaklarını tahsil etmek için açılan icra takiplerine devam edilebileceğini düşünüldüğünü, bahse konu ödemeler/tazminatlar davalı asıl borçlu firma ve/veya davalı kefil/ler tarafından yapılmadığını, bu bakımdan gerek davacı banka ile dava dışı … A.Ş. arasında akdedilen ek kefalet protokolü ve gerekse de Bakanlar Kurulu Kararına atfen hiç ödeme yapılmadığı takiplere devam edilebilineceği nazara alındığında, … tazminat yoluyla tahsil edilen 3.450.847,85 TL’nın davalı firmanın kredi borcuna MAHSUP edilemeyeceğinin görüş ve kanaatine varılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Davacı banka ile davalı kredi lehtarı borçlusu (asıl borçlu)… A.Ş firması arasında genel kredi sözleşmesi akdedildiği, anılan sözleşmeyi davalı kefil Muhtar …’ın müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış oldukları, kullandırılan kredilere ait delil mahiyetindeki bilgi ve belgeler dosyada mevcut olduğundan davacı bankanın davalılar hakkında takip ve dava hakkının bulunduğu, davalı kefilin kefalet limiti sorumluluğunun sözleşmede gösterilen kefalet limitinin 50.000,00TL ile 3.400.000,00 USD olduğu, temerrüt tarihi itibariyle hesaplanan toplam asıl alacağın kefalet limitinden daha düşük seviyede olması nedeniyle, davalı kefilin hem kendi ve hem de diğer davalı asıl borçlu şirketin temerrüdü ve bunun hukuki sonuçlarından dolayı kefalet limitiyle sınırlı olmaksızın hesaplanan mevcut borcun tamamından müteselsilen sorumlu oldukları kanaatine varılmıştır.
Taraflar arasındaki sözleşmenin temerrüt faizi başlıklı 10.5 maddesinde faiz oranı tespit edilmiş olup sözleşme kapsamında davacı tarafça takip talebinde %48 oranında temerrüt faizi talep edilmiştir. Talep edilen faiz oranı emsal nitelikteki kredilere fiilen uygulanan akdi faiz oranına göre belirlenmiş olup bilirkişi tarafından da hesaplanan temerrüt faiz oranının % 48 olarak tespit edildiği görülmüştür.
Davacı tarafça … 4. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile 4.439.453,20 TL nakdi alacak yönünden hesabın 26.09.2019 tarihinde kat edildiği, kat ihtarının asıl borçluya ve kefile tebliğe çıkarıldığı, borçluya çıkarılan tebligatın 30.09.2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı kefile çıkarılan tebligatın 30.09.2019 tarihinde tebliğ edildiği ihtarname ekindeki tebliğ şerhinden anlaşılmıştır.
Davalılara çıkartılan kat ihtarının tebliğ edildiği anlaşılmakla borçlu ve kefile verilen 7 günlük süre sonrası 08.10.2019 tarihinde temerrüde düştükleri kabul edilmiştir. Bu doğrultuda hazırlanan 30.11.2022 tarihli bilirkişi raporunda talep edilebilecek toplam alacak 4.454.218,36 TL olarak hesap edilmiş olup, alınan rapor denetime elverişli ve teknik olarak yeterli görüldüğünden rapora itibar edilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dava, İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu, bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen alacak miktarının % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesine karar verilerek davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM /Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ İLE;
1-… 23. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında davalıların yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 4.414.822,87TL asıl alacak, 36.731,37 TL işlemiş faiz, 1.836,57 TL BSMV, 827,55TL masraf olmak üzere toplam 4.454.218,36TL alacak üzerinden devamına,
2-Asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %48 oranında temerrüt faizi ve işleyecek faizin %5’i oranında BSMV uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Likit alacağa vaki haksız itiraz nedeniyle, İİK’nın 67/2.maddesi uyarınca hükmedilen alacak miktarlarının %20 oranına tekabül eden 890.843,67 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 304.267,66 TL nispi karar harcının, peşin alınan 54.222,44 TL harçtan mahsubu ile eksik 250.045,22 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan toplam 54.314,64 TL ( 80,70TL BVH, 11,50 VSH, 54.222,44TL Peşin Harç) harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yargılama aşamasında yapılan toplam 3.144,00 TL ( 144,00 TL Tebliğler ve postalar, 3.000,00 TL bilirkişi ücreti ) yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre hesaplanan 3.119,26 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Kabul edilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 277.084,37 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
8-Reddedilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
9-Arabuluculuk görüşmelerinde atanan arabulucuya 1.600,00 TL ödeme yapılmasına karar verildiği, ödemenin suçüstü ödeneğinden ödendiği anlaşıldığından 1.600,00 TL arabuluculuk ücreti’nin 6325 sayılı hukuk uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu madde 18/A-13’a göre davadaki red ve kabul oranına göre hesaplanan 1.587,42 TL’nin davalılardan, 12,58 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
10-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider ve delil avanslarının hüküm kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, Taraf vekillerinin yüzüne ( davacı vekiline e-duruşma ile), ;6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/02/2023

Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır