Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/146 E. 2023/411 K. 01.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/146
KARAR NO:2023/411

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:01/03/2022
KARAR TARİHİ:01/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı şirket ile cari hesap şeklinde 4.11.2016 vadeli satış sözleşmesi çerçevesinde çalışmaya başladıklarını, bu kapsamda değişik tarihlerde muhtelif miktarlarda ödemeler yaparak kısmen gerçekleştirilmediğini, fakat yapılan ödemelerin sözleşmeye ve vadelere uygun olarak gerçekleştirildiğini, taraflar arasındaki sözleşmeye göre fatura tarihinden itibaren 105 gün içerisinde söz konusu fatura bedellerinin ödenmesi gerektiğini, davalı borçluya … 19. Noterliğinin 21.01.2012 tarih … yevmiye nolu ihtarnamesinin keşide edildiğini, davalının herhangi bir ödeme yapmadığını, başlatılan icra takibine itiraz ettiğini, itirazın haksız olduğunu beyanla itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin Türkiye’ nin ilk Yapı Marketi olarak uzun süredir perakende sektöründe faaliyet göstermekte olduğunu ve davacının müvekkili şirketin mağazalarında satılmak üzere ürün tedarik ettiği firmalarından biri olduğunu, davalının ödeme yükümlülüğünün doğabilmesi için öncelikle ürün satışının gerçekleşmiş olması gerektiğini, davacıya ait ürünlerin kaç adette satıldığının ve stokta ne kadar kaldığının yapılacak bilirkişi incelemesi sonucunda açıklığa kavuşacağını, davacının taraflar arasında sözleşmeler yokmuşçasına icra takibine geçtiğini, müvekkilinin taraflar arasındaki sözleşmeye göre tahakkuk etmiş borcu bulunmadığından borca itiraz edildiğini, sözleşmenin 4.2 ve 4.4 maddesine göre davalı müvekkili şirketin satış devir hızlarının arzulanan seviyeye ulaşmayan, üretimden kaldırıldığı için devamı ve satışı olmayan ürünleri veya mevsimsel ürünleri, nakliye bedelleri de satıcıya ait olmak iade etme ve bedellerini satıcının piyasada geçerli olan son satış fiyatı üzerinden geri fatura etme hakkına sahip olduğunu ve satıcının bu hususu kabul ve taahhüt ettiğini, ticari ilişki sözleşmeye uygun devam etmekte iken davacı tarafından yapılan takibe itiraz edildiğini, taraflar arasındaki ilişkinin uzun süredir devam ettiğini ve davacının iade alınmayan ürünlerin mülkiyetinin davalıya geçtiğini bilmekte olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların; cari hesap alacağının tahsili talebi ile başlatılan …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminat taleplerinin sübut ve miktarı noktasında toplanmış olduğu görüldü.
DELİLLER;
…. İcra Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak … Esas sayılı dosya uyap üzerinden celp edilmiştir.
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak davalı şirketin sicil kayıtları celp edilmiştir.
Davalı vekili tarafından delil dilekçesi ekinde dava konusu sözleşmenin fotokopisi dosyaya sunulmuştur.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup 07/02/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; her ne kadar davalı tarafça ticari defter, kayıt ve belgeler beklenilen makul süre içerisinde ibraz edilmemişse de, dosyasına sunulan davacı ticari defterleri, kayıt ve belgeleri, özellikle taraflar arasında yapılan cari hesap mutabakatları, sözleşme, davalı tarafın iade faturalarının davalı tarafça ticari deftere kaydedilmiş olması, mutabaktan sonra davacının bir adet fatura düzenlemiş olması, bu faturaya ve diğer faturalara istinaden davalı iadelerinin kabul edilerek ticari deftere işlenmiş olması hususları birlikte değerlendirilerek her ne kadar davacı tarafından icra takibinde 2.038.676,00 TL alacak talep edilmişse de, davacı defterlerine göre ve kabul edilen davalı iadeleri dahil bakiye alacağının 1.787.202,26 TL olarak hesap ve tespit edildiği, taraflar arasında kurulan kurulan sözleşme özetinde ödeme yönünden vadenin 105 gün olarak düzenlendiği, davacı tarafın düzenlemiş olduğu son faturanın tarihinin 31.12.2021 olduğu, bu faturaya yönünden 105 günlük vade 15.04.2022 tarihinde sona erdiği, icra takibi 8.2.2022 tarihinde başlatıldığından, takibin başlatıldığı tarih itibariyle tüm davacı faturalarına konu alacaklar için vadenin dolmuş (muaccel) olduğunun anlaşıldığı, davalı şirketin iade faturaları davacı şirket tarafından kabul edilerek ticari defterlere işlenmiş olduğundan takipte talep edilebilecek asıl alacak tutarının 1.787.202,26 TL’den ibaret olduğunun hesap ve tespit edildiği, ihtarnamede belirtilen 33 günlük ödeme süresinin son bulduğu tarihten takip tarihine kadar işleyen ticari temerrüt faizinin ise 7.711,90 TL olarak hesap ve tespit edildiği, bu itibarla takipte talep edilebilecek tutarların; 1.787.202,26 TL asıl alacak ve 7.711,90 TL işlemiş ticari temerrüt faizi olmak üzere toplam 1.794.914,16 TL olarak hesap ve tespit edildiği görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Davacı ile davalı arasında cari hesap şeklinde vadeli satış sözleşmesi çerçevesinde düzenlenen faturalardan kaynaklı bakiye cari hesap alacağının tahsili talebi ile başlatılan …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına davalı tarafça yapılan itiraz üzerine takibin durduğu, itirazın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal süre içerisinde açılmış olduğu görüldü. Yaptırılan bilirkişi incelemesinde davacı tarafın ibraz edilen 2016-2022 yıllarına ait defterlerinin elektronik defter olduğu ve GİB beratlarının mevcut olduğu, 2021 yılında devreden bakiyenin 2.037.242,52 TL olduğu, 2022 yılında davalı … aleyhine fatura düzenlenmemiş olduğu sadece davalı tarafın iade faturalarının yer aldığı iade fatura toplamının 250.040,26 TL olduğu, bu şekilde hesap bakiyesinin 1.787.202,26 TL olduğu davacı defterlerine göre davalının bakiye borcunun 1.864.872,81 TL olarak gözükmesine rağmen takip tarihinden sonra davalı iadelerinin kabul edilerek fatura alacaklarından mahsup edildiği, buna göre davacı tarafından kabul edilerek deftere işlenen iadeler mahsup edildiğinde bakiye borcun 1.787.202,26 TL olacağının bildirildiği, yine taraflar arasındaki 29/11/2021 tarihli mutabakat mektubunda belirtilen bakiye ve mutabakat sonrası satış ve iade faturalarının eklenmesi ve mahsubu sonucu bakiyenin 1.787.202,26 TL olduğu, yaptırılan bilirkişi incelemesinde tespit edilmiş olup mahkememizce denetime elverişli bulunduğundan hükme esas alınan rapora itibarla asıl alacak talebi yönünden davacının 1.787.202,26 TL alacaklı olduğuna karar verilmiştir. İşlemiş faiz talebi yönünden ise her ne kadar taraflar arasında düzenlenen sözleşmede ödeme vadesinin 105 gün olduğu belirtilmiş ise de; icra takibinde faiz talep başlangıç tarihinin davacıya gönderilen … 19. Noterliği’nin 21/01/2022 tarih 1615 yevmiye nolu ihtarnamesinde verilen 3günlük süre sonrası 28/01/2022 tarihi olarak hesap edildiğinden taleple bağlı kalınarak temerrüt tarihi ile takip tarihi arasında davacının işlemiş faiz talebi yönünden davalıdan 7.711,90 TL alacaklı olduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile; 1.787.202,26 TL asıl alacak ve 7.711,90 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.794.914,16 TL alacak yönünden davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takibe vaki itirazının iptaline, takibin devamına karar verilmiştir.
Dava, İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu, bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen miktarın % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesine karar verilerek davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM /Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1.787.202,26 TL asıl alacak ve 7.711,90 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.794.914,16 TL alacak yönünden davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takibe vaki itirazının iptaline, takibin devamına; asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 Sayılı kanunun 2/2. Maddesi gereğince Merkez Bankasının kısa vadeli krediler için ön gördüğü değişen oranlarda avans faiz oranı uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Asıl alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 358.982,73 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 122.610,59 TL nispi karar harcının, peşin alınan 24.945,28 TL harçtan mahsubu ile artan 97.665,31TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan toplam 25.037,48TL ( 80,70TL BVH, 11,50 VH, 24.945,28 TL Peşin Harç ) harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yargılama aşamasında yapılan toplam 3.207,50 TL (207,50 Tebliğler ve postalar, 3.000,00 TL bilirkişi ücreti ) yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre hesaplanan 2.787,40 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Kabul edilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 188.745,71 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Reddedilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 40.872,72 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Arabuluculuk görüşmelerinde atanan arabulucuya 1.560,00 TL ödeme yapılmasına karar verildiği, ödemenin suçüstü ödeneğinden ödendiği anlaşıldığından 1.560,00 TL arabuluculuk ücreti’nin 6325 sayılı hukuk uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu madde 18/A-13’a göre davadaki red ve kabul oranına göre hesaplanan 1.355,68 TL’nin davalıdan, 204,32 TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
9-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider ve delil avanslarının hüküm kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, Davacı vekilinin yüzüne, davalı yokluğunda;6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.01/06/2023

Başkan …
*e-imzalıdır
Üye …
*e-imzalıdır
Üye …
*e-imzalıdır
Katip …
*e-imzalıdır