Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/105 E. 2022/869 K. 23.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/105
KARAR NO :2022/869

DAVA:Alacak
DAVA TARİHİ:18/09/2014
KARAR TARİHİ:23/12/2022

MAHKEMEMİZ DOSYASI İLE BİRLEŞEN İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET
MAHKEMESİNİN …ESAS SAYILI DOSYASINDA;

ESAS NO:2021/563
DAVA:Alacak
DAVA TARİHİ:29/12/2010

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Davacı şirketin yurt çapına yayılmış yaklaşık 3.000 istasyonluk bayilik ağı ile hizmet sunduğunu, davacı şirketin bayilerine yaptığı ödeme ve yatırımların tutarının, taraflar arasında kurulan ticari ilişkinin süresi ile doğru orantılı olduğunu, davacı şirket ile davalı şirket arasında rekabet hukuku anlamındaki dikey anlaşma, rekabet kurumunun tebliğ ve kararları doğrultusunda, öngörülen zamandan önce, 18/09/2010 tarihi itibariyle 2002/2 sayılı tebliğ ile öngörülen grup muafiyetinin dışında kalarak sonlandığını, bu nedenle davalının, gerçekleşmeyen anlaşma sürelerine ilişkin olmak üzere peşinen sağladıkları kazanımları ve bu kazanımların semerelerini faizleriyle birlikte davacı şirkete iade etme yükümlülüğünün olduğunu, davalı maliklerin taşınmazı üzerindeki intifa hakkı toplam 39.451,86 TL tutarındaki terkin harcı ve sair işlem masrafı (ileride ayrıca ve tahsil edilmek üzere) davalılar malik nam ve hesabına davacıya ödenmek suretiyle terkin edildiğini, davalılar nam ve hesabına ödenmiş olan 39.451,86TL’nin dava tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi ve KDV’si ile birlikte davalıdan tahsilini, davalıların, taraflar arasındaki dikey anlaşmanın, tesis edildiği tarihte öngörülen süresinden daha erken tarihte sonlanması nedeniyle, ödeme kalemlerinden geçersiz kalan bakiye süreye- kıstelyevm usulü hesaplama sonucunda- isabet eden 9.157,31 TL’nin KDV’si ile birlikte iktisap ettiği tarihten itibaren değişen oranlarda avans faizi ve KDV’sinin davalılardan alınarak davacı şirkete ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar … ..Ltd.Şti, …, … ve … vekili cevap dilekçesiyle; davacının dayandığı 04.12.2009 tarihli taahhütnamelerin üçüncü kişinin edimini taahhüt sözleşmesi olmayıp, kefalet sözleşmesi olduğu, müvekkillerine karşı sadece on ay yürürlükte olan sözleşme ve taahhütnamelere dayalı olarak alacak talebinde bulunulamayacağını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; davanın yetki yönünden reddi gerektiği, akaryakıt istasyonun işleticiliğini 2009 tarihinde … Ltd.Şti ‘ye satıldığı bu nedenle dava konusu taleplerden sorumlu olmadığını savunmuştur.
Diğer davalılar tarafından cevap dilekçesinin sunulmadığı anlaşılmıştır.
Birleşen davada davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yetki, zamanaşımı ve husumet nedeniyle reddi gerektiği, akaryakıt istasyonunun kurulu olduğu ve murislerinin hissedar bulunduğu taşınmazın 2009 yılında davalı … Ltd.Şti’ye satılarak devredildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER;
… Ticaret Sicil Müdürlüğüne müzekkere yazılarak …’nin tebliğe yarar adresi celp edilmiştir.
… 4. Noterliğine müzekkere yazılarak 04/03/2011 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesinin tebliğ şerhli bir örneği celp edilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup 27/04/2015 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Mahkemede görülen davadaki taleplerden birisini teşkil eden intifa terkin işleminin kanunun “bunlar dışındaki işlemlerde lehine işlem yapılmış olanlar” kategorisine dahil olduğu, bu nedenle lehine işlem yapılan taşınmaz maliki tarafından ödenmesi gerektiği, terkin harcı makbuzunun davacının elinde olması nedeniyle, toplam ödenmesi gerektiği, terkin harcı makbuzunun davacının elinde olması nedeniyle, toplam 39.316,86 TL tutarındaki terkin harcı masrafının davalı malik nam ve hesabına olmak üzere davacı tarafından ödenmek suretiyle terkin edildiği, bu nedenle davacının söz konusu tutarı talep etmekte haklı olduğu, mahkeme davacı tarafın iddia ettiği gibi … Şirketi tarafından düzenlenen ve açıklama kısmında ivaz bedeli yazılan 21.900,00 TL+ KDV bedelli faturanın 15 yıllık intifa hakkının karşılığı olarak ödendiğine karar vermesi halinde intifa bedelinin kullanılmayan kısmının 9.093,36 TL olduğu, taşınmaz üzerinde 15 yıllık intifa hakkı mevcut iken taşınmazı bu yükümlülükle almış bulunan malik tapu kaydında tescilli bulunan intifa hakkının getirdiği yükümlülükleri de üstlenmiş olduğu davacının taşınmazı kullanma ve semerelerinden istifade etme hakkına sahip olduğunu bildiği heyetimizce değerlendirilmekte ve bu kapsamda, intifa hakkı bedelinin kullanılmayan süreye isabet eden kısmının davacıya karşı borcu devraldığı için malikten talep etme hakkının bulunduğu, önceki bayi ve kefillerin borcu devrettikleri için sorumlulukları bulunmadığı kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince ek bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup 07/11/2016 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; Mahkemece tevdil edilen görev çerçevesinde, davacının 28/09/2010 tarihinde 39.316,86 terkin harcı masrafında katlanmış olduğu ve 04/10/2010 tarihinde sona eren sözleşme neticesinde 9.093,36 TL intifa bedelinin kullanılmayan kısmına hak kazanmış olduğu, davacının terkin harcı bedelinin ve kullanılmayan intifa bedelinin denkleştirici adalet ilkesi çerçevesinde hesaplanması gerektiği yönündeki talebine ilişkin hesaplama yapıldığı, davacının terkin harcı masrafı olarak katlandığı ve iadesine hak kazandığı 39.316,86 TL’nin dava tarihi 29/12/2010 itibariyle güncellenmiş ortalama değerinin 41.281,47 TL olduğu, davacının kullanılmayan intifa bedeli olarak iadesine hak kazandığı 9.093,36 TL’nin dava tarihi 29/12/2010 itibariyle güncellenmiş ortalama değerinin 9.6003,26 TL olduğu, özetle davacının ödemiş olduğu 39.316,86 TL terkin harcı masrafının denkleştirici adalet ilkesi gereği dava tarihine güncellenmiş ortalama değerinin 41.281,47 TL olduğu ve 9.093,36 TL olduğu, bu hesaplamalar neticesinde davacının dava tarihi itibariyle 50.884,73 TL alacaklı olduğu, mahkemece incelenmesi istenilen davacı itirazları hakkında kök rapordaki sonuçların değişmesini gerekli kılan bir gerekçenin bulunmadığı kanaatine varılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Mahkememizce verilen kısmen kabul ve kısmen reddine dair verilen kararın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi’nin 2020/530 Esas 2021/1421 Karar sayılı kararı ile kaldırılması üzerine dava dosyası Mahkememizin 2022/105 Esas sayılı sırasına kaydedilerek yargılamaya devam edilmiştir
Tüm dosya ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; açılan dava intifa hakkının kullanılmayan süreye isabet eden bedelin rücuen tahsili ve semere alacağının tahsiline ilişkindir.
Öncelikle belirtmek gerekir ki asıl davada davalı olan … ‘in 08/06/2007 tarihinde ölmüş olmasına rağmen asıl davanın 29/12/2010 tarihinde açılmış olduğu, dava tarihinde ölü bulunan davalının taraf ehliyeti bulunmadığından dava şartı yokluğu nedeniyle bu davalı yönünden usulden reddine karar vermek gerekmiş, zaten birleşen davada … ‘in mirasçılarına karşı açılmış bulunmaktadır.
İntifa hakkının kullanılmayan süreye isabet eden bedelin tahsiline ilişkin iddiaların incelenmesine gelince;
Rekabet Kurulunca ilan edilen 2002/2 sayılı ve sürecin uyumlu hale getirilmesi için 2003/3 sayılı tebliğleri ile bayilik sözleşmesi ve buna bağlı intifa haklarının düzenlendiği dikey anlaşmaların 18/09/2005 tarihinden önce yapılan ve 5 yılı aşkın sözleşmelerin 18/09/2010 tarihine kadar geçerli olacağı, bu tarihten sonra muafiyet şartlarının ortadan kalkacağı, 18/09/2010 tarihinden sonraki sözleşmelerin ilk 5 yıl boyunca muafiyet sağlayacağı belirtilmiş olup somut davada … ili … İlçesi … Mahallesi 271 ada 10 parselde kayıtlı 2/6 hissesi …, 1/6 hissesi …, 1/6 hissesi …, 1/6 hissesi… ve 1/6 hissesi … ‘e ait taşınmazın tapu kaydına 7084 yevmiye nolu işlem ile 26/12/2001 tarihinde davacı lehine 15 yıl süreli 22.500-TL bedelli intifa hakkının tesis edildiği, bu bedelin 27/12/2001 tarihinde … Şirketi – … ve ortakları adına kesilen ivaz bedeli olarak açıklanan 21.900 + KDV bedelli fatura ile ödenmiş olduğu, bu ödenen bedelin taraflar arasındaki sözleşme ve protokol maddeleri incelendiğinde intifa ivaz bedeli olarak ödendiği, … , …, … ‘in … Şti’nin ortakları oldukları ve 26/12/2001 ‘de tapuda tesis edilen intifa hakkının bedelinin 27/12/2001 ‘de kesilen fatura ile davalı şirkete ödenmesinden bilgi sahibi olmadıkları veya buna icazet vermedikleri de davalılarca ileri sürülmediği gibi, bu bedelin şirkete ödenmesine muvafakat ettikleri anlaşılmakta olup tesis edilen intifa hakkı 18/09/2010 tarihinde terkin edilmiştir. İntifa hakkından yararlanılamayan gün sayısı yaptırılan bilirkişi incelemesi ile sabit olduğu üzere 2275 gün olup kullanılmayan süreye isabet eden bedel 9.093,36-TL ‘dir. Denkleştirici adalet ilkesi gereğince bedel güncelleştirildiğinde 9.603,26-TL olmaktadır.
18/09/2010 tarihinde terkin edilen intifa hakkı için davacı taraf Vergi Tahsil Alındı makbuzları ile 27/09/2010 tarihinde 15.726,74-TL , 28/09/2010 tarihinde 23.590,12-TL ve ayrıca Tapu Sicil Müdürlüğü’ne para yatırma makbuzu ile 28/09/2010 tarihinde 135-TL terkin harcı ödediği ispat edilmiş ise de bu talebin davalılardan …, … ve …’ndan talep edildiği bu davalıların ödenen terkin harcından sorumlu olmadığı anlaşılmıştır.
Yargılama sırasında davalılardan İpekkardeşler Kollektif şirketi yönünden açılan davanın işbu davadan tefrik edilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Kullanılmayan intifa hakkı bedeli olan güncelleştirilmiş hali ile 9.603,26-TL bedelin yeni bayi ve müteselsil kefilleri olan … Mad. Petrol Ltd.Şti, … , … ve … 04/12/2009 tarihli taahütname ile eski bayinin tüm borçlarını üstlendikleri, taşınmazın intifa hakkıyla birlikte devredilmiş olması nedeniyle intifa hakkının getirdiği yükümlülüklerden sorumlu olmaları nedeniyle bu davalılardan tahsil edilmesi gerektiği, bu davalılar yönünden açılan asıl davanın kabulüne ve birleşen dosya davalıları … mirasçıları yönünden bu talep ve davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
A)Mahkememizin … E. Sayılı asıl dava dosyası yönünden
1-Davalı … yönünden dava tarihinden önce vefat etmiş olduğundan taraf ehliyeti bulunmadığından dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden REDDİNE,
2-Diğer davalılar yönünden açılan davanın KISMEN KABULÜNE,
a)9.603,26 TL kullanılmayan süreye ilişkin iade bedelinin 08/02/2002 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle ve KDV’si birlikte davalı … …, …, …, …ndan müştereken ve müteselsilen tahsiline,
b)davalı …, …, … yönünden iade bedeline ilişkin açılan talep ve davanın reddine,
B)Birleşen 5. ATM’nin… E. K. Sayılı dosyası yönünden açılan davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 3.350,96 TL nispi karar harcından peşin ve ıslah ile alınan 1.164,50 TL harcın mahsubu ile 2.186,46 TL ( davalı tapu malikleri olan …, …, … ve …’ten hisseleri oranında müştereken ve müteselsilen 1.530,46 TL sorumlu olması kaydıyla harcın tahsili ile hazineye gelir kaydına, davalı … …, …, …, … ‘ nun 508,50 TL den sorumlu olması kaydıyla ) 508,50 TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde bu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine.
3-Davacı tarafından dava açılırken yapılan toplam 1.181,65 TL’nin ( 17,15 TL BVH, Peşin Harç, 1.164,50 TL , ) davadaki red ve kabul oranına göre davalı tapu malikleri olan …, …, … ve …’ in 594,49 TL lik kısmından sorumlu olmak üzere hisseleri oranında müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davalılar … …, …, …, …n’un 144,75 lik kısmından sorumlu olmak üzere müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendilerini vekille temsil ettirdiğinden kar. Tar. As. Av. Tar. Hükümleri gereğince red ve kabul oranına göre kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 5.746,06 TL vekalet ücretinin davalılar …, …, … ve …, … …, …, …, …n’undan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalılar davalı … …, …, …, … kendilerini vekille temsil ettiğinden kar. Tar. As. Av. Tar.hükümleri gereğince red ve kabul oranına göre red edilen miktar üzerinden hesaplanan 9.919,40 TL vekalet ücretinin davacılan alınarak bu davalılara verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.23/12/2022

Katip …
E-İmzalıdır

Hakim …
E-İmzalıdır