Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/542 E. 2023/410 K. 01.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/542
KARAR NO:2023/410

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:13/08/2021

BİRLEŞEN …. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN … ESAS … KARAR SAYILI DOSYASI

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:06/12/2021
KARAR TARİHİ:01/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davalarının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili asıl dosya dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 24/07/2019 tarihli, 10/09/2018 tarihli … ve … Termal Enerji Santrallerinin Rehabilitasyonu Projesi Sözleşmesi’ne (Sözleşme) Katılma ve Alacağın Temliki Protokolü imzalandığını, davacı müvekkilinin sözleşme ve eki şartnamelere uygun olarak imal ettiği ürünler (kompansatör) eksiksiz olarak davalıya teslim edildiğini, edimlerini tümüyle yerine getirmiş olan müvekkil faturalarını düzenleyerek davalıya ilettiğini, itiraz görmeyen faturalar üzerinden taraflar arasında muhasebe mutabakatı sağlandığını, müvekkilinin alacağını tahsil edemediğinden …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra takibine başladığını, eş zamanlı olarak …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyası üzerinden ihtiyati haciz talep etmiş olup, alınan ihtiyati haciz kararının …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takibine konu edildiğini, ilamsız icra takibine konu edilen ….İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı dosyası’nın …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile birleştirildiğini, davalı tarafın …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas(birleşen ….İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı) sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline takibin devamına, davalı hakkında %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili asıl dosya cevap dilekçesinde özetle; davacı … tarafından sözleşmesel yükümlülükler gereği gibi ifa edilmediği halde işbu dava haksız ve mesnetsiz olarak ikame edildiğini, müvekkil şirket …, davacı …’nin gecikmeleri nedeniyle büyük zarara uğramış olup müvekkilli şirketin davacı taraftan yüklü meblağda gecikme cezası alacağının bulunduğunu, davacı tarafından faturaların müvekkil … tarafından kabul edildiği kötü niyetli olarak ileri sürülmüş olup söz konusu faturaların ödenmesi için sözleşmesel şartlar ve vade tarihleri oluşmadığını, hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacı …’nin müvekkili şirket’ten herhangi muaccel alacağının bir an için var olduğu hayal edilse dahi, müvekkil …, …’ye karşı ödemezlik def’i ve takas/mahsup def’i ileri sürüldüğünü, ayrıca sabit olduğu üzere davacının gecikmeleri nedeniyle müvekkil şirketin davacı taraftan alacaklı olduğu gecikme cezası tutarı ve ayıplı işler nedeniyle müvekkili şirketin katlanmak mecburiyetinde bırakıldığı zararın maliyetinin davacı tarafın işbu davaya konu ettiği sözde alacağından çok daha fazla olduğunu, müvekkili şirket …’nin mallarını kaçırmaya çalıştığına dair iddialar tamamen mesnetsiz olup davacı tarafından işbu iddialarını ispatlar tek bir delil olmaksızın kötü niyetli olarak ihtiyati haciz talebinde bulunulduğunu, müvekkil şirket aleyhine açılan haksız ve dayanaksız davanın reddini, davacı taraf aleyhine alacaklı olduğunu iddia ettiği meblağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini savunmuştur.
Davacı vekili birleşen dosya dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkil ile davalı şirket arasında imzalanan … ve … Termal Enerji Santrallerinin Rehabilitasyonu Projesi Sözleşmesi’ne (Sözleşme) Katılma ve Alacağın Temliki Protokolü kapsamında, davalı şirkete müvekkilin … Bankası’nın 27.09.2019 tarih … sayılı 42.800 Euro tutarlı kesin ve süresiz banka teminat mektubu verildiğini, davacı müvekkilinin sözleşme ve eki şartnamelere uygun olarak imal ettiği ürünler (kompansatör) eksiksiz olarak davalıya teslim edildiğini, edimlerini tümüyle yerine getirmiş olan müvekkil faturalarını düzenleyerek davalıya ilettiğini, itiraz görmeyen faturalar üzerinden taraflar arasında muhasebe mutabakatı sağlandığını, bunun üzerine müvekkil tarafından icra takibi başlatılıp ihtiyati haciz yapılınca, teminat mektubunu derhal paraya çevrildiğini, hiç kuşkusuz bu haksız işlem hukuka ve ticari teamülün gereklerine son derece aykırı olduğunu, anılan teminat mektubu tutarının müvekkile geri ödenmesini, aksi halde bu konuya ilişkin her türlü yasal yola başvurulacağı hususu davalı tarafa defalarca bildirildiğini, öncelikle davalı adına araç ve taşınmaz olup olmadığının uyap kayıtları üzerinden sorgulanmasını ve var olması halinde sicil kayıtlarına ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz konulması gerektiğini, davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takibine yaptığı itirazın iptalini, takibin tüm alacak yönünden devamını, davalı hakkında %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili birleşen dosya cevap dilekçesinde özetle; davacı … tarafından sözleşmesel yükümlülükler gereği gibi ifa edilmediği halde işbu dava haksız ve mesnetsiz olarak ikame edildiğini, müvekkil şirket …, davacı …’nin gecikmeleri nedeniyle büyük zarara uğramış olup müvekkilli şirketin davacı taraftan yüklü meblağda gecikme cezası alacağının bulunduğunu, davacı tarafından faturaların müvekkil … tarafından kabul edildiği kötü niyetli olarak ileri sürülmüş olup söz konusu faturaların ödenmesi için sözleşmesel şartlar ve vade tarihleri oluşmadığını, hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacı …’nin müvekkili şirket’ten herhangi muaccel alacağının bir an için var olduğu hayal edilse dahi, müvekkil …, …’ye karşı ödemezlik def’i ve takas/mahsup def’i ileri sürüldüğünü, ayrıca sabit olduğu üzere davacının gecikmeleri nedeniyle müvekkil şirketin davacı taraftan alacaklı olduğu gecikme cezası tutarı ve ayıplı işler nedeniyle müvekkil şirketin katlanmak mecburiyetinde bırakıldığı zararın maliyetinin davacı tarafın işbu davaya konu ettiği sözde alacağından çok daha fazla olduğunu, müvekkili şirket …’nin mallarını kaçırmaya çalıştığına dair iddialar tamamen mesnetsiz olup davacı tarafından işbu iddialarını ispatlar tek bir delil olmaksızın kötü niyetli olarak ihtiyati haciz talebinde bulunulduğunu, müvekkil şirket aleyhine açılan haksız ve dayanaksız davanın reddini, davacı taraf aleyhine alacaklı olduğunu iddia ettiği meblağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini savunmuştur.
Asıl dava yönünden taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların; taraflar arasında imzalanan (… ve … Enerji Santrallerine ilişkin) sözleşme uyarınca davacının yükümlülüklerini yerine getirip getirmediği, sözleşmeden kaynaklı fatura alacağının varlığı ve miktarının ne olduğu, takibe yapılan itirazın haklı olup olmadığı, faizin türü ve başlangıcının ne olduğu, icra inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı, ibaret olduğu anlaşılmaktadır.
Birleşen dava yönünden taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların; Taraflar arasında imzalanan sözleşme kapsamında verilen Türkiye İş Bankasına ait 27/09/2019 tarih, 42.800,00 Euro bedelli, … sayılı teminat mektubunun nakde çevrilmesi nedeniyle yapılan icra takibine itirazın haklı olup olmadığı, faizin türü ve başlangıcının ne olduğu, icra inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığından ibaret olduğu anlaşılmaktadır.
DELİLLER;
…. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne müzekkere yazılarak … D.İş sayılı dosya aslı celp edilmiştir.
…. İcra Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak … Esas sayılı dosya uyap üzerinden celp edilmiştir.
…. İcra Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak … Esas sayılı dosya aslı celp edilmiştir.
… Sulh Hukuk Mahkemesi’ne müzekkere yazılarak … D.İş sayılı dosyası uyap üzerinden celp edilmiştir.
Dava, davacının 24/07/2019 tarihli dava dışı … … A.Ş ile davalı arasında düzenlenen 10/09/2018 tarihli tedarik sözleşmesine müteselsil borçlu sıfatıyla katılması ve alacağın temliki protokolü kapsamında iş sahibi davalıya termik santral tesislerinin rehabilite edilmesine ilişkin montaj, tedarik, mühendislik işlerine ilişkin sözleşme nedeniyle yapılan işlere ilişkin düzenlenen fatura ve cari hesaba dayalı olarak başlatılan …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkememiz dosyası ile birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında ise dava, sözleşmeye katılma ve alacağın temliki protokolü kapsamında düzenlenen ve davalı tarafça nakde çevrilen banka teminat mektubunun sebepsiz zenginleştirme oluşturduğundan bahisle alacağın tahsili talebi ile başlatılan …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 161.784,82 EURO asıl alacak ile 193,92 EURO işlemiş faiz olmak üzere toplam 161.978,74 EURO alacak için …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyasından verilen ihtiyati haciz kararına istinaden takip başlatıldığı, davacı tarafça aynı zamanda 6 adet fatura ve cari hesap muavin kaydına dayalı olarak 161.784,82 EURO asıl alacak ile 193,92 EURO işlemiş faiz olmak üzere toplam 161.978,74 EURO alacak için …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından başlatılan ilamsız takibin …. İcra Müdürlüğü’nün 08/12/2020 tarihli kararına istinaden …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile birleştirildiği, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında ödeme emrinin tebliği üzerine davalı borçlunun süresinde borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, itirazın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememiz dosyası ile birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasına konu; …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 42.800 EURO asıl alacak ile 1.924,01 EURO işlemiş faiz olmak üzere toplam 44.724,01 EURO alacak için banka teminat mektubunun hukuka aykırı olarak nakde çevrilip sebepsiz zenginleşme oluşturduğundan bahisle ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin tebliği üzerine davalı borçlunun süresinde borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, itirazın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına göre, davalı … Enerji Tesisleri Taah. A.Ş. ile dava dışı … … A.Ş. arasında “termik santral tesislerinin rehabilite edilmesine ilişkin montaj, tedarik, mühendislik işlerini konu alan” 10/09/2018 tarihli bir sözleşme imzalanmış, daha sonra davacı, davalı ve dava dışı temlik eden şirketler arasında imzalanan 24/07/2019 tarihli “sözleşmeye katılma ve alacağın temliki protokolü” ile davacı … şirketi, … … A.Ş.’nin asıl sözleşmeden kaynaklanan tüm borç ve yükümlülükleri bakımından müteselsil borçlu sıfatıyla sözleşme ilişkisine dahil olmuştur. 10/09/2018 tarihli sözleşmenin 4. Maddesine göre, sözleşme bedeli her bir ünite için Ek-2’ye uygun olarak ödenecektir. Ödemeler, düzenlenecek olan hakedişlerin … tarafından onaylanmasına müteakip kesilecek fatura tarihinden itibaren 60 gün içerisinde yapılacaktır. Davacı … Dış Ticaret Makine San A.Ş. 10/09/2018 tarihli tedarik sözleşmesi gereğince hizmetin yerine getirildiğine dair 6 adet faturayı düzenleyerek davalı … … A.Ş.’ye gönderdiğine ve bu faturaların karşı taraf defterlerine işlendiğine dair GİB portal kayıtlarını (BA-BS kayıtlarını) dosyaya sunmuştur. Davalı bu faturaları tebliğ aldığını ve defterlerine işlediğini inkar etmemekle birlikte faturaların ödenmesi için sözleşmesel şartların ve vade tarihlerinin oluşmadığını, dava tarihi itibariyle ünite bakanlık kabulü ile; geçici kabul sertifikasının sunulması şartlarının gerçekleşmediğini, davacının proje boyunca üstlenmiş olduğu işleri geciktirip işlerde ayıp ve eksikliklerin tespit edildiğini, davacının gecikmeleri nedeniyle müvekkilinin büyük zarara uğrayıp yüklü meblağda gecikme cezası alacağı bulunduğunu, davacıya karşı ödemezlik defi ve takas/mahsup defini ileri sürdüğü savunmasında bulunmuştur.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup 26/10/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı … Dış Ticaret A.Ş, ile davalı … Enerji A.Ş. arasında … ve … Termal Enerji Santrallerinin Rehabilitasyonu amaçlı 10.09.2018 tarihli bir sözleşme ve buna bağlı olarak akdedilen 24/07/2019 tarihli Sözleşmeye Katılma ve Alacağın Temliki Protokolü akdedildiği, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, işbu sözleşmelere dayanak teşkil eden üretim ve montaj işlerinin ayıplı olarak ifa edilip edilmediği hususunda yoğunlaştığı, dosyaya sunulu belgeler kapsamında kompresörlerin imalat kaynaklı ayıplı olduğu yönünde bir tespitin olmadığı, gecikmenin davacı tedarikçi kaynaklı olduğunu ispatlar belgeler sunulduğu takdirde gecikme cezası konusunda bir değerlendirme yapmanın mümkün olabileceği, tarafların incelenen ticari defter kayıt ve belgelerine göre, davacı tarafın davalı taraftan 23/12/2020 takip tarihi itibari ile 161.784,82 EURO alacaklı olduğu, birleşen dava yönünden, tarafların incelenen ticari defter kayıt ve belgelerine göre, davacı tarafın davalı taraftan 19/10/2021 takip tarihi itibari ile 42.800,00 EURO alacaklı olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Dava ve birleşen dava konusu talebin dayanağı temlik eden … … A.Ş ile … … A.Ş arasında düzenlenen 10/09/2018 tarihli tedarik sözleşmesidir. … … A.Ş bu sözleşmeyi ve sözleşme nedeniyle olan alacaklarını 24/07/2019 tarihli sözleşmeye katılma ve alacağın temliki protokolü ile davacı … Dış Ticaret Makine San. A.Ş’ye temlik etmiştir. Sözleşme örneği ve temlik protokolü dosyaya ibraz edilmiştir.
Davalı, davacı tarafından üstlenilen işlerin proje boyunca geciktirildiğini, henüz kabullerinin dahi yapılmadığını, garanti süreleri dahi işlemeye başlamamış olan işlerde ayıplar ve eksiklerin tespit edildiğini iddia etmiş, davacı taraf ise; taraflar arasındaki sözleşme kapsamında sözleşmeye ve teknik şartnameye uygun olarak üretilen kompansatörlerin davalıya teslim edildiğini ve onun uhdesine geçtiğini, bu andan itibaren davalı tarafından ürünlerin muayene ve kontrolleri yapılarak, yasada belirli olan sürede varsa ayıp ihbarının usulüne uygun olarak yapılması gerektiğini, davalının hukuka ve ticari teamüle uygun davranmayıp davacının tahsil edemediği muaccel alacağı için aylarca bekleyip ihtiyati haciz kararı alıp takip başlattıktan sonra gerçeğe aykırı olarak ayıp ve gecikme iddiaları ile ihtarname gönderdiğini ve sözleşme kapsamında verilen banka teminat mektubunu paraya çevirerek mağduriyetine sebep olduğunu ileri sürmüştür.
Davalı, bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde montajın müvekkili tarafından yapıldığı, hasar nedeniyle ünite duruşlarının ve enerji üretim kaybının önüne geçebilmek amacıyla hasarlı bezlerin üzerine teflon lamine edilmiş kumaşla kaplandığını, mevcut ayıplı ürün üzerine müvekkili şirket tarafından iyileştirme yapılarak kullanıma sunulduğunu belirtmiş olup bu durumda ayıplı olduğu iddia olunan makinalara ilişkin tespit yaptırılmadan dosya içerisine bir örneği alınan … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyasında da belirtildiği üzere; “Sahada montajları tespit isteyen tarafından yapılmış olan ürünlere verilen zararın ve yapılan tamiratların incelenmesinin yapılamadığı, zira tespit isteyen tarafça montajı yapılan kompansatörlerin hepsinin üzerine, basınç dayanımı arttırmak için başka bir malzeme ile takviye edildiği, tespit isteyen tarafından üretimi gerçekleştirilen ürünlerin iç kısmında kullanıldığı ve diğer takviye elemanının dış kısmında kaldığı ve dolayısıyla incelenebilecek herhangi bir hasarlı ürün olmadığı, kompansatörler montaj edilmiş olduğundan, herhangi bir depolanma koşulu ve yapılan montajın üzerine, tespit isteyenin dışında bir firmadan temin edilen malzemeler ile kaplama yapılmış olduğundan, montaj koşullarının doğru olup olmadığının tespitinin yapılamadığı” bildirilmesi karşısında davalının ayıp savunmasını ispat edemediği kanaatine varılmıştır. Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesinde de; “Sözleşmenin bedeli (Madde 3) 526.362,00 Euro, dökümü ve ödemelerin şartları ve fiyat kırılımlarının sözleşme Ek 2 de verildiği, ödemelerin fatura kesim tarihinden itibaren 60 gün içinde yapılacağının belirlendiği, dosyaya sunulu Ek 2 Ödeme Şartları ve Fiyat Kırılımı incelendiğinde ise …, … 2 ve … 3 için herbiri 142.624,58 Euro ve KDV olmak üzere toplam sözleşme bedeli 427.873,75 Euro + KDV olduğunu, bu ödeme planında malzemelerin sahaya gelişinde %85, Ünite Bakanlık kabulünde %5 ve geçici kabul sertifikasının sunulması %10 olmak üzere ödemelerin yapılacağı ve eğer geçici kabul sertifikası iş programında belirtilen tarihlerden itibaren 9 ay süreyle verilememesi durumunda söz konusu sürenin sonunda Geçici Kabul sertifikası sadece ödeme amaçlı verilmiş sayılacağının belirtildiği, bu sertifikanın verilmesinin geçici kabul yükümlülüklerini yerine getirdiği anlamına gelmeyeceğinin belirtildiği, davacı yan tarafından sözleşme kapsamında imal edilen kompansatörlerin faturalarının kesildiği, bu faturaların davalı hesaplarına kaydedildiği, dosyaya sunulu revize iş planına göre KK1, KK2 ve KK3 santrallarında kompansatörlerin teslimi sonrasında soğuk testler ve sıcak testlerin yapılması ve ardından bakanlık onayı ve geçici kabul iş planında verildiği, buna göre KK1’de 14 Ekim 2019 tarihi malzemelerin sahaya gelişi, 25 Nisan 2020 bakanlık kabulü ve 10 Ağustos 2020 geçici kabul olarak belirlendiği, aynı sıralama ile farklı tarihler de diğer KK2 ve KK3 için de … ödeme şartları belgesinde ve … İş programında belirtildiği, dosyada mevcut irsaliyelerden KK 1 kompansatörlerin Temmuz 2019 ve Ekim 2019 tarihlerinde teslim edildiğinin anlaşıldığını, bu tarihten sonra ilk muayenede kompansatörlerdeki, tasarıma aykırı boyut, dikdörtgen veya dairesel olup olmadıkları, adet v.s gibi basit muayene ile fark edilebilen açık ayıplar ve akabinde de hatlarına montajlarının ardından iş planına göre KK 1 santralin davalı yan tarafından soğuk testleri ve sıcak testlerinin yapıldığında bu testlerde kompansatörlerin teknik şartnameye aykırı imalat hatalı olup olmadığının hemen belli olacağının açık olduğunu, aynı durumun tedarikçinin teslim ettiği kompansatör gruplarının hepsi için de geçerli olduğunu, dosyada bu yönde bir tespit, davacı tedarikçiye teslim sonrasında gönderilmiş bir uyarı, e-posta, yazışmaya rastlanmadığını, dosyada davacının ürettiği kompansatörlerde imalat hatası, teknik şartnameye aykırı tasarım hatası olduğunu ispatlar davalı şirket tarafından yaptırılmış herhangi bir teknik tespit raporunun da mevcut olmadığını, davalı yan tarafından Aralık 2020 tarihinde yollanan ihtarnamede kompansatörlerin ayıplı/hasarlı olduğuna dair ihtarname ve ekinde kompansatörlerden birkaç fotoğraf sunulmuş ve davacı yan tarafından ise ihtarnameye verilen cevapta fotoğraflardan bazılarının kendi imalatları olan kompansatörlere ait olmadığını, kompansatörlerdeki arızaların işletme, montaj kaynaklı olduğunu belirterek itiraz ettiğini ….. Dosyada davacının ürettiği kompansatörün sadece imalattan kaynaklı ayıplı olduğunu ispatlar teknik veri içeren bir tespit bulunmadığını, dosyada davacı yan tarafından yaptırılan 01/02/2021 tarihli bilirkişi tespit raporunda, 19/01/2021 tarihinde santrala ziyaretin gerçekleştirildiği, santralın duruşta olduğu ve davacı tarafından üretimi gerçekleştirilen ürünlerin montaj edilmiş olduğu, kompansatörlerin üzerlerinin ayrıca başka bir malzeme ile takviye edildiği, kapatıldığı, incelenebilecek herhangi bir hasarlı ürün olmadığı tespitinin yapıldığını, bu durumda dosyadaki mevcut belge ve bilgiler kapsamında; davacının kompansatörleri imal ederek davalı yana teslim ettiği, kompansatörlerin tesiste hatlarına monte edildiği, takvime göre soğuk ve sıcak testlerin yapılmış olduğu ve davacının imal ettiği kompansatörlerle ilgili olarak dosyaya sunulu belgeler kapsamında kompresörlerin imalat kaynaklı ayıplı olduğu yönünde bir tespitin olmadığının değerlendirildiğini, dosyada gecikmenin davacı tedarikçi kaynaklı olduğunu ispatlar belgeler sunulmadığını, sunulması halinde değerlendirme yapmanın mümkün olacağını,” bildirilmiştir. Tespit raporu ve mahkememizce aldırılan bilirkişi raporundan anlaşıldığı üzere davacı tarafça imal edilen ürünlerde imalat hatası olduğu yönünde yaptırılmış bir tespit olmayıp iddia olunan ayıpların açık ayıp olduğu belli olup dosyaya ibraz edilen yazışmalar ve ihtarnamelerin incelenmesinde davacıya açık ayıpla ilgili süresinde bir ihbar yapıldığının ispatlanamadığı kanaatine varılmıştır. Davacı tarafça faturaya dayalı olarak başlatılan ve asıl davaya konu takiple birleştirilen …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının takip tarihi 25/11/2020 tarihi olup davalı tarafça, takip başlatıldıktan sonra ayıba ilişkin 22/12/2020 tarihli ihtar gönderilmiş ise de ürünlerin teslim tarihleri (KK1 ünitenin Ekim 2019, KK2 ünitenin Ağustos 2020) dikkate alındığında ve bilirkişi tarafından davalı tarafça yapılması gereken soğuk ve sıcak testlerin yapılması halinde teknik şartnameye aykırı imalat hatasının olup olmadığının hemen belli olacağının tespiti karşısında yukarıda anlatıldığı üzere davalı tarafça gerçekleştirilen montaj ve sonrası iyileştirme amacıyla yapıldığı belirtilen kaplama nedeniyle ayıp tespiti yapılamamış ise de; ayıp olması durumunda dahi bunun açık ayıp olduğu ve TBK 474.maddesi gereğinin yerine getirilmediği kanaatine varılarak ve süresi içerisinde ihbar yapılmadığından davalının bu durumda da ayıp savunmasını ispatlayamamış olacağından davacının göndermiş olduğu faturalar davalı defterlerine kayıtlı olmakla davacı davasında ve açıklanan gerekçelerle haksız olarak nakde çevrildiği sonucuna varılan teminat mektubu yönünden birleşen davasında haklı olduğu kanaatine varılarak davanın ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalı tarafça takas/mahsup talebinde bulunulmuş ise de; gecikmenin davacı tedarikçiden kaynaklı olduğu ispatlanamadığından bu husustaki savunmasına itibar edilmemiştir. Ayrıca davalı vekili tarafından sunulan ıslah dilekçesi ile yeni delil sunulmuş ve sunulan deliller dosyanın esasını etkiler mahiyette bulunmamakla birlikte ıslah dilekçesine konu vakıaların yeni vakıalar olmayıp ıslah dilekçesinde ancak ileri sürülen yeni vakıalara yönelik delil bildirilebileceğinden ıslah dilekçesindeki delil toplanmasına ilişkin talepleri de yerinde görülmemiştir.
Dava, İİK.nun 67. maddesi uyarınca faturadan kaynaklı alacağın tahsili talebi ile açılan itirazın iptali davası olup, icra takibine konu faturaların davalı defterlerinde de kayıtlı olduğu ve fatura bedeline göre karar verildiği dikkate alındığında asıl davada alacak bilinebilir olduğundan; birleşen davada yine teminat mektubuna ilişkin olup, bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan asıl ve birleşen davada hükmedilen miktarların % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A)Asıl davanın KABULÜ İLE;
1-…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında davalının yaptığı itirazın iptali ile takibin 161.784,82 EURO asıl alacak üzerinden devamına,
2-Likit alacağa vaki haksız itiraz nedeniyle, İİK’nın 67/2.maddesi uyarınca hükmedilen alacak miktarlarının %20 oranına tekabül eden 314.562,72 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 111.589,42 TL nispi karar ve ilam harcının peşin alınan 21.226,44TL harçtan mahsubu ile eksik 90.363,32 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılarken yatırılan toplam 21.294,24 TL (59,30TL BVH, 8,50TL VH, 21.226,44 TL peşin harç, TL keşif harcı ) harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 178.685,89 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk görüşmelerinde atanan arabulucuya 1.320,00 TL ödeme yapılmasına karar verildiği, ödemenin suçüstü ödeneğinden ödendiği anlaşıldığından 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin 6325 sayılı hukuk uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu madde 18/A-11 ve 118/A-13’e göre davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
B)Mahkememiz dosyası ile birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası yönünden davanın KABULÜ İLE;
1-…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında davalının yaptığı itirazın iptali ile takibin 42.800,00 EURO asıl alacak üzerinden devamına,
2-Likit alacağa vaki haksız itiraz nedeniyle, İİK’nın 67/2.maddesi uyarınca hükmedilen alacak miktarlarının %20 oranına tekabül eden 92.216,88 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 45.787,57 TL nispi karar ve ilam harcının peşin alınan 8.847,07TL harçtan mahsubu ile eksik 36.940,49 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılarken yatırılan toplam 8.914,87 TL (59,30TL BVH, 8,50TL VH, 8.847,07 TL peşin harç, ) harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 91.731,99TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk görüşmelerinde atanan arabulucuya 1.320,00 TL ödeme yapılmasına karar verildiği, ödemenin suçüstü ödeneğinden ödendiği anlaşıldığından 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin 6325 sayılı hukuk uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu madde 18/A-11 ve 118/A-13’e göre davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
7-Asıl ve birleşen dosyada davacı tarafından yargılama aşamasında yapılan toplam 6.266,50 TL (266,50 TL tebliğler ve posta, 6.000,00 TL bilirkişi ücreti) yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı; 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/06/2023

Başkan …
*e-imzalıdır
Üye …
*e-imzalıdır
Üye …
*e-imzalıdır
Katip …
*e-imzalıdır