Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/522 E. 2023/54 K. 24.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/522
KARAR NO :2023/54

DAVA:MENFİ TESPİT
DAVA TARİHİ:04/08/2021
KARAR TARİHİ:24/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; T.C. … Bankası … çek numaralı, 30/06/2021 keşide tarihli, 20.000,00-TL bedelli … İnş. Day. Tük. Mal. Gıd. Tur. San. Ve Tic. Ltd. Şti. Tarafından keşide edilen çekin yetkili ve yasal hamili müvekkili olduğundan çekin istirdatını, müvekkiline aidiyetinin tespit ive müvekkiline verilmesini, müvekkilinin davaya konu çekten ve…. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takibinden dolayı borçlu olmadığının tespitini, kötü niyetli olarak çeki iktisap eden ve tahsile girişen davalı alacaklı aleyhine %20’den az olmamak üzere tazminata %10’dan az olmamak üzere para cezasına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dava konusu çekte cirosu dahi bulunmadığını, cirosu olmamasına rağmen tedbir talep etmesinin hukuka aykırı olduğunu, söz konusu alacağa ilişkin borçlular aleyhine gerçekleştirilen kambiyo senetlerine özgü icra takibinin usulüne uygun bir şekilde gerçekleştirildiği, davalı yetkili hamil olduğu, alacaklı sıfatı haiz olduğu, müvekkili davaya konu çekte iyi niyetli hamil durumunda olduğu, çekin veriliş koşullarının ve verilme sebebinin araştırılmak durumunda olmadığını, söz konusu çekten dolayı alacağına ulaşamayan davalının İİK kapsamında takip yapmasının hukuka uygun olduğunu, davacı yanca iddia edildiği üzere davaya konu çek davacı uhdesinde iken kaybolduğu, basiretli tacir gibi davranmayarak kıymetli evrakı muhafaza edememesinden dolayı tarafınca hiçbir sorumluluğu bulunmadığı, somut olayda iyi niyetli ve çekin veriliş koşullarını araştırma yükümlüğü olmayan müvekkilinin sorumluluğu ve müvekkiline karşı bu iddiaların ileri sürülemesinin söz konusu olmadığı, davaya benzer olayda müvekkilinin kötü niyetli addedilemeyeceğinin ortada olduğu, bu sebeplerle bahsi geçen icra takibi kapsamında alacaklı bulunan müvekkilinin zarara uğratma ve alacağın tahsilini güçleştirme gayesiyle açılmış olan davanın reddini talep etmiştir.
Mahkememizce düzenlenen tensip zaptı ve dava dilekçesi davalılar … İnş. Day. Tük. Mal. Gıda. Tur. San. Ve Tic. Ltd. Şti. Ve …’a usulüne uygun şekilde tebliğ edilmişse de davalılar tarafından mahkememiz dosyasına herhangi bir beyan veya cevap dilekçesi ibraz olunmamıştır.
Mahkememizce tüm deliller toplanmış, gerekli inceleme ve araştırmalar yapılmış, 14/12/2021 tarihli ara karar ile iddia ve savunma hudutları doğrultusunda dosya içeriği delil ve belgeler üzerinde davacının alacağının varlığının ve miktarının tespiti amacıyla bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
01/03/2022 tarihli raporunda bilirkişi; davacı taraf, 2020-2021 yılı ticari defterleri tarafımıza ibraz ettiğini, davacının ibraz edilen ticari defterleri kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş olduğu, açılış ve kapanış tasdikleri yaptırıldığı ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olduğu görülmüş olup, mevcut tespitlere göre davacının ibraz edilen ticari defterlerinin kendi lehine delil vasfi taşımakla birlikte nihai karar Mahkememize ait olduğu, davalı tarafından ticari defter ve belge ibraz edilmediği konu hakkında takdir ve Mahkememize ait olduğu, davacının ibraz edilen ticari defterinde dava konusu Keşidecisi … İNŞ. DAY. TÜK. MAL. GID. TUR. SAN. VE TİC, LTD. ŞTİ. Olan T.C. … Bankası A.Ş.’nin … çek numaralı, 30/06/2021 keşide tarihli 20.000,00 TL bedelli, çek’in kaydının olmadığı tespit edildiği, davacının ibraz edilen ticari defterinde davacı ile dava konusu çek dolaysıyla; çek keşidecisi ve cirantaları arasında ticari ilişki olmadığı ( mal alımı satımı, para işlemleri vb.) tespiti yapıldığı sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava konusu, T.C … Bankası A.Ş’ye ait … çek no’lu, 30/06/2021 keşide tarihli, 20.000,00-TL bedelli ve keşidecisi … İnş Day. Tük. Mal. Gı. Tur. San ve Tic. Ltd. Şti olan çekten dolayı başlatılan…. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasından borçlu olunmadığının tespiti ile çek istirdat davası yasal şartları oluşup oluşmadığı hususunda olduğu görüldü.

6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun kambiyo senetlerine ilişkin hükümleri poliçe esası üzerine kurulmuştur. Kanun, kambiyo senetlerinin ortak olan hükümlerine poliçe başlığı altında yer vermiş; bono ve çek hakkında ise ortak hükümlere yollama yapmakla yetinmiştir (6102 TTK’ nın 778, eTTK. 690, 730).
6102 sayılı TTK’nın 818. maddesi yollaması ile çeklerde de uygulanması gereken aynı yasanın 677. maddesi uyarınca ”bir poliçe, poliçe ile borçlanmaya ehil olmayan kişilerin imzasını sahte imzaları, hayali kişilerin imzalarını veya imzalayan ya da adlarına imzalanmış olan kişileri herhangi bir sebeple bağlamayan imzaları içerirse, diğer imzaların geçerliliği bundan etkilenmez” İmzaların bağımsızlığı (istiklali) şeklinde tanımlanan bu ilke, poliçeye atılan her geçerli imzanın (keşidecinin, cirantanın, avalistin, kabul eden muhatabın imzası gibi) sahibini bağladığını, geçersiz imzanın sahiplerini sorumlu kılmamalarına rağmen poliçenin geçerliliğini ortadan kaldırmadığını ifade eder. Geçerli imzaların sahipleri, başkasının imzasının geçersiz olduğunu ileri sürerek kambiyo sorumluluğundan kurtulamazlar. Geçersiz bir imza sahibini bağlamaz, ancak ciro zincirini de koparmaz.
İmzaların bağımsızlığı ilkesi, ciro zincirinde bulunan imzalardan birinin veya bazılarının sahteliğine dayanılarak menfi tespit davası açılmasına olanak sağlamaz. Diğer bir deyişle, “imzaların istiklali (bağımsızlığı)” ilkesine göre senet lehtarının veya diğer cirantaların ciro imzasının sahte olması hali, diğer imza sahiplerinin ve özellikle senedin asıl borçlusu olan keşidecinin senetten kaynaklanan sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. Poliçeye imza koyan kişi, diğer imzaların geçersiz veya sahte ya da mevhum kişilere ait olmasının riskini de taşır. Buna göre her imza kendi sahibini, diğer imzalardan bağımsız olarak bağlar. Poliçe üzerinde şekil bakımından tamam ve görünüşe göre sahibini bağlayan bir imzanın bulunması yeterlidir. Kanun yapıcı, 6102 sayılı TTK’nun 677. maddesinde senedin geçerliliğinin, sorumluluktan tamamen bağımsız şekilde mevcut olabileceğini kabul etmiştir. Çekteki imzalar, bu imzalarda ismi geçen şahıslar yönünden herhangi bir sorumluluk yaratmasa bile, senet yine de geçerli kalır. Çekin geçerli kalmasının sonucu ise, diğer imzaların sahiplerinin sorumluluklarının devam etmesidir. (Reha Poroy/ Ünal Tekinalp; Kıymetli Evrak Hukuku Esasları, 17. Baskı, İstanbul 2006, s. 141-142; Fırat Öztan, Kıymetli Evrak Hukuku, 2.Bası, … 1997, s. 414 vd; Hüseyin Ülgen / Mehmet Helvacı / Abuzer Kendigelen/ Arslan Kaya; Kıymetli Evrak Hukuku Ders Kitabı, İstanbul 2004, s. 126 vd; Naci Kınacıoğlu; Kıymetli Evrak Hukuku, 5.Baskı, … 1999, s. 122 vd; Gönen Eriş; Türk Ticaret Kanunu, Kıymetli Evrak ve Taşıma, … 1988, s. 174 vd- s.286; Yargıtay 11.HD.3.11.1987 tarih, 347/5865 Esas ve Karar sayılı kararı; Oğuz İmregün; Kıymetli Evrak Hukuku, İstanbul 1998, s.58 vd; İsmail Doğanay; Türk Ticaret Kanunu Şerhi, c.II , 3. Baskı, … 1990 s.1611 vd.).
6102 sayılı TTK’nun 686/1.maddesi; “Bir poliçeyi elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa da kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde, yetkili hamil sayılır. Çizilmiş cirolar bu hususta yazılmamış hükmündedir. Bir beyaz ciroyu diğer bir ciro izlerse son ciroyu imzalayan kişi, poliçeyi beyaz ciro ile iktisap etmiş sayılır” hükmünü içermektedir.
Sahte imza bir başkasının imzasının taklit edilmesi hali olup, takip tarihi itibariyle yürürlükte olan 6102 sayılı yasanın TTK’nın 677. maddesi hükmü gereğince; Bir poliçe, poliçe ile borçlanmaya ehil olmayan kişilerin imzasını, sahte imzaları, hayali kişilerin imzalarını veya imzalayan ya da adlarına imzalanmış olan kişileri herhangi bir sebeple bağlamayan imzaları içerirse ,diğer imzaların geçerliliği bundan etkilenmez. Cirolar arasındaki zincirleme bağlılığın gözlenmesi sadece dış görünüm bakımından yapılır. Başka bir anlatımla, ciro silsilesinin (zincirinin) muntazam bir şekilde birbirini takip edip etmediğini incelerken dış görünüşü incelemek yeterli olup, cirantalardan birinin imzasının sahte olması veya temsilci sıfatıyla senedi imzalayan şahsın imza yetkisinden yoksun olması ciro zincirini etkilemez (Hulusi Gürbüz; Yargıtay Uygulaması Işığında Ticari Senetlerin iptali Davaları ve Ticari Senetlere Özgü Sorunlar, İstanbul 1984, s.295; Doğanay s.1646-1647; Murat Alışkan; Kambiyo Senetlerinde Temlik Cirosu, İstanbul 1998, s. 255 vd; Tarık Başbuğoğlu; Uygulamalı Türk Ticaret Kanunu, 1.cilt … 1988, sh. 807; Erol Ertekin/İzzet Karataş; Uygulamada Ticari Senetler: … 1998, s. 363).
Yine 6102 sayılı TTK’nun Kanunun 710/3. maddesi uyarınca; “Hile veya ağır kusuru bulunmadıkça poliçeyi vadesinde ödeyen kişi borcundan kurtulur. Ödeyen kişi, cirolar arasında düzenli bir teselsülün bulunup bulunmadığını incelemekle yükümlü ise de, cirantaların imzalarının geçerliliğini araştırmak zorunda değildir”. (… Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi’nin 2019/1858 esas ve 2022/818 karar sayılı ilamı)
Tüm bu açıklamalar ışığında somut uyuşmazlıkta; davacı tarafça uyuşmazlığa konu çekin çalıntı sonucunda imzasız olarak elden çıktığı, son cironun beyaz ciro olduğu ve yine yetkili hamilin davacı yan olduğu ileri sürülmüştür. Uyuşmazlık konusu…. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasının yapılan incelemesinde borçlu olunmadığının tespiti istenen iş bu dosyada davacı aleyhine başlatılmış bir takip bulunmamaktadır. Mahkememizce aldırılan ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının ibraz edilen ticari defterinde dava konusu Keşidecisi … İNŞ. DAY. TÜK. MAL. GID. TUR. SAN. VE TİC, LTD. ŞTİ. Olan T.C. … Bankası A.Ş.’nin … çek numaralı, 30/06/2021 keşide tarihli 20.000,00 TL bedelli, çek’in kaydının olmadığı tespit edildiği, kaldı ki davacının ibraz edilen ticari defterinde davacı ile dava konusu çek dolaysıyla; çek keşidecisi ve cirantaları arasında ticari ilişki olmadığı tespit edilmiştir. Çek, havale hükmünde bir ödeme vasıtasıdır. TTK 790.maddesi uyarınca çeki düzgün ciro silsilesi ile iktisap eden davalı …’in yetkili meşru hamil olup, adı geçen davalı cirantalar ve hamilin iktisapta kötü niyetli olduğunun TTK 792. madde hükmü gereği, mevcut durumun aksini iddia eden davacı tarafından ispatlanması gerekir. Düzgün ciro silsilesiyle iktisap edilen bir çekin, iktisap edenin ticari defterlerinde kayıtlı olup olmamasının da çek istirdatı davasının neticesine etkisi bulunmamaktadır. Her halde davacı yanca çekin yetkili hamili olunduğunun ispatı noktasında dikkate alınması gerekecektir. Davacı tarafın çekin yetkili hamili olduğu ve çeki beyaz ciro ile iktisap ettiğini ispat etmesi gerekmekte ise de gerek bu hususta gerekse çeki elinde bulundurup takip başlatan davalının kötüniyetle ve hukuka aykırı şekilde çeke sahip olduğunun kabulü için dosya içerisinde başkaca elverişli delil yoktur. Ayrıca TTK’nın 792. Maddesinde düzenlenen hamilin kötü niyetli çeki iktisap ettiği veya iktisap ağır kusuru bulunduğu hususunu ispat yükü davacıya düşmekte olup, bu hususta davalıya yemin teklif edilemez. Davacı, yetkili hamil olan davalının çeki iktisapta kusurlu ya da kötüniyetli olduğunu HMK’nın 220 ve devamı maddelerince ispatlayamamıştır. Bu nedenlerle soruşturma dosyası istirdat talebi noktasında da bekletici mesele yapılmaksızın davanın esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Yasal şartları oluşmayan kötüniyet tazminatı taleplerinin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 179,90-TL maktu red harcının davacıdan tahsiline, peşin alınan 341,55- TL harçtan mahsubu ile geri kalan 161,65‬-TL harcın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret tarifesi gereğince hesap olunan ( 9.200,00-TL) nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … ve … İnş. Day. Tük. Mal. Gıd. Tur. San. Ve Tic. Ltd. Şti.’ye verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü yazılı toplam (120,50-TL ) yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı …’e verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.24/01/2023

Katip …
E-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdır