Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/509 E. 2022/674 K. 02.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/509 Esas
KARAR NO :2022/674

DAVA:Menfi Tespit
DAVA TARİHİ:29/07/2021
KARAR TARİHİ:02/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bankanın müvekkili hakkında …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından 24.02.2017 tarihli Genel Kredi Sözleşmesine dayalı olarak icra takibi başlattığını, Müvekkili …’ın dava dışı … ile Davalı Banka arasında imzalanmış 24.02.2017 tarihli Genel Kredi Sözleşmesini, kredi borçlusunun … garantisi ile kullanacağı krediler yönünden kefil sıfatıyla imzaladığını, Müvekkilinin kefalet vermesindeki iradesinin, kredi sözleşmesi kapsamında
kullanılacak kredilerin … garantisi altında olacağı yönünde olduğunu, takibe konu edilmiş krediler yönünden müvekkilinin kefaletinin geçerli olmadığını, kefalete yönelik iradesinin … garantisi kapsamında kullanılacak krediler yönünden
oluştuğunu, Müvekkilinin yanıltılması ile kefalet imzasının alındığını, yanıltılarak alınan imzanın müvekkili yönünden geçerli olmayacağını, kefalet imzasına ilişkin yanılgının … 1. Noterliğinden 16.07.2020 tarih ve … yevmiye numarası ile gönderilen ihtarla öğrenildiğini, Genel Kredi Sözleşmesi niteliği gereğince genel işlem koşullarına tabi olduğunu, kefil aleyhine yazılmış sözleşme hükümlerinin yazılmamış sayılacağını, Bir an için müvekkilinin kefaletinin geçerli olduğu düşünülse bile, temerrüdünün ancak kendisine ödeme ihtarının tebliğinden sonra başlayacağnı, Talep edilen temerrüt faiz oranlarının fahiş olduğunu, Müvekkilinin …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından başlatılan icra takibine konu alacak nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, lehlerine tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili bankanın …’ya 24.02.2017 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi kapsamında krediler kullandırdığını, davacı …’ın bu kredi sözleşmesini, kendi el yazısı ile kefalet tarihi, tutarı ve kefaletin cinsini yazarak imzaladığını, Kredi borçlarının süresi içinde ödenmemesi nedeniyle kredi hesaplarının … 1. Noterliğinden 16.07.2020 tarih ve … yevmiye numarası ile gönderilen ihtar ile kat edilerek borcun ödenmesinin istendiğini, İhtara rağmen borç ödenmediği için kredi borçlusu ve kefil hakkında …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından haciz yolu ile icra takibi başlattıklarını, İcra takibinde kefil …’ın sorumluluğunun açıkça hangi kredi için olduğunun belirtildiğini,
Ödeme emrinin tebliğinden sonra Davacı …’ın tebligatın usulsüzlüğünden bahisle şikayette bulunduğunu, icra mahkemesinin ödeme emrinin tebligat tarihini öğrenme tarihi olan 17.09.2020 olarak düzelttiğini, Davacı …’ın bu süre
içinde de icra takibine itiraz etmediğini, Davacı borçlunun, ödeme emrine itiraz ederek hakkındaki takibi durdurma imkanı varken, süresi içinde itiraz etmeyerek takibin kesinleşmesinden sonra menfi tespit davası açmakta hukuki menfaati olmadığını, … garantisi ile kullandırılan kredilerde de, … garanti kapsamında ödeme yapmış olsa bile, kredi borçlusu ve kefillerinin kanuni takip zorunluluğunun bankada olduğunu, Genel Kredi Sözleşmesinin 12. maddesinde uygulanacak faiz oranlarının belirlendiğini, takipte istenilen faiz oranlarının kredi sözleşmesi hükümlerine uygun olduğunu, İmzalanan 24.02.2017 tarihli Genel Kredi Sözleşmesinin kredi borçlusu … tarafından “Bu metni daha evvel şubenizden edindim, okudum, inceledim, şube personeli tarafından bilgilendirildim, hükümlerde tamamen mutabıkım.” yazılarak imzalanmıştır.
TBK.20. maddesi gereğince genel işlem koşulları yönünden aleyhe hükümlerin yazılmamış sayılması talebinin kabul edilemeyeceğini, davacı müteselsil kefil …’ın kefalete ilişkin beyanının TBK.583. maddesi hükümlerine uygun olduğunu, Kefaletin iradenin yanıltılması suretiyle alındığına ilişkin hiçbir belge ve kanıt sunulmadığını ve davanın reddini talep etmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların; davacının asıl borçlunun … desteğinden yararlanması için Genel kredi sözleşmesine kefil olup olmadığı, kefaletin geçerlik olup olmadığı, asıl borçlunun kullandığı kredilerden dolayı kefillik iradesinin bulunup bulunmadığı, bu konuda hataya düşmesi nedeniyle borçlu olup olmadığı, kefalet sözleşmesinin genel işlem koşullarına aykırı olup olmadığı hususlarında olduğu anlaşıldı.
DELİLLER;
…. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası celp edilmiştir.
… … müzekkere yazılarak dava konusu dava dışı … ile banka arasındaki genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmelerinin aslı gibidir örneği celp edilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup; 30/07/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Alacaklı banka ile kredi borçlusu … arasında 24.02.2017 tarihli 375.000,00 TL limitli, Genel Kredi Sözleşmeleri imzalandığı, davacı …’ın kredi sözleşmelerini sözleşmenin 7. sayfasında, kendi el yazısı ile 375.000,00 TL’ye kefil olduğu, kefaletin müteselsil kefil olduğu, kefalet imzasının atıldığı tarihi 24.02.2017 olarak yazarak imzaladığını, kefaletin sadece … kapsamında kullandırılacak krediler için geçerli olacağına ilişkin bir sınırlandırma yapılmadığı, dosyaya kefaletin sadece … kapsamında kullandırılacak kredileden doğacak borçları kapsayacağına ilişkin hiçbir belge sunulmadığı, sunulan belge ve kayıtlara nazaran kefilin sorumluluğunun 24.02.2017 tarihli 375.000,00 TL limitli, Genel Kredi Sözleşmesi kapsamında kullandığı tüm kredileri, kefalet limiti dahilinde devam edeceği, bankanın takip talebinde; kefilin sorumluluğunun 24.02.2017 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi kapsamında; … numaralı kredi hesabından kullandırılan taksitli ticari kredi ve, … numaralı muhtelif alacaklar hesabından 25.02.2019 tarihinde … referanslı kredinin komisyon ödemesi olarak kullandırılan kredi ile sınırlı olduğunu açıkladığı, … 1. Noterliğinden 16.07.2020 tarih, … yevmiye numarası ile gönderilen hesap kat ihtarnamesinin kredi borçlusunun ve kefilin kredi sözleşmesindeki adresine 22.07.2020 tarihinde ulaşmış, ancak tebliğ edilemeden iade olduğu, İİK.68/a maddesinin kredi – borçluları için uygulanabileceği,kefiller için uygulanamayacağı, bu nedenle kefil …’ın temerrütü icra takip tarihi olan 27.07.2020 tarihinde başlayacağı, … numaralı kredi hesabından kullandırılan taksitli ticari kredi için temerrüt faizinin %47,76, … numaralı kredi hesabından kullandırılan nakit kredinin temerrüt faiz oranının %42,5 olacağı, hesap kat tarihinden itibaren herhangi bir ödeme olmadığı, takip (Temerrüt) tarihi olan 27.07.2020 tarihi itibariyle muteselsil kefil davacının sorumlu olduğu borç tutarının; 80.232,28 TL ana para, 19.212,69 TL %23,88 akdi faiz, 960,63 TL %5 gider vergisi, 761,23 TL ana para, 277,53 TL %25 akdi faiz, 13,87 TL %5 gider vergisi, 740,67 TL takip tarihine kadar işlemiş akdi faiz, 37,03 TL %5 gider vergisi, 276,91 TL ihtar gideri olmak üzere toplam 102.512,84 TL olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Dava, menfi tespit davasıdır.
Davacı vekili, müvekkilinin davalı bankaca dava dışı … lehine tesis edilen 24/02/20017 tarihli kredi sözleşmesine dava dışı borçlunun Kredi Garanti Fonundan yararlanması için kefil olduğunu, tüm krediler yönünden kefaletinin geçersiz olduğunu, müvekkilinin yanıltılarak kefalet imzasının alındığını, bu yanılgının kendilerine gönderilen ihtarname ile öğrenildiğini, Genel Kredi Sözleşmesinin genel işlem koşullarına tabi olduğunu ve kefil aleyhine yazılmış sözleşme hükümlerinin yazılmamış sayılacağını, temerrütün ödeme ihtarının tebliğden sonra başlayacağını ve temerrüt faiz oranlarının fahiş olduğunu, takibin haksız olduğunu beyan ederek borçlu olmadığının tespiti ile kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı banka vekili ise, genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmesindeki kefaletin tüm ticari borçları kapsadığını, davanın reddini talep etmiştir.
Davaya konu …. İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasının incelenmesinde, davalı bankanın dosyamız davacısı …, dava dışı … hakkında takip başlattığı, davacının ve diğer borçluların süresinde ödeme emrine itiraz etmemesi sebebiyle takibin kesinleştiği görülmüştür.
Davacı tarafça kefalete itiraz edilmiş ise de dosyada mevcut dava dışı …’ya ait 24/02/2017 tarihli Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesinde, davacı …’ın müteselsil kefil olarak imzası bulunmaktadır. Buna göre müteselsil kefil, 6098 Sayılı Borçlar Kanunu’nun 589 maddesi hükmü uyarınca bu kredi sözleşmesi kapsamında kullandırılmış kredilerden doğan, doğacak olan borçtan kefalet limiti ve kendi temerrüdünün hukuki sonuçları ile sorumludur. Banka takip talebinde; kefilin sorumluluğunun … numaralı kredi hesabından kullandırılan taksitli ticari kredi ve, … numaralı muhtelif alacaklar hesabından 25.02.2019 tarihinde … referanslı kredinin komisyon ödemesi olarak kullandırılan kredi ile sınırlı olduğunu açıklamıştır. Davacı kefil, kefalet imzasını sadece … garantisi ile kullandırılacak krediler için verdiği iddia etmişse de; sözleşmede ve kefalet beyanında kefaletin sadece … kapsamında kullandırılacak krediler için geçerli olacağına ilişkin bir düzenleme, bir sınırlandırma bulunmamaktadır.
Davacı tarafça faiz oranına itiraz edilmiş ise de hesap kat ihtarına konu … numaralı kredi hesabından kullandırılan taksitli ticari kredinin akdi faiz oranı aylık %1,99, yıllık %23,88’dir. Buna göre uygulanacak temerrüt faiz oran % 47,76’dır. Bu kredi için icra takibinde % 47,76 oranında temerrüt faizi istenmiş olduğundan, talep edilen faiz oranın sözleşmeye uygun olduğu değerlendirilmektedir. Yine, … numaralı muhtelif alacaklar hesabından 25.02.2019 tarihinde … referanslı kredinin komisyon ödemesinde kullanılmak üzere, %25 faiz oranı üzerinden 761.23 TL kullandırılmıştır. Buna göre uygulanacak temerrüt faiz oranı %50 olacaktır. Takipte %42,50 oranında daha düşük oranda temerrüt faizi istenmiş olduğundan taleple bağlı kalınmıştır. Keza sözleşmedeki düzenleme gereğince faizin gider vergisini de borçlular ödeyecektir.
Banka, dava dışı asıl borçlu …’ya 21.02.2019 tarihinde, … sayılı taksitli ticari kredi hesabından, aylık %1,99 (yıllık %23,88) akdi faiz oranı üzerinden 21.02.2019 valör tarihli, 24 ay taksit ödemeli, aylık taksit tutarı 5.162,45 TL olan, 96.250,00 TL nakit kredi kullandırmıştır. Hesap hareketlerine nazaran kredi borçlusu 21.08.2019, 21.09.2019, 21.10.2019 ve 21.11.2019 tarihli taksitleri süresi içinde ödememiş, banka kredi hesabını 16.07.2020 tarihi itibariyle kat etmiştir. Kat tarihi itibariyle ödenmemiş ana para tutarı 80.232,28 TL’dir. 21.07.2019 tarihinden kat tarihi 16.07.2020 tarihine kadar işlemiş akdi faiz toplamı hesaplanarak toplam borç; ana para, 19.212,69 TL faiz, 960,63 TL gider vergisi olmak üzere 100.405,60 TL’dir. Banka, dava dışı asıl borçlu …’ya 25.02.2019 tarihinde … numaralı muhtelif alacaklar hesabından … – referanslı kredinin komisyon ödemesinde kullanılmak üzere, 4025 faiz oranı üzerinden 761.23 TL kullandırılmıştır. Kat tarihi itibariyle ödenmemiş ana para tutarı 761,23 TL’dir. 25.02.2019 tarihinden kat tarihi 16.07.2020 tarihine kadar işlemiş akdi faiz toplamı 277,53 TL’dir. Buna göre toplam borç; 761,23 TL ana para, 277,53 TL akdi faiz, 13,87 TL gider vergisi olmak üzere 1.052,63 TL’dir.
Hesap katı ile borcun ödenmesi ihtarnamesi müteselsil kefil …’ın kredi sözleşmesindeki adresine 22.07.2020 -tarihinde ulaşmış, ancak tebliğ edilemeden iade olmuştur. İİK.68/a maddesi kredi borçluları için uygulanabilir. Kefiller için uygulanamaz. Bu nedenle kefil …’ın temerrütü icra takip tarihi olan 27.07.2020 tarihinde başlayacaktır. Banka kayıtlarına nazaran hesap kat tarihi olan 16.07.2020 ile temerrüt tarihi (Takip tarihi (27.07.2020) arasında herhangi bir ödemeye rastlanmamıştır. Hesap kat tarihi ile temerrüt tarihi arasında akdi faiz uygulanacağı dikkate alındığında temerrüt tarihine kadar işlemiş akdi faiz toplamı; 740,67 TL’dir. Buna göre temerrüt tarihi olan 27.07.2020 tarihinde toplam alacak tutarı, iki ayrı kredi hesabı birlikte; 80.993,51‬ TL ana para, 20.230,89 TL akdi faiz, 1.011,53‬ gider vergisi ve 276,91 TL ihtar gideri olmak üzere 102.512,84 TL’dir.
Davacı kefilin yapılan icra takibinde toplam 80.993,51 TL asıl alacak, 5.942,68 TL akdi faiz, 32.004,80 TL işlemiş temerrüt faizi ve 276,91 TL ihtar gideri ile sorumlu olduğu belirtilmiştir. Buna göre davacı kefilin toplam sorumlu olması gereken faiz miktarı 20.230,89 TL akdi faiz olması gerekirken, 5.942,68 TL akdi faiz, 32.004,80 TL işlemiş temerrüt faizi olmak üzere toplam 37.947,48 TL yönünden takibe geçilmiş olmakla davacı kefilin talep edilmiş …. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasında takip tarihi itibariyle işlemiş faizin 17.716,59 TL’si yönünden davalıya borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile davacının …. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasında takip tarihi itibariyle işlemiş faizin 17.716,59 TL’si yönünden davalıya borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Davalının tazminat talebinin şartları oluşmadığından reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 1.210,22 TL nispi karar harcının, peşin alınan 2.132,61 TL harcın mahsubu ile geri kalan 922,39‬TL harcın hükmün kesinleşmesi ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Kabul edilen miktar üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 9.200,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Reddedilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 17.074,25 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan dava açılırken yatırılan toplan 2.200,41 TL (59,30 TL BHV, 8,50 TL VSH, 2.132,61 TL peşin harç) harcın davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
7- Davacı tarafından yargılama aşamasında yapılan toplam 961,20 TL (61,20 TL tebliğler ve posta, 900,00 TL bilirkişi ücreti) yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre hesaplanan 136,36 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine bakiye yargılama giderinin davacı üzerine bırakılmasına,
8-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davadaki kabul ve red oranına göre; 187,27 TL’sının davalıdan, 1.132,73 TL’sının davacıdan alınarak, HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
10-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı .02/11/2022

Katip …
E imzalıdır

Hakim …
E imzalıdır