Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/465 E. 2022/184 K. 29.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/465
KARAR NO :2022/184

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ:08/02/2021
KARAR TARİHİ:29/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili …. Tüketici Mahkemesine verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından … numaralı Trafik Sigorta Poliçesi ile sigorta edilen, davalının maliki olduğu … plakalı aracın, firari sürücü sevk ve idaresinde iken 11.11.2019 tarihinde 8/8 kusurlu olarak … isimli kişiye çarpıp yaralanmasına ve kısmen sakat kalmasına sebebiyet verdiğini, hadise sebebiyle tutulan ifade tutanakları, bilgi alma tutanağı, savcılık soruşturma dosyası ve diğer belgelere göre davalı araç sürücüsünün olay yerini terk ettiğini ve …’nun yaralanmasına sebebiyet verdiğinin tespit edildiğini, söz konusu hadise sebebiyle müvekkili şirket tarafından sigorta tahkim komisyonunun … E. … sayılı dosya kararı gereği … 4. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasına kazada …’ya 31.12.2020 tarihinde 91.803,00TL sürekli iş göremezlik tazminatı, sigorta tahkim komisyonu … E. … sayılı dosyası gereği kazada …’ya 31.12.2020 tarihinde 11.680,00TL geçici bakıcı gideri tazminatı, sigorta tahkim komisyonu … E. … sayılı dosyası gereği kazada …’ya 08.01.2021 tarihinde 14.180,00TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 117.663,00TL tazminatın …’ya ödendiğini, davalıya ait aracın olayda 8/8 kusurlu olarak müvekkili şirketin zararına sebep olduğundan sadece trafik kaydı üzerine ihtiyati tedbir konulması talep edildiğinden ve de müvekkili şirketin mali gücü yüksek olduğundan HMK 389.maddesi ve devamı maddelerine göre teminat alınmaksızın … plaka sayılı aracın trafik kaydına 3.şahıslara devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir konulmasını, dava konusu olayla ilgili olarak arabuluculuk alternatif çözüm yoluna başvurulduğunu, arabuluculuk bavurusunun anlaşmazlık ile sonuçlandığını, 118.663,00TL tazminatın ödeme tarihi olan 08.01.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile yargılama gideri ve avukatlık ücretleri ile birlikte davalıdan tahsilini, … plaka sayılı aracın trafik kaydı üzerine 3.şahıslara devrinin önlenmesi için HMK 389 maddesi ve devamı maddelerine göre teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde huzurdaki davaya konu olayın her ne kadar müvekkiline ait aracın neden olduğu trafik kazası olarak nitelendirilmişse de müvekkiline ait aracın … isimli şahsa çarpmasının söz konusu olmayıp, … isimli şahısın bisikleti ile birlikte seyir halinde iken müvekkiline ait aracın güzergahında yol kenarında bulunan bariyere çarparak düştüğünü, müvekkiline ait aracın sürücüsü … isimli şahsın bariyerlere çarptığını görüp durduğunu ve … isimli şahsın hastaneye ulaşması ve tedavisi için şahsa yardımcı olduğunu, müvekkilinin davaya konu edilen olayda kusuru bulunmadığı gibi herhangi bir müdahalesi de bulunmadığını, dava dilekçesinde araç sürücüsünün olay yerini terk ettiği beyan edilmişse de bu hususun gerçeği yansıtmadığını, müvekkiline ait araç sürücüsü …’ın, … isimli şahsın bariyerlere çarptığını görmesi üzerine amcasını arayarak hastaneye gitmesi hususunda şahsa yardımcı olduğunu, müvekkiline ait aracın tüm bakımlarının tam olarak yapıldığını, araç sürücüsünün aracı kullanmaya ehliyetli olduğunu, araç sürücüsünün … isimli şahsın bariyerlere çarptığını görmesi üzerine olay yerinde durduğunu, meydana gelen olay ile yaralanma ve zarar arasında nedensellik bağı bulunmadığını, davaya konu olayın meydana gelmesinde müvekkilinin ve müvekkiline ait aracın sürücüsünün kusurunun bulunmadığını, müvekkilinin güzergahında seyir halinde bulunan … isimli şahısın dikkatsizliği nedeniyle yol kenarındaki bariyerlere çarparak düşmüş olup tam kusurlu olduğunu, olayın meydana geldiği yolun genişliğinin 7 metreden fazla olup davacının iddia ettiği şekilde müvekkiline ait aracın … isimli şahsın bisikletine çarpmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, söz konusu olay nedeniyle müvekkiline ait araç sürücüsü … hakkında … 10. Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile yapılan yargılama devam ettiğini, mevcut yargılamada olayın meydana gelişine ilişkin keşif marifetiyle incelemeler yapılmış olup söz konusu ceza yargılaması dosyasının huzurdaki dava açısından bekletici mesele yapılmasını, davacı tarafça dosyaya sunulan … … Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Raporunda … isimli şahsın %23 oranında sürekli malul olduğu belirtilmişse de raporun yalnızca evrak üzerinden tanzim edildiğini, … isimli şahsın fiziki muayenesi yapılmadığını, Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelikle belirlenen kurallara uygun rapor tanzim edilmediğini, bu nedenle şahsın maluliyet oranı kesin olarak tespit edilmediğini, şahsın adli muayenesinin fiziki olarak tespit edilmesi amacıyla Adli Tıp Kurumundan rapor alınması gerektiğini, bu nedenlerle ve resen gözetilecek nedenlerle davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların; davacı sigorta şirketinin sigortalısı olan davalıya ait araç sürücüsünün sebep olduğu iddia edilen kaza neticesinde karşı tarafın ödediği tazminatın, trafik sigorta poliçesi genel şartlar B-4/f ve KTK 55/2 maddelerince sürücünün olay yerini terk etmesi sebebiyle davalıdan rücuen tahsiline karar verilip verilmeyeceğinden ibaret olduğu görülmüştür.
DELİLLER;
Davacı vekili dava dilekçesi ekinde dava konusu trafik sigorta poliçesini, adli tıp kurulu raporu, ibraname, feragat beyanı ve sulh anlaşması ve banka dekontları Mahkeme dosyasına sunmuştur.
… 10, Asliye Ceza Mahkemesine müzekkere yazılarak … Esas sayılı dosya uyap üzerinden celp edilmiştir.
… CBS’ye müzekkere yazılarak … Soruşturma sayılı dosya uyap üzerinden celp edilmiştir.
… 4. İcra Müdürlüğüne müzekkere yazılarak … Esas sayılı takip dosyası uyap üzerinden celp edilmiştir.
Sigorta Tahkim Komisyonu’na müzekkere yazılarak … sayılı dosyalar celp edilmiştir.
… Sigorta A.Ş’ye müzekkere yazılarak dava konusu hasar dosyası celp edilmiştir.
… müzekkere yazılarak dava konusu 30/12/2020 ödeme tarihli 10.988,47 TL, 31/12/2020 ödeme tarihli 89.260,63 TL ve 08/01/2021 ödeme tarihli 13.488,47 TL bedelli dekontların suretleri celp edilmiştir.
Dosya …. Tüketici Mahkemesi’nin 2021/54 Esas 2021/59 Karar sayılı 12/02/2021 tarihli görevsizlik kararı gereği Mahkememiz esasına kayıt edildiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Dava, trafik sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Bu tür davalarda sigortacı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Yasası’nın 95/2. maddesi gereğince tazminat yükümlülüğünün azaltılması veya kaldırılmasına ilişkin halleri üçüncü kişilere karşı ileri süremeyeceğinden zarar görene ödeme yaptıktan sonra sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre kendi sigorta ettirenine rücu edebilir.
Davacı sigorta şirketi, davalı adına kayıtlı aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olup, kaza sırasında sigortalı aracı kullanan kişinin olay yerini terk ettiğini ileri sürerek poliçe kapsamında karşı tarafa ödediği tazminatın, sigortalıdan rücuen tazmini talebinde bulunmuştur.
Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Poliçe Genel Şartlarının B.4. maddesinde sigorta şirketinin sigortalısına rücu edebileceği haller düzenlenmiş olup, rücu hakkının doğduğunu ve maddede sayılan bu hallerin mevcut olduğunu ispat yükü sigorta şirketindedir. Buna göre kaza sonrası sürücünün olay yerini terk etmesi, tek başına rücuen tazminattan sorumluluğu gerektirmez. Davacı sigorta şirketi, zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları uyarınca, sürücünün ehliyetsiz olduğunu veya alkollü bulunduğunu somut delillerle kanıtlaması gerekir. Böyle bir durumda zararın teminat dışı kaldığının ispat yükü T.T.K.nun 1281. maddesi hükmü gereğince sigortacıya düşmektedir. Davacı, davasını somut delillerle ispatlayamadığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir. (HGK’nun 10.12.1997 gün 1997/11-772-1043, HGK’nun 16.12.1998 gün, 1998/11-872-905, HGK’nun 22.12.2010 gün 2010/17-655, 688 sayılı kararları )
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
Davanın REDDİNE;
1-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 80,70TL maktu karar harcının peşin alınan 2.009,39TL harçtan mahsubu ile artan 1.928,69TL harcın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde DAVACIYA İADESİNE;
2-Dosyada arabuluculuk sarf kararı bulunmadığından bu hususta HESAPLAMA YAPILMASINA YER OLMADIĞINA;
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 15.127,99TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, DAVALILARA VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Kullanılmayan gider/delil avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/03/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır