Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/389 E. 2022/380 K. 09.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/389 Esas
KARAR NO:2022/380

DAVA:İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ:02/06/2021
KARAR TARİHİ:09/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekil dava dilekçesinde özetle;”Müvekkili Banka ile …. (“Kredi Borçlusu”) arasında 06.01.2016 tarihinde 2.400.000 TL tutarlı Genel Nakdi ve Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesi (“…”) imzalandığını,diğer borçlular … Holding A.Ş ve …, …’yi yine 06.01.2016 tarihinde müteselsil kefil sıfatı ile imzalayarak Kredi Borçlusu’nun GNGKS’ den kaynaklanan borçları için 2.400.000 TL kefalet tutarı ile ayrı ayrı müteselsil kefil sıfatı ile sorumluluk altına girdiklerini,kredi borçlusu’nun 05.01.2018 tarihli Kredi Kullanım Talimatı uyarınca müvekkili Banka tarafından Kredi borçlusu’na 2.400.000,00 TL tutarlı 1 yıl vadeli, 6 ayda bir faiz ödemeli nakdi kredi kullandırıldığını,kredi Kullanım Talimatı’ndan görüleceği üzere krediye ait anapara ödemeleri belirli ve kesin vadeler olarak belirlenmiş olup, nihai anapara geri ödeme vadesi ise 04.01.2019 tarihi olarak belirlendiğini,kredi Borçlusu, Kredi Kullanım Talimatı’nda kesin vadeye bağlanmış ödeme taahhütlerini tam ve zamanında yerine getirmediğini,nihai vade tarihi olan 04.01.2019 tarihinde de ödeme yapmaması üzerine Kredi Borçlusunun tüm kredi borcu muaccel hale geldiğini ve Kredi Borçlusu temerrüde düştüğünü, kredi Borçlusu ve Kefillere … 16. Noterliğinin 09/03/2021 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edilerek, ihtarname tarihi itibariyle 1.557.945,00 TL tutarlı muaccel alacaklarının sorumlulardan talep edildiğini, Müvekkili banka tarafından keşide edilen ihtarname usulüne uygun olarak muhataplarına tebliğ edildiğini,bu
husus, muhatapların … 44. Noterliği’nin 15.03.2021 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesiylemüvekkili Bankanın keşide etmiş olduğu ihtarnameye itiraz etmiş olmalarından açıkça anlaşıldığını,ancak ihtarname Kredi Borçlusu ve Kefillere tebliğ edilmiş olmasına rağmen müvekkil Bankanın kredi alacağı ödenmediğini,ödeme yapılmaması üzerine …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …D. İş sayılı dosyası ile borçluların mal ve alacakları hakkında ihtiyati haciz talep edildiği ve alınan karar ile …. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile icra edilerek aynı dosya üzerinden genel haciz yolu ile takibe de geçildiğini, Borçlulardan … Tic. Ve San. T.A.Ş ile … Holding A.Ş. vekili takibe “Hesap kat ihtarnamesine itiraz edilmiş olduğu, müvekillerinin talep edildiği kadar borcu bulunmadığı, müvekkilleri aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığı, ipotekle teminat altına alınmış olan borç için ilamsız takip yapılamayacağı, talep edilen faiz miktarı fahiş olduğu …” gerekçeleri ile, borçlu … vekili ise “Müvekkilinin alacaklı tarafa hiçbir borcunun bulunmadığı …” gerekçesi ile takibe itiraz etmiştir. Söz konusu itirazlar dayanaktan bütünü ile yoksun olup, borçlular alacağın tahsilini geciktirmek maksadı ile söz konusu takibe itiraz etmiştir. Aşağıda açıklanacak nedenler dikkate alınarak borçluların takibe itirazlarının tümü ile iptaline karar verilmesini talep etme zorunluluğu doğduğunu, Yukarıda arz ve izah olunan nedenler dikkate alınarak, talebimizin kabulü ile;Davalı borçluların …. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasına ilişkin itirazlarının iptali ile takibin devamına karar verilmesini,davalı borçlular aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini,yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini “talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili tarafından verilen cevap dilekçesinde özetle; “Hesap katı ihtarı usule uygun olarak tebliğ edilmemiş olup temerrüt oluşmamıştır.Davacı taraf dava dilekçesinde, müvekkilin kefil sıfatıyla yer aldığı iddia ettiği genel kredi sözleşmesindeki borçlunun, borçlarını ödememesi nedeniyle, müvekkile hesap kat ihtarnamesi gönderildiği ve müvekkilin temerrüte düşürüldüğü iddia etmiştir.Fakat, … 16. Noterliği’nin 04130 yevmiye no lu 09.03.2021 tarihli ihtarnamesi müvekkile usulüne uygun olarak tebliğ edilmemiştir.Bununla birlikte davacının sunmuş olduğu ihtarda hesap özeti ve ödeme olanı mevcut olmayıp faizin ise ne şekilde hesaplandığı belirsizdir.Müvekkil temerrüte düşmemiştir. Açık Yargıtay kararlarından da görüleceği üzere, hesap kat ihtarnamesi olmadan işbu ihtarname tebliğ edilmiş gibi hesaplama yapılarak başlatılan takip hukuka aykırıdır. İşbu nedenlerle davacı tarafından talep edilen temerrüt faizi, gecikme faizi ve diğer ferilerinin haksız olduğu ve reddi gerektiği aşikardır.Aynı alacağa yönelik mükerrer takip başlatılmıştır.Davacı banka tarafından aynı alacağa yönelik hem Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklı …. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasından takip başlatılmış hem de … 2. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasından İpoteğin Paraya Çevrilmesi yolu ile takip başlatılmıştır.Davacı banka önce aynı alacağa yönelik 03.03.2021 tarihinde müvekkil aleyhine … 2.İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasından İpoteğin Paraya Çevrilmesi yolu ile takip başlatılmış sonra da 13.04.2021 tarihinde Genel Nakdi Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi kaynaklı kaynaklı …. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasından takip başlatılmıştır.Her iki takibin ödeme emirlerinde de ‘’takipte ve tahsilde tekerrür olmamak kaydı ‘’ yer almamakta olup mükerrer takip başlatılmıştır.Davacının talep ettiği takipteki tüm alacak kalemleri ve faiz oranları hatalı olmakla birlikte müvekkil tarafından itirazda bulunma zarureti hasıl olmuştur. Davacı tarafından keşide edilen hesap kat ihtarnamesine konu edilen alacak kalemleri hatalı hesaplanmıştır.Müvekkil aleyhine başlatılan haksız ve dayanaksız takibe itiraz ediyor ve davanın reddi ile tarafımız lehine %20’den aşağı olmamak tazminatına hükmedilmesini talep ediyoruz.”Davanın reddine , tarafımız lehine %20’ tan aşağı olmamak üzere tazminatına hükmedilmesine, vekalet ücreti ve dava giderlerinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili tarafından verilen cevap dilekçesinde özetle,”Davacı banka ile müvekkiller … Holding Anonim Şirketi ve … … arasında 15/06/2011 tarihinde imzalanmış olan … yevmiye numaralı teminat ipoteği ile davacı bankaya herhangi bir tarihte borçlu veya sorumlu olduğu doğmuş veya doğacak tüm yükümlülüklerin teminatı olarak …/… – … Mah. 30 ada 18 parselde kayıtlı Servis İstasyonu Yıkama Yağlama Yeri ve Benzin Satış Yeri müvekkillerin adına kayıtlı hisselerine 300.000.000,00 TL değerinde teminat ipoteği konulmuştur. Bu konuya ilişkin … Tapu Müdürlüğünden Tapu kayıtlarının celbini talep ettiklerini,tapu kayıtları incelendiğinde dosyanın borçlusu … Ticaret ve Sanayi Türk Anonim Şirketi
arasında imzalanmış olan ipotek belgesi ile işbu dava konusu takip tutarını da kapsayacak şekilde Servis
İstasyonu Yıkama Yağlama Yeri Benzin Satış Yeri üzerinde ipotek tesis ettirmiş olup, alacak rehinle teminat
altına alınmış olduğundan rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takibe başlanılması ve borcun tahsili mümkün
olduğundan huzurdaki davaya konu icra takibinde diğer müvekkillerin sorumlu tutulması mümkün
olmadığını, muacceliyet koşulunun oluşmasını ise İİK.m.68 ve 68/b’de görmekteyiz.Anılan kanun hükmü gereğince
müvekkillere usulüne uygun ve geçmiş dönemlere ilişkin hesap özeti tebliğ edilmeden hesap kat ihtarnamesi
gönderilmiş, gönderilen hesap kat ihtarnamesine de tarafımızdan süresi içerisinde itiraz edilmiştir. Takibe konu alacak yargılamayı gerektirdiğini,Yargıtay 12. HD’nin 05.05.2016 tarih ve 2016/7929 -13369 sayılı
kararında da işaret edildiği üzere somut olayda, şikayetçi borçluya, kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcuna ilişkin hesap kat ihtarının usulüne uygun tebliğ edilip edilmediğinin re’sen incelenmesi gerektiğini,
Davacı yanın keşide ettiği hesap kat ihtarnamesi yasanın aradığı koşullara uygun değildir. Bilindiği gibi
hesap kat ihtarnamesinde borç miktarının açık ve net olarak belirtilmesi, her bir borçlunun ya da ipotekle
taşınmaz malikin sorumluluk miktarlarının ve borçlarının nereden kaynaklandığının, bir sözleşmeye
dayanılıyor ise sözleşmenin tarih ve numarasının belirtilmesi gerekmektedir. İhtarname anılan unsurları
içermiyor ise usulüne uygun değildir ve alacağın muacceliyetinden ya da kesinleşmesinden söz
edilemeyeceğini,davacı yanın keşide ettiği ihtarnamede hesabın hangi kredi ilişkisine dayanılarak kat
edildiği belirtilmediği gibi, kredi sözleşmelerinin tarihleri, numaraları, limitleri de belirtilmemiştir. Ayrıca
ihtarnameye sözleşme örnekleri ve cari hesap ekstreleri de eklenmediğini,bu durumda da davacı yanın keşide
ettiği ihtarname, yasanın aradığı koşullarda ve usulüne uygun olmadığını, Mevcut risklerin çok üstünde ipoteklerle Kredi Sözleşmesi imzalanırken davacı banka tarafından,
müvekkilden yeteri kadar teminat alınmıştır.Kaldı ki, sözkonusu kredilerin aniden ve haksız olarak 3 gün
içerisinde ödenmesinin talep edilmesi hem yasadaki iyiniyet, hem ticari teamül ve hem de mevcut ekonomik
şartlarda, muaccel hale getirilmeye çalışılarak, yüksek bir meblağın bu kadar kısa sürede ödenmesini
beklemek hayatın olağan akışına aykırı olduğu ortadadır. Müvekkillere gönderilen hesap kat ihtarnamesinde
belirtilen tutara itirazımızı ve hesap kat ihtarnamesindeki tutara mutabakatımızın bulunmadığını ihtaren
davacı yana belirtmiş bulunduğumuzdan , takip konusu alacak muaccelliyet kazanmadığını,İİK Madde 68/b
maddesi 2. Fıkra hükmüne göre; Süresi içinde gönderilen hesap özetinin muhtevasına, alındığından itibaren
bir ay içinde itiraz etmeyen krediyi kullanan taraf, hesap özetinin gerçeğe aykırılığını ancak borcunu
ödedikten sonra dava edebilir. Hükmüne yer vermiştir. Buna göre, hesap özetinin kesinleşmesi ve temerrüt
için yasada 1 aylık süre öngörülmüştür. Müvekkillere gönderilen ihtarnamelerde ihtarnameye karşı en az 1
aylık itiraz süresi verilmesi gerekirken 3 günlük süre yasaya ve mevcut şartlara aykırıdır. Verilen sürenin
temerrüt tarihine esas alınmaması gerekmektedir. Bu nedenlerle; Kat ihtarı haksız sebeple ve yasaya, kanuna,
sözleşmeye ve MK’nun 2. maddesine aykırıdır.
Alacaklı banka hesabın kat edilmesiyle birlikte banka alacağının muaccel hale geldiği iddiasıyla takip
başlatmıştır. Oysaki, tek taraflı olarak kredi cari hesabını kat etmesi yetkisinin bankaya tanınması hükmü
genel işlem koşulu sayılır. (TBK m.20/I). TBK m.20/III fıkra hükmü uyarınca, Genel işlem koşulları içeren
sözleşmeye veya ayrı bir sözleşmeye konulan bu koşulların her birinin tartışılarak kabul edildiğine ilişkin
kayıtlar, tek başına, onları genel işlem koşulu olmaktan çıkarmaz. Bankaya tek taraflı dilediği anda fesih
niteliği içeren hesap kat bildirimi TBK’nın 20 nci maddesindeki genel işlem koşulları ile 4721 sayılı Türk
Medeni Kanunu’nun 2 nci maddesinde öngörülen doğruluk ve dürüstlük kurallarına ilişkin genel ilkeye
aykırılık teşkil eder. Zira, ‘Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz.’ (TMK m.2/2).
Bankanın borçlulara göndermiş olduğu ihtarnamede banka tarafından tek taraflı hesap kat yetkisi kullanılmış
olup hesap özetleri de usulüne uygun gönderilmemiş olduğundan kat ihtarnamesi gönderilmesi yasaya aykırı
olduğunu,İcra dosyasında asıl alacağın nasıl hesaplandığı belli olmadığı gibi, hiçbir şekilde borcu kabul
anlamına gelmemek üzere uygulanan faiz oranı da usul ve yasaya aykırı olduğundan itiraz ettiklerini,takip
alacaklısınca takip tarihinden evvel hesaplanıp talep edilen %52,56 oranındaki faiz miktarı fahiş olup kabulü
mümkün değildir. Fiili uygulanan faiz oranlarının baz alınması gerekirken Merkez Bankasına Bildirilen
Gösterge Faizlerinin Değil, Fiilen Uygulanan Faiz Oranının Belirlenmesi Ve Bu Oran Üzerinden
Hesaplanması Gerektiğini,
Yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle; Haksız ve ispatlanamayan davanın reddine,Müvekkil Şirket’in
…. İcra Müdürlüğü … E.sayılı takibine yapmış olduğu itirazın kabulüne,Davacının icra
inkâr tazminatı hükmedilmesi talebinin reddine,Yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davacı tarafa
yükletilmesine karar verilmesini” talep etmiştir.
Dava, İİK 67 Mad.dayalı olup davalıların hakkındaki icra takibine vaki itirazının iptali istemine ilişkindir. Davacı taraf, …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında 345.694,05 TL asıl alacak, 1.163.058,11 TL işlemiş faiz, 67.211,09 TL BSMV, 680,24 TL masraf, 910,00 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere 1.577.553,49 TL toplam alacağın asıl alacağa % 52,56 oranında temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisi yürütülmek suretiyle ile birlikte tahsili istemli ilamsız icra takibi yaptığı ve fakat davalıların İİK 66 Mad.uyarınca itiraz ederek takibi durdurduğu saptanmıştır. Ayrıca itirazın iptali davasında İİK 67 mad.belirtilen ve hak düşürücü nitelikte olan 1 yıllık süresi içinde açıldığı da tespit olunmuştur.
Davacı tarafça gösterilen deliller toplanmış, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası celp edilmiş, kredi alacağının varlığı ve miktarı açısından yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda rapor alınmıştır.
Bilirkişi dosyaya sunduğu 09/03/2022 tarihli raporda; ” Detayları yukarıda verilen inceleme ve hesaplamalar sonucunda, Davacı banka ile davalı …. arasında 06.01.2016 tarihinde 2.400.000 TL tutarında Genel Kredi Sözleşmesi (GKS) imzalanmış olduğu ,işbu sözleşmede davalı … ve … Holding A.Ş’nin müteselsil kefil olarak imzasını atmış olduğu, işbu GKS ye istinaden davalı borçlu Şirkete BCH kredisi kullandırılmış olduğu görülmüştür. Davacı banka taksitli kredi alacağına ilişkin, davalıların …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyasına yapmış oldukları itiraz nedeniyle sayın mahkemenizce de kabul edilmesi halinde 12.04.2021 takip/talep tarihi itibarı ile tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile 345.694.05 TL asıl alacak 784.100.33 TL işlemiş faiz ve 39.205.02 TL BSMV ve 910.00 TL İh.Hac.Vek. ücreti olmak üzere toplam 1.170.589.64 TL alacaklı olduğu, 345.694.05 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 35.50 oranında temerrüt faizi ve bu faizin %5 BSM nin davalıdan istenebileceği, ancak davacı banka 04.01.2019 tarihinden sonra muaccel olan alacağına değişik oranlarda temerrüt faizi uyguladığı görülmüş olup bankacılık uygulamalarında temerrüt faizi aylar ve yıllar itibarı ile değişkenlik gösteremeyeceğinden takdiri sayın mahkemenizde olmak üzere davacı bankanın değişen gecikme faiz oranlarından yapılan tespitler göre alacaklı olduğu tutarın tespiti, Davacı banka taksitli kredi alacağına ilişkin, davalıların …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyasına yapmış oldukları itiraz nedeniyle sayın mahkemenizce de kabul edilmesi halinde 12.04.2021 takip/talep tarihi itibarı ile tahsilde tekerrür
olmamak kaydı ile 345.694.05 TL asıl alacak 1.163.058.11 TL işlemiş faiz ve 60.917.88 TL BSMV ve 910.00 TL İh.Hac.Vek. ücreti olmak üzere toplam 1.571.260.28 TL alacaklı olduğu, 345.694.05 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 52.56 oranında temerrüt faizi ve bu faizin %5 BSM nin davalıdan istenebileceği ” görüşü bildirilmiştir.
Tüm dosya ve deliller birlikte değerlendirildiğinde açılan dava, itirazın iptali davası olup davacı banka ile davalılardan asıl borçlu …. ile 06/01/2018 tarihinde genel kredi sözleşmesi imzalandığı, diğer davalıların sözleşmeyi müşterek borçlu/müteselsil kefil olarak imzalamış oldukları, kefalet limiti oranında kredi borcundan sorumluluklarının bulunduğu, her ne kadar davalı vekillerince kredi borcunun ipotekle teminat altına alındığı ve bu nedenle ilamsız takip yapılamayacağı ileri sürülmüş ise de getirtilen … 2.İcra Müdürlüğü’nün … E.sayılı takip dosyasının incelenmesinde; ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip olduğu, … no’lu kredilerden kaynaklı borç nedeniyle takip yapıldığı asıl borçlu … Gayrimenkul Yatırım Dan.İnş. Ve Ticaret A.Ş. olduğu, ipoteklerin bu borçlu yararına verildiği, bu takipteki kredi borçları ile somut davadaki kredi borçlarının aynı olmadığı gibi … Gayrimenkul Yatırım Dan.İnş. Ve Ticaret A.Ş.’nin iş bu dosyada taraf sıfatının olmadığı, ayrıca iş bu davaya konu ….İcra Müdürlüğü’nün … E.sayılı takip dosyasında verilen ihtiyati haciz kararının İstinaf incelemesi sırasında İstanbul BAM 14.HD’nin 04/11/2021 tarihli kararında ” belirtilen ipoteklerin takip konusu borç nedeniyle verilmediği ve alacağın ipotekle teminat altına alınmadığına ilişkin ilk derece mahkemesinin kararında bir isabetsizlik bulunmadığından ” tespitinde bulunmuş olup iş bu davaya konu kredi alacağının ipotekle teminat altına alınmamış olduğu sabittir.Kredi borçlarının ödenmemesi nedeniyle davacı banka tarafından ihtarname keşide edilmiş, ihtarnameye davalılarca itiraz edilmiş olup 15/03/2021 tarih itibariyle davacı bankanın fiilen uyguladığı akdi faizin % 50 fazlasının ilavesi ile % 35,50 oranında temerrüt faizi talep edilebileceği fazlaya ilişkin istemin reddedilmesi gerektiği, bilirkişi raporunda belirlenen alacak kalemleri üzerinden açılan davanın kısmen kabulüne karar vermek gerektiği anlaşılmış ayrıca dava konusu likit yani belirlenebilir olup davacı tarafça talep edilip davalılarda haksız olduğundan kabul edilen asıl alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatına hükmetmek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında davalıların yaptıkları itirazların iptali ile takibin 345.694,05 TL asıl alacak, 784.100,33 TL işlemiş faiz, 39.205,02 TL BSMV, 680,24 TL masraf ve 910,00 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere 1.170.589,64 TL toplam alacağın asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek %35,50 oranında temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisi yürütülmek suretiyle devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Kabul edilen asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince 79.962,97 TL nispi harçtan peşin alınan 19.052,90 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 60.910,07 TL harcın davalılardan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 19.120,70 TL ( 59,30 TL BH, 19.052,90 TL PH, 8,50 TL VH ) harcın davalılardan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
4-Davacının yaptığı bilirkişi ücreti 1.500,00 TL, tebligat gideri 133,85 TL toplam 1.633,85 TL’nin red ve kabul oranına göre kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 1.209,04 TL’nin davalılardan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık ücret tarifesi hükümleri gereğince hesaplanan 73.770,64 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık ücret tarifesi hükümleri gereğince hesaplanan 36.937,47 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALILARA VERİLMESİNE,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/06/2022

Başkan … Üye … Üye … Katip …