Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2021/383 Esas
KARAR NO :2023/780
DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:31/05/2021
KARAR TARİHİ:16/11/2023
Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı … arasında 9.03.2019 imza tarihli Çerçeve Sözleşme ve … adlı Genel Şartlar Sözleşmesi akdedildiğini, sözleşme gereğince Müvekkili şirketin, Davalı Şirket’in sahip olduğu …isimli internet sitesinde kullanılan bir karşılaştırma platformu yazılım geliştirme işini üstlendiğini, müvekkili şirketin bahsi geçen sözleşme kapsamında 29.03.2019 Tarihli 1 Numaralı Kapsam Artışı İş Emri, 01.04.2019 Tarihli 2 Numaralı Kapsam Artışı İş Emri, 01.04.2019 Tarihli 3 Numaralı Kapsam Artışı İş Emri, 24.07.2019 Tarihli 4 Numaralı Kapsam Artışı İş Emri, 24.07.2019 Tarihli 5 Numaralı Kapsam Artışı İş Emri ve 02.09.2019 Tarihli 6 Numaralı Kapsam Artışı İş Emri ile Davalı tarafından talep edilen karşılama platformu yazılım hizmetlerini sunduğunu, taraflar arasında akdedilen işbu sözleşmelerden doğan ve üzerine düşen tüm yükümlülüklerin, Müvekkili Şirket tarafından eksiksiz ve süresinde yerine getirildiğini, ifa edilen hizmetler karşılığı düzenlenen faturaların davalı şirket tarafından itirazsız olarak kabul edildiğini ve ticari defter ve kayıtlarına işlendiğini, bahsi geçen Sözleşmeler uyarınca Müvekkili şirket tarafından davalı şirkete sunulan hizmetler karşılığı düzenlenen 01.04.2020 tarihli ve 294.000,00 TL bedelli, 01.07.2020 tarihli ve 294.000,00 TL bedelli, 01.12.2020 tarihli ve 185.000,00 TL bedelli üç fatura ödenmediğini, davalı şirketin ödenmeyen faturalar nedeniyle temerrüde düştüğünü, bu süreçte davalı şirketin ortaklık yapısında değişikliğe gidildiğini, şirket yönetiminde yer alan bir kısım kişilerin değiştiğini, bunun yanı sıra faaliyet merkez adresini peş peşe değiştirmeye başladığını ve davalıya ulaşılamadığını, müvekkili şirketin bedellerini tahsil edemediği 01.04.2020 tarihli ve 294.000,00-₺ bedelli, 01.07.2020 tarihli ve 294.000,00 -₺ bedelli, 01.12.2020 tarihli ve 185.000,00-₺ bedelli toplam üç adet ödenmemiş fatura alacağının tahsili amacıyla 21.01.2021 tarihinde …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas numaralı dosyası ile ilamsız yolla icra takibi başlattığını, davalı şirketin dosya borcuna ve yetkiye itirazı nedeniyle icra takibinin 04.03.2021 tarihinde durdurulduğunu, zorunlu ara buluculuk faaliyetlerinden sonuç alınamadığını, davalı şirket tarafından icra takibine yapılan itiraz sonrasında takip konusu borca mahsuben 08.03.2021 tarihinde 100.000,00-₺ ve 19.03.2021 tarihinde 150.000,00-₺ olmak üzere toplam 250.000,00-₺ müvekkili şirkete haricen kısmi ödeme yapıldığını, bu nedenlerle davalı şirketin …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin, haricen ödenen 250.000,00-₺’ nın TBK md. 100/1 uyarınca faiz ve masraflar sonrası davalıdan olan 598.675,96-₺ ana para alacağı yönünden takibin devamına, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasına haksız itiraz nedeniyle alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere davalının icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine ayrıca davalı şirketin mal kaçırma, adres değiştirme, mallarını gizleme kastı ile hareket etme ihtimaline binaen 598.675,96-₺ ana para borcunu karşılayacak miktarda menkul ve gayrimenkul mallarıyla, üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; davaya konu faturalar ve mutabakat formları hakkında taraflar arasında ihtilaf bulunduğunu, taraflar arasında imzalanan çerçeve sözleşme ile birlikte davacı tarafından tedarik edilecek yazılımın sağlanmasına mütevellik bir bedel ödeneceğini, ancak müvekkili şirketin sözleşmeden kaynaklı yükümlülüklerini ve edimlerini yerine getirmesine rağmen davacı şirketin sözleşmeye aykırı hareket ettiğini ve yükümlülüklerini yerine getirmediğini, davacı şirket tarafından tedarik edilecek yazılımın istenilen seviyeye ulaşmadığını, ihtiyati hacze konu 03.05.2021 tarihli 523.000,00 Türk lirası bedelli mutabakat formunda “Mutabık Değiliz” şeklinde beyanda bulunulduğunu söz konusu mutabakat formunda tarafların imzasının bulunmadığını, mutabakat mektubunun geçerliliğinin; ıslak kaşe imzalı olmasına, huzurda imzalanmış olmasına ve imzalayanın sirkülerdeki yetkisine bağlı olduğunu, davacı şirket tarafından dosyaya ibraz edilen mutabakat formunda bahsi geçen şartların yerine getirilmediğini, bu haliyle söz konusu mutabakat formunun hukuken geçerlilik arz etmediğini, müvekkili şirket tarafından yapılan kısmi ödemelerin amacının davacı şirketin yazılım sistemini onarmak ve bakımını gerçekleştirmek için uğraşması ve icra tehdidinin önüne geçilmesi olduğunu, 9.03.2019 imza tarihli Çerçeve Sözleşmesi gereğince davacı şirket tarafından hazırlanan yazılımın çalışmadığını ve müvekkili şirket tarafından kullanılamadığını bu haliyle davalı şirketin sözleşmeden doğan edimlerini yerine getirmediğinin açık olduğunu, müvekkili şirket tarafından davacı şirkete 8.575.028,50-₺ ödeme yapıldığını, ancak davacı şirketin yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle müvekkili şirketin zarara uğradığını, ve ticari itibarının zedelendiğini, müvekkili şirket tarafından sözleşmeden kaynaklı yükümlülüklerin yerine getirilmemesinden bahisle …. Noterliği ‘nin … Yevmiye Numaralı 22.06.2021 tarihli ihtarnamesi ile davacı şirkete bildirim yapıldığını, müvekkili şirketin yapmış olduğu ödemeler dikkate alındığında müvekkil şirketin mezkur sözleşme gereği icra tehlikesi ile karşı karşıya kalmaması için yapmış olduğu ödemelerin miktarı da dikkate alındığında, Müvekkili şirket tarafından yapılan ödemeler ve dava konusu miktar dikkate alındığında söz konusu ihtiyati haczin haksız ve hukuka aykırı olduğundan bahisle davanın reddini talep etmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların; taraflar arasında imzalanan sözleşme gereğince davalı tarafın faturalardan kaynaklı borcu olup olmadığı, varsa miktarının ne olduğu, 08/03/2021 tarihli mutabakat formundan sonra davalı tarafça yapılan ödemelerin takip borcundan tenzili halinde fatura alacağının miktarının ne olduğu, tarafların yükümlülüklerini yerine getirip getirmedikleri, ayıplı ifa olup olmadığı, faiz, borç ve vekalet ücreti alacağı bulunup bulunmadığı, 02/05/2021 tarihli mutabakat formuna verilen cevabi yanıtın icra takibine etkisinin ne olduğu, takibe yapılan itirazın haklı olup olmadığı, faizin türü ve başlangıcının ne olduğu, icra inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığının tespitine ilişkin olduğu anlaşıldı.
DELİLLER;
Davalı şirketin ticaret sicil kaydı dosyaya celp edilmiştir.
…. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı dosyası celp edilmiş, dosyanın incelenmesinde, davacı şirketin davalı aleyhine 824.354,98-₺ alacağın tahsili için ilamsız icra takibine geçtiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, itirazın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası uyap üzerinden celp edilmiş, dosyanın incelenmesinde dosyamız davalısı tarafından dosyamız davacısına karşı açılan kurum zararının tahsili ile manevi tazminat istemine ilişkin olduğu görülmüş, bu dosyanın bekletici mesele yapılmasına ilişkin talebin fatura alacağının tahsili talebi ile başlatılan takibe yapılan itirazın iptaline ilişkin dosyamızda bekletici mesele yapılmasını gerektirir bir durum bulunmadığı anlaşıldığından reddine karar verilmiştir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraf defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılmasına ilişkin aldırılan 04/06/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacının alacağına konu ilişkinin (sözleşmenin konusu itibari ile) teknik bir içeriğe ilişkin olduğu, bu bağlamda davacının akdi bu teknik gereklere uygun olarak yerine getirip getirmediğinin tespiti bakımından konusunda uzman bir bilirkişinin tespitine ihtiyaç duyulabileceği, heyetimizde ise bu teknik bilgiye sahip bilirkişinin bulunmadığı, işbu davaya konu ihtilafların sebebinin davacı … tarafından tedarik edilecek yazılımın istenilen seviyeye ulaşmaması olması olarak gösterilmiş olduğu, davalı taraf ticari defter kayıtlarına göre, 2020 yılı sonu ve takip tarihi itibarı ile davacı tarafa 773.000.TL borçlu olduğu, takip tarihi itibariyle taraf ticari defterlerinin birbirini teyit ettiği, takipten sonra ve itirazın iptali davası açılmadan önce davalı tarafça yapılan toplam 250.000,00 TL ödemenin davacı tarafça ticari defterlerinde asıl alacaktan düşüldüğü, takip talebi ve ödeme emrinde TBK 100.madde gereği kısmi ödemelerin öncelikle faiz ve ferilerinden mahsup edileceğinin bildirildiği, buna göre kısmi tahsilatların asıl alacaktan düşülmesi sonucu davacı tarafın dava tarihi itibariyle alacağının 577.788,59 TL olduğunu; kısmi tahsilatların öncelikle ferilerden düşülmesi ile yapılan hesaplamada davacının dava tarihi itibariyle talep edebileceği alacağın 644.845,67 TL olduğunu bildirmiştir.
Bilirkişi heyetine bilişim uzmanı eklenmek suretiyle yerinde inceleme yaptırılmış, bilişim uzmanı ve taraf şirketleri yönetim kurulu başkanları ve vekillerinin katılımı ile tutulan 16/03/2023 tarihli yerinde inceleme tutanağında; davalı vekili özetle; davaya konu yazılımın sistemdeki ayıpların davacı tarafça düzeltilmemesi sebebiyle müvekkili şirket tarafından aktif olarak kullanılan cihazlar üzerinden davaya konu yazılımların depo ettirildiği, depo ettirilen yazılımların ise kayıtlarının müvekkili şirkette bulunmaması sebebiyle yeni belirlenecek günde incelemeye sunulabileceğini belirtmiş, davacı vekili ise davacı tarafından davalıya teslim olunan yazılımların tamamının davalıya ait microsoft azure cloud platformu üzerinden teslim olunduğu, davalının yazılımın hatalı ve çalışmadığını iddiasını yazılımı ibraz etmeyerek ve incelemeye hazır etmeyerek iddialarını ispat edemedikleri ve ibrazdan kaçınmış olduklarını yeni delil ibrazına muvafakatleri olmadığını beyan etmişler, akabinde sunulan 08/04/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; yapılan Ödemelerin Anaparadan TBK 100 Mad. Gereği Mahsubu sonucu, Davacı tarafın 21.01.2021 takip tarihi itibarı ile 773.000,00 TL. fatura alacağı ve 19.335,95 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 792.335,95 TL. alacak hesaplandığı, Davacı tarafın 31.05.2021 dava tarihi itibarı ile 625.735,40.TL asıl alacak * 20.962,14 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 646.697,54.TL alacak hesaplandığı, yapılan Ödemelerin Toplam Alacaktan Mahsubu sonucu, Davacı tarafın 21.01.2021 takip tarihi itibarı ile 773.000,00 TL. fatura alacağı ve 19.335,95 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 792.335,95 TL. alacak hesaplandığı, Davacı tarafın 31.05.2021 dava tarihi itibarı ile 625.749,06.TL asıl alacak ve 20.962,59 TL işlemiş faiz olmak üzere 646.711,65.TL alacak hesaplandığı, İtirazın iptali davasına konu olan alacağın tahsili bakımından edimlerin davacı tarafından yerine getirilmiş olup olmadığı önem arzettiğinden ve bu hususun teknik bir meseleye ilişkin olduğu, bu teknik yöndeki ihtilaf aydınlığa kavuşturulmadan sonuca varılması da mümkün olamayacağını bildirilmiştir.
Davalı tarafça tekrardan yerinde inceleme talep edilmiş ve davacı tarafça bilirkişi raporuna beyan dilekçesinde davalıya ihtarat yapıldığından bahisle tekrardan süre verilmesi talebinin reddi istenilmiş ise de; dosyanın incelenmesinde davalıya yapılan ihtarın HMK 291.maddesi gereğince yapıldığı ancak bilirkişiler tarafından yapılan incelemenin keşif olarak yapılmadığı anlaşıldığından davalı tarafça yazılımın incelemeye hazır hale getirildiği bildirilmekle dosyanın önceki ara karar gereği aynı bilirkişi heyetine tevdiine karar verilmiş ise de; bilişim uzmanı ve taraf vekillerinin katılımıyla davalı şirketin dava konusu yazılımı incelemeye hazır hale getirmediği ve bu nedenle davalı şirket adresine inceleme yapılmak üzere gidilmesine gerek olmayıp ilgili yazılım üzerinde davalının ileri sürdüğü kusur ve eksikliklerin tespitine yönelik incelemenin imkansızlık nedeniyle yapılamadığı, davalı şirketin yedinde mevcut olup ancak sildiğini beyan ettiği yazılımı ikinci kez incelemeye hazır hale getirmemiş olması karşısında inceleme yapılmadığına ilişkin 02/08/2023 tarihli tutanağın düzenlendiği, akabinde sunulan 23/08/2023 tarihli bilirkişi raporunda daha önceki kök ve ek raporda yer alan görüşlerin değişmediğinin bildirildiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Dava, taraflar arasında imzalan 29/03/2019 tarihli çerçeve sözleşme kapsamında düzenlenen fatura alacağının tahsili talebiyle başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı tarafça davalı şirketin …isimli internet sitesinde kullanılan bir karşılaştırma platformu yazılım geliştirme işinin üstlenildiği ve buna ilişkin takibe konu 3 adet faturanın düzenlenildiği, takibe konu faturaların davalı tarafın kayıtlarına işlenildiği, tarafların 2020 yılına ilişkin BA-BS kayıtlarının birbiriyle miktar ve adet olarak uyumlu olduğu, nitekim dosyaya sunulan 31/03/2021 ve 03/05/2021 tarihli mutabakat formlarında da cari hesap borcunun borca mahsuben yapılan ödemeler değerlendirildiğinde yerinde olduğu, esasen davalı tarafça her ne kadar başlangıçta mutabakat kabul edilmemiş ise de kendi kayıtlarına göre de dava konusu faturaların kayıtlarına işlendiği yaptırılan bilirkişi incelemesi ve dosya kapsamından tespit edilmiştir. Davalı ayıp savumasında bulunmuş olup hizmetin verilmediğini değil ayıplı olarak verildiğini iddia ettiğine göre ispat yükü kendi üzerindedir. Sistemin çalışmadığı ve bakımların yapılmadığına yönelik ayıp savunmasının ispatı için davalı tarafa talebi doğrultusunda iki kez süre verilmesine rağmen yazılımın hazır edilmeyerek ispat yükünün yerine getirilmediği görülmüştür. Kaldı ki dava tarihinden önce ayıpla ilgili bir bildirim yapıldığı iddia ve ispat edilmemiş olup davalının göndermiş olduğunu beyan ettiği …. Noterliği’nin 22/06/2021 tarihli ihtarının da dava tarihinden sonraki bir tarihe ait olduğu süresinde olmadığı görülmüştür. Takip tarihi ile dava tarihi arasında yapılan ödemelerin TBK 100.madde gereği mahsubu sonucu yapılan hesaplamada davacının asıl alacak talebi yönünden davasında haklı olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dava, İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi faturadan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu, bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen miktarın % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesine karar verilerek davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM /Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE,
598.675,96 TL asıl alacak yönünden davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takibe vaki itirazının iptaline, takibin asıl alacak yönünden devamına ; Asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 Sayılı kanunun 2/2. Maddesi gereğince Merkez Bankasının kısa vadeli krediler için ön gördüğü değişen oranlarda avans faiz oranı uygulanmasına,
2-Asıl alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 119.735,19 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 40.895,55-₺ nispi karar ve ilam harcının peşin alınan 6.102,12-₺ harçtan mahsubu ile eksik 34.793,43-₺ harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılarken yatırılan toplam 6.169,92-₺ (59,30TL BVH, 8,50TL VSH, 6102,12TL peşin harç, ) harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yargılama aşamasında yapılan toplam 3.249,10 TL (249,10 TL tebliğler ve posta, 3.000,00 TL bilirkişi ücreti) yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 89.814,63TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Arabuluculuk görüşmelerinde arabulucuya 1.320,00 TL ödeme yapılmasına karar verildiği, ödemenin suçüstü ödeneğinden ödendiği anlaşıldığından 1.320,00 TL arabuluculuk ücreti’nin 6325 sayılı hukuk uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu madde 18/A-11 ve 118/A-13’e göre davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzünü karşı; 6100 sayılı HMK’nun 342. ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile veya HMK 348. maddesi gereğince istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvurma hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize verecekleri bir cevap dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri cevap dilekçesi ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/11/2023
Başkan …
e- imza
Üye …
e- imza
Üye …
e- imza
Katip …
e- imza