Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/38 E. 2023/458 K. 15.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/38
KARAR NO:2023/458

DAVA:Menfi Tespit
DAVA TARİHİ:17/01/2021
KARAR TARİHİ:15/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı … arasında 30/03/2013 tarihinde adi ortaklık yapıldığını, bu ortaklık karşılığında lehtarın … olduğu, üzerinde miktar yazılı olmayan açık bir bono verdiğini, tarafların 01/08/2014 tarihinde ayrılarak aynı tarihli protokolü imzaladıklarını, protokolün 5.maddesinde yer alan ve davaya konu boş senedin …’tan talep edildiğini, kendisinin senedi bulamadığını beyan ettiğini, tanıklar huzurunda hiçbir alacak ve borç kalmadığına ilişkin protokolün imzalandığını, … 30. Noterliği’nin 04/08/2014 tarihli protokol ile …’ın müvekkilini ibra ettiğini, daha sonra müvekkilinin kendisine teminat olarak verdiği senedin üzerine 4.000.000,00 TL yazılarak üçüncü kişilere cirolandığını, senedin önce … ondan da …’a geçtiğini, en son lehtar olan …’ın ihtiyati haciz kararı alarak …. İcra Müdürlüğü’nün … ( Yeni Esas No: 2020/…) Esas sayılı dosyası ile takibe konulduğunu, haciz baskısı ile 10.000,00 TL para tahsilatı yapıldığını, davalılar tarafından başlatılan icra takibi üzerine borca ve imzaya itiraz edilmiş ise de; …. İcra Mahkemesi tarafından imza itirazının reddedildiğini ve kararın kesinleştiğini, müvekkili tarafından dava konusu senet üzerindeki imza ve yazıların kendisine ait olmadığı, davalı … tarafından müvekkiline teslim edilmeyen senedin farklı bir senet olduğu beyan edildiğinden dava konusu senet üzerinde imza incelemesi yapılması talep edilmekte olup …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına konu 01/08/2015 tanzim ve 15/01/2016 vade tarihli 4.000.000,00 TL bedelli senedin müvekkili yönünden borçlu olunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili ön inceleme duruşmasındaki beyanında davayı 4.000.000,00 TL üzerinden açtığını bildirmiş olup adli yardım talebi kabul edilerek dosya heyete tevdi edilmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle: davacının daha önce imza itirazı üzerine …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2017/… Esas sayılı dosyasında açılan davada davanın reddine karar verildiği, kararın kesinleştiği, davacı tarafından davalılar hakkında sahte senet düzenlemek ve kullanmak suçundan yapılan şikayet üzerine …CBS’nin 2017/… Soruşturma sayılı dosyasındaki şikayeti hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, senet üzerindeki imzanın davacıya ait olduğunun mahkeme kararı ile sabit olduğunu, takibe konu senedi ticari ilişki nedeniyle davalı …’den müvekkilinin teslim aldığını, davaya konu senedin davacı tarafça iddia olunan protokol ve ibranamelerin düzenlendiği tarihten sonraki bir tarihte düzenlendiğini, davacının senet nedeniyle sorumluluklarından kurtulmak için imzaya itiraz ederek ve şikayette bulunarak takibin semeresiz kalması için uğraştığını, daha sonra üzerine kayıtlı taşınmazı …’a devrettiği tespit edildiğinden tasarrufun iptali için hakkında 06/10/2020 tarihinde dava ikame edildiğini, bu dava açılana kadar herhangi bir talepte bulunmamışken müvekkilinin alacağını tahsil etmesini güçleştirmek için bu davanın açıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini, kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle: taraflar arasındaki ortaklık ilişkisinin sonlanmasının ardından davacı üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediği gibi adli makamlar önünde çelişkili beyanlarda bulunarak yasal süreci sekteye uğratmaya çalıştığını, davacının daha önce imza itirazı üzerine …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2017/… Esas sayılı dosyasında açılan davada davanın reddine karar verildiği, kararın kesinleştiği, davacı tarafından davalılar hakkında sahte senet düzenlemek ve kullanmak suçundan yapılan şikayet üzerine İstanbul CBS’nin 2017/… Soruşturma sayılı dosyasındaki şikayeti hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, davaya konu senedin davacı tarafça iddia olunan protokol ve ibranamenin düzenlendiği tarihten sonraki bir tarihte tanzim edildiğini, menfi tespit davasında kural olarak ispat yükü davalı alacaklıda olduğunu, davacı tarafça hukuki ilişki kabul edilmekle bu ilişkinin sona erdiği ve senedin geçersiz kaldığı ileri sürüldüğünden ispat külfetinin davacı borçluya düştüğünü belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …’e dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olup süresi içerisinde cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER;
… 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne müzekkere yazılarak … Esas sayılı dosya uyap üzerinden celp edilmiştir.
… 30. Noterliği’ne müzekkere yazılarak 04.08.2014 tarih ve … yevmiye nolu ibranamenin onaylı sureti celp edilmiştir.
…. İcra Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak … Esas sayılı dosya aslı celp edilmiştir. Gönderilen senet aslı mahkeme kasasına alınmıştır.
…. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne müzekkere yazılarak 2017/… D.İş sayılı dosya uyap üzerinden celp edilmiştir.
… CBS’ye müzekkere yazılarak 2020/… Soruşturma sayılı dosya uyap üzerinden celp edilmiştir.
…. İcra Hukuk Mahkemesi’ne müzekkere yazılarak 2017/… Esas sayılı dosya aslı celp edilmiştir. Gönderilen belge ve imza yazı asılları mahkeme kasasına alınmıştır.
İstanbul CBS Sahtecilik ve Dolandırıcılık Bürosu’na müzekkere yazılarak 2017/… Soruşturma sayılı dosya uyap üzerinden celp edilmiştir.
… Mobilya A.Ş’ye müzekkere yazılarak dava konusu; 01/08/2014 tarihli protokol aslı celp edilmiştir.
Davalı vekili tarafından 04/10/2022 tarihinde Mahkememiz dosyasına sunulan 16/08/2018 tarih 40.000,00TL bedelli 4 adet senet aslı ve 16/08/2017 tarihli 30.000,00TL bedelli 1 adet senet aslı olmak üzere toplam 5 adet senet aslı mahkememiz kasasına alınmıştır.
Davalı … vekili tarafından 09/02/2023 tarihli duruşmada sunulan; 03/09/2015 tarihli ibraname başlıklı belge aslı mahkememiz kasasına alınmıştır.
… Tapu Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak …İnşaat Gıda Temizlik Maddeleri İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti adına kayıtlı olan … İlçesi … Mah. 130 Pafta, 1674 Ada 4 Parselde kayıtlı taşınmazın ipotek kayıtları celp edilmiştir.
…. İcra Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak 2020/… Esas sayılı dosya uyap üzerinden celp edilmiştir.
…. İcra Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak … Esas sayılı dosya uyap üzerinden celp edilmiştir.
… 3. İcra Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak 2019/… Esas sayılı dosya uyap üzerinden celp edilmiştir.
…. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne müzekkere yazılarak … Esas sayılı dosya uyap üzerinden celp edilmiştir.
İstanbul CBS’ye müzekkere yazılarak 2022/… Soruşturma sayılı dosya uyap üzerinden celp edilmiştir.
…. Ağır Ceza Mahkemesi’ne müzekkere yazılarak … Esas sayılı dosya uyap üzerinden celp edilmiştir.
Dava kambiyo senedinden kaynaklı takibe konu bonodan dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Davacı tarafça imza inkarında bulunulduğundan mahkememizce belge aslı celp edilerek yaptırılan bilirkişi incelemesinde 28/02/2022 tarihli raporda; davaya konut senet üzerindeki imzanın davacı …’in el ürünü olmadığı kanaatine varıldığı bildirilmiş olup, daha önce …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2017/… Esas sayılı dosyasında yaptırılan bilirkişi incelemesinde; imzanın davacı …’e ait olduğu rapor edildiğinden itirazlar üzerine dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş olup 19/12/2022 tarihli bilirkişi raporunda; davaya konu senetteki imzaların davacının el ürünü olup olmadığı hususunda bir tespite gidilemediği bildirilmiştir. Oluşan çelişki nedeniyle dosya imza incelemesi için Adli Tıp Kurumu’na gönderilmiş, Adli Tıp Kurumu 22/03/2023 tarihli raporunda davaya konu senetteki imzanın davacı …’in el ürünü olduğunu bildirmiştir.
Davalı … vekili 15/02/2023 tarihli dilekçesi ile; cevap dilekçesini ıslah etmiş olup ıslah dilekçesi ile sunduğu cevap dilekçesinde davacı ile müvekkili arasında ortaklık anlaşmasının 30/03/2013 tarihinde imzalandığını, bu ortaklık kapsamında beş farklı yerde davacı adına … bayisi açıldığını, bayilik veren … firması tarafından teslim edilecek ürünler ve taraflar arasında doğacak cari hesap borçları karşılığında teminat istendiğini, ortaklık protokolünün imzalanmasının ardından müvekkilinin 30/03/2013 tarihinde … Yer Kaplamaları … A.Ş ile … arasında akdedilen iş yeri kira sözlemesindeki kira bedellerinin tamamına müteselsil kefil olarak imza attığını, davacının bir kısım borçlarına 2.000.000,00 TL’ye kadar müteselsil kefil ve müşterek borçlu olmak amacıyla kefaletname verdiğini, 08/04/2013 tarihli Resmi Senetle müvekkilinin sahibi olduğu …İnşaat Gıda …. Ltd. Şti adına kayıtlı … İlçesinde bulunan 1674 ada 4 parseldeki taşınmazın 103/183 payı üzerine davacının her türlü borçlarına teminat olmak üzere … ……. A.Ş, … Yer Kaplamaları …. A.Ş lehine 250.000,00 TL bedelli ipotek verdiğini, 20/01/2014 tarihinde davacının … Pazarlama … A.Ş’den aldığı emtiaya ilişkin fatura borçlarına 500.000,00 TL’ye kadar süresiz kefaletname verdiğini, taraflar arasında imzalanan 01/08/2014 tarihli sözleşmeye göre ortaklık ilişkisinin sona ererken müvekkilinin ortaklık adına borçlandığı kefalet ve ipoteğin en geç 2015 yılı Ağustos ayına kadar fek edileceği konusunda davacının edim yükümlüsü haline geldiğini, ortaklığın sona ermesinin ardından davacı tarafından protokoldeki 8.maddede belirtilen ipotek ve şahsi kefalete ilişkin yükümlülük yerine getirilmediğinden ve davacının müvekkiline olan 650.000,00 TL’lik borcu da ödenmediğinden davaya konu senedin müvekkiline teslim edildiğini, dava konu senedin düzenleme sebebinin davacının imzasını içerir 03/09/2015 tarihli belge ile; ” …Ltd. Şti’nin ipoteklerini, …’ın şahsi kefaletlerini kaldırmadığım ve ortaklıktan ayrılış bedeli olan 1.000.000,00 TL’den kalan 650.000,00 TL borcumu ödeyemediğim takdirde …’ın bu senedi istediği gibi kullanabileceği..” şeklinde ifade edildiğini, davacının bahsettiği ve protokolün 11.maddesinde hükümsüz hale gelen senedin işleme konulduğu ifade edilmişse de; bu senedin davacı tarafından icra dosyasına ve …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2017/… Esas sayılı dosyasına ibraz edilen 30/03/2013 tanzim tarihli keşidecisi … ve miktar kısmı boş olan senet olduğunu, davaya konu senedin tanzim tarihi 01/09/2015 olup ibraname ve protokolün tanzim edildiği tarihten sonraki bir tarihte düzenlendiğini, bu senedin düzenlenme sebebinin de 03/09/2015 tarihli belge ile ortaya konulduğunu, davacının bu belgede ikrar ettiği borcun müvekkiline ödenmediği gibi ipotek ve şahsi kefaletlerin Ağustos 2015’e kadar fek ve iade edileceği şeklindeki yükümlülüğün de yerine getirilmediğini, bu nedenle kambiyo senedi işleme konularak borçlarından dolayı …’a ciro edildiğini, davacı tarafından resmi belgede sahtecilik suçu işlendiğinden bahisle suç duyurusunda bulunulmuş olup …CBS’nin 2017/… Soruşturma sayılı dosyasında KYOK kararı verilmesine rağmen tekrardan yapılan evrakta sahtecilik ve bedelsiz kullanma suçu nedeniyle davalılar hakkında yapılan şikayet nedeniyle başlatılan … CBS’nin 2020/… Soruşturma sayılı dosyasında yetkisizlik kararı verilerek İstanbul CBS’nin 2022/… Soruşturma sayılı dosyasında davacının 10/03/2022 tarihli ifadesinde senedin imzalı ancak içerisinin boş olduğunun ikrar edildiğini, bu bakımdan imza incelemesine dahi gerek kalmadığını, davacının hükümsüz hale geldiğini beyan ettiği senedin icra takibine konu senet olmamakla birlikte senet üzerindeki imzalarında davacı el ürünü olduğunun tartışmasız olduğunu, dava açılmasının tek sebebinin davacıya tasarrufun iptali talebi ile açılan davanın sürüncemede bırakılması olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Islah dilekçesi ile sunulan cevap dilekçesi davacıya tebliğ edilmiş olup davacı vekili beyan dilekçesinde; ıslahın kötü niyetli ve davayı uzatmaya yönelik yapıldığını, iki tarafında dayandığı ve içeriğini kabul ettiği protokol ve ibranameden tarafların birbirinden alacak ve borçlarının kalmadığını, ıslahın kötü niyetli olduğuna karar verilmesini, aksi halde HMK 178.madde gereği teminat takdir edilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekilinin ıslah dilekçesi suretiyle sunmuş olduğu cevap dilekçesinde bahsetmiş olduğu dosyalar celp edilmiş olup; İstanbul CBS 2022/… Soruşturma sayılı dosyasında davacının şikayeti nedeniyle KYOK kararı verildiği, …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında … (… Yer Kaplamaları ) tarafından kefaletten kaynaklı alacak talebi ile … ve …’a açılan davada davanın kabulüne karar verildiği, …. Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında dava dışı bir olayla ilişkili dolandırıcılıktan davalı … hakkında ceza verildiği, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında başlatılan takipte alacaklının … Yer Kaplamaları, borçlunun … olduğu … 3. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosyasında alacaklının … Yer Kaplamaları, borçlunun … ve … olduğu görülmüştür. Yine dosya kapsamında celp edilen davaya konu …. İcra Müdürlüğü’nün … (Yeni Esas No:2020/… ) Esas sayılı dosyasında alacaklının … borçlunun …, …, … olduğu, …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2017/… Esas sayılı dosyasında davacı … tarafından açılan imza itirazına ilişkin davanın imza …’e ait olduğundan reddedildiği, …’ın sahibi olduğu …İnşaat adına kayıtlı 1674 ada 4 parselle ilgili ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında takip yapıldığı taşınmazın 2019 yılında satışına gidildiği ve taşınmaz üzerinde … … ile … lehine 08/04/2013 tarihinde konulan ipoteğin kaldırılmamış olduğu görülmüştür.
Somut olayda davacı tarafça ilk olarak davaya konu senetteki imzaya itiraz edilmiş olup ayrıca davalı …’a verilen boş senedin kullanıldığı iddia edilmiştir. Davacının bedelsiz senedi kullanma ile ilgili yapmış olduğu şikayetler hakkında KYOK kararları verilmiş davalı ise 01/08/2014 tarihli protokole konu edilen senedin 30/03/2013 tanzim tarihli senet olduğunu davaya konu senedin protokol ve ibra sonrası düzenlendiğini ileri sürmüştür.
Kambiyo senedindeki imzanın davacı borçluya ait olduğu yönündeki ispat yükü, senedi elinde bulundurup icra takibine girişen ve senette yer alan imzanın borçluya ait olduğunu iddia eden davalı alacaklıya düşmektedir. (HGK’nun 24.06.2020 tarih, 2017/19-829 Esas, 2020/471 Karar)
Dava konusu bono üzerindeki imzanın davacının el ürünü olduğu mahkememizce aldırılan ATK raporu ile tespit edilmiş,raporun mukayese belgeler açısından teknik açıdan yeterli incelemeyi içerdiği ve hüküm kurmaya elverişli bulunduğu görülmüştür.
İmzanın sahteliği dolayısıyla borçlu olunmadığının tespiti talebi ile açılan menfi tespit davasında HMK 211.maddesi kapsamında gerekli inceleme yapılarak bilirkişi raporu alınmış ve aldırılan raporda imzanın davacı el ürünü olduğu tespit edilmiş olduğundan davacı iddiasında haksız bulunmuştur. Davacı aynı zamanda senedin ticari ilişki kapsamında bedelsiz olduğu savunmasında bulunmuş ise de bu iddiasını HMK 200. maddesi gereği yazılı delille ispatlayamamış, bedelsiz senedin takibe konması suç oluşturduğundan HMK 226/1-c maddesi gereği davacıya yemin teklif etme hakkı hatırlatılmamışken davalı … vekili cevap dilekçesini ıslah etmek suretiyle sunmuş olduğu 03/09/2015 tarihli belgede; “01/09/2015 tarihinde vermiş olduğum 4.000.000,00 TL’lik senedi …Ltd. Şti’nin ipoteklerini, …’ın şahsi kefaletlerini kaldırmadığım ve ortaklıktan ayrılış bedeli olan 1.000.000,00 TL’den kalan 650.000,00 TL borcumu ödeyemediğim takdirde …’ın bu senedi istediği gibi kullanabileceğini peşinen kabul ediyorum.” yazılı olduğu ve bu belgedeki yükümlülüklerin davacı tarafça yerine getirilmediğine ilişkin savunmasında bulunarak ispat yükünü üzerine almıştır. Davalı … vekilinin bildirmiş olduğu deliller toplandığında tapu kaydı üzerinde ipoteğin devam ettiği, ….Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında … (…) tarafından alacak talebi ile açılan davanın kabulüne karar verildiği görülmüştür. 03/09/2015 tarihli belgede belirtilen ipoteğin kaldırılmadığı, celp edilen tapu kaydından anlaşıldığı gibi ipotekli taşınmazın satışı için …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından satışa gidildiğinin şerh düşüldüğü görülmüştür.
Davacı vekili 11/05/2023 tarihli duruşmadaki beyanında; “Davalı vekili tarafından sunulan 03/09/2015 tarihli ibraname başlıklı belgeye dayalı olarak davalı vekili ıslah dilekçesinde 3 adet itiraz konusuna değinmiş olup bunlar kefaletin devam ettiği, ipoteğin kaldırılmadığı ve ortaklık bedelinin ödenmediği hususlarına ilişkin olup, taraflar arasındaki ortaklık ibraname ve dava konusu senet tarihinden çok önce sona erdirilmiş olup ve bu konuda da resmi 04/08/2014 tarihli ibraname düzenlenmiştir, bu nedenle sonradan bu ortaklık payına dayalı olarak talepte bulunulamaz, alacak da doğamaz. Davalının kefalet ve ipoteğe ilişkin beyanlarına gelince müvekkilin ortaklık ilişkisi kapsamında bir takım borçlar altına girdiği doğrudur, ancak iflas etmiş olması nedeniyle davalının delil olarak dayandığı icra dosyalarında kendisi de borçlu konumunda olup bu borçlar da ödenememiştir, karşı taraftan da herhangi bir tahsilat yapılamamıştır, yani davalının da bu kapsamda bir alacağı doğmamıştır, icra dosyalarında müvekkilim asıl borçlu davalı … ise kefil olarak yer almakta olup, davalı kefil olarak herhangi bir ödeme yapmadığından müvekkilime rücu edemez, müvekkilim tarafından da icra dosyalarına bir ödeme yapılmamış olup hem kefile hem gerçek borçluya ödeme yapma durumunda kalabileceğinden mükerrer tahsilata sebebiyet verecektir, belki icra dosyalarında kısmi ödemeler yapılmış olabilir, 03/09/2015 tarihli belgede imzaya itiraz etmedik ancak yukarısı tamamen karşı tarafça sonradan doldurulmuştur, bu konuda da …. Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında başka bir kişi ile ilgili davalı hakkında açığa imzanın kötüye kullanılması ile ilgili mahkumiyet kararı verilmiştir.” diyerek davalı tarafça sunulan 03/09/2015 tarihli belgede imzaya itiraz etmediğini ancak yukarısının tamamen karşı tarafça sonradan doldurulduğu savunmasında bulunmuştur. Yine belgede belirtilen hususlarda davacının 04/08/2014 tarihli ibraname gereği ortaklık payına dayalı talepte bulunamayacağını, kefalet ve ipoteğe ilişkin davacının borç altına girdiği, iflas etmiş olması nedeniyle icra dosyalarındaki borçları ödeyemediğini, davalı tarafından da icra dosyalarına kefil olarak bir ödeme yapılmadığından davacıya rücu edilemeyeceğini beyan etmiş ise de; davalı savunması kefil sıfatı ile yapılan rücu ödemesine dayalı olmadığı gibi imzası inkar edilmeyen ve anlaşmaya aykırı doldurulduğu davacı tarafça ispat edilemeyen 03/09/2015 tarihli belge kapsamında davacının RK’nın ipoteğini kaldırmadığı sabit olup davalı senedi kullanmakta haklı olduğundan davacının davasının reddine, davada ihtiyati tedbir kararı verilmediğinden İİK 72/4.madde gereği kötü niyet tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE;
2-Tedbir kararı uygulanmadığından İİK 72/4.maddeye göre davalı lehine tazminata hükmedilmesine yer olmadığına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 179,90 TL maktu red karar harcından peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 120,60 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacının adli yardım talebi kabul edildiğinden suç üstü ödeneğinden karşılanan toplam 8.669,00 TL ( 5.800,00 TL bilirkişi ücreti, 2.228,00 TL ATK masrafı, 641,00 TL posta ve tebliğ masrafı) yarılama giderinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 268.000,00TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalılar … ve …’a verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
7-Her ne kadar dava zorunlu arabuluculuğa tabi değil ise de; davacı tarafça arabuluculuğa başvurulduğu ve 1.360,00 TL arabuluculuk ücreti ödendiği anlaşıldığından, 1.360,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Dair, Taraf vekillerinin yüzüne karşı ( davacı vekiline e-duruşma ile),6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/06/2023

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır