Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/297 E. 2021/840 K. 21.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/297 Esas
KARAR NO:2021/840

DAVA:Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ:20/04/2021
KARAR TARİHİ:21/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; “Müvekkil davacı… A.Ş. ile ihyası talep edilen borçlu şirket … Şirketi arasında akdedilen 17.03.2016 ve 23.08.2017 tarihli Genel Kredi Sözleşmeleri gereği ayrıca borçlu şirketin … Kredi Kartı başvuruları üzerine borçlu şirkete …*… no’lu Ticari kredi kartı verilmiştir. Borçlu Şirket, sözü edilen bu kredi kartına ait borcunu son ödeme tarihinde ödememiştir.Söz konusu kredi kartından kaynaklanan borcun ödenmemesi üzerine Müvekkil şirket tarafından davalıya … 6.Noterliği’nin 19.01.2021 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi gönderilmiş ve de borcun ödenmesi gerektiği, aksi takdirde sözleşmenin feshedilerek kartın iptal edileceği ve yasal yollara müracaat edileceği borçluya ihtar edilmiştir. Söz konusu ihtar sonuçsuz kalmış, borç ödenmemiştir.Müvekkil banka alacağının ödenmemesi üzerine yasal takip başlatılmak istenmiş ancak vergi numarası ile işlem yapılmak istendiğinde şirket kaydı kapalı olduğu/uyarısı geldiği için takip başlatılamamıştır. Akabinde yaptığımız araştırmada söz konusu borçlu şirketin tasfiye işlemlerinin tamamlanarak sicil kaydının kapatıldığı öğrenilmiştir. Müvekkil banka alacağının tahsili için yasal takip başlatılması zorunlu olup şirket kaydı kapalı/tüzel kişiliği sona ermiş olduğundan takip başlatılamamaktadır.”Bu nedenle borçlu şirket … Şirketi hakkında ihya kararı verilerek kaydının açılmasına karar verilmesini talep etme zarureti hasıl olmuştur.Borçlu şirket … Şirketi hakkında yeniden tescil suretiyle ihya kararı verilerek sicil kaydının açılmasına, davalı / son tasfiye memuru …’ın tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmesini,Yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle;Ticaret Sicili Müdürlüğü, TTK.m.32 ve Ticaret Sicili Yönetmeliği m.34 hükmü çerçevesinde işlem yapmıştır.Ticaret Sicili Müdürlüğü, Ticaret Sicili’ne tescil konusundaki talepleri, ilgili yasanın kendisine verdiği yetki ve görev alanı içinde değerlendirir ve sonuca bağlar; yargı merci gibi hareket edemez. “..Sicil müdürü tescil için aranan kanuni şartların var olup olmadığını incelemekle yükümlüdür. Tüzel kişilerin tescilinde, özellikle şirket sözleşmesinin, emredici hükümlere aykırı olup olmadığı ve söz konusu sözleşmenin kanunun bulunmasını zorunluluk olarak öngördüğü hükümleri içerip içermediği incelenir. Tescil edilecek hususların gerçeği tam olarak yansıtmaları, üçüncü kişilerde yanlış izlenim yaratacak nitelik taşımamaları ve kamu düzenine aykırı olmamaları şarttır.” (TTK.m.32). Yasal şartlar oluşmuşsa yapılan işlemle ilgili tescil kararı verir. Aksi halde, tescil talebini gerekçe göstererek reddeder. Tasfiye sürecinde yetki ve sorumluluk şirket “tasfiye memuru”ndadır.Tasfiye memurları tarafından tasfiye prosedürünün eksik bırakılmış olması memurların sorumluluğunu gerektirir. Tasfiye memurları alacaklıların haklarını korumakla görevlidir.Vadesi gelmeyen borçlardan “ihtilaflı veya şarta bağlı” borçların notere tevdii ya da kafi bir teminat ile karşılanması gerekmektedir. (6762 Sayılı TTK m.445 ve 6102 sayılı TTK.m.541) Bu yapılmadan şirketlerin tasfiye süreci sonuçlandırılıp, bakiyeler mevcut pay sahiplerine dağıtılmış ve şirket kayıtları sicilden terkin edilmiş ise, terkin işlemlerinin iptali ile şirket tüzel kişiliği ihya olunarak tasfiye sürecine yeniden geçilebilir.Tasfiye memurlarının iddia edilen eksik işlemlerini, Müvekkil Sicil Müdürlüğü’nün tespit etmesi mümkün değildir. Sayın Mahkeme’nin davanın esası ile ilgili vereceği karara müvekkil Sicili Müdürlüğü uyacaktır. Müvekkil davanın açılmasına sebep olmamıştır, bu nedenle “yargılama giderleri” ve “vekalet ücreti”nden sorumlu tutulamaz.Müvekkil Sicili Müdürlüğü, dava açılmasına sebep olacak herhangi bir işlem yapmamıştır. Tasfiye sürecinde, eksik olarak yapıldığı iddia edilen işlemlerin muhatabı tasfiye memurlarıdır. Bu nedenle, “yasal hasım” konumunda bulunan müvekkil, “yargılama masrafları”ndan sorumlu tutulamaz.Davanın açılmasına sebebiyet vermeyip de davanın niteliği gereği ”Yasal hasım” konumunda bulunan müvekkil aleyhine yargılama giderlerine ve vekâlet ücretine hükmedilemez. Nitekim, Yüksek Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 09.02.2015 tarih, 2014/16398 E. ve 2015/1464 K. , 29.01.2007 tarih, 2005/14259 E. ve 2007/927 K. gibi çok sayıda ilamı ve yerleşik uygulama da bu yöndedir.”Müvekkili yönünden açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin diğer tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, terkin edilen şirketin sicil kaydının ihyasına karar verilmesine ilişkindir.
Davacı tarafça gösterilen deliller toplanmış, … …’nün cevabi yazısı celp edilmiş, Davacı vekili tarafından GKS ve ihtarname asılları mahkememize sunulmuş olup evrak asılları mahkememiz kasasına alınmıştır.
Mahkememizce ihyası istenen şirketin sicil kaydı çıkarılmış, şirketin tasfiye sonunun 24/12/2020 tarihinde tescil edilerek şirket kaydının terkin edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce ibraz edilen 17/03/2016 ve 23/08/2017 tarihli genel kredi sözleşmeleri ile davacı banka ile ihyası istenen şirket arasında sözleşme akdedildiği, kredi borçlarının ödenmemesi nedeniyle hesabın kat edilerek … 4.Noterliği’nin 19/01/2021 tarih ve … yevmiye no’lu ihtarname keşide edildiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya ve deliller birlikte değerlendirildiğinde, açılan dava terkin edilen şirketin sicil kaydının ihyasına karar verilmesine ilişkindir. Mahkememizce ihyası istenen şirketin sicil kaydı çıkarılmış, kaydının tasfiye sonu verilerek kapandığı anlaşılmıştır. Tasfiye Halinde …. Ltd. Şti ‘nin sicil dosyasından 24/12/2020 tarihinde tasfiye sonunun tescil edilerek kaydın terkin edildiği, Genel Kredi Sözleşmeleri gözönüne alındığında davacının Ticaret Sicilindeki terkin kaydının kaldırılması isteminde bulunma hakkının bulunduğu, şirketin ihyasının gerektiği anlaşılmakla, açılan davanın kabulüne ve … Sicil numarasında kayıtlı Tasfiye Halinde …. Ltd. Şti.nin terkin kaydının iptali ile davacı bankanın açacağı takip dosyasıyla sınırlı olmak üzere ihyasına karar vermek gerekmiş ve davalı … dava açılmasına sebebiyet vermediğinden aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
… …’nün … Sicil numarasında kayıtlı Tasfiye Halinde …. Ltd. Şti.’nin davacı bankanın açacağı takip dosyasıyla sınırlı olmak üzere İHYASINA,
Tasfiye Memuru olarak …’ın atanmasına,
2-Harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davalı Tasfiye Halinde …. Ltd. Şti ‘den alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı … davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden aleyhine vekalet ücreti ve masraf takdirine yer olmadığına,
5-Taraflarca yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine
Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı diğer tarafın yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.21/10/2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …