Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/28 E. 2022/603 K. 11.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/28
KARAR NO :2022/603

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ:12/01/2021
KARAR TARİHİ:11/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;14/06/2018 tarihinde E-5 … yönünde davalı …’ya ait olan … plakalı aracın en sağ şeritte park halinde durmuş olması nedeniyle … plakalı davalı … …’a ait aracın aniden şerit değiştirmesi ve yavaşlaması nedeniyle davalı …’ın sürücüsü olduğu … plakalı aracın arka kısmına çarptığını, müvekkilinin de … plakalı motosikleti ile fren yapmasına rağmen önünde ani yavaşlama ve kaza olduğundan dolayı duramadığını ve çarptığını, davalı … Turizm … plakalı aracın sahibi olduğunu, davalı … Sigorta’dan ise zorunlu trafi bulunduğunu, davalı … …’ın ise… plakalı aracın sahibi olduğunu ve davalı … sigortadan zorunlu trafik sigortası bulunduğunu, Meydana gelen kazada … plakalı aracın kanunun taşıt yolu üzerinde geçiş yolları önünde veya üzerinde park etme kuralına aykırı olması sebebiyle, … plakalı araç sürücüsünün ise kanunun önlerinde giden araçları güvenli ve yeterli bir mesafeden izlememe kuralına aykırı davranması sebebiyle kusurlu bulunması sebebiyle ve … plakalı araç sürücüsünün ise aniden şerit değiştirerek yavaşladığından kusurlu olduğunu ve bu kaza sonucunu müvekkilinin ağır yaralandığını, davanın kabulü ile fazlaya ilişkin hakların saklı kalması kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren faizi ile davalılardan müştereken ve Müteselsilen tahsilini, 50.000,00 TL manevi tazminatın sigorta şirketleri hariç diğer davalılardan kaza tarihinden itibaren faizi ile tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle davacı vekili tarafından başlatılan davanın reddini, bahsi geçen olay ile ilgili olarak ortada hiçbir resmi evrakın ve tutanağın bulunmadığını, davacı vekilinin müvekkilinin yanlış yerde aracını park etmiş olduğunu iddia ettiğini, bahsi geçen aracının ticari araç olması sebebiyle kaza ile hiçbir alakası olmadığını, müvekkilinin kaza ile uzaktan yakından hiçbir alakası olmadığını ve aracının kazaya karışmamış olduğunu, davacı vekilinin iddiasına göre yanlış yerde park edilmesi sebebiyle kazanın meydana geldiğini, davacının yalan yanlış beyanda bulunması sebebiyle davanın reddini, fazlaya dair haklarının saklı kalması kaydı ile hiçbir yönden haklı olmayan davanın reddini ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa bırakılmasını talep etmiştir.
Davalı … Anonim Türk sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu kazanın 2018 tarihinde gerçekleştiğini, davacı tarafın 2 yıllık süre içerisinde davayı açmamasından, davanın zaman aşımı sebebiyle reddine karar verilmesini, davanın iş kazası olduğunu ve davanın görevli mahkemede açılmadığını, davanın iş mahkemelerinin görev alanına girmesinden dolayı görevsizlik kararı verilmesini, davacının dayandığı delillerin taraflarına tebliğ edilmesi gerektiğini, davanın işveren mali mesuliyet sigortası kapsamında karşılanması gerektiğini, sigortalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde kusuru bulunmaması sebebiyle haksız davanın reddini, sürekli maluliyet oluşmaması nedeniyle davacının dava konusu taleplerinin reddinin gerektiğini, maddi tazminat istemine esas alınacak maluliyet raporunun 20/02/2019 tarihinde yürürlüğe giren erişkinler için engellilik değerlendirmesi hakkındaki yönetmeliğine uygun olarak alınması gerektiğini, tazminat hesaplamasının aktüer bilirkişi tarafından ZMMS genel şartlarına uygun olarak yapılması gerektiğini, hesaplamada TRH-2010 mortalite tablosunun esas alınması gerektiğini, meydana gelen kazanın iş kazası olması sebebiyle davacıya SGK’dan rücuya tabii gelir bağlanıp bağlanmadığının tespit edilmesi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydı ile tazminat hesabı yapılmasına karar verilmesi halinde SGK tarafından davacıya ödenen tutarların zarardan indirilmesi gerektiğini, ödeme yapılmışsa ileride ödenebilecek olan peşin sermaye değerinin hesaplanacak olan tazminattan düşürülmesi gerektiğini, geçici iş göremezlik ve tedavi giderlerinin tazminatının poliçe kapsamında olmadığını, müterafik kusur durumunun göz önünde bulundurulması gerektiğini, davacıların yargılama sırasında şikayetlerinden vazgeçmeleri ya da uzlaşma birimlerinin şikayetçi tarafından dosyaya sunulması gerektiğini, faizin hatalı talep edildiğini, müvekkil sigorta şirketinin temerrüde düşmediğini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı … sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın taleplerinin kısmi dava mı belirsiz alacak davası olarak mı açıldığı belli olmamakla taleplerinin kısmi belirsiz alacak talebine konu olması mümkün olmadığından davanın usulden reddinin gerektiğini, zarar görenin zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunulması gerektiğini, davalı … sigorta şirketine yapılan usulüne uygun bir başvuru söz konusu olmadığından davanın usulden reddinin gerektiğini, Hiçbir talebi kabul anlamına gelmemek kaydıyla davalı … sigorta şirketinin sorumluluğu sigortalı araç sürücüsünün kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, Davaya konu trafik kazasının 14:06 2018 tarihinde meydana geldiğini ve açılan davanın 2021 yılında açıldığını bu sebeple davacının taleplerinin zaman aşımına uğradığını, Hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacının tazminatı talebine konu mağlubiyetinin iddia olunan kaza sonucu oluştuğunu ve davacının iddia ettiği şekilde malul kaldığını ispata ve tespite muhtaç olduğunu, mağlubiyetin varlığı ve oranının belirlenmesi hususunun Adli Tıp Kurumu üçüncü ihtisas dairesi tarafından belirlenmesi gerektiğini, davacıya SGK dan gelir sağlanıp sağlanmadığı hususunun araştırılmasını, davalı … sigorta şirketinin geçici iş göremezlik tazminatı ve bakıcı gideri talebinden sorumluluğu bulunmadığını, hiçbir iddiayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacı talebine konu tazminatın hesaplanması için gerçek gelirin davacı tarafça ispatının ve buna ilişkin delil sunulmasının gerektiğini, davalı … sigorta şirketi davacı tarafça usulüne uygun temerrüde düşürülmediğinden faiz talebine itiraz ettiklerini, davaya konu kazayla ilgili uzlaşma sağlanıp sağlanamadığının tespitinin gerektiğini, davacının iddialarını kabul anlamına gelmemek kaydıyla davalı … sigorta şirketi aleyhine tazminat hesaplanması halinde müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, her türlü taleplerinin ve dava haklarının saklı kalması kaydıyla öncelikle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddini, aksi takdirde esasa ilişkin cevapları uyarınca davanın esastan reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle hiçbir iddiayı kabul etmediklerini ve davanın usulden reddinin gerektiğini, kaza tarihinin 2018 yılında olduğunu ve üzerinden 2 yıllık hak düşürücü süre geçtiğini, davacı taraf her ne kadar zarar iddiasında bulunmuş olsa da dava dilekçesi ekinde sağlık raporu veya kazaya ilişkin kusur tespitini içeren bilirkişi raporu veya uzman raporunun bulunmadığını, olayda hiçbir kusuru bulunmayan ve elinde olmayan sebeplerden dolayı kazaya karışmış olan müvekkilinin yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların;14/06/2018 tarihinde meydana gelen kazada davalı Kenan’ın park etmek için durması üzerine davalı …’ın, davalı …’un ve davacının karıştığı kazada davacının yaralandığı, davalı …’ın davalı …’un kullandığı aracın işleteni olduğu, davalı … Sigorta’nın bu aracın ZMM sigortalısı olduğu, davalı … Turizm’in davalı …’ın kullandığı aracın işleteni olduğu, davalı … Sigorta A.Ş’nin bu aracın ZMM sigortacısı olduğu, davacının bu kaza sebebiyle yaralanması neticesinde davalılardan geçici – sürekli iş göremezlik tazminatı, tedavi gideri ve sigorta şirketleri dışındaki davalılardan manevi tazminat talep edip edemeyeceği, tarafların kusur durumu, davacının müterafik kusurunun olup olmadığının tespitinden ibaret olduğu görülmüştür.
DELİLLER;
İstanbul Trafik Tescil Şube Müdürlüğüne müzekkere yazılarak …, …, … plakalı araçların trafik kayıtları celp edilmiştir.
… Hastanesine müzekkere yazılarak 14/06/2018 tarihinde meydana gelen kazaya ilişkin tedavi evrakları CD şeklinde celp edilmiştir.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılarak 2018/… soruşturma sayılı dosyası uyap üzerinden gönderilmiştir.
Prof. Dr. … … Hastanesine müzekkere yazılarak 13/04/2021 tarihli Adli Tıp Ön Raporu doğrultusunda mahkememiz dosyasında davacı … TC kimlik numaralı … gerekli tetkik ve muayenesinin yapılarak tüm tedavi evraklarının (film, grafi ve raporlar dahil olmak üzere) fiziken ve ayrıca Adli Tıp incelemesine esas olmak üzere dijital ortamda (DICOM) incelenmek üzere mahkememize gönderilmesi istenilmiş cevap gelmemiştir.
… Eğitim Ve Araştırma Hastanesine müzekkere yazılarak davacı … TC kimlik numaralı … gerekli tetkik ve muayenesinin yapılarak tüm tedavi evraklarının (film, grafi ve raporlar dahil olmak üzere) fiziken ve ayrıca Adli Tıp incelemesine esas olmak üzere dijital ortamda (DICOM) incelenmek üzere mahkememize gönderilmesi istenilmiş, olumsuz cevap gelmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup 16/02/2022 tarihli ATK raporunda özetle; dosyadaki bulunan tıbbi belgelere göre …’in 14/06/2018 tarihinde geçirdiği kazaya bağlı yaralanması sebebiyle özürlülük ölçütü sınıflandırılması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkında yönetmelik kapsamında kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceği bildirilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup 09/06/2022 tarihli ATK raporunda özetle;bahsedilen olayda davalı sürücü … … ve davalı sürücü …’ın kusursuz olduğu, yolun sağında park halinde bulunan … plakalı araçtan sorumlu kişi ya da kişilerin kusursuz olduğu, davacı sürücü …’in %100 oranında kusurlu olduğu bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
14/06/2018 tarihinde meydana gelen kazada davalı Kenan’ın park etmek için durması üzerine davalı …’ın, davalı …’un ve davacının karıştığı kazada davacının yaralandığı, davalı …’ın davalı …’un kullandığı aracın işleteni olduğu, davalı … Sigorta’nın bu aracın ZMM sigortalısı olduğu, davalı … Turizm’in davalı …’ın kullandığı aracın işleteni olduğu, davalı … Sigorta A.Ş’nin bu aracın ZMM sigortacısı olduğu, davacının bu kaza sebebiyle yaralanması neticesinde davalılardan geçici iş göremezlik tazminatı, tedavi gideri ve sigorta şirketleri dışındaki davalılardan manevi tazminat talep ettiği anlaşılmıştır.
14/06/2018 günü, saat 15:00 sıralarında, davalı sürücü … … sevk ve idaresindeki … plakalı kamyonet ile … bulvarını takiben … istikametine seyir halinde iken olay mahalli olan mevkiye geldiği sırada yolun sağında park halinde bulunan … plakalı (Davalı …’ya ait) araç nedeniyle daralan yolda oluşan trafik yoğunluğunu fark edip yavaşladığı sırada aracının arka kısımlarıyla, gerisinden gelen davalı sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı kamyonetin fren yaptığı fakat duramayarak ön kısımlarıyla çarpıştıkları, akabinde en geriden gelen davacı sürücü … duramayarak sevk ve idaresindeki … plakalı motosikletin ön kısımlarıyla … plakalı kamyonetin arka kısımlarının çarpışmaları neticesinde motosiklet sürücüsünün yaralanmasına konu trafik kazasının meydana geldiği anlaşılmıştır.
Gerekçeleri itibarı ile somut olaya uygun olup, taraflar arasındaki kusur ve sorumluluk durumlarıda dikkate alınarak hazırlanan ve bu nedenle hüküm kurmaya elverişli olduğu kabul edilen 16/02/20022 ve 09/06/2022 tarihli bilirkişi raporlarına göre; …’in 14/06/2018 tarihinde geçirdiği kazaya bağlı yaralanması sebebiyle özürlülük ölçütü sınıflandırılması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkında yönetmelik kapsamında kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceği ve söz konusu olayda davalı sürücü … … ve davalı sürücü …’ın kusursuz olduğu, yolun sağında park halinde bulunan … plakalı araçtan sorumlu kişi ya da kişilerin kusursuz olduğu, davacı sürücü …’in %100 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Dosya kapsamı, soruşturma dosyası ve alınan kusur raporuna göre davalılara herhangi bir kusur izafe edilemediği davacıda meydana gelen neticeden davalıların kusuru nedeniyle bir zarar meydana geldiği ispat edilemediği anlaşıldığından aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
A)Davanın REDDİNE,
1-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 80,70.TL maktu red harcının davacıdan tahsiline, peşin alınan 174,20TL harçtan mahsubu ile geri kalan93,50 TL harcın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
2-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret tarifesi gereğince hesap olunan 9,200,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
3-Reddedilen maddi tazminat talebi yönünden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret tarifesi gereğince hesap olunan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
4-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak, HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davalılar tarafından yargılama gideri yapılmadığından takdirine yer olmadığına,
6-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.11/10/2022

Katip …
E-İmzalıdır

Hakim …
E-İmzalıdır