Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/276 E. 2021/606 K. 30.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/276
KARAR NO :2021/606

DAVA:Alacak
DAVA TARİHİ:30/04/2008
KARAR TARİHİ:30/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile davalı şirket arasında 27/06/2007 tarihinde üye işyeri sözleşmesi imzalandığını, anılan tarihten 30/11/2007 tarihine kadar davalı şirketin üye işyeri olarak faaliyette bulunduğunu, davalı gösterilen …’ün ise bu şirketin ortağı ve temsilcisi olduğunu, davalı şirketin diğer davalılarla gerçek bir alışveriş olmamasına karşın davalılara ait kredi kartlarını kendisine tahsis edilmiş pos cihazından geçirerek sadece “…” kazanmaya yönelik işlemler yaparak bankaya zarara uğrattığını, buna bağlı üye işyeri sözleşmesinin feshedildiğini, 30/11/2007 tarihi itibariyle tespit edilen zarar tutarının 71.435,49 TL olduğunu, bu borcun ödenmesi yönünden ….Noterliği’nden 05/12/2007 tarihinde ihtarname tebliğ edilmiş olmasına karşın ödeme yapılmadığını bildirerek, davalı şirketten anılan toplam tutarın davalı şirket ile davalı …’ten, 11.199,76 TL’nin davalı …’dan, 12.913,05 TL’nin davalı …’ten, 8.353,54 TL’nin davalı …’tan, 6.090,91 TL’nin davalı …’den, 7.511,24 TL’nin davalı …’dan, 25.366,99 TL’nin davalı …’dan dava tarihinden itibaren %126 temerrüt faizi ile sorumluluk miktarlarına göre davalılardan
müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar vekilleri, davanın husumetten reddi gerektiğini, zamanaşımının dolduğunu, mahkemenin yetkili olmadığını, müvekkillerinin ikametgahlarının …, …, … olduğu için İstanbul mahkemelerinin yetkili olmadığını, alışverişlerin hiçbirisinde hukuka aykırı bir durum bulunmadığını savunarak davanın reddini istemişlerdir.
Mahkememizden verilen 27/03/2017 tarih ve 2013/… Esas 2017/… sayılı kararı, Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin 17/12/2018 tarih ve 2017/… Esas 2018/… Karar sayılı ilamıyla “dava reddedildiğine göre kendilerini vekille temsil ettiren davalılar yararına vekalet ücretine hükmetmek gerekirken, aksine davalılar aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmediğinden kararın bozulması” gerekçesiyle bozularak mahkememizin 2021/276 Esasına kaydı yapılmıştır.
Dava, davacı ile davalı şirket arasında imzalanan üye işyeri sözleşmesine göre davalı şirkete tahsis edilen kredi kartı pos cihazı kullanılarak, yine davacı tarafından diğer davalılara verilen kredi kartlarıyla gerçek olmayan alışverişler yapılması sonucu oluşan zararın tazmini istemine ilişkindir.
Mahkememizce usul ve yasaya uygun olan Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
İddia, savunma, toplanan delliler, alınan bilirkişi raporları, vergi dairesi cevapları birlikte değerlendirildiğinde, davacı ile davalı şirket arasında 27/06/2007 tarihinde üye işyeri sözleşmesi imzalandığı, davalı şirkete bu kapsamda pos cihazı verilip anılan şirketin kredi kartı ilişkisine girdiği, Üye İşyeri Sözleşmesinde, davacının kredi kartı ile yapılan alışverişlerde komisyon alacağı düzenlenmiş olup, diğer davalılar ile davacı arasında imzalanan kredi kartı üyelik sözleşmelerinde ise kredi kartı limitlerini davacı banka tek taraflı olarak belirlemiş ve kredi kartı borçlarının en geç ödenebileceği tarihleri sözleşmede belirtildiği, taraflar arasında üye işyeri komisyonu konusunda ihtilaf olmadığı, uyuşmazlığın gerçek olmayan alışverişe dayanarak , davalılara ait kredi kartlarını kendisine tahsis edilmiş pos cihazından geçirerek sadece “…” kazanmaya yönelik işlemler yapılması suretiyle bankaya zarara uğratılıp uğratılmadığı noktasında olduğu, davalı şirketin usulüne uygun defterleri üzerinde yapılan inceleme ve vergi dairesinden getirtilen beyannamelerden , kredi kartı kullanımı karşılığı davalılar tarafından gerçekte alışveriş yapıldığı saptandığından davanı reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış, Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 17/12/2018 tarih ve 2017/… Esas 2018/… Karar sayılı ilamı doğrultusunda vekalet ücreti hususunda yeniden hesaplama yapılarak aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı … hakkında verilen karar kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına,
2-Diğer davalılar yönünden davanın reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 59,30 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 964,40 TL harçtan mahsubu ile artan 905,10 TL harcın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Bozmadan önceki verilen karar nedeniyle yazılan 16.05.2011 tarihli Harç Tahsil Müzekkeresi ile davalılardan …, …Limited Şirketi, …, …, … ve Şükrü İn’den tahsiline karar verilen 3.278,90 TL bakiye karar harcının tahsil edildiğine ilişkin makbuzun mahkememize ibrazı halinde ilgili tutarın iadesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 10.086,61 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Davalı … tarafından yapılan toplam 100,00 TL (tebliğ ve posta) yargılama giderinin davacıdan alınarak, adı geçen davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı … tarafından yapılan toplam 123,50 TL (tebliğ ve posta) yargılama giderinin davacıdan alınarak, adı geçen davalıya verilmesine,
9-Davalı … tarafından yapılan toplam 40,60 TL (tebliğ ve posta) yargılama giderinin davacıdan alınarak, adı geçen davalıya verilmesine,
10-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ilgililerine iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/06/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır