Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/220 E. 2022/258 K. 26.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/220
KARAR NO : 2022/258

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 11/10/2016
KARAR TARİHİ : 26/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesine verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkili olan firmanın … nolu tesisata kurulu bulunduğu G…Mah. …Sk. No:16/A …İş Mrk. Bağcılar adresinde 01.03.2016 tarihinden bu yana “Plastik Granüh faaliyeti yaptığını, davalı şirket elemanlarınca 01.10.2016 tarihinde işyerinde sayaç üzerinde yaptıkları kontrolde usulsüzlük tespit edilmemesi üzerine işyerinde bulunan çuvalların içlerini kapsar şekilde detaylı bir kontrol yapmaya başlamaları üzerine müvekkilinin bu şekilde arama yapmaya yetkilerinin olmadığını belirterek engel olduğunu, davalı kontrol elemanlarının polis çağırmaları üzerine polis eşliğinde yapılan kontrolde kaçak kullanım ile ilgili bir tespit olmamasına rağmen gerçeğe aykırı tutanak düzenlemek suretiyle dava konusu tahakkuk düzenlendiğini, tutanakta belirtilen şotlama tespitinin müvekkilinin bilgisi dışında tamamen evrak üzerinde gerçeğe aykırı olarak düzenlendiğini, buna ilişkin tespit ve bulgu bulunmadığını, tutanakta resim olduğu belirtilmişse de çekilen resimlerin kaçak kullanımla ilgisi olmadığını ve sadece panoya ait resim olduğunu, müvekkilinin işyerinde yasa dışı arama yaptırmaması nedeniyle dava konusu tutanak düzenlendiğini, tutanaktan sonra müvekkilinin işyerine yeni sayaç takıldığını, yeni sayacın ortalama tüketimleri kaçak kullanım olup olmadığını kanıtlayacağını, kaçak kullanıma ilişkin hiçbir veri ve kanıt yokken tamamen varsayıma dayalı olarak tahakkuk edilen 54.398,00 TL kaçak elektrik bedelinin tamamının iptali gerektiğini, dava konusu tahakkuk ile ilgili itiraz süreci ve fatura düzenlenmeden tamamen yönetmeliğe aykırı olarak işyerinin aynı gün elektriği kesildiğini ve tutanak tarihinden itibaren ticari faaliyetine devam edemediğini, 5 aydır ikame edilen adreste ortalama tüketim bedelinin de 2.000,00 TL olduğunu beyan ettiğini, müvekkili firmanın sayaca hiçbir müdahale olmadığı halde müvekkili hakkında fatura tahakkuku yanında yönetmeliğe ve yüksek Mahkeme kararlarına aykırı olarak gerçek zarar ilkesine aykırı olarak sebepsiz zenginleşme sağlayacak şekilde haksız olarak tahakkuk edilen 54.398,00TL borçlu olmadıklarının tespiti ve faturanın iptali, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı kuruma yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verdiği cevap dilekçesinde özetle; davacının iş yerinde kurulu olan … nolu tesisata ait mahalde 01.10.2016 tarihinde müvekkili kurum elemanları tarafından yapılan kontrolde giriş kotrası ile çıkış kotrası arasında maşalama yapılarak elektrik kullanıldığının tespit edilerek davacı adına … seri nolu zabıt varakası tanzim edildiğini, ilgili zabıt için tespit anındaki R-.120A, S:130A, T:140A olmak üzere toplam 390 amperlik akım değeri ve işe başlama bildirim tarihi referans alınarak yürürlükte bulunan mevzuat hükümleri doğrultusunda hesaplama yapıldığını, bu hesaplama neticesinde 5.304,70 TL kaçak bedeli ile 49.091,30 TL kaçak ek tahakkuk olmak üzere toplamda 54,936,00 TL bedel tahakkuk ettirildiğini, davacının kaçak elektrik kullandığı dilekçe eki ile mahkemeye sunulan tüketim ekstresinde de tutanak tarihi sonrasına ait tüketimde gözle görülür bir şekilde artış meydana geldiğini, ilgili tesisatta davacı adına 08.08.2016 tarihli abonelik sözleşmesi bulunduğunu, yönetmelik hükümleri doğrultusunda yapılan işlemlerde hata olmayıp davanın haksız ve yersiz olduğunu, sonuç olarak Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği hükümleri doğrultusunda yapılan işlemlerde hata olmayıp, davanın haksız ve yersiz olduğunu, ayrıca tedbir kararı alınmadan davaya konu kaçak elektrik kullanım borcunu ihtirazi kayıtlı olarak taksitlendirmek suretiyle elektriğin verilmesini sağlama imkanına sahipsen bu yolu tercik etmeksizin Hukuk Muhakemeleri Kanunun 389 vd maddeleri uygulanmak sureti ile Mahkeme vasıtası ile tedbire başvurmasının da kötüniyetli olduğunun kanıtı olduğunu, Mahkemece teminatsız ihtiyati tedbir kararı verilmesinin dava konusu nedeniyle oluşan ve ayrıca enerji verilmesi nedeniyle alacaklarını tahsil edemeyen müvekkili şirketi mağdur edeceğini, ihtiyati tedbir müessesesinin konuluş amacının bu olmadığı düşüncesi ile tedbir talebine itiraz etmenin ve reddini talep etmeninin zaruretinin hasıl olduğunu, bu nedenlerle davacının haksız ve mesnetsiz davasının reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların; kaçak kullanım nedeniyle tahakkuk ettirilen faturaya ilişkin menfi tespit talebine ilişkin olduğu görülmüştür.
DELİLLER;
Davacı vekili dava dilekçesi ekinde dava konusu yere ait kira sözleşmesi ve vergi levhasını, kaçak elektrik tutanağı, sayaç değiştirme tutanağını, elektrik piyasası tüketici hizmetleri yönetmeliğini Mahkeme dosyasına sunmuştur.
Davalı vekili tarafından cevap dilekçesi ekinde dava konusu; kaçak işlem dosyası, davacı abonenin tüketim ekstresi Mahkeme dosyasına sunulmuştur.
… A.Ş’ye müzekkere yazılarak dava konusu tesisata ait tesisat cari borç dökümü, tesisata ait endeks dökümü, kaçak elektrik tutanağı, abonman karton bilgileri, tesisata tahakkuk ettirilen fatura kayıt dökümü, ihbar yazısı, abonelik bilgisi, ödeme talep yazısı ve 01/10/2016 tarihi itibari ile elektrik satış tarifesi ve yönetmeliği, talebi ilişkin talep kartonu celp edilmiştir.
…A.Ş’ye müzekkere yazılarak davacıya ait 01/10/2016 tarihinden önceki döneme ilişkin tüm tüketim endeksi celp edilmiştir.
Dosyanın Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas … Karar sayılı 03/03/2017 tarihli Yetkisizlik kararı ile Mahkememize gönderildiği ve Mahkememiz esasına kayıt edildiği görüldü.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup 21/05/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; dosyadaki belgeler ve bilgiler ışığında iş bu ticarethanede tutulan rapor sonrası raporda belirtilen maşalama uygulamasının resimlerde ve yerinde tespit edilme imkanının bulunmadığı, davalı yetkilisinin raporu ve geçmiş enerji tüketim grafikleri incelendiğinde 16.06.2016 sonrasında ani düşüş gösteren tüketim endeksinin bulgu olarak saptandığı, bu bulgu sonucunda sayacın tüketilen enerjinin bir kısmını okunasına izin verilmek suretiyle giriş kofrası ile çıkış kofrası arasında maşalama ( kısa devre) usulüyle kaçak elektrik kullanıldığı, …’ün ticarethanesinde kaçak elektrik enerjisi kullanımı nedeniyle bulgu başlangıç tarihi ( 16.06.2016) ile kaçak kullanım tutanağı tarihi ( 01.10.2016) arasındaki kaçak kullanım miktarı ve döneme ait fonsuz tek tarifeli tek zamanlı aktif enerji tarifesi dikkate alınarak ticarethane abone grubundan (gecikme cezası hariç) toplam kaçak elektrik enerji tüketim bedeli 43.573,52TL’si olarak hesaplandığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince ek bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup 20/11/2018 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; ilk raporda düzeltme ve ekleme çıkarma gereksinimi olmadığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce davanın 05/02/2019 tarihinde kısmen kabulüne karar verilmiş olup, kararın davalı vekilinin istinafı üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’nin 2019/1196 Esas 2021/543 Karar Sayılı 25/02/2021 tarihli ilamıyla; ” kaçak ve ek kaçak tüketim miktarının hesaplanması bakımından öncelikle davacının kaçak kullanım başlangıç tarihinin tespiti açısından, dosya arasında bulunmayan kaçak öncesi döneme ilişkin davacıya ait tüm tüketim endeksi dosya arasına alındıktan sonra öncekiler dışında 3 kişiden oluşan yeni bir bilirkişi heyetinden; kaçak tutanak tarihindeki yönetmelik hükümlerine göre hesaplama yapılarak sonucuna göre karar verilmesi için tarafların istinaf talebinin kabulüyle kararın HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılarak dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmesi gerektiği, ” gerekçeleriyle kaldırılarak Mahkememizin yukarıdaki esasına kayıt edilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince istinaf ilamı doğrultusunda bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup 16/07/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacının iş yeri için davalı şirket ile 08.03.2016 tarihinde perakende satış sözleşmesi yaptığı ve 10.03.2016 tarihinden itibaren elektrik enerjisi tüketmeye başladığını, ancak davacının 16.06.2016 tarihinde sayacın girişi ile çıkışı arasını bir nevi dışarıdan şöntleyerek 16.06.2016-01.10.2016 arasında da kaçak elektrik enerjisi kullandığı, davacının kaçak olarak kullandığı elektrik enerji bedeli ile ek olarak kullandığı elektrik enerji bedellerinin hesaplandığı, davacının borçlu olduğu bedelin kaçak tüketim bedeli 1.923,71TL, ek tüketim bedeli 9.359,20TL olmak üzere toplam 11.282,91TL olduğu, davacı…’ün davalı …A.Ş’ye borcunun 11.282,91TL olduğu kanaatine varıldığı, davacının borçlu olmadığı bedelin; davalı şirketin 5.304,70TL kaçak bedeli ve 49.091,30TL ek bedel olmak üzere toplam 54.936,00TL tahakkuk yaptığından davacı…’ün davalı …A.Ş’ye 54.936,00TL – 11.282,91TL = 43.653,09TL borçlu olmadığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.

Mahkememizce verilen ara karar gereğince ek bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup 06/03/2022 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; davalı …A.Ş’nin kök rapora ilişkin itirazları, birisi işyerinin kurulu gücüne, diğeri kaçak elektrik kullanıma başlangıç tarihi olmak üzere iki noktada toplandığı, yapılan incelemenin sonucunda davalı şirketin itirazlarında kök rapordaki tespit ve hesaplamalarda değişikliği gerektirecek herhangi bir hususun olmadığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Dava, kaçak kullanım nedeniyle tahakkuk ettirilen faturaya ilişkin menfi tespit talebine ilişkindir.
Dosya kapsamından; 01/10/2016 tarihinde davalı kuruma bağlı resmi görevlilerce tutulan kaçak elektrik kullanımına ilişkin tutanağa göre 5.304,70 TL kaçak bedeli ile 49.091,30 TL kaçak ek tahakkuk olmak üzere toplamda 54,936,00 TL bedel tahakkuk ettirildiği görülmektedir.
Mahkememizce istinaf ilamı doğrultusunda alınan 16/07/2021 tarihli bilirkişi heyet raporunda; Dava konusu olayda kaçak tespit tarihi
01.10.2016’den geriye dönük incelemede, tüketim değerlerinin düşmeye başladığı tarih 16.06.2016
olarak tespit edilebilmektedir. Bundan dolayı, 10.03.2016-16.06.2016 arası ihtilafsız dönem,
16.06.2016-01.10.2016 arası da kaçak dönemi ve kaçak kullanım başlangıç tarihi 16.06.2016 tarihidir.
Davacı, işyeri için davalı şirket ile 08.03.2016 tarihinde perakende satış sözleşmesi yapmış ve
10.03.2016 tarihinden itibaren elektrik enerjisi tüketmeye başlamıştır. Ancak, davacı, 16.06.2016
tarihinde sayacın girişi ile çıkışı arasını bir nevi dışarıdan şöntleyerek 16.06.2016-01.10.2016 arasında
da kaçak elektrik enerjisi kullanmıştır. Dava konusu olayda, tüketimi doğru kaydetmiş sayaç değeri yoktur. İhtilafsız dönem vardır ancak, ihtilafsız aynı dönem yoktur. Çünkü, davacının elektrik enerji kullanımı henüz bir yılı doldurmamıştır.
Bundan dolayı, ihtilafsız aynı dönem tüketim ortalaması ile kaçak elektrik enerjisi miktarı hesaplanma
olanağı yoktur. Bu sebeple, kaçak olarak tüketilen elektrik enerjisi miktarı, Elektrik Piyasası
Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 28. Maddesine göre kurulu gücün kullanma faktörü 0.60 ile
çarpımı sonucu bulunan bağlantı gücü ve ortalama günlük çalışma saatine göre hesaplanması gerekmiştir. Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin 28. ve 27. Maddelerinde amir hüküm olmasına
rağmen tutanak tanıkları, tespit anında işyerindeki cihazların kurulu gücünü tespit etmemiştir. Sadece
fazlardan çekilen anlık akımları 120 A, 130 A, 140 A olmak üzere toplam 390 A olarak ölçülmüştür.
Davalı şirket, ölçülen anlık akımlarla hesapladığı S=390Ax0,220V=85,8 kW ile kaçak ve ek tüketim
miktarını belirlemiştir. Davalı şirketin, belirlediği güç ile yaptığı hesaplamalar Elektrik Piyasası
Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğine aykırı olup muteber değildir, bu sebeple kaçak ve ek tüketim miktarları, işyerinin elektrik
sözleşmesinde yer alan 36,66 kW kurulu güç değeri esas alınarak hesaplanmıştır. Kaçak tespit tarihinde sayaçtan okunan endeks değerleri; 64796 kWh(gündüz), 12144 kWh(puant),
11050 kWh(gece) olmak üzere toplam 87990 kWh tespit edilmiştir. Endeks değerlerine göre davacının
işyerinde iki vardiya çalışıldığı anlaşılmaktadır. Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği 29.
Maddesindeki; “iki vardiya çalışanlar için 14 saat kabul edilir” hükmüne göre dava konusu kaçak
kullanımda işyerinin ortalama günlük çalışma saati 14 saat olarak belirlenmiştir. Tüm bu tespitlerle, davacının kaçak olarak kullandığı elektrik enerji bedel ile ek olarak kullandığı elektrik enerji bedelleri bilirkişi heyetince hesaplanmıştır. Kaçak tüketim bedeli 1.923,71TL, ek tüketim bedeli ise 9.359,20TL olmak üzere davacının borçlu olduğu bedel 11.282,91 TL’dir. Davalı şirket toplam 54.936,00 TL tahakkuk yapmıştır. Bu bedelden davacının borçlu olduğu miktar mahsup edildiğinde davacının 43.653,09TL borçlu olmadığı anlaşılmaktadır.

Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporuna itibar edilerek davanın kısmen kabulü ile davacının davalıya 43.653,09TL borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçeler ışığında;
Davanın KISMEN KABULÜNE;
1-Davacının davalıya 43.653,09TL borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Sair hususların gerekçeli kararda belirtilmesine,

3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan alınması gereken 2.981,95TL harçtan peşin alınan 928,99TL’nin mahsubu ile eksik 2.052,95TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİYENE GELİR KAYDINA;

4-Davacı tarafından yatırılan toplam 962,49TL (29,20TL BH, 928,99TL PH, 4,30TL VSH, ) harcın davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yargılama sırasında yapılan toplam 3.809,00TL (3.200,00TL bilirkişi ücreti, 609,00TL posta ve müzekkere masrafı, ) yargılama masrafının davanın kabul red oranına göre takdiren 3.056,63TL’sinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE;
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 6.547,96TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE;
7-Davalı tarafından yargılama sırasında yapılan 199,55TL yargılama masrafının davanın kabul red oranına göre takdiren 39,32TL’sinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE;
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 5.100,00TL vekalet ücretinin DAVACIDAN ALINARAK DAVALIYA VERİLMESİNE,
9-Kullanılmayarak artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/04/2022

Katip
*e-imzalıdır

Hakim
*e-imzalıdır