Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/185 E. 2022/276 K. 17.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/185
KARAR NO:2022/276

DAVA :İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:07/07/2020
KARAR TARİHİ:17/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Müvekkili şirketin 2014 yılından itibaren markaların dijital varlıklarını geliştirmek, kurgulamak ve yönetmek üzere faaliyetlerini yürüttüğünü, davalı borçlu ile müvekkili firma arasında imza altına alınan 17/10/2017 tarihli “Web Tasarım/Yazılım ve Danışmanlık Hizmet Sözleşmesi” başlıklı sözleşme kapsamında müvekkili firma tarafından davalı şirkete web siteleri, alan adları, işbu web siteleri ve alan adlarının yönetimi, tek elde toplanması, elde olan adları ve yeni açılacak olan alan adlarına ait e-posta hesaplarına mail imzalarının hazırlanması, web alan, web sitesi sunucusu ve e-posta hizmetlerinin ayarları, yenilenmesi, yeni hesapların açılması/kapatılması, web sitelerinin içerik girişleri, bakımları, görsel revizeleri, yeni statik sayfa çoğaltma, SEO çalışması ve uygulaması, … eklenerek trafik dataları ve performanslarının takip edilebilir hale getirilmesi gibi pek çok alanda hizmet verildiğini, müvekkili şirket ile davalı borçlu arasındaki sözleşmeye istinaden kesilen ve ödeme alınamayan 8 adet fatura için davalı şirket aleyhine icra takibi başlatıldığını, söz konusu icra takibine dayalı şirket tarafından kötü niyetli şekilde itiraz edildiğini ve takibin durdurulduğunu, müvekkili şirket tarafından verilen hizmetlerin fatura edilmesine rağmen davalı şirketçe hiçbir neden gösterilmeyerek faturaların ödenmediğini, bakiye alacağın ödenmemesi üzerine davalı borçlu şirket aleyhine …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip başlatıldığını, davalı tarafından kötü niyetli şekilde itiraz edildiğini, bu nedenlerle davalı borçlunun haksız şekilde yaptığı kısmi itirazın iptaline, takibin 17.253,05-TL üzerinden devamına, kötü niyetli itiraz nedeniyle davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; dava konusu uyuşmazlık bakımından mahkememizin yetkisiz olduğunu, taraflar arasında akdedilen 17/10/2017 tarihli sözleşmenin 12. maddesi kapsamında “İşbu sözleşmenin uygulanması esnasında doğabilecek uyuşmazlıklarda, ihtilafların çözümünde İstanbul Mahkemeleri ve İcra Daireleri yetkili olacaktır. ” şeklinde düzenlendiğini, bu nedenle yetkili mahkemenin İstanbul Mahkemeleri olduğunu, davacı tarafından sözleşmede belirtilen hizmetlerin verildiği hukuki dayanaktan yoksun olduğunu TTK’nun 21/2 maddesi gereği davacının 8 gün içinde itiraz etmemekle fatura içeriğini kabul etmiş sayıldığını, ispat külfetinin müvekkiline yükletilmesinin mümkün olmadığını, yargıtay emsal kararlarında da ifade edildiği üzere davacının iddia ettiği gibi bahsi geçen borç ilişkisinden doğan ifa yükümlülüklerinin eksiksiz olarak yerine getirdiğini ispat etmek zorunda olduğunu, bu nedenlerle müvekkili aleyhinde açılan haksız ve mesnetsiz davanın reddedilerek, kötü niyetli davacı aleyhine dava değerinin %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14/01/2021 tarihli, 2020/… Esas, 2021/… Karar sayılı yetkisizlik kararı iş bu dosya mahkememize tevzi edilmiştir.
Mahkememizce tüm deliller toplanmış, gerekli inceleme ve araştırmalar yapılmış, …. İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyası dosya arasına alınmıştır.
Mahkememizce 20/09/2021 tarihli celsede taraf tanıklarının gelecek celse dinlenmesine karar verilmiştir.
Davacı tanığı … 16/11/2021 tarihli duruşmada”Dava tarihinde davacı şirkette idari yönetici olarak çalışmaktaydım. Davacı şirkette dijital pazarlama, reklam ve bunlarla alakalı danışmanlık hizmeti yapmaktaydım. Davalı şirket devredildikten sonra yeniden sözleşmemizi revize ederek biz davalı şirket ile işlerimize devam ettik. Sözleşme kapsamındaki işleri tam ve eksiksiz olarak yerine getirdik. Web site tasarımı, içerik güncellemesi, e-posta hesaplarının yönetimi ve kontrolü, kreatif süreçler ve tasarım ve danışmanlık hizmetlerini yerine getirdik. Hatta davalı şirket bizzenes istanbul projesi içerisindeki açık ofis projesi ile ilgili yine kreatif tasarım pazarlama stratejisi kurumsal konsept ve bunların altyapılarıyla ilgili sunumlar yapıldığı hizmetler verildi. Akabinde davalı şirket yetkililerinden …’la yapılan görüşmede şirketin likit sıkıntısı olduğu tarafımıza bildirildi. Bunun üzerine bir süre fatura düzenlemedik. Akabinde yine gelen hizmetin yarı bedeli ödenmek suretiyle zararımızın karşılanacağı bize bildirildi. Biz kabul etmedik. Bildiklerim bundan ibarettir.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … 16/11/2021 tarihli duruşmada” Ben 2019 Kasım ayında davalı … A.Ş’den ayrıldım. Öncesinde davalı şirkette tek yetkiliydim. Davalı tarafla yapılan sözleşmeyi 2017 Kasım ayından önce ben imzalamıştım. 2017 kasım ayından sonra imza yetkilisi mevcut şirket, şirket yetkililerine devredildiği için fatura içeriğine ben karışmadım. Şirketteki tüm web altyapısına ilişkin hizmetleri davacı şirketten almaktaydık. Taleplerimizi günü gününe karşılanıyordu. Çok teknik bilgim olmamakla birlikte web sitesi, mail alt yapısı, mail imzaları ve dijital her türlü işlerle ilgili olarak davacı şirketten hizmet almaktaydık, davalı … A.Ş ile aramda herhangi bir uyuşmazlık ya da aramızda görülen herhangi bir dava bulunmamaktadır, Bildiklerim bundan ibarettir.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 6098 sayılı TBK madde 470 ve devamı hükümlerine göre eser sözleşmesi ile madde 502 ve devamı hükümlerine göre vekalet ve işgörme sözleşmesi hükümlerine göre başlatılmış icra takibine itiraz nedeniyle 2004 sayılı İİK madde 67’ye göre itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce 16/11/2021 tarihli celsede dosyanın SMM ve web tasarımı yazılım ve danışmanlık alanında uzman bilirkişiye tevdi ile, tarafların ticari defterlerinin incelenerek, alacak ve dosya kapsamında rapor aldırılmasına karar verilmiştir.
01/03/2022 tarihli bilirkişi raporunda; Davalı açısından eksik hizmetlerin ne olduğunu tam olarak ne davalı vekili ne de davalının
kestiği iade faturasından eksik hususun ne olduğu tespit edilemediği, davalı şirketin hizmetlerin sunulmamasında dava dosyasında bir şikayet kaydı ya da e-posta yazışması da tespit edilemediği, davaya konu 8 adet faturanın izah edilen içeriğiyle tarafların e-posta yazışmaları uyumlu olduğu, yazışma içerisinde doğrudan faturalara ve ödemelere istinaden yazışmalar bulunmamakla beraber davacı vekilinin fatura açıklamasına istinaden işler yer aldığı, davadaki sözleşmeye konu hizmetlerin olmamasıyla zaten web sitesi iletişimi sağlanamaz. Web sitesi yayını ve e-posta hizmeti olmadan zaten işin kendisi olmaz.
taraflar arasında anlaşması sağlanan web sitesi projesinin proje yönetimi davacı tarafından sağlandığı, e-posta yazışmalarının incelenmesiyle davacının görevini sözleşme şartlarına göre ifa ettiği tespit edildiği, hizmetler alt yapıya yönelik olduğu, E-postaların, alan adlarının yönetilmemesi durumunda davalı … kurumsal iletişim sağlayamaz ve kilitleneceğini, davacının proje yönetim proseslerine uygun olarak hizmet verdiği kabul edilebileceği, ibraz edilen bilgi ve belgelere göre davacının ….İcra Müdürlüğünün … dosya numarası ile davalı aleyhine yaptığı icra takibinde davalıdan 17.253,05.-TL alacağı olduğu, ancak davalının bu tutar kadar borcu olmadığı yönünde itirazları olması halinde somut bilgi ve belgelerini (dekont belgesi, makbuz, çek vb.)
ibraz etmesi gerektiği, mevcut dosya kapsamında davalının icra dosyasına yaptığı itirazın ispata muhtaç olduğu görüşüne varılmıştır.
Tüm dosya kapsamından, davacı yan davalı yanla yapılan sözleşme gereğince Web site tasarımı, içerik güncellemesi, e-posta hesaplarının yönetimi ve kontrolü, kreatif süreçler ve tasarım ve danışmanlık hizmetlerinin verildiği hizmet karşılığı ödemelerin yapılmadığını iddia etmiş ve mahkememizce dinlenen tanık beyanları ve aldırılan bilirkişi raporuyla uyuşmazlığa konu hizmetin verildiği sabit olmuş olup; incelenen ticari defterlerle de davalı yanca ödeme olgusu ispat edilemediğinden; davanın kabulü ile; davalının …. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın reddi ile takibin 17.253,05-TL asıl alacak üzerinden aynı koşullarla devamına, asıl alacak likit ve hesaplanabilir olduğundan asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın KABULÜ ile;
Davalının …. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın reddi ile takibin 17.253,05-TL asıl alacak üzerinden aynı koşullarla devamına,
2-Asıl alacak likit ve hesaplanabilir olduğundan asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 1.178,56-TL nispi karar harcından peşin alınan 294,64-TL harcın mahsubu ile bakiye 883,92-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
4-Arabuluculuk görüşmelerinde arabulucu olarak atanan …’e 1.320,00-TL ödeme yapılmasına karar verildiği, ödemenin suçüstü ödeneğinden ödendiği anlaşıldığından 1.320,00-TL arabuluculuk ücreti’nin 6325 sayılı hukuk uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu madde 18/A-13’a göre davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 5.100,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafından yapılan toplam 2.367,34-TL’nin ( 54,40-TL BVH, 7,80-TL VH, 294,64-TL Peşin Harç, 1.800,00-TL BK, 210,50-TL Tebliğ ve Posta,) yargılama giderinin davalıdan alınarak, DAVACIYA VERİLMESİNE,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/05/2022

Katip …

Hakim …