Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/93
KARAR NO : 2020/153
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 05/02/2020
KARAR TARİHİ : 13/02/2020
Mahkememizde görülmekte olan tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin cep telefonuna 28/02/2018 tarihinde gelen mesaj ile izinsiz para çekildiğini öğrendiğini, savcılık nezdinde şikayette bulunulduğunu, davalı bankanın … şubesinden kendisine verilen kredi kartı ve bu karta bağlı mevduat hesabından 2.620,00 TL ve 2.250,00 TL para tranferi gerçekleştirildiğini, hesap ekstresinde izinsiz çekilen tutarların 13.796,93 TL olduğunu, davalı banka tarafından müvekkiline herhangi bir şifre gönderilmediğini, davalı bankanın olayda kusurlu bulunduğunu, müvekkiline gelen mesajlarda 2 defa para transferi gerçekleştirildiği bildirmişse de aslında transferin daha fazla olduğunu, 13.796,63 TL maddi ve 2.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava, davacının mevduat hesabından 3. Şahıslarca dolandırıldığı iddiasıyla çekilen para nedeniyle 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun m. 22/II’ye göre tüketici kredisi niteliğinde kredi kartı alacağından kaynaklı uyuşmazlık nedeniyle maddi ve manevi tazminat davasıdır. Dava tarihi olan 05/02/2020 tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3/1-k maddesinde tüketicinin; “ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi” ifade edeceği, 3/1-l maddesinde ise tüketici işleminin; “mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi” ifade edeceği düzenlenmiştir.
Davacının kredi kartı kullandırılmak amacıyla sözleşme yapıldığı sunulan kredi kartı hesap özetlerinden anlaşılmaktadır. Bu nedenle davacı ile davalı banka arasında yapılan sözleşme 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun m. 22/II hükmüne göre tüketici kredisi sözleşmesi, dolayısıyla taraflar arasındaki işlemde tüketici işlemi niteliğindedir.
Davacının tacir sıfatını taşıdığı anlaşılamamakla birlikte dava konusu kredi kartını ticari amaçlı aldığına ilişkin bir belge de dosyada bulunmamaktadır. Dolayısıyla davacının tüketici sıfatı taşıdığı açıktır.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunu m. 3/1-l’ye göre bankacılık sözleşmeleri ve aynı yasanın 22/II hükmüne göre tüketici kredisi sözleşmeleri tüketici işlemi olarak kabul edilmiştir. Bu durumda hem davacının tüketici sıfatı taşıyor olması hem de dava konusu olayın tüketici işlemi niteliğinde olması nedeniyle 6502 sayılı yasanın 73’üncü maddesine göre de tüketici işlemlerinden kaynaklı uyuşmazlıklar tüketici mahkemelerinin görevine girdiğinden bu gerekçelerle davanın usulden reddine yönelik olarak aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, dava dilekçesinin görevsizlik sebebiyle REDDİNE,
2-Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize başvurularak dilekçe verilmesi halinde dosyanın İSTANBUL NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİ’NE gönderilmesine,
3-HMK’nın 20. Maddesi uyarınca belirtilen süre içerisinde dosyanın gönderilmesi için talepte bulunulmaması halinde davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA;
4-HMK’nın 331. Maddesi uyarınca harç-vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
5-Artan gider avansının dosyasına aktarılmasına,
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda karar verildi.
Katip
Hakim