Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/606 E. 2023/653 K. 10.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/606 Esas
KARAR NO:2023/653

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ:18/09/2014
KARAR TARİHİ:10/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davacının tasarımlarıyla plastik sektöründe renkli ve fonksiyonel çözümler sunan yenilikçi, plastik sektöründe uzmanlaşmış, ülkemizde en önde gelen firması olduğunu, davacının her gün farklı tasarımlar yaratan ve piyasaya sunduğu bu özgün tasarımlar sayesinde yurt dışında ve yurt içinde oldukça geniş bir müşteri kitlesi oluşturmayı başardığını, yeni ve tamamen özgün tasarımlar oluşturduğunu, dava konusu temizlik fırçası tasarımlarını da ilk kez tasarlayan ve üreten firma olduğunu, davalı tarafın davacıya ait ürünler ile iltibasa sebep olan ürünleri üretmekte ve internet sitesinde tanıtmakta satışını yapmakta ve piyasaya sunmakta olduğunu, 554 sayılı endüstriyel tasarımların korunması hakkında KHK’nın 1. Maddesi uyarınca davacıya ait davaya konu ürün tasarımları tescilsiz olduğundan haksız rekabet hükümlerinden faydalanılacağını, davalı tarafından davacıya ait dava konusu ürünler ile iltibas yaratacak derecede benzerinin üretilip piyasaya sürüldüğü, delil olarak davalıya ait 2014 tarihli … isimli kataloğun 22. Sayfasında … kodu ile teşhir edilen ürünün davacıya ait ürünler ile iltibas yaratacak şekilde benzer olduğunu iddia ederek haksız rekabetin giderilmesi ve sonuçlarının ortadan kaldırılması amacıyla mahkemece ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Davacı tarafından davaya konu Ürüne ilişkin olarak 2Û02/Û0147 başvuru numaralı tasarım tescil başvurusunda bulunulduğunu davacı tarafından tasarım tescil başvurusu yenilenmediği davacının tasanm üzerindeki hakkının sona erdiğini, davacının davaya konu ürüne ilişkin olarak tasarım tescil belgesini yenilememesin in bir tesadüf olmadığını ürünün piyasada harcı âlem olduğundan ticari anlamda bîr önemi kalmadığından tasarımın yenilenmediğini müvekkilinin fiillerinin davacının iddia ettiği gibi haksız rekabet teşkil edebilmesi için öncelikli olarak davaya konu ürünün bir hususiyet arz etmesi gerektiğini davaya konu ürünün yıllardır, yurt içinde ve yurt dışında birçok gerçek ve tüzel kişi tarafından Üretilmekte ve satılmakta olduğunu ürünün görünüşünün de hitap ettiği kitle açısından da bir Önemi bulunmadığım, Davaya konu ürünün hiçbir ekonomik değerinin olmadığını Müvekkili şirketin hukuka aykırı hiçbir fiili olmadığından davacı şirketin manevi zarara uğramasının mümkün olmadığını sektör bilirkişinin de yer aldığı bir heyet oluşturularak davaya konu ürünün harcı alem olup olmadığının inceletîirilmesini iddia ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER; İstanbul Ticaret Sicil Memurluğu’na müzekkere yazılarak davacı ve davalı şirketin varsa ünvan değişikliği, devir/birleşme v.s ile ortaklarını ve açık adreslerini gösterir şekilde sicil kayıtları celp edilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup 30/09/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Tarafların ticari defter ve kayıtları ile dava dosyasına sunulan deliller ve tasarımcının seçenek özgürlüğü kapsamında yapılan inceleme ve değerlendirmeler doğrultusunda; davacı tarafa ait … kodlu ürün ile davalı tarafa ait … kodlu ürün arasında kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile ayniyet derecesinde benzer olarak algılandıkları, davacı tarafa ait … kodlu ürün ile davalı tarafa ait … kodlu ürün arasında kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile ayniyet derecesinde benzer olarak algılandıkları, tarafların dava konusu ürünlerle ilgili olarak satış yaptığı firmalar bazında yapılan incelemelerde 2013 yılında davacı şirketin müşterisi olup da aynı firmaya 2014 yılında davalı firma tarafından yapılan satışlar üzerinden davacının satış kaybının … kodlu ürün de 12.300 adet, … kodlu üründe 4.164 adet olduğu, davacının 2014 yılı maliyet ve satış tutarlarından tespit edilen birim fiyatlar üzerinden yapılan hesaplamaya göre davacının … kodlu ürün için 183,33 TL brüt satış kârı üzerinden 18,54 TL net kâr elde edeceği, … kodlu ürün için 336,76 TL brüt satış zararı edileceği sonucuna varılmıştır.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince ek bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup 13/04/2023 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; Tespit olunan hususlar ile dava dosyasında bulunan mevcut bilgi ve belgeler, dava dosyasına sunulan beyan ve deliller bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacı tarafından, taklit edildiği ileri sürülen … ve … sayılı ürünlerinin, davalının … kod numaralı olarak satış yaptığı 33.576 adet ve … kod numaralı olarak satış yaptığı 88.518 adet ürünlerin, davacının 2014 takvim yılı maliyet ve satış satışlar tutarları üzerinden hesaplama yapılmak suretiyle dikkate alındığında, davacının … sayılı ürün için 500,45,TL. brüt satış karı elde edeceği ve … sayılı ürün için 7.158,89-TL. brüt satış zararı edeceği değerlendirilmektedir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;Dava, 6102 Sayılı TTK 54 ve devamı maddeleri gereğince açılan haksız rekabetin tespiti ve önlenmesi ile maddi ve manevi tazminat taleplerine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde … kod no’lu ürünlerin davalı tarafından üretilip satılan … ve … kod no’lu ürünlerle birebir aynı olduğunu, bu ürünü tasarlayanın müvekkili şirket olduğunu, ürünlerin birebir aynı olmasının iltibasa yol açtığını iddia etmiş, davalı taraf davalı şirketin hukuka aykırı hiçbir fiili olmadığını ifade ederek davanın reddini talep etmiştir.
Somut olaya uygulanması gereken 6102 sayılı yeni Türk Ticaret Kanununun 55. Maddesinin “a) dürüstlük kuralına aykırı reklamlar ve satış yöntemleri ile diğer hukuka aykırı davranışlar” kategorisinin (4) numaralı alt bendinde, yanıltıcı duruma( karışıklığa veya karıştırılmaya) yol açma(iltibas ve iktibas) fiili, “başkasının malları, işürünleri, faaliyetleri veya işleri ile karıştırılmaya yol açan önlemler almak” şeklinde ifade edilmiştir.
Başkasının emtiası, iş mahsulleri, faaliyeti veya ticari işletmesiyle iltibaslar meydana getirmeye çalışmak veya buna müsait bulunan tedbirlere başvurmak, özellikle başkasının haklı olarak kullandığı, ad, unvan, marka, işaret gibi tanıtma vasıtaları kullanmak veyahut iltibasa meydan veren malları, durumu bilerek veya bilmeyerek satışa arz etmek veya şahsi ihtiyaçtan başka her ne sebeple olursa olsun elinde bulundurmak haksız rekabettir.
Gerekçeleri itibarı ile somut olaya uygun olup ve bu nedenle hüküm kurmaya elverişli olduğu kabul edilen 13/04/2023 tarihli bilirkişi ek raporunda; Tespit olunan hususlar ile dava dosyasında bulunan mevcut bilgi ve belgeler, dava dosyasına sunulan beyan ve deliller bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacı tarafından, taklit edildiği ileri sürülen … ve … sayılı ürünlerinin, davalının … kod numaralı olarak satış yaptığı 33.576 adet ve … kod numaralı olarak satış yaptığı 88.518 adet ürünlerin, davacının 2014 takvim yılı maliyet ve satış satışlar tutarları üzerinden hesaplama yapılmak suretiyle dikkate alındığında, davacının … sayılı ürün için 500,45,TL. brüt satış karı elde edeceği ve … sayılı ürün için 7.158,89-TL. brüt satış zararı edeceği belirtilmiştir.
Yapılan yargılama toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu, davacı tarafa ait … kodlu ürün ile davalı tarafa ait … kodlu ürün arasında kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile ayniyet derecesinde benzer olarak algılandıklarının anlaşılması ve tüm dosya kapsamına göre, davacının davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Manevi tazminat yönünden ise; davacı şirketin tasarımı olan ürünlerin taklit edilerek yaratılan haksız rekabetin niteliği ile paranın alım gücü ve hakkaniyet ilkesini birlikte gözeten Mahkememiz; davacının manevi tazminat talebinin de kabulü ile 500,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine yönünde aşağıdaki şekilde karar tesis etmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE;
7.158,89 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacının manevi tazminat talebinin kabulü ile 500,00TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 523,18-TL nispi karar harcının, peşin alınan 256,20-TL harcın mahsubu ile geri kalan 266,98-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Manevi tazminat yönünden kabul edilen miktar üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 500,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Manevi tazminat yönünden reddedilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 500,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Maddi tazminat yönünden kabul edilen miktar üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 7.158,89-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Maddi tazminat yönünden reddedilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 2.841,11-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan dava açılırken yatırılan toplam 285,20-TL (25,20-TL BHV, 3,80-TL VSH, 256,20- TL peşin harç) harcın davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yargılama aşamasında yapılan toplam 5.400,70 TL (400,70-TL tebliğler ve posta, 5.000,00-TL bilirkişi ücreti) yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre hesaplanan 2.757,56-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine bakiye yargılama giderinin davacı üzerine bırakılmasına,
9-Davalı tarafından yargılama aşamasında yapılan toplam 90,00- TL (90,00-TL tebliğler ve posta) yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre hesaplanan 44,05- TL yargılama giderinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davalı üzerine bırakılmasına,
10-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.10/10/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır