Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/594 E. 2021/191 K. 04.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/594 Esas
KARAR NO:2021/191

DAVA:Alacak
DAVA TARİHİ:21/05/2012
KARAR TARİHİ:04/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı şirketin … Müdürlüğünden (…) 1 nolu …Bölgesinden … ve … hak sıra nolu petrol arama ruhsatlarını kazandığını, 30/06/2006 tarihinde bu ruhsatlardaki %50’şer hissesini … San ve Tic. A.Ş’ye devrettiğini, davalı şirket ve … Enerjinin, … … İnş.San ve Tic. A.Ş ile 30/07/2008 tarihinde mutabakat zaptı akdettiğini, bu mutabakat zaptı uyarınca hisse devri gerçekleştiğini, … sondaj, kuyu tamamlama ve test çalışmalarında operatör olarak tayin edildiğini, 30/08/2008 ve 19/08/2008 tarihli mutabakat zabıtları sonrasıda arama çalışmalarının başladığını, ilk olarak … kuyusunun kazıldığını bu kuyuda gaz keşfi gerçekleştiğini, 06/01/2012 tarihinde gaz keşif bildirim ve tescil müracaatının teknik rapor ile …’ye ve davalı …’e bildirdiğini, 03/11/2011 tarihinden itibaren bu kuyudaki doğalgaz keşfinin tescil edildğini, bu hususun da davalıya bildirildiğini, 1 nolu …Bölgesinde müşterek petrol işletme ruhsatı verildiğini, bu bölgede ayrıca 2010 yılında … nolu arama ruhsatı ile … kuyusunun kazıldığını, davacı şirkette proje ve yatırımlar direktörü olarak görev yapan …’in … ve … tarafından müşterek mümessil olarak tayin edildiğini, … ve … kuyuları için yapılan yatırımların masraflarını sonradan sonrada … ve …’den tahsil etmek üzere kendisinin karşıladığını, davalı şirketin … ve … kuyuları için davacı tarafından yapılan masrafları ödemekten imtina ettiğini, mutabakat zaptının sadece davacının operatörlüğünde kazılacak ilk kuyu için keşif olmaması durumunda masrafların … tarafından karşılığınının düzenlendiğini, buna karşılık ilk kuyudan sonra kazılacak kuyularda gaz keşfi olmaması halinde ortaya çıkacak maliyetlerin ortaklar tarafından karşılanması gerektiğini, … kuyusunda yapılan işlemler ile ilgil davacının yetkilendirildiğini, davalının mutabakat zaptına aykırı olarak Ortak İşletme Anlaşmasının imzalamaktan imtina ettiğini, 12/08/2009 tarihinde tüm tarafların temsilcilerinin katılımı ile ortak işletme anlaşmasının nihai hale getirildiğini, ancak davalının bu anlaşmanın ekinde yer alan harcama yetkilendirmesini imzalamış olmasına rağmen, Ortak İşletme Anlaşmasını imzaladığını, 25/08/2010 tarihinde … ünvanının … olarak değiştirildiğini, bu hususun sadece bir ticari Unvan değişikliğini olduğunu beyanla, … ve … kuyusunda yaptığı sondaj ve kuyu tamamlama masrafları için 485.610,25 TL’nin tahsili talep ve dava etmiştir
Davalı vekili cevap dilekçesinde; … VE … nolu petrol arama ruhsatarındaki %50’şer hisselerini …’ye devrettiğini ve daha sonra %25’er hissenin açacağı kuyular ve yapacağı yatırımlar karşısında …’a devredildiğini, …’ın o dönemde … bünyesinde olduğunu, davacı …’ın ise Transatlantic bünyesinde olduğunu ve bu nedenle davacı ile hiçbir anlaşması olmadığını, … ile … arasında 30/07/2008 tarihli ön mutabakat zaptı imzalandığını, bu mutabakat zaptı ile …’ın 14/08/2008’e kadar … ile Ortaklık Anlaşması imzalamayı kabul ve taahhüt ettiğini ancak bu işlemi gerçekleştirmediğini, mutabakat zaptına göre …’ın tahsil esnasında kaydedilecek üretim gelirinin %10’unu davalıya ödemesi gerektiğini, ancak bugüne kadar hiçbir ödeme yapılmadğını, bu zapta göre …’ın ilk açacağı kuyularla ilgili masraf talep etmeyeceğini, yapacağı masrafları kendisinin üstlendiğini, sonraki kuyularla ilgili masraf talep etmeyeceğini, yapacağı masrafları kendisinin üstlendiğini, sonraki kuyularla ilgili ise elde edilecek gelirden önce masrafları tahsil edeceğini, bu nedenle …’den masraf talep etme hakkı olmadığını, davacının davalıya hiçbir şekilde yazılı bilgi vermediğini, davacı tarafından sunulan toplantı tutanağı başlıklı belgede … adına imza sihibi olan … isimli kişinin davalı şirket yetkilisi olmadığını, talep edilen alacağın fahiş olduğunu, bu faturaların ve yapılan harcamaların incelenmesi gerektiğini beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava , taraflar arsındaki sözleşme ve 30/07/2008 tarihli mutabakat zaptına göre davacının … ve … kuyusunda yaptığı sondaj ve kuyu tamamlama masraflarının davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, … Müdürlüğünden dava konusu petrol arama ile ilgili belgeler getirtilmiş, iddia ve savunma hudutları doğrultusunda dosya içeriği delil ve belgeler ile davacının defter ve kayıtları üzerinde taraflar arasındaki mutabakat metni, … Müdürlüğünden gelen cevap yazısı da değerlendirilmek suretiyle davacının davalıdan alacağı olup olmadığı, varsa miktarının belirlenmesi bakımından bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, bu yönden sunulan 02/07/2013 havale tarihli bilirkişi kurulu raporu mahkememizce denetlenmiştir.
02/07/2013 tarihli bilirkişi kurulu raporunda; davacı şirketin bir bölümü incelemeye sunulan 2011 yılına ait ticari defterlerinin TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmadığı, alacak davasına dayanak yapılan taraflar arasındaki Mutabakat Zaptının 3.2.maddesinde mutabakat zaptının 6.maddesinde belirtilen yürürlük şartlarının gerçekleşmesi kaydıyla bir ortak işletme anlaşmasının 14/08/2008 tarihine kadar … ile imzalanacağının taahhüt edildiği, ancak ortak işletme anlaşmasının gerçekleşmediği, mutabakat zaptının 4/2 maddesinde …’ın 06/09/2008 tarihine kadar sondajına başlayacağı ilk kuyunun sondaj bedelini kendi kaynaklarından karşılayacağı, ortak işletme anlaşması kapsamında operatör olarak tayin edileceği, kendi teknoloji ve insan kaynaklarını kullanarak sondaj, kuyu tamamlama ve test çalışmasını yürüteceği, petrol yada gaz keşfi halinde …’ın yaptığı harcama ve masrafların tümünü öncelikle tahsil etme hakkına sahip olduğu, ancak …’ın tahsil esnasında kaydedilecek üretim gelirinin %10’unu …’e ödeyeceği, masrafların tümü tahsil edildikten sonra kaydedilecek üretim gelirine tarafların hisseleri oranında ortak olacaklarının belirtildiği, ilk kazılan … kuyusunda gaz keşfi gerçekleştiği ve üretim yapıldığı, mutabakat zaptının 4/2 maddesine göre bu kuyu için yapılan tüm masrafların ve bu kuyudaki üretimden elde edilen gelirlerin belgelendirilerek, masrafların ne kadarının üretim gelirlerinden karşlandığı veya karşılanmayan kısmın ne kadar olduğunun davacı tarafça kanıtlandıktan sonra davalı yanın masraflardan hissesine düşen miktarın hesaplanmasının mümkün olabileceği, davacı tarafça bu hususlarda gerekli ve yetkerli belge ve bilgiler ile ilgili defter kayıtlarının sunulmasına ihtiyaç bulunduğu, mutabakat zaptının 4/6.maddesinde, …’ın yürüteceği faaliyetler neticesinde keşif olmaması durumunda tarafların hangi nam altında olursa olsun hiçbir tazminat, gelir kaybı zarar ve ziyan talebinde bulunmayacaklarının belirtildiği, … kuyusunun kuru kuyu olarak kapatılmış olması nedeniyle … kuyusu için davalı taraftan harcamalar karşılığı bir miktarın talep edilemeyeceği kanaatine varıldığı, davacı yanın, davalı yana düzenlediği … ve … Kuyusu ile ilgili faturalar toplamı 433.558,31 TL ‘ye ilave olarak, davalı yandan 52.051,94 TL daha alacak talebinde bulunduğu, ancak bu talebine ilişkin olarak davalı yana düzenlenmiş herhangi bir faturayı dosyaya sunmadığı, ayrıca bu miktar alacağın gerekçeleri ve dayanakları konusunda yeterli açıklamaya yer verilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Davacının itirazlarını değerlendirilmesi ve davalının bilirkişi raporuna beyan dilekçesinde belirttiği konuların tartışılması bakımından bilirkişi kurulundan ek rapor alınmasına karar verilmiş, bu yönden sunulan 24/02/2014 tarihli bilirkişi kurulu 1.ek raporu mahkememizce denetlenmiştir.
24/02/2014 tarihli bilirkişi kurulu 1.ek raporunda; kök rapordaki görüşlerinde bir değişiklik olmadığı belirtilmiştir.
Davacı vekilinin itirazlarının değerlendirilmesi bakımından bilirkişi heyetine, petrol doğalgaz sondaj konusunda uzman petrol yüksek mühendisi bilirkişinin katılımı ile heyetten ek rapor alınmasına, davacı yanın defter ve kayıtlarının da incelenerek yapılan sondajlar nedeniyle davacının yaptığı üretim ve masraf faturalarının değerlendirilerek her iki kuyunun faaliyeti ile yapılan masrafların belirlenmesi bu bağlamda taraflar arasındaki mutabakat zaptının da dikkate alınarak taraf iddialarının yerindeliği ve davacının mutabakat zaptı çerçevesinde davalıdan alacağının olup olmadığı varsa miktarının belirlenmesi bakımından bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, bu yönden sunulan 03/03/2015 tarihli bilirkişi kurulu 2.ek raporu mahkememizce denetlenmiştir.
03/03/2015 tarihli bilirkişi kurulu 2.ek raporunda; davacı yanın 2010 ve 2012 yıllarına ait ticari defterlerinin TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulduğu ve lehine delil olma niteliğini haiz olduğu, 2011 yılına ait ticari defterlerinin ise usulüne uygun tutulmadığı, davacı şirketin ticari defter kayıtlarından bilgisayar ortamında üretildiği anlaşılan “… Üretim Raporuna göre Kasım /2011 -Nisan2014 döneminde … kuyusundan elde edilen gaz satışlarından sağlanan gelirin 735.532,72 TL olduğu, sözleşme hükümlerine göre gelirden davalı … ….Ltd.Şti’ne düşen payın 20.276,22 TL olduğu, ancak 2013 ve 2014 yıllarına ait ticari defter kayıtları incelenemediğinden anılan yıllara ilişkin faturalanan gelirlerin ticari defterden kontrolünün yapılamadığı, davacı şirketin … kuyusu için 1.087.425,76 TL masraf yaptığı, bu masrafın %25’ine karşılık gelen 271.856,45 TL’nin davalı … ….Ltd.Şti’ne fatura edildiği, … kuyusu için davacı şirketin yaptğı masrafların toplam 558.825,97 TL olduğu, toplam masrafın %25’ine karşılık gelen 139.706,49 TL ‘nin davalı … ….Ltd.Şti’ne fatura edildiği belirtilmiştir.
Mahkememizce dosyaya alınan 03/03/2015 tarihli ek raporda mali müşavir ve Petrol mühendisinin bilirkişi olarak tespitlerinin yer aldığı, diğer bilirkişi görüşünün yansıtılmadığı anlaşılmakla, davalı ve davacı yanın itirazlarının değerlendirilmesi, iki rapor arasındaki çelişkinin giderilmesi bakımından ek rapor alınmasına karar verilmiş, bu yönden sunulan 11/11/2015 tarihli bilirkişi kurulu 3.ek raporu mahkememizce denetlenmiştir.
11/11/2015 tarihli bilirkişi kurulu 3.ek raporunda; tarafların itirazları göz önünde bulundurularak davalı tarafın itirazlarının kök ve ek raporlarda herhangi bir değişikliği gerektirmediği, davanın tarafları arasında 30/07/2008 tarihinde akdedilen ve geçerli olup tarafları bağlayan ve uyuşmazlığa uygulanması gereken mukatabakat zaptı hükümleri gereğince davacının açtığı her 2 kuyudan davalının hissesine düşen masrafları talep edebileceği, doğalgaz çıkan kuyudan elde edilen gelirden davalı payına düşen miktar indirildikten sonra davacının davalıdan 477.203,63 TL masraf bedeli talep edebileceği belirtilmiştir.
İddia, savunma, toplanan deliller, 30/07/2008 Mutabakat Zaptı, alınan bilirkişi kök ve ek raporları birlikte değerlendirilmiştir.
Taraflar arasında düzenlenen 30/07/2008 Mutabakat Zaptının 3.2.maddesinde mutabakat zaptının 6.maddesinde belirtilen yürürlük şartlarının gerçekleşmesi kaydıyla bir ortak işletme anlaşmasının 14/08/2008 tarihine kadar … ile imzalanacağının taahhüt edildiği, ancak ortak işletme anlaşmasının gerçekleşmediği, mutabakat zaptının 4/2 maddesinde, …’ın 06/09/2008 tarihine kadar sondajına başlayacağı ilk kuyunun sondaj bedelini kendi kaynaklarından karşılayacağı, ortak işletme anlaşması kapsamında operatör olarak tayin edileceği, her iki kuyunun petrol arama ruhsatı alanlarında kendi teknoloji ve insan kaynaklarını kullanarak sondaj, kuyu tamamlama ve test çalışmasını yürüteceği, petrol yada gaz keşfi halinde …’ın yaptığı harcama ve masrafların tümünü öncelikle tahsil etme hakkına sahip olduğu, ancak …’ın tahsil esnasında kaydedilecek üretim gelirinin %10’unu …’e ödeyeceği, masrafların tümü tahsil edildikten sonra kaydedilecek üretim gelirine tarafların hisseleri oranında ortak olacaklarının belirtildiği, 4.5 maddesinde, …’ın petrol arama ruhsat alanlarında yürüteceği faaliyetler neticesinde yapılacak keşfin … tarafından ticari keşif olarak onaylanması durumunda …’ın üretim neticesinde kaydedilecek gelirden öncelikli olarak masraf ve harcamaların tahsil edileceği, bunların tümü tahsil edildikten sonra kaydedilecek üretim gelirine tarafların hisseleri oranında ortak olacaklarının kararlaştırıldığı, Mutabakat zaptının 4.6.maddesinde, …’ın yürüteceği faaliyetler neticesinde keşif olmaması durumunda tarafların hangi nam altında olursa olsun hiçbir tazminat, gelir kaybı zarar ve ziyan talebinde bulunmayacaklarının belirtildiği, 4.7 maddesinde ise …’ın müşterek petrol arama ruhsat alanlarında kazacağı ilk kuyuda keşif olmaması durumunda tüm maliyetlerin kendisine ait olacağı, ancak 5. Madde hükmü saklı kalmak koşuluyla daha sonra kazılacak kuyularda petrol ve/veya gaz keşfi olması ve üretime geçilmesi halinde …’ ın yaptığı harcama ve masrafların tümünü tahsil edeceğinin öngörüldüğü, 5. Maddesinde Ortak İşletme anlaşmasından sonra müşterek petrol arama ruhsat alanlarındaki çalışmaların … tarafından veya ondan kaynaklanan bir sebepten dolayı durdurulması veya son verilmesi durumunda …’ün …’ın yaptığı harcamaları tazmin edeceğinin düzenlendiği anlaşılmıştır.
Davacı tarafından ilk kazılan … kuyusunda gaz keşfi gerçekleştiği ve üretim yapıldığı, davacı şirketin … kuyusu için 1.283.162,42 TL masraf yaptığı, bu masrafın davalı hisse oranı %25’ine karşılık gelen 320.790,61 TL ve … kuyusu için davacı şirketin 659.414,64 TL masraf yaptığı olduğu, toplam masrafın %25’ine karşılık gelen 164.853,66 TL olmak üzere toplam ,485.644.27 TL olduğu, gaz satışından 326.267.89 TL gelir elde edildiği, taraflar arasında düzenlenen 30/07/2008 Mutabakat Zaptının 4.2 maddesine göre davalıya düşen % 10 payın 8.440.64 TL olduğu, Mutabakat Zaptının 4.7 ve 4.5 maddelerine göre ilk kuyudan keşif yapılması nedeniyle davacının yaptığı harcama masraflardan hissesi oranında ve üretim gelirinden elde edilen bedel düşüldükten sonra kalan 477.203,63 TL davacı masraflarından davalı … ….Ltd.Şti’ nin sorumlu olduğu sonuç ve kanaatine varılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerekmiştir.
Davacı, 22/02/2012 ve 11/05/2012 tarihli ihtarnamelerle masrafların ödenmesini talep etmiş ise de ihtarnamelerin tebliğ edilemediği, davalının dava ile temerrüde düştüğü anlaşılmakla ,dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekmiştir.” şeklinde karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay 23.Hukuk Dairesi’nin 2016/8987 Esas – 2019/5466 Karar sayılı ve 19.12.2019 tarihli bozma ilamına göre ” Taraflar arasında düzenlenen 30.07.2008 tarihli “Mutabak Zaptı” başlıklı sözleşmenin 4.2. maddesinde, davacı …’ın operatör sıfatıyla 06.09.2008 tarihine kadar ilk kuyunun sondajına başlayacağı, kendi teknolojisini ve insan kaynaklarını kullanarak sondaj, kuyu tamamlama ve test çalışmalarını yüreteceği, petrol ve gaz keşfi olması durumunda yaptığı faaliyetlere ilişkin harcama ve masrafların tümünü öncelikli olarak tahsil etme hakkına sahip olduğu, ancak tahsil esnasında kaydedilecek gelirin %10’unu davalı …’e ödeyeceği, yaptığı faaliyetlere ilişkin harcama ve masrafların tümü tahsil edildikten sonra kaydedilecek üretim gelirine tarafların hisseleri oranında ortak olacakları; 4.5. maddesinde, …’ın üretim neticesinde elde edilecek gelirden öncelikli olarak operatör vasfıyla yaptığı faaliyetlere ilişkin masraf ve harcamaları tahsil edeceği, bu şekilde masraflar tahsil edildikten sonra kaydedilecek üretim gelirine tarafların hisseleri oranında ortak olacakları; 4.7. maddesinde ise ilk kuyudan keşif olmaması durumunda tüm masrafların …’ın üzerinde kalacağı, daha sonra kazılacak kuyulardan keşif olması ve üretime geçilmesi halinde 4.5 maddede yer alan düzenlemeye göre yaptığı faaliyetlere ilişkin harcama ve masrafların tümünü tahsil edeceği kararlaştırılmıştır.
Sözleşme hükümlerinin bir bütün olarak değerlendirilmesi halinde, davacı tarafın operatör sıfatıyla yapacağı sondaj ve kuyu tamamlama masraflarının, öncelikli olarak elde edilecek üretim gelirinden karşılanması sisteminin benimsendiği anlaşılmaktadır. Bu şekilde masraflar karşılandıktan sonra kalan bakiye gelir taraflar arasında hisseleri oranında paylaşılacaktır. Davacı, ancak elde edilen tüm üretim gelirlerinin sondaj ve kuyu tamamlama masraflarını karşılamaması durumunda diğer hissedarlara müracaat edebilecektir. Bu açıdan ilk kuyudan ya da sonraki kuyulardan keşif yapılmasının bir önemi bulunmayıp, her iki durumda da esas itibariyle sözleşmenin 4.5 maddesi uyarınca işlem yapılacaktır.
Somut olayda, ilk olarak … kuyusunda sondaj çalışmalarına başlanmış olup, gaz keşfi olması üzerine bu kuyuda 03.11.2011 tarihi itibariyle üretime geçilmiştir. Dosya kapsamında yapılan incelemede 2014 yılı Mayıs ayı itibariyle halen bu kuyadan gelir elde edilmeye devam edildiği tespit edilmiştir. 25.10.2010 tarihinde … kuyusunda sondaj çalışmalarına başlanmış olup, keşif olmaması nedeniyle bu kuyunun kapatıldığı anlaşılmıştır. Davacı taraf her iki kuyu için operatör sıfatıyla yaptığı sondaj ve kuyu tamamlama masraflarından davalının payına düşen tutarın tahsili amacıyla 21.05.2012 tarihinde işbu davayı açmıştır.
İlk kazılan … kuyusunda gaz keşfi olduğundan, sözleşmenin 4.2. maddesi hükmü uyarınca, davacı bu kuyudan devlet hissesi ve işletme masraflarını düştükten sonra kalan gelirin %10’unu davalı …’e verecek, bunun dışındaki tüm geliri, diğer hissedarlara başkaca bir pay vermeden, sondaj ve kuyu tamamlama masraflarına mahsuben kendisine ayıracaktır. Ayrıca, davacı … kuyusu için yaptığı sondaj ve kuyu tamamlama masraflarını da … kuyusundan elde edilen gelirden tahsil etme hakkına sahiptir. Davacı ancak, elde edilen üretim gelirlerinin, her iki kuyuya ilişkin sondaj ve kuyu tamamlama masraflarını karşılamaması halinde hisseleri oranında diğer ortaklara başvuru hakkına sahip olup, yukarıda belirtildiği gibi, … kuyusunda keşfin yapıldığı 2014 Mayıs ayı itibariyle üretimin devam ettiği ve halen bu kuyudan gelir elde edilmeye devam edildiği anlaşılmıştır. Dolayısıyla dava, üretim gelirlerinin sondaj ve kuyu tamamlama masraflarını karşılayıp karşılayamayacağının belli olmadığı bir aşamada açılmıştır. Bu haliyle, eldeki dava henüz şartları oluşmadan yani istenebilir olmadan erken açılmış bir davadır. Bu durumda, mahkemece, davacının dava tarihi itibari ile işbu davayı açmasında hukuki yararı bulunmadığından, dava şartlarındaki eksiklik nedeniyle davanın usulden reddine ve davalı yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7. maddesi hükmü uyarınca maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle davalı yararına bozulması gerekmiştir.” gerekçesi ile bozularak dosya mahkememize gönderilmiş ve Yargıtay bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edilmiştir.
Tüm dosya, deliller ve Yargıtay bozma ilamı birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasında düzenlenen 30/07/2008 tarihli ” Mutabakat Zaptı” başlıklı sözleşmede tarafların hak ve yükümlülükleri belirlenmiş, sözleşmenin 4.2 madde de sondaj ve kuyu tamamlama masraflarına ilişkin düzenleme yapılmış olup davacının elde ettiği üretim gelirinin sondaj ve kuyu tamamlama masraflarını karşılamadığı takdirde hisseleri oranında ortaklara başvuru hakkına sahip olup ilk açılan Banarlı-3kuyusunda 2014 mayıs ayı itibariyle üretimin devam ettiği üretim gelirinin miktarının ve sondaj ve kuyu tamamlama masraflarını karşılayıp karşılamadığı hususunun dava tarihi itibariyle belli olmadığı, dava istenebilir olmadan erken açılmış bir dava olup hukuki yararı bulunmayan davacının açtığı davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Erken açılmış olan davanın USULDEN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 59,30 TL maktu karar harcının peşin alınan 7.211,35 TL harçtan mahsubu ile artan 7.152,05 TL harcın talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Ayrıca, bozmadan önce verilen karar gereğince 02/08/2016 tarih, …Harç No’lu Harç Tahsil Müzekkeresi ile davalıdan tahsil için yazılan 25.386,43-TL bakiye karar harcının tahsil edilmiş ise tahsil edildiğine ilişkin makbuz ibraz edildiğinde DAVALIYA İADESİNE,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan toplam 225,00-TL (tebligat ve dosya masrafı) yargılama giderinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/03/2021

Başkan … Üye … Üye … Katip …