Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/543 E. 2022/113 K. 01.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/543
KARAR NO:2022/113

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:08/10/2020
KARAR TARİHİ:01/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davavcı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, davalı şirketle bir ticari ilişkiye girerek, toplamda 81.016,16.-TL’lik ayakkabı sattığını, toplam satış tutarı olan 81.016,16.-TL’nin bugüne kadar ödenmediğini, taraflarınca müvekkilinin 81.016,16.-TL alacağının tahsili için …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosya ile icra takibi başlattığını fakat davalı tarafın herhangi bir gerekçe göstermeden itiraz ederek takibin durdurulmasını talep ettiğini, davalı tarafın bu itirazlarının haksız olduğunu, davalı tarafın müvekkilimden ayakkabıları teslim aldığını, bunun için kesilen faturaların cari hesabına işlediğini, davalı tarafın bağlı bulunduğu … Vergi Dairesi’nden BA ve BS formları sorulduğunda müvekkili firmaya ait faturaların davalı şirkette olduğunun görüleceğini, müvekkilinin bağlı bulunduğu vergi dairesine müzekkere yazıldığında BA, BS ve indirilecek KDV listesinde faturaların yer aldığının görüleceğini, davalı tarafın haksız itirazı nedeni ile icra takibinin durduğunu, müvekkili firmanın zarar gördüğünü, davalı tarafın haksız itirazını kaldırabilmek için iş bu davanın açılma zaruretinin hasıl olduğunu, zorunlu arabuluculuğa müracaat edilerek yasal prosedürün tamamlandığını, bu nedenlerle ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyadan talep edilen 81.016,16.-TL asıl alacağa yapılan itirazın iptalini, takibin devamını, takip tarihinden itibaren asıl alacağa avans faizi işletilmesini, takibe haksız itiraz sebebiyle, davalının % 20 icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesini, Mahkeme masrafı ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesi ve duruşma günü davalı tarafa usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olup davalı tarafça süresi içerisinde cevap dilekçesi sunulmadığı görülmüştür.
Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların; davacının davalıdan ayakkabı satım sebebiyle alacaklı olup olmadığı, alacağın miktarı, işlemiş faize hükmedilip hükmedilmeyeceği, davacının başlattığı takibe davalının itirazının haklı olup olmadığı, itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilip hükmedilmeyeceğinden ibaret olduğu görülmüştür.
DELİLLER;
…. İcra Müdürlüğüne müzekkere yazılarak … Esas sayılı icra dosyası aslı celp edilmiştir.
… … Vergi Dairesi Müdürlüğüne, … … Vergi Dairesi Müdürlüğüne müzekkere yazılarak davalı şirketin BA BS formları ve davalı şirketin kesmiş olduğu faturalar celp edilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup 16/04/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafın ticari defterlerinin 6102 sayılı kanunun 64. Md. ve 213 Sayılı Vergi Usul Kanunun 193 ile 220. md. uyarınca usülüne uygun olarak tutulmuş olduğu, 6100 Sayılı Kanunun 222.md uyarınca takdiri Sayın Mahkemenize ait olmak üzere, Mali ve Kaydi olarak “kendi fehlerine delil olma niteliğine haiz olduğu”, mütalaa olunmakla birlikte hukuki ve nihai değerlendirme jile takdirin Yüce Mahkemenize ait olabileceği, davacı tarafça alacak tutarına ilişkin olarak işleme koyulan …. iera Dairesinin … sayılı icra dosyasına Davalı tarafça itirazda bulunulduğu ancak itirazın iptali konu başlıklı işbu davaya ilişkin olarak herhangi bir cevap dilekçesi sunulmadığı herhangi bir bilgi ve belge beyanında bulunulmadığı, davacı ve davalı taraflarca ticari nitelikteki ilişkinin yazılı olarak kayıt altına alınmadığı, yazılı bir sözleşme metninin mevcut olmadığı, davacı tarafça dava dosyasına sunulan bilgi ve belgeler doğrultusunda ve rapor içerisinde detayları gösterilen hareketler kapsamında davacı tarafın davalı taraf adına toplam 7 irsaliyeli fatura karşılığı kdv dahil 65.880,00 TL’lik mal satışı gerçekleştirmiş olduğu, Davalı tarafça 3 farklı banka işlemi ile toplam 5.480,00 TL’lik ödeme gerçekleştirilmiş olduğu, İşbu hareketler doğrultusunda Davacı tarafın Mali ve Kaydi olarak davalı taraftan 60.400,00 TL alacaklı olduğu, davacı tarafça keşide edilen faturaların irsaliyeli fatura niteliğinde olup, ayrıca malların teslim edildiğine dair herhangi bir irsaliye vb. yazılı evrakın mevcut olmadığı, ancak diğer yandan, Davalı tarafça da dava konusuna istinaden dava dosyasına herhangi bir beyanda bulunulmadığı, malları teslim almadığına, daha fazlafeksik ödeme gerçekleştirdiğine, borcunu inkar edebilecek herhangi bir belge sunduğuna ve adına keşide edilen faturaları TTK 21/2 doğrultusunda kabul etmeyip geri iade ettiğine ilişkin ispat niteliğinde herhangi bir bilgi ve belgenin dava dosyasına sunulmadığı, işbu suretle incelemelerin tümüyle dava dosyası ve Davacı tarafça beyan edilen bilgiler doğrultusunda gerçekleştirilebildiği, nihai ve hukuki değerlendirme ile takdirin Sayın Mahkemenize ait olabileceği, Mahkemece davalının bağlı bulunduğu vergi dairesinden talep edilen BA-BS formlarına göre; 2018 ve 2019 yılına ilişkin sunulan bilgilerde davalı tarafın davacı tarafça keşide edilen satış faturalarını BA formları ile beyan etmiş olduğu, bu suretle davalı tarafın davacı tarafça adına keşide edilen faturalardan haberdar olduğunun teyit edildiği, rapor içerisinde detaylı olarak betirtilen hükümler doğrultusunda yapılan hesaplama neticesinde; Davacı tarafın takip talebinde 15.136,16 TL işlemiş faiz talebinde bulunduğu, Sayın Mahkemenizce alacak tutarının 60.400,00 TL olarak kabul görmesi durumunda işbu alacağa karşılık 20.862,34 işlemiş faiz talep edebiteceği, takip tarihi itibariyle dava sürecinde işleyecek faiz talebinin de Mahkemenin değerlendirme ve takdirinde olabileceği, dava dosyasına mübrez tüm inceleme ve değerlendirmelerin kaydi bilgi ve belgeler üzerinden yapıldığı, hukuki tüm görüş ve izahların Mahkemenin değerlendirme ve takdirinde olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Davacı taraf, davalı şirkete ayakkabı sattığını, davalının ödeme yapmadığını, başlattılan icra takibine davalının itirazının haksız olduğunu beyan ederek takibe yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini dava etmiştir.
Davalı taraf ise, davaya cevap vermemekle birlikte, icra takibine itirazında; davacıya borçlu olmadığını beyan etmiştir.
Davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan İstanbul 11. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından 65.880,00 TL cari hesap alacağının ve 15.136,16 TL işlemiş faizin talep edildiği, davalının borca itirazı sonucu icra takibinin İİK’nın 66. maddesi uyarınca durduğu tespit edilmiştir.
İcra takibine vaki itirazın davacı tarafa tebliği durumu ve dava tarihine göre işbu itirazın iptali davasının, İİK mad. 67’de öngörülen ve hak düşürücü nitelikteki 1 yıllık süresi içinde açıldığı anlaşılmaktadır.
Tarafların karşılıklı edimlerini yerine getirip getirmediklerinin tespiti için 6100 sayılı HMK m. 222’ye göre tarafların ticari defterlerinin mahkememize sunulmasına karar verilmiş, davacı taraf ticari defterlerini mahkememize sunmuş ancak davalı taraf ticari defterlerini mahkememize verilen süre içinde sunmamıştır.
6100 sayılı HMK m. 222/II’ye göre; “Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.” Davacı defterlerinin bu maddeye uygun şekilde tutulduğu anlaşılmakla davacı defterlerinin kendisi lehine delil hükmünde olduğu kabul edilmiş ve bu kayıtlar hükme esas alınmıştır.
6100 sayılı HMK m. 222/III’e göre; “İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.” Bu maddeye uygun olarak davacı defterlerindeki kayıtların aksi davalı tarafından senet ya da kesin delillerle kanıtlanamadığından davacı defterleri davacı lehine delil hükmündedir.
Hazırlanan 10/04/2021 tarihli bilirkişi raporunda; davacı defterlerine göre davacının davalıdan 60.400,00 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Dava konusu faturalar, irsaliyeli faturalar olup, davalı taraf kısmi ödeme yapmıştır, faturalara itiraz etmediği gibi, faturaları BA formları ile beyan etmiştir.
Tüm dosya kapsamına göre; mahkememizce denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporuna itibar edilerek, icra takibine itirazının haksız olduğu, alacağın vadesinin belirlenmediği, davalıyı temerrüde düşürecek bir ihtar ve ihbarda bulunulmadığı anlaşılmakla; davanın kısmen kabulü ile işlemiş faiz talebi ve alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-…. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına davalının yaptığı itirazın kısmen iptali ile; takibin 60.400,00TL asıl alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-İcra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesap olunan 4.125,93TL harçtan peşin alınan 978,48TL’nin mahsubu ile eksik 3.147,45TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA;
4-Davacı tarafından yatırılan toplam 1.040,68TL (54,40TL BH, 978,48TL PH, 7,80TL VSH, ) harcın davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yargılama sırasında yapılan toplam 1.194,50TL (900,00TL bilirkişi ücreti, 294,50TL posta ve müzekkere masrafı, ) yargılama masrafının davanın kabul red oranına göre takdiren 890,54TL’sinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE;
6-Arabuluculuk görüşmelerinde arabulucu olarak atanan …’ya 1.320,00-TL ödeme yapılmasına karar verildiği, ödemenin suçüstü ödeneğinden ödendiği anlaşıldığından 1.320,00-TL arabuluculuk ücreti’nin 6325 sayılı hukuk uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu madde 18/A-13’a göre davadaki red ve kabul oranına göre hesaplanan 984,10TL’nin davalıdan, 335,90TL’nin davacıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 8.652,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
8-Kullanılmayarak artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/03/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır