Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/434 E. 2021/623 K. 05.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/434
KARAR NO : 2021/623

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 21/08/2020
KARAR TARİHİ : 05/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

DAVACININ TALEBİ:

Davacı … A.Ş. vekili verdiği dava dilekçesinde, davalı …Ticaret Ltd. Şti. ile 13.01.2014 tarihinde … Satış Sözleşmesi yaptıklarını, sözleşmeye göre müvekkilinin … Araç Takip ve Filo Yönetim Sistemi hizmetini iki yıl ücretsiz olarak vereceğinin kararlaştırıldığını, iki yılın sonunda sözleşmenin feshedilmemesi durumunda uzayan her yıl için davalının araç başına yıllık hizmet bedeli ödeyeceğinin kararlaştırıldığını, taraflar arasında yapılan sözleşmenin iki yılın sonunda feshedilmeden bir yıl daha uzadığını ve davalıya hizmet verilmeye devam edildiğini, verilen bu hizmetten ötürü 6.112,40 TL alacaklarının doğduğunu, 30.01.2020 tarihinde söz konusu alacak için davalı şirket ile protokol imzalandığını ve davalı şirketin borcunu kabul ettiğini, davalının düzenlenen faturalara da süresi içinde itiraz etmediğini, alacaklarının ödenmemesi üzerine de alacaklarının tahsili için davalı aleyhinde … 21. İcra Dairesinin … sayılı dosyasından icra takibi başlattıklarını, davalının takibe itiraz etmesi üzerine icra inkâr tazminatı talepli olarak itirazın iptali davası açtıklarını belirtmiştir.
DAVALININ TALEBİ:
Davalı … Ltd. Şti. davaya cevap dilekçesi vermeyerek 6100 sayılı HMK m.128’e göre dava konusu maddi vakıaları inkâr etmiştir.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ:
Dava, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu m. 502 ve davamı maddelerine göre vekâlet ve iş görme sözleşmesinden kaynaklı alacak için başlatılmış icra takibine itiraz nedeniyle 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu m. 67’ye göre itirazın iptali davasıdır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacı taraf, … 21. İcra Dairesinin … sayılı dosyasını, sözleşmeyi, faturaları, protokolü, yemin delilini ve bilirkişi incelemesini delil olarak sunmuştur.
Davalı taraf, 6100 sayılı HMK m. 126’ya göre cevap ve delil dilekçesi sunmamış, HMK m. 139’a göre ön inceleme ve HMK m. 144’e göre tahkikat duruşmasına usulüne uygun şekilde çağrıldığı halde katılmamıştır.
Dava, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu m. 502 ve davamı maddelerine göre vekâlet ve iş görme sözleşmesinden kaynaklı alacak için başlatılmış icra takibine itiraz nedeniyle 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu m. 67’ye göre itirazın iptali davasıdır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun “Dava Şartı Olarak Arabuluculuk” başlıklı 5/A maddesine göre; “Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” Mahkememizde açılmış olan dava bu yasa kapsamında arabuluculuk dava şartına bağlı olup arabuluculuk son tutanağının dosyaya sunulduğu anlaşılmakla davanın esasının incelenmesine geçilmiştir.
6098 sayılı TBK m. 207’ye göre; “Satış sözleşmesi, satıcının, satılanın zilyetlik ve mülkiyetini alıcıya devretme, alıcının ise buna karşılık bir bedel ödeme borcunu üstlendiği sözleşmedir.” aynı yasa m. 502’ye göre; “Vekâlet sözleşmesi, vekilin vekâlet verenin bir işini görmeyi veya işlemini yapmayı üstlendiği sözleşmedir. Vekâlete ilişkin hükümler, niteliklerine uygun düştükleri ölçüde, bu Kanunda düzenlenmemiş olan işgörme sözleşmelerine de uygulanır. Sözleşme veya teamül varsa vekil, ücrete hak kazanır.” Taraflar arasında yapılan 13.01.2014 tarihli sözleşmenin “Sözleşmenin Konusu” başlıklı 3’üncü maddesinde “İş bu sözleşme, müşterinin … Sistemi kapsamında Satko veya Satko yetkili satıcısından satın aldığı cihazın kurulumu, kurulum sonrasında müşterinin eğitimini, cihazlara bakım ve onarım desteğinin verilmesini, sözleşme bedellerinin ödenmesini, müşterilik koşullarını ve işlerin yürütülmesine ilişkin esasları düzenlemektedir.” düzenlemesi yapılmıştır. Taraflar arasında yapılan sözleşme hem alım satım sözleşmesi hem de iş görme sözleşmesi hükümlerini içeren karma nitelikli sözleşme niteliğindedir.
Davacının talebi davalıya sözleşmenin süresinin uzamasından sonra verdikleri hizmet bedeline ilişkindir. Sözleşmenin “Sözleşmenin Süresi” başlıklı 6’ncı maddesinde, “İş bu sözleşme, sözleşme tarihi itibariyle yürürlük kazanıp iki yıl için geçerlidir. Süre sonunda ilgili fesih koşulları işletilmediği ve müşterilik uzatımı ile ilgili koşulların yerine getirildiği durumda bir yıllık periyotlarla otomatik olarak uzar.” düzenlemesi getirilmiş, “Satış Sözleşmesi Servis Detayları” başlıklı 16’ncı maddesinde de “Satko tarafından … Araç Takip Sistemi hizmeti garanti süresi boyunca sözleşme tarihinden itibaren iki yıl ücretsiz olarak verilecektir. İlk iki yıl sonunda hizmet bedeli olarak araç başına yıllık KDV hariç 120,00 TL tutarındaki bedeli müşteri Satko’ya dönem başında peşin olarak ödeyecektir.” düzenlemesi getirilmiştir. Sözleşmenin başlangıç tarihi 13.01.2014 olup sözleşmenin taraflarca feshedildiğine ilişkin fesih yazısı ya da ihtarname dosyada bulunmamaktadır. Dolayısıyla sözleşmenin kurulmasından iki yıl sonra davacının servis hizmetini ücretli olarak verme hakkı doğmuştur.
Davacının sunduğu 30.01.2020 tarihli protokolde ise … 21. İcra Dairesinin … sayılı dosyasına konu borcun 3.900,20 TL tutarlı iki taksit halinde ödeneceği düzenlenmiş ve protokol tarafların avukatları tarafından imzalanmıştır. Tarafların kendilerinin imzasının da bulunmaması nedeniyle protokol 1136 sayılı Avukatlık Kanunu m. 35/A’ya göre ilam hükmünde değildir. Davalı şirket adına imza atan avukatın protokol ekinde vekâletnamesi olmadığı için yetkilendirilip yetkilendirilmediği anlaşılamamaktadır. Davalı taraf davaya cevap dilekçesi de vermediğinden bu protokole davalının izin ya da onay verip vermediği de bilinmemektedir.
Davacının davalı taraftan alacaklı olup olmadığının tespiti için her iki taraf ticari defterleri üzerinde mali müşavir bilirkişi aracılığı ile inceleme yapılmasına karar verilmiştir. Hazırlanan 10.03.2021 tarihli bilirkişi raporunda davacı taraf ticari defterlerine göre davacının takip tarihine göre davalıdan 6.112,40 TL alacaklı olduğu, dava konusu faturaların da davacı taraf defterlerinde kayıtlı olduğu tespit edilmiştir. Usulüne uygun şekilde davalı tarafa defterlerine mahkememize sunması istenildiği halde davalı taraf defterlerini sunmamıştır.
Davacının dosyaya sunduğu faturalar incelendiğinde verilen hizmet bedelinin montaj bedeli, demontaj bedeli ve yıllık hizmet bedeli olarak yazıldığı görülmektedir. Sözleşmenin 5.2 maddesinde de montajın ücretsiz olduğu ancak cihazların sökülüp tekrar başka araca takılmasının bedele bağlı olduğu düzenlenmiştir. Dolayısıyla davacının demontaj bedelini, sökülen cihazın yeniden montaj bedelini ve yıllık hizmet bedelini talep etmeye hakkı bulunmaktadır.
Davalı taraf davaya cevap dilekçesi vermeyerek 6100 sayılı HMK m.128’e göre dava konusu maddi vakıaları inkâr etmiş ancak inkâr ettiği maddi vakıalara ilişkin de delil sunmamıştır. Bu nedenlerle davacının 6098 sayılı TBK m. 502 ve devamı maddelerine göre iş görme sözleşmesinden kaynaklı yükümlülüklerini yerine getirdiği kabul edilerek davanın kabulüne yönelik olarak aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
Davalının davacı taraftan sözleşmenin bir yıl daha uzamasına karşılık hizmet aldığını bilmesine karşılık icra takibine itiraz etmesi iyiniyetli görülmeyerek davacı lehine icra inkâr tazminatına hükmedilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın kabulü ile … 21. İcra Dairesi’nin … sayılı takip dosyasına, davalının itirazının iptali ile takibin takip talebindeki diğer koşullarla devamına,
2-Asıl alacak likit ve hesaplanabilir olduğundan asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 417,54-TL nispi karar harcından peşin alınan 73,83-TL harcın mahsubu ile bakiye 343,71-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
4-Arabuluculuk görüşmelerinde arabulucu olarak atanan …ye 1.320,00-TL ödeme yapılmasına karar verildiği, ödemenin suçüstü ödeneğinden ödendiği anlaşıldığından 1.320,00-TL arabuluculuk ücreti’nin 6325 sayılı hukuk uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu madde 18/A-13’a göre davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafından yapılan toplam 973,53-TL’nin ( 54,40-TL BVH, 7,80-TL VH, 73,83-TL Peşin Harç, 750,00-TL BK, 87,50-TL Tebliğ ve Posta,) yargılama giderinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.05/07/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸