Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/363 E. 2022/724 K. 16.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/363 Esas
KARAR NO : 2022/724
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 22/07/2020
KARAR TARİHİ : 16/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı şirket arasında güvenlik hizmet sözleşmesi akdedildiğini … projesinde meydana gelen hırsızlıkta” … poliçe numaralı istewest projesi konulu poliçe ile şantiyede bulunan malzemelerinin 15.05.2011/2014 vade tarihleri arasında İnşaat Tüm Riskler Sigorta Poliçesi ile sigortalı bulunduğunu, 11.01.2013 tarihinde sigortalı iş yerinin iki ana giriş kapısından birisi olan … kapasından kendilerini … Firması elemanları olarak tanıtan şahısların , şantiyeye işçi getirdiklerini … ve … plakalı iki araçla şantiyeye girdiklerinin tespit edildiği, araçlar güvenlik tarafından durdurularak aranmak istenildiğini, araçların önüne geçen bekçinin üzerine araçların sürüldüğünü ve otomatik kapının kırılarak araçların sürüldüğü ve otomatik kapının kırılarak araçların dışarı çıktığını, meydana gelen hasar neticesinde sigortalı şirkette 55.491,66 TL hasar meydana geldiğini, hadisenin 2 günde meydana gelmiş olduğundan 2 ayrı muafiyet uygulandığını, netice olarak sigortalı şirket olan … A.ş. 20.02.2013 tarihinde 37.738,66 TL ödeme yapıldığını, lakin bu ödemeye rağmen … Yapı tarafınca ilgili sigortadan hırsızlığa ilişkin ödeme almasına rağmen kesintiler yapıldığı ve toplamda bu kesintilerin hırsızlığın vuku bulduğu tarihte 64.102,31 TL.ana rakam olmakla beraber avans faizi ile beraber 126.586,15 TL alacak olduğunu cari hesaplarında açık olduğunu yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin de davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasındaki akdi ilişki çerçevesinde davacı tarafından sunulan güvenlik hizmetinin tam ve gereği gibi yerine getirilmediği uğranılan zararların tazmininde mükerrerlik olduğunu davanın tam eda davası niteliğinde olduğunu maddi vakıaları kasten yanlış yansıtıldığını ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu dava dilekçesinin kendisine ve tüm içeriğine itiraz ettiğini taraflar arasında, 01.06.2012 tarihinde Gözetleme ve Danışmanlık Hizmetleri Sözleşmesi akdedildiği Anılan proje şantiyesine ilişkin olarak, “arsa sahibi dava dışı … AŞ ve müteahhitleri ile her türlü alt yüklenici” sigortalı ve müvekkili … sigorta ettiren olmak üzere, dava dışı … Genel Sigorta AŞ (“… “) nezdinde İnşaat Tüm Riskler (CAR) sigortası yaptırıldığını anılan sigorta ilişkisi çerçevesinde, dava dışı Mapfre tarafından ve sadece çalınan kablolara ilişkin olarak müvekkil …’e ödemede bulunulduğunu ödeme yapılırken, 2 farklı güne ilişkin muafiyet tutarları da düşüldüğünü bir diğer deyişle; müvekkilinin zararı, dava dışı Mapfre tarafından yapılan ödemenin üzerinde olduğu davacı, ya yukarıda gösterilen sigorta yapma yükümlülüğünü yerine sigorta yükümlülüğünü yerine getirdiğine dair bilgi ve belgeleri müvekkiline sunmayarak, müvekkili şirketi ayrıca zarar verdiği bu sebeplerle; müvekkilin davacı şirketten olan asgari 75.000,00 TL (faiz ve masraflar ile KDV hariç) alacağı bulunmadığını her türlü yargılama gideri ile vekâlet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir. .
Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların; taraflar arasındaki davacının güvenlik hizmeti verdiği, davalının güvenlik hizmeti aldığı, güvenlik hizmet sözleşmesi kapsamında hırsızlık nedeniyle kesinti yapıldığı iddiasıyla ödenmeyen hakediş bedeli ve işlemiş avans faizi ile birlikte tahsili isteminden ibaret olduğu anlaşılmıştır.
DELİLLER;
Davacı tarafça dava dilekçesi ekinde hizmet sözleşmesi, cari hesap dökümü, sigorta şirketi tarafından davalıya yapılan ödeme evrakı, … Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/… Esas ve 2017/… Karar sayılı kararı, … sigorta ile davacı arasında yapılan protokol doğrultusunda 12.03.2019 tarihinde sigorta şirketine 83.750,00 TL ödeme yapılacağına ilişkin protokol, ödeme dekontları, Arabulucu Anlaşmama Tutanağı sunulmuştur.
Davalı tarafça cevap dilekçesi ekinde 01.06.2012 tarihli Gözetleme ve Danışmanlık Hizmetleri Sözleşmesi, Cari hesap özeti, 01.03.2013 tarih ve 7.670,00 TL bedelli kesinti faturası, Mart 2013 dönemine ilişkin hakediş formu ve 31.03.2013 tarihli fatura sunulmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Dava, taraflar arasındaki güvenlik hizmeti sağlanması konulu güvenlik hizmet sözleşmesi imzalanması akabinde gerçekleşen hırsızlık olayı sonucunda davalının davacının hak edişlerinde kesinti yapılıp ayrıca sigorta şirketinden ödeme alındığı iddiasıyla davalı aleyhine açılan alacak davasıdır.
Alacak davalarında ispat yükü davacı-alacaklıda olup, davacı alacağın mevcudiyetinin ve belirtilen miktarda olduğunu ispat etmek zorundadır. Yine, HMK’nun 324. madde gereğince “Taraflardan her biri ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenen avansı, verilen kesin süre içinde yatırmak zorundadır. Taraflar birlikte aynı delilin ikamesini talep etmişlerse, gereken gideri yarı yarıya avans olarak öderler. Taraflardan birisi avans yükümlülüğünü yerine getirmezse, diğer taraf bu avansı yatırabilir. Aksi hâlde talep olunan delilin ikamesinden vazgeçilmiş sayılır. Tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyeceği dava ve işler hakkındaki hükümler saklıdır”.
Eldeki davada, ispat yükü üzerinde olan ve dava dilekçesi ile bilirkişi incelemesine dayanan davacı vekiline mahkememizin 02.02.2022 tarihli celsesinde 6100 sayılı HMK’nun 324. maddesi gereğince bilirkişi ücretine ilişkin delil avansını yatırması için kesin süre verilmiş, kesin mehilin sonuçları açıkça anlatılmış, akabinde 25.05.2022 tarihli celsesinde Bilirkişi ücretini yatırmak üzere davacı vekiline son kez duruşma tutanağının tebliğinden itibaren 1 haftalık kesin süre verilmesine, bu süre içerisinde bilirkişi ücretinin yatırılmaması halinde bu delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılacağının ve dosya kapsamına göre değerlendireleceğinin ihtarına, ihtaratın duruşma tutanağının tebliğ suretiyle yapılmasına karar verilmiş, duruşma zabıtları ayrı ayrı davacı vekiline tebliğ olunmuş, buna rağmen davacı vekili celse talikine sebep olacak şekilde mahkememizin 16.11.2022 tarihli celsesine kadar, verilmiş kesin sürelere rağmen delil avansını yatırmamıştır. Böylelikle, ispat külfeti üzerinde olan davacının delil avansını yatırmadığından bahisle iddiasını ispat etmediği gerekçesi ile davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm fıkrası tesis kılınmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının davasının sübut bulmadığından REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 80,70.TL maktu red harcının davacıdan tahsiline, peşin alınan 2.161,78 TL harçtan mahsubu ile geri kalan 2.081,08‬ TL harcın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret tarifesi gereğince hesap olunan 19.987,92 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
4-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davacıdan alınarak, HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davalı tarafından yargılama gideri yapılmadığından takdirine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı davacının yokluğunda karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı 16/11/2022

Katip …
E imzalıdır

Hakim …
E imzalıdır