Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/34 E. 2020/790 K. 17.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/34
KARAR NO:2020/790

DAVA:İstirdat
DAVA TARİHİ:13/01/2020
KARAR TARİHİ:17/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket … Ltd. Şti. ile davalı arasında faktoring sözleşmesi imzalandığını, faktoring sözleşmesinin konusunun kambiyo evrakının, Banka-Şube : … Bankası … Şubesi, Lehtar: … Ltd. Şti., Keşideci: … San. Ve Tic. A.Ş., Iban No : … Çek No : …, Miktarı: 90.000,00 TL, Ödeme Günü: 31/10/2019Keşide Yeri: … olan söz konusu çekin 18.06.2019 tarihli faktoring sözleşmesi kapsamında … A.Ş.’ye temlik edildiğini, şirket tarafından … nolu 18/06/2019 tarihli fatura tanzim edilerek müvekkile gönderildiğini, müvekkilinin çeki faktoring şirketine vermesi esnasında müvekkili şirketten hiç bir kayıt ve fatura olmaksızın 600.000,00 TL bedelli bono alınmış bononun verilmemesi halinde çek ile ilgili işlem yapılmayacağının belirtildiğini, söz konusu bonoya müvekkili şirketin ve diğer müvekkilleri adına imza alındığını, tanzim ve vade tarihlerin boş bırakıldığını, davacı tarafından keşide edilen … Noterliği’nin .. yevmiye sayılı 16.08.2019 tarihli ihtarnamesi ile yukarıda bilgileri verilen çek keşidecisinin mali güçlük içinde olduğu ve çek vadesinde çek bedelinin ödenmeyeceğinin anlaşıldığından bahisle müvekkili hesabını kat ettiğini bildirdiğini ve çek bedeli olarak 90.000,00TL’nin derhal ödenmesini ihtar ettiğini, söz konusu ihtarnamenin 20.08.2019 tarihinde müvekkiline tebliğ edildiğini, söz konusu ihtarname sonrasında davalı tarafın 600.000,00 TL’ lik bononun tanzim ve vade tarihleri doldurularak … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyası ile ihtiyati haciz talebinde bulunduğunu talebinin kabul edildiğini ve … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında ise icra takibine konu edildiğinin öğrenildiğini, müvekkili şirketin icra tehdidinden kurtulmak adına … A.Ş. ye ait … Bankası … IBAN numaralı banka hesabına 26.08.2019 tarihinde 90.000,00 TL ödeme yapıldığını, ödeme açıklamasında “… nolu 31.10.2019 90.000 TL lik çekin geri ödemesi” kaydı yazıldığını, davalı taraf ile iletişim kurulduğunu çek bedelinin ödendiği çekin ve icra takibine konu senedin iade edilmesi gerektiği belirtilse de davalı tarafça müvekkilinin talebinin haksız olarak kabul edilmediğini, bakiye olarak icra masraflarının ve avukatlık ücretinin ödenmesinin davalı tarafça talep edildiğini aksi takdirde haciz işlemlerine devam edileceğinin belirtildiğini, bu durum karşısında davalının ihtiyati haciz talebinin haksız olduğu bonoya dayalı işlem yapamayacağı belirtilerek … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … K. Sayılı ihtiyati haciz kararına aynı mahkeme nezdinde 21.08.2019 tarihinde itiraz edildiğini, itirazları sonrasında mahkemece itirazın incelenmesi için duruşma gününün 08.10.2019 tarihine verildiğini, davalı tarafa çek bedeli olan 90.000,00 TL’nin ödenmesine rağmen icra masrafları ve avukatlık ücreti için icra işlemlerine devam edileceğinin belirtilmesi karşısında, davacı müvekkili icra takibine konu nedeniyle borçlu olmamasına ve söz konusu bononun icra takibine konu edilmesinin hukuka aykırı olmasına rağmen icra tehdidinden kurtulmak için ödeme yapmak zorunda kaldığını, davalı tarafa faktoring sözleşmesine konu çekin tarafa faktoring sözleşmesine konu çek bedeli karşılığı yapılan 90.000,00 TL ödemenin davalı taraf vekilince icra dosyasına sunulan dilekçe ile haricen tahsil bildirimi olarak icra müdürlüğüne bildirildiğini ve icra müdürlüğünce bakiye borç miktarı hesaplandıktan sonra müvekkili şirket tarafından icra dosyasına ihtirazi kayıtla 14.563,29 TL ödeme yapıldığını, ihtiyati haciz kararına itirazlarının değerlendirileceği duruşmanın ileri tarihli olması ve müvekkilinin icra tehdidinden kurtulmak için ödeme yapmak zorunda kalması karşısında ihtiyati haciz kararına karşı yapılan itirazları ile diğer yasal haklarımızın saklı tutulduğuna dair ihtirazi kayıt beyanı sunularak ödeme yapıldığını, ihtirazi kayıt ile ödeme yapılarak icra tehdidinden kurtulunması sonrasında … Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyasında yapılan duruşmada ihtiyati hacze itirazının kabul edildiğini ve mahkemenin 21.08.2019 tarihli ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verildiğini, söz konusu kararın gerekçesinde “Davalı … tarafından ihtiyati hacze dayanak yapılan 600.000,00 TL bedelli bononun, fatura veya fatura yerine geçen belgeler ile iliskisi kanıtlanamamıştır, bononun ek teminat mahiyetinde olmak üzere devralındıgı kabul edilse dahi taraflar arasındaki borca konu 90.000,00 TL bedelli çekin vadesinde ödenmemesi söz konusu olmadıgından vadesi gelmemis olan alacak için için verilen ihtiyati haciz kararına yönelik itirazın kabulü ile kararın kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.” denilerek itirazlarının kabul edildiğini, söz konusu kararın davalı tarafça istinaf edildiğini ancak İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’nin 2019/2985 E. 2019/2870 K. Sayılı 30.12.2019 tarihli kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine kesin olarak karar verildiğini, müvekkili aleyhine haksız olarak ihtiyati haciz talebinde bulunulması ve icra takibi başlatılması sonrasında icra tehdidinden kurtulmak için ödeme yapan müvekkilinin haksız olarak ödemek zorunda kaldığı bedelin davalı taraftan istirdatı ile davacı müvekkile ödenmesi gerektiğini, davalı tarafın faktoring şirketi olup faktoring şirketlerinin çalışma esasları özel mevzuatları ile düzenlendiğini, faktoring işlemlerinde uygulanacak usul ve esasların 13/12/2012 Tarih ve … sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring Ve Finansman Şirketleri Kanunu ve bu kanuna dayanılarak Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nca çıkarılan 04/02/2015 tarihli … sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Faktoring İşlemlerinde Uygulanacak Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmelik ile düzenlendiğini, anılan kanun ve yönetmelik kapsamında faktoring şirketlerinin finansman sağlayabilmesi için mal veya hizmet satışından doğmuş fatura ile tevsik edilen alacağın söz konusu olması gerektiğini, başka bir deyişle faturaya dayanmayan hiç bir alacağı faktoring şirketi de temlik alamayacak bunun karşılığında finansman sağlayamayacağını, bu durumun kambiyo senetleri için de geçerli olduğunu, yani faktoring şirketinin bir kambiyo senedini temlik alıp karşılığında finansman sağlayabilmesi için kambiyo senedindeki alacağın bir mal veya hizmet satışına dayalı fatura ile tevsik edilmesi gerektiğini, anılan yasal düzenlemeler kapsamında faktoring şirketlerinin 2 şekilde kambiyo senedi alabileceğini, bunlardan birincisinin; bir mal ve hizmet satışından kaynaklı faturaya dayalı kambiyo senetleri olup ikincisinin ise; finansman sağlanan müşteriden alınan teminat amaçlı kambiyo evrakları olduğunu, faktoring şirketlerinin bu iki hal dışında kambiyo evrakı alamayacağını ve tahsilini üstlenemeyeceğini, davalı … şirketinin ihtiyati haciz talebine ve icra takibine konu ettiği bononun bir mal veya hizmet satışından doğmuş fatura ile tevsik edilemeyen alacak olduğundan davalı şirketin bu bonoyu teminat olarak aldığının aşikar olduğunu, ancak bu halde de anılan yönetmeliğin 8. Maddesinin 2. Fıkrasındaki şartlara göre teminat için alınan kambiyo evrakının işleme konulabilmesi için faktoring sözleşmesine konu alacağın vadesinde ödenmeyip sorunlu hale gelmiş olması şartı bulunmadığını, davalı … ile müvekkili şirket arasındaki faktoring sözleşmesinin konusunun ve karşılığında finansman sağlanan kambiyo evrakının yukarıda bilgisi verilen çek olduğunu, faktoring sözleşmesinin konusunun çekin ödeme günü olan 31.10.2019 olup davalı tarafından teminat olarak alınan bononun ise 20.08.2019 tarihinde ihtiyati haciz talebine ve icra takibine konu edildiğini, bu halde davalı … şirketinin yasal düzenlemelere aykırı olarak işleme koyduğunun açık olduğunu, davalı tarafın icra takibine ve ihtiyati haciz talebine dayanak olarak 600.000,00 TL bedelli bonoyu gösterdiğini, ancak davalı tarafa çek karşılığı ödeme yapılması sonrasında icra dosyasında haricen tahsil bildirimi yapıldığını, bu durumda davalının esasen bono nedeniyle değil çek nedeniyle alacaklı olduğunu kabul ettiğini gösterdiğini, söz konusu bononun müvekkili şirketten teminat olarak alındığını ancak yukarıda anılan yönetmeliğin 8. Maddesine aykırı olarak işleme konulduğunu, faktoring sözleşmesinin konusu çekin ödeme gününde ödenmeyip sorunlu hale gelmiş olması şartı gerçekleşmeden söz konusu bononun icra takibine konu edilmesinin haksız hukuka aykırı ve kötüniyetli olduğunu, davalı … ile imzalanan faktoring sözleşmesinin konusu olan yukarıda bilgisi verili çek bedeli olan 90.000,00 TL’nin davalı tarafa 26.08.2019 tarihinde yani çekin ödeme gününden 2 ay önce ödendiğini, davalı … şirketinin tanzim ve vade tarihini boş olarak aldığı bonoyu hukuka aykırı olarak işleme koyarak müvekkilinin icra tehdidi altında icra harç ve masrafları ile avukatlık ücreti ödemesine sebep olduğunu, tüm bu izah edilen hususlar anılan yasal düzenlemeler karşısında davalı tarafın haksız ve hukuka aykırı olarak müvekkili şirkete karşı ihtiyati haciz talebinde bulunduğunun ve icra takibi başlattığının aşikar olup, davalı tarafın haksız ve hukuka aykırı işlemleri nedeniyle müvekkilin icra tehdidine maruz kaldığını, müvekkili tarafından icra tehdidinden kurtulmak için icra dosyasına 14.563,29 TL ödeme yapılmış olup, müvekkili tarafından haksız olarak ödenen bedelin ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı müvekkiline ödenmesine karar verilmesini, davalı taraf ile müvekkili arasındaki faktoring sözleşmesinin konusunun çekin ödenmesi için davalı tarafça ihtar çekilmesinin haksız olmasına rağmen icra işlemlerine maruz kalmak istemeyen davacı müvekkilin çek bedelini vadesinden 2 ay önce ödediğini, ancak davalı tarafın haksız yere ihtarname keşide ettiği gibi ihtarnameyi keşide ettiği günden 4 gün sonra araya hafta sonu tatili girmesini de dikkate almayarak ihtarnamenin müvekkiline tebliğ edildiğini, 20.08.2019 tarihinde ihtiyati haciz talebinde bulunduğunu ve icra takibi başlattığını, davalı tarafın tahsile ve takibe koymaya hakkı bulunmadığı halde bonoya dayalı işlem yapmasının ve ihtar gönderdikten hemen sonra işlem yapmasının çek bedeli ödenmesi sonrasında davalı tarafla görüşmeler yapılmasına rağmen bu usulsüz işlemin geri alınmadığını, ihtiyati haciz işlemleri yürütülerek müvekkillerin banka hesaplarına haciz konulduğunu, davalı tarafın açıkça köyüniyetli hareket ettiğini ve müvekkilini haksız yere 14.563,29 TL ödeme yapmak zorunda bıraktığını, davalı tarafın müvekkili şirket aleyhine 91.003,44 TL tutarında haksız icra takibi başlattığını, müvekkili şirketin banka hesaplarına haciz konulduğunu, müvekkil şirketin işlem yapamaz hale geldiğini, haksız yere icra tehdidine maruz bırakılan müvekkili şirketin ödeme yapabilmek için piyasa değeri yaklaşık 150.000,00 TL olan büküm makinesini 82.600,00 TL’ye, satmak zorunda kaldığını, satılan makineden elde edilen paraya ek olarak borç alındığını ve faktoring şirketine ödeme yapıldığını, makinenin satımından gelen paranın 26/08/2019 tarihinde saat 15:28 de müvekkili şirketin banka hesabına geldiğini ve müvekkili şirket tarafından 26.08.2019 tarihi saat 15:34’de davalı tarafa ödeme yapıldığını, faktoring şirketinin hukuka aykırı olarak işlem yapmasının müvekkili şirket nezdinde ağır mağduriyete sebep olduğunu, davalı müvekkili şirketin haricen ödemesine rağmen icra tehdidi devam ettiğinden icra vekalet ücreti ve icra masraf ve harçlarını ödeyerek icra tehdinden kurtulmak için piyasa değeri yaklaşık 80.000,00TL olan arabasını 47.000,00TL’ ye sattığını, söz konusu araç satışından alınan paranın aynı gün banka hesabına yatırıldığını, sonrasında icra takibinin ve icra tehdidinin devam etmesi karşısında icra vekalet ücreti, harç ve masraflarının ödendiğini, davalı tarafın kötüniyetinin aşikar olduğundan davalı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilerek davacı müvekkiline verilmesini, davalı tarafça ihtiyati haciz talebine ve icra takibine konu edilen bononun yukarıda anılan yasa ve yönetmeliğe aykırı olarak işleme konduğunun aşikar olduğunu, keza … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş … K. Sayılı 09.10.2019 tarihli ek kararı ile ihtiyati haciz kararına yapılan itirazın da kabul edilerek davalının haksız yere işlem başlattığının sübut bulduğunu, bu hususların gözetilerek davalı tarafından … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyasına yatırılan ihtiyati haciz teminatına tedbir konulmasını, bu nedenlerle öncelikle davalının … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyada bulunan teminatına dava sonucu verilecek karar kesinleşinceye kadar tedbir konulmasını, yargılama neticesinde haklı davalarının kabulü ile 14.563,29 TL nin ödeme tarihi olan 10.09.2019 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan istirdadı ile davacıya ödenmesini, davalı aleyhine takip tutarı üzerinden azami oranda kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili süresinde sunulmayan cevap dilekçesinde özetle; dava konusu çekin, müvekkiline faktoring sözleşmesine istinaden ve ciro yoluyla geçtiğini, müvekkili şirketin bir faktoring şirketi olup; davacı …Ltd.Şti. ile müvekkili arasında bir faktoring sözleşmesi imzalandığını, takibe ve davaya konu çekin, bu sözleşmeye istinaden ve ticari ilişkiyi gösterir fatura ile birlikte 18.06.2019 tarihinde, davacıdan tevdi alındığını ve bedelinin de yine davacıya ödendiğini, somut olayda da çekin, ticari ilişkiyi gösterir fatura ile birlikte ciro yoluyla devralındığını, ancak, faktoring işlemlerinde uygulanacak usul ve esaslar hakkında yönetmeliğin 5. Maddesi uyarınca, yapılan istihbarat çalışmaları sonucu çekin keşidecisi olan dava dışı …A.Ş. hakkında …. kayıtlarında ve piyasada yapılan araştırmalarda, taahhütlerini yerine getiremediğini, mali ve ödeme güçlüğü içinde olduğunu, çeklerinin karşılıksız çıktığının öğrenildiğini, müvekkili şirketin kendisine tevdi edilen dava konusu çekin vadesinde ödenmeyeceğini tespit ederek davacının faktoring hesabını kat ederek borcun ödenmesi amacıyla davacıya …. Noterliği’nin 16.08.2019 tarih ve … yevmiye no.lu ihtarnamesini gönderdiğini, faktoring işlemine istinaden temlik alınan çekin istihbaratının olumsuz olması ve müvekkilinin zarara uğramasının önlenmesi amacıyla taraflarına 600.000TL bedelli bono üzerinden … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyası ile çek bedeli olan 90.000-TL zımnında ihtiyati haciz talep edildiğini, taleplerinin kabulü üzerine…. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile takipte ve tahsilde tekerrür olmamak üzere takibe geçildiğini, dolayısıyla, faktoring sözleşmesi çerçevesinde tevşik alınan belgelere istinaden, davacıya ödenen 90.000-TL bedel üzerinden icra işlemleri gerçekleştirilmiş olup tüm işlemlerin yasa ve usule uygun olduğunu, davacı tarafın borçlu olduğu tutarı ödediğini, kaldı ki hakkında başlatılan icra takibine itiraz hakkı bulunmasına rağmen itiraz süresi içinde ödeme yapmış olduğundan cebri icra tehdidi altında olduğunu iddia edemeyeceğini ve bu nedenle koşulları oluşmayan istirdat davasının reddine karar verilmesini, davacının, takibin tüm ferilerinden sorumlu olduğundan icra masrafları ve vekalet ücretine ilişkin olan istirdat talebinin reddinin gerektiğini, davacı, faktoring sözleşmesi gereğince kendisine ödenen 90.000-TL’den kaynaklanan icra takibinde, icra masrafları ve vekalet ücretine ilişkin 14.563,29-TL’nin istirdatını talep ettiğini, müvekkilinin, çekten kaynaklanan alacağı sorunlu hale geldiğinden icra takibi yapmakta haklı olduğunu, davacının asıl alacak ve ferilerine ilişkin tüm dosya borcunu ödemek yerine asıl alacağı ödediği göz önüne alındığında icra masrafları ve vekalet ücreti yönünden takibe devam edilmesi yasa ve yerleşik Yargıtay kararları gereği olduğunu, yapılan borç ödemesinin kötü niyetle geri alınmaya çalışıldığını, taraflarınca yapılan işlemlerin usul ve yasaya uygun olduğundan iade yükümlülüğün olmadığını, yapılan ödemesi borç ödemesi olduğunu ve huzurdaki davanın açılmasında hiçbir kusurlarının olmadığını, bu nedenlerle yapılan ödemenin borç ödemesi olup kötü niyetle iadesinin istenildiğini, zira müvekkili şirketin icra takibine konu edilen ve davacının borçlu sıfatıyla yaptığı alacağını tahsil ettiğini, borçlu olunan meblağın ödenmesi nedeniyle istirdat davasının şartlarının oluşmadığından müvekkili şirkete hiçbir şekilde kusur yüklenmesinin mümkün olmadığını, tüm bu sebeplerle haksız davanın ve taleplerin reddini, vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların; davalının davacı şirket aleyhine haksız ihtiyati haciz ve icra takibi işlemi yapıp yapmadığı, icra takibi haksız ise davacının haksız yere ödediği bedelin tespiti ile istirdatına karar verilip verilemeyeceğinden ibaret olduğu görülmüştür.
DELİLLER;
… İcra Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak … Esas sayılı icra dosyası aslı celp edilmiştir.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’ne müzekkere yazılarak … D. İş sayılı dosya aslı celp edilmiştir.
Davacı vekili tarafından dava dilekçesi ekinde dava konusu; çek sureti, fatura örneği, bono sureti, ihtarname örneği, banka dekont örneği, davalı tarafın haricen tahsil bildirim dilekçesi, ödeme makbuzu, makine satım faturası, makine satış tahsilatına ilişkin dekont, araç noter satış evrakı Mahkememiz dosyasına sunulmuştur.
Davalı vekili tarafından cevap dilekçesi ekinde; dava konusu faktoring sözleşmesi fotokopisi, dava konusu çek fotokipisi, ticaret sicil kayıtları Mahkememiz dosyasına sunulmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;

Davacı vekii, taraflar arasında faktoring sözleşmesi imzalandığını, müvekkili tarafından sözleşme kapsamında 30/10/2019 tarihli 90.000,00 TL bedelli çekin, davalıya temlik edildiğini, davalının müvekkilinden hiçbir fatura ve kayıt olmaksızın tanzim ve vade tarihi boş olarak 600.000,00 TL bedelli bono aldığını, çekin vade tarihinden önce davalı tarafından hesabın kat edilerek ihtarname gönderildiğini, 600.000,00 TL bedelli bononun tanzim ve vade tarihleri doldurularak ihtiyati haciz kararı alındığını, takip başlatıldığını, taraflarınca ihtiyati haciz kararına itiraz edildiğini, müvekkilinin icra tehdidi altında vadesi gelmemiş çek bedelini ödediğini, buna rağmen çekin iade edilmediğini bu nedenle müvekkilinin ihtirazi kayıtla icra dosyasına bakiye icra masrafları ve avukatlık ücretini ödemek zorunda kaldığını, itirazları üzerine ihtiyati haciz kararının kaldırıldığını, davalının teminat olarak aldığı bonoyu takibe koymasının usulsüz olduğunu beyan ederek icra tehdidi altında ödenen 14.563,29 TL nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesini, kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili ise süresinden sonra verilen cevap dilekçesinde; takibin yasa ve usule uygun olduğunu, davalının takibe itiraz etmeden borcu ödediğini, istirdat davasının şartlarının oluşmadığını, davacının takibin tüm ferilerinden sorumlu olduğunu iddia ederek davanın reddini talep etmiştir.
Taraflar arasında 18/06/2019 tarihli faktoring sözleşmesi imzalandığı, bu kapsamda davacı şirket tarafından fatura ile tevsik edilen alacağa dair 30/10/2019 tarihli 90.000,00 TL bedelli çekin davalı … şirketine verildiği, davalı … tarafından çekin vadesinden önce 16/08/2019 tarihinde davacıya çeke konu borcu ödemesi hususunda ihtarname gönderildiği, sonrasında mahkememize başvurularak 25/06/2019 vade tarihli 600.000,00 TL bedelli bono dayanak yapılarak 90.000,00 TL borç için ihtiyati haciz talep edildiği, mahkememizce … E değişik iş sayılı karar ile ihtiyati hacze karar verildiği, davalının …. İcra Müdürlüğünün … takip sayılı dosyası ile icra takibi başlatığı, davacının çeke dayalı 90.000,00 TL borcu vadesinden önce 26/08/2019 tarihinde ödediği, davalı … şirketinin icra dosyasına 90.000,00 TL nin haricen ödendiğini bildirdiği, davacı vekilinin 29/08/2019 tarihinde ihtiyati haciz kararına itiraz ettiği, 10/09/2019 tarihinde icra dosyasına ihtirazi kayıtla bakiye 14.563,29 TL ödediği ve icra dosyasının kapandığı, davacının itirazı üzerine mahkememizce 09/10/2019 tarihli ek karar ile ihtiyati hacze itirazın kabulüne karar verilerek ihtiyati haciz kararının kaldırıldığı, davalının ek karara yönelik itirazının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin 2019/2985 E 2870 K sayılı ilamı ile esastan reddedildiği sabittir.
Davacı taraf, haksız icra takibi sebebi ile ödemek zorunda kaldığı icra masrafları ve avukatlık ücretinin istirdatını talep etmektedir.
Faktoring İşlemlerinde Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’in 8/2 maddesindeki düzenleme şu şekildedir: ”Müşterilerden ek teminat mahiyetinde olmak üzere devralınan ve fatura veya fatura yerine geçen belgeler ile ilişkili olmayan kambiyo senedi veya diğer senetlerin tahsil edilebilmesi için;
a) Alacağın vadesinde ödenmeyip sorunlu hale gelmiş olması,
b) Alınan kambiyo senedi veya diğer senet karşılığında hiçbir şekilde kambiyo senedi ve diğer senedin ilgililerine finansman sağlanmaması,
c) Kuruluşun işlem ve muhasebe kayıtlarında ek teminat mahiyetinde alınan kambiyo senedi veya diğer senedin ilgili borcun teminatı karşılığında alındığına ilişkin kayıt düşülmesi gerekir.”
Bu madde bağlamında değerlendirme yapıldığında; davalı … tarafından ihtiyati hacze dayanak yapılan 600.000,00 TL bedelli bononun, fatura veya fatura yerine geçen belgeler ile ilişkisi kanıtlanamamıştır, bononun ek teminat mahiyetinde olmak üzere devralındığı kabul edilse dahi taraflar arasındaki borca konu 90.000,00 TL bedelli çekin vadesinde ödenmemesi söz konusu olmadığından, teminat senedi dayanak yapılarak, vadesi gelmemiş olan alacak için verilen ihtiyati haciz kararı usul ve yasaya uygun değildir. Davalının usul ve yasaya uygun olmayan ihtiyati haciz kararı dayanak yapılarak başlatığı icra takibi haksızdır. Davacı taraf, icra tehdidi altında henüz vadesi gelmeyen çeke yönelik ödeme yapmak zorunda kalmıştır, davacının çek bedeli dışında ihtirazi kayıtla ödediği bakiye bedelin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalının kötüniyeti kanıtlanamadığından kötüniyet tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE;
1-14.563,29TL’nin ödeme tarihi olan 10/09/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacının kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 994,82TL karar harcından peşin alınan 248,71TL harcın mahsubu ile eksik 746,121TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA;
4-Davacı tarafından yargılama sırasında yapılan toplam 357,90TL ( 54,40TL BVH, 7,80TL VSH, 248,71TL Peşin Harç, 47,00TL posta ve tebliğler, 800,00TL bilirkişi ücreti) yargılama giderinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 3.400,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
6-Taraflarca yatırılan ve artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/11/2020

Katip …
*e-imzalıdır

Hakim …
*e-imzalıdır