Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/267 E. 2021/270 K. 26.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/267
KARAR NO :2021/270

DAVA:MENFİ TESPİT
DAVA TARİHİ:16/06/2020
KARAR TARİHİ:26/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

DAVACININ TALEBİ:

Davacı … vekili davalı tarafın müvekkili aleyhine…. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile gönderilen takipten ve gönderilen ödeme emrinden haberdar olmadığını, yasal sürede borca itirazda bulunamadığını, aleyhine açılan takibin kesinleştiğini, müvekkilinin sözleşme tarihinde evli olduğunu, müvekkilinin evli olmasına rağmen eş rızası alınmamış olması sebebiyle kefaletin geçersiz olduğunu, …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasından yöneltilen takibin yasal olarak geçerli bir kefaletin mevcut olmadığını ve mevcut olmayan kefalet nedeniyle müvekkili aleyhine yapılan takibin geçersiz olduğunu, takip dosyasından borçlu olmadığının tespitini, davalı banka aleyhine tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

DAVALININ TALEBİ:

Davalı vekili verdiği cevap dilekçesinde, kredi sözleşmesi kapsamında davalı bankadan kullanılan kredilerin geri ödenmesinde temerrüde düşmeleri sebebiyle kredi hesapları kat edildiğini, kefaletin imzalandığı tarihte davacının evli olduğunu ve eş rızasının alınmadığını iddia etmiş ise de, şirket yetkilisi ve şirketin kurucusu olduğundan, kefalette eşin rızasının gerekliliğinin istisna durumunda olduğunu ve bu nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:

Delillerin toplanması aşamasında davacı vekili 25/03/2021 tarihli dilekçesi ile davacı vekili davadan feragat ettiklerini yargılama gideri, vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyan ettikleri anlaşılmıştır.
Davadan feragat 6100 Sayılı HMK’nın 307 maddesi hükmü gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, davalı tarafların kabulünü gerektirmeyen ve kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını doğuran bir taraf işlemidir. 6100 Sayılı HMK’nın 311 maddesi hükmüne uygun olarak davacının davadan feragatinin mahkemece saptanması halinde feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekir. Davacı vekilinin vekaletnamesindeki yetki durumu incelendiğinde davadan feragata yetkili olduğu saptanmaktadır. Feragat bildirimi de 6100 Sayılı HMK’nın 309. maddesi hükmüne uygun olarak mahkemece tespit olunmuştur. Bu yasal nedenlerle davanın feragat sebebiyle reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca hesaplanan 59,30-TL maktu karar harcından, peşin alınan 2.561,63-TL harcın mahsubu ile artan ‭2.502,33‬-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 1/2 oranında 9.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
4-Yargılama giderinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.26/03/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır