Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/258 E. 2021/832 K. 20.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/258
KARAR NO : 2021/832

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 09/06/2020
KARAR TARİHİ : 20/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket nezdinde sigortalı aracın, 25/08/2017 tarihinde, … A.Ş.’nin … il sınırları içerisinde mevcut 25/08/2017 tarihinde hasar yerinin “…” adresi olduğu, … tarafından çalışma yapılırken .. çalışanları yol dolgu çalışması sırasında … boruyu delerek hasara neden olduklarını, hasarın doğalgaz hattında meydana geldiğini, hasar tazminatı bedelinin tahsili amacıyla … 11. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, … 11. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine karşı herhangi bir haklı sebep göstermeksizin itiraz edilmiş olması nedeniyle, davalı aleyhine %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkisiz mahkemeden açıldığını, yetkili mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemeleri olmadığını, İstanbul Mahkemeleri somut uyuşmazlıkta yetkili olmadığından usulden reddini, alacağın, karşı tarafça tek taraflı olarak hesaplandığını ve ödemesini talep ettiğini, kurumca Fen İşleri Müdürlüğünün dava konusuna ilişkin cevap yazısında davacı şirket tarafından ödeme yapıldığını, ödeme yapıldığına dair dilekçe verildiğini ancak dilekçe verildikten sonra Yapı Denetim elemanları ile konunun çözümlenmesi doğrultusunda gerekli çalışmaları yapacak teknik elemanın firma tarafından görevlendirilmediğini, konunun takibinin yapılamadığın beyan ettiğini, alacağın likit olmadığını, haksız ve kötü niyetli olarak icra takibi yapıldığını, itirazın iptali davacı açıldığından davacının alacak miktarının %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet azminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya ve deliller birlikte değerlendirildiğinde;Dava; “Grup Poliçesi” kapsamında ödenen hasar bedelinin rücuen tahsili için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasında; meydana gelen hasar, sigorta poliçesi, sigortalının ve sigorta konusunun bulunduğu adres hususunda herhangi bir uyuşmazlık yoktur.
Burada, yetki itirazının ileri sürülmesi usulünün incelenmesi gerekmektedir.
İtirazın iptali davalarında icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın bulunması halinde öncelikle incelenmelidir.Davalı süresi içerisinde sunduğu cevap dilekçesinde Yetki itirazında bulunulmuş olup açıkça Ankara mahkemelerinin yetkili olarak gösterildiği belirtilerek, … mahkemelerinin mahkemelerinin yetkili kabul edilmesini talep edilmiştir. Ancak davalı tarafça … 11. İcra Dariesi …E dosyasında 07/12/2018 tarihli itiraz dilekçesinde yetki itirazında bulunulmadığı, Mahkememiz dosyasında ise cevap dilekçesiyle yetki itirazında bulunulduğu tespit edilmiştir.
Yargıtay 20. HD. 2019/5391 Esas 2019/7167 Karar 05/12/2019 tarihli kararında ifade edildiği üzere “…Davalı borçlu, icra takibine itirazı sırasında yetki itirazında bulunmayarak İstanbul İcra Dairesinin yetkisini kabul etmiş sayılmakta ise de; bu husus, itirazın iptali davasının görüleceği genel mahkemenin yetkisini de kabul ettiği anlamına gelmez. İcra dairesinin yetkisine itiraz etmeyen davalı borçlunun, itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisine itiraz etmeye hakkı bulunmaktadır.”
Dosya kapsamından; davacı sigorta şirketi ile dava dışı … A.Ş. arasında başlangıç tarihi 05/06/2017, bitiş tarihi 05/06/2018 olan Grup Poliçesi düzenlendiği, poliçede riziko adresinin … A.Ş. nin … İl sınırları içerisinde 25.08.2017 tarihinde “…” adresi olduğu, 26/02/2018 tarihli ekspertiz raporunda, söz konusu riziko adresinde bulunan Mamak Belediyesi tarafından çalışma yapılırken “… Belediyesi çalışanları, yol dolgu (stabilize) çalışması sırasında 315 PE boruyu delerek hasara neden olduklarının” saptaması ile doğalgaz hattında hasar meydana geldiği hasarın 11.717,20USD tespit edildiği, söz konusu hasara ilişkin olarak davacı şirketçe müşterek sigorta payına göre 2.929,30USD bedelin dava dışı sigortalıya ödendiği, davalı … Belediyesinin yerleşim yerinin …olduğu, anlaşılmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 6. maddesinde genel yetkili mahkeme düzenlenmiş ve genel yetkili mahkemenin, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu ifade edilmiştir. Aynı yasanın 7.maddesinde, davalının birden fazla olması halinde davanın bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabileceği, 15.maddesinde ise, sigorta sözleşmelerinden doğan davalarda yetki üst başlığı ile ilk fıkrasında zarar sigortalarından doğan davaların sigorta, bir taşınmaza veya niteliği gereği bir yerde sabit bulunması gereken yahut şart kılınan taşınıra ilişkin ise malın bulunduğu yerde bir yerde sabit bulunması gerekmeyen veya şart kılınmayan bir taşınıra ilişkin ise rizikonun gerçekleştirildiği yerde de açılabileceği düzenlenmiştir. İş bu davadaki uyuşmazlık konusu sigorta poliçesi zarar sigortası kapsamındadır. Dava, 6102 sayılı TTK.nın 1472. maddesi gereğince, sigortalıya ödenmiş olan alacağın hasar sorumlulularından rücuen
tahsili istemine ilişkindir. Sigortacının açacağı rücu davasında yetkili mahkemenin tespitinde de halefiyet ilkesi dikkate alınmalıdır. Diğer bir ifade ile, sigortalı zarar sorumlusuna karşı hangi yer mahkemesinde dava açması gerekiyor ise, halefiyet ilkesi gereğince sigortacının da rücu davasını aynı yer mahkemesinde açması gerekir. Diğer yandan, HMK madde 15’teki yetki kesin yetki değildir. Bu nedenle, davacı davasını genel yetkili mahkeme ( HMK 6 M olan ) davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açabilir. HMK m. 15 ve HMK m. 6 gereğince yetkili Mahkeme Ankara yargı çevresinde olduğu, davalının yetki itirazının yerinde olduğu, davaya bakmaya Ankara Asliye Ticaret Mahkemelerini yetkili olduğu, yetkisizlik nedeniyle davanın usulden reddi gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Dava dilekçesinin yetkisizlik nedeniyle usulden REDDİNE, Mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
2-Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize başvurularak dilekçe verilmesi halinde dosyanın Nöbetçi Ankara Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-HMK’nın 20.Maddesi uyarınca belirtilen süre içerisinde dosyanın gönderilmesi için talepte bulunulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına,
4-HMK’nın 331. Maddesi uyarınca harç-vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
5-Artan gider avansının dosyasına aktarılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.20/10/2021

Katip
e-imzalıdır

Hakim
e-imzalıdır