Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/217 E. 2022/26 K. 20.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/217
KARAR NO :2022/26

DAVA:ALACAK
DAVA TARİHİ:01/04/2020
KARAR TARİHİ:20/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin EPDK tarafından verilen “akaryakıt dağıtım lisansı” ile faaliyet gösteren bir akaryakıt dağıtım şirketi olduğunu, akaryakıt sektöründe … markası altında faaliyet gösteren istasyon işletmecisi bayileri aracılığıyla faaliyet gösterdiğini, … …, akaryakıt dağıtım faaliyetini müvekkilinin … şirketi bünyesinde sürdürme kararı aldığını, bu karar nedeniyle, dava dışı … A.Ş. (“…”) ile bayileri arasında akdedilmiş akaryakıt bayilik sözleşmeleri ve ekleri bayilerin de onayı ile müvekkili davacı … devredildiğini, davalı … … ile dava dışı … A.Ş. arasında … Caddesi, No:184 …/… adresinde bulunan akaryakıt istasyonunun 5 (beş) yıl boyunca … markası altında işletilmesi için akdedilmiş olan sözleşmeler, tüm hak ve yükümlülükleri ile müvekkili … Akaryakıta devredildiğini, müvekkilinin, akaryakıt ürünü satarak kazanç sağlayan bir şirket olduğunu. davalı eski bayisi … … ile bu amaçla çeşitli sözleşmeler akdedildiğini, davalı … …, dava dışı … A.Ş. ile imzaladığı ve daha sonra müvekkilimize devredilen 18.09.2015 tarihli bayilik sözleşmelerinin 18.09.2020 tarihine kadar süreceği inancıyla, istasyonun satış potansiyelini dikkate alarak istasyona nakdi ve aynı yatırımlar yapıldığını, davalı … …, haklı ve mücbir sebep olmaksızın bayilik faaliyetlerini sözleşme sona ermeden önce durdurduğunu, bu nedenle Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (“EPDK”) tarafından … Piyasası Lisans Yönetmeliği’nin 17. maddesinin 1. fıkrasının (g) bendi uyarınca 30.07.2018 tarihinde bayilik lisansı sona erdirildiğini, EPDK tarafından bayilik lisansı sonlandırılan Davalı ile çalışma imkânı kalmayan müvekkilinin bayilik sözleşmelerini … 26. Noterliğinin, 19.09.2019 tarih, … yevmiyeli ihtarnamesi ile haklı sebeple sonlandırmak zorunda kaldığını, bu durum müvekkilinin büyük miktarda zararına sebep olduğunu, müvekkilinin bugüne kadar davalıya karşı üstlenmiş olduğu tüm yükümlülüğü yerine getirmesine rağmen Davalı sözleşmenin sonlanmasına sebebiyet vermiş olduğunu, davanın kabulüne, cezai şart alacağının sözleşmenin fesih tarihinden işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkisiz mahkemede açılmış olduğunu, yetkili mahkemenin müvekkili şirketin merkezinin bulunduğu yer mahkemesi olan … Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, borcu kabul anlamına gelmediğini ve borcun zamanaşımına uğramış olduğunu, davacı tarafın sunmuş olduğu Çerçeve Protokol’de cezai şart miktarı net bir şekilde belirtilmiş olduğunu, huzurdaki davanın belirsiz alacak ve yahut kısmi dava olarak açılması da mümkün olmadığını, İşbu sebeple ilk itirazlarımızı ileri sürerek davanın öncelikle usulden reddini talep ettiklerini, müvekkili şirketin … İli, … ilçesi, … Karayolu üzerindeki … istasyonunda akaryakıt satışı yapabilmek için gerekli tüm ruhsat ve izin belgelerini tamamladıktan sonra akaryakıt alımı için dava dışı … A.Ş. İle anlaştığını, yapılan anlaşma doğrultusunda müvekkilinin, 2018 yılının sonuna kadar mal tedarik etmeyi sürdürdüğünü, bir gün olsun ödemelerinde temerrüde düşmediğini sözleşme şartlarını eksiksiz olarak yerine getirildiğini, ancak daha sonra ülkece içinde bulunduğumuz ekonomik sıkıntılar sebebiyle müvekkili şirket iflasın eşiğine geldiğini ve 30.07.2018 tarihinde EPDK tarafından bayilik lisansı sona erdirildiğini, bu duruma çok üzülen şirket yetkilisinin uzunca bir süre ekonomik açıdan toparlanmaya çalışmış ama sağlık problemleri sebebiyle yurt dışına çıkmak zorunda kaldığını, merkezi … olan müvekkili şirketin … şubesini kontrol etmek imkansız hale geldiğini, bu sebeple 07.10.2019 tarihli ortaklar kurulu kararı ile batık durumda olan müvekkili şirketin ‘… Şubesi’nin 30.09.2019 tarihi itibariyle kapatılmasına karar verildiğini, davalı müvekkili şirketin, borca batık durumda olduğu davaya konu işletmesini kapatmak zorunda kaldığını, davacı tarafın ise dünya çapında tanınmış ekonomik bakımdan güçlü bir şirket olduğunu, dava konusu sözleşme şartları 4 yıl boyunca eksiksiz olarak yerine getirilmiş olduğunu, son 1 yıl erken feshedilmesinin davacı tarafa ciddi bir zarar vermediğini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce delillerin toplanması aşamasındayken davacı vekili 19/01/2022 tarihli dilekçesi ile taraflar arasındaki sulh nedeniyle davadan feragat ettiklerini beyan etmiş olmakla davalıdan yargılama gideri ve vekaleti ücreti talep etmediklerini beyan etmiştir. Davalı vekili de 19/01/2022 havale tarihli dilekçesi ile karşı davadan feragat ettiklerini, davacıdan herhangi bir yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediklerini beyan etmiştir.
Davadan feragat 6100 Sayılı HMK’nın 307 maddesi hükmü gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, davalı tarafın kabulünü gerektirmeyen ve kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını doğuran bir taraf işlemidir. 6100 Sayılı HMK’nın 311 maddesi hükmüne uygun olarak davacının davadan feragatinin mahkemece saptanması halinde feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekir. Davacı vekilinin vekaletnamesindeki yetki durumu incelendiğinde davadan feragata yetkili olduğu saptanmıştır. Feragat bildirimi de 6100 Sayılı HMK’nın 309. maddesi hükmüne uygun olarak mahkemece tesbit olunmuştur. Bu yasal nedenlerle davanın feragat sebebiyle reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Feragat nedeniyle davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 80,70-TL maktu karar harcının peşin alınan 179,15-TL harçtan mahsubu ile artan ‭‭‭98,45‬-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde DAVACIYA İADESİNE,
3-Talep edilmediğinden vekalet ücreti ve yargılama gideri takdirine yer olmadığına,
4-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,

5-Arabuluculuk görüşmelerinde arabulucu olarak atanan arabulucu …’a 1.320,00 TL ödeme yapılmasına karar verildiği, ödemenin suçüstü ödeneğinden ödendiği anlaşıldığından 1.320,00 TL arabuluculuk ücreti’nin 6325 sayılı hukuk uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu madde 18/A-13’a göre davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Kullanılmayarak artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 20/01/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır