Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/173 E. 2023/747 K. 08.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/173 Esas
KARAR NO :2023/747

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:06/03/2020
KARAR TARİHİ:08/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davalı aleyhine üyesi bulunduğu müvekkili kooperatife, aidat ve kooperatif genel kurul kararlarıyla üyelerden toplanmasına karar verilen ara ödemelerin ödenmemesi sonucu oluşan borç nedeniyle, …. İcra Müdürlüğünün …esas sayılı icra dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, Davalı borçlunun vekili aracılığıyla tüm borca ve feri’lerine itiraz ederek icra takibinin durmasına sebebiyet verdiğini, taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözülmesi için ara buluculuk kanun yoluna başvurulduğunu, arabuluculuk görüşmesinde anlaşma sağlanamadığını, Davalı kooperatif üyesinin davacı taraf olan kooperatife üyelikten kaynaklanan birikmiş borcu bulunduğunu, icra dosyasına sunulan borç döküm belgesinde, davalı kooperatif üyesinin borcunun ayrıntılarının listelenmiş bulunduğunu, Üyelik hak ve vecibelerini yerine getirmeyen ve bu çerçevede kooperatife borçlu olan üyelerin borçlarına aylık %5 gecikme faizi uygulanacağı yönünde müvekkili kooperatif İstanbul ….Asliye Ticaret Mahkemesi … E. Sayılı Dava Dosyası Bilirkişi Heyeti Raporu genel kurullarında alınan kararlar doğrultusunda, üyelerin asıl alacaklarına aylık %5 gecikme faizi uygulandığını, beyan ettiği Davalı tarafından yapılan itirazın iptaline, davalarının kabulüne, icra takibinin devamına, Davalı/Borçlunun asıl alacağın (%20)’sinden az olmamak üzere İcra İnkâr Tazminatına mahkûmiyetine, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de Davalı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Davacı şirketin dava dilekçesinin deliller listesinin 2. maddesinde zikredilen “Kooperatif Ana Sözleşmesi, muhasebe ve üye aidat ödemelerine ilişkin yönetim ve genel kurul kararları, davalı üyeye ilişkin kayıtlar, ödemelere ilişkin banka kayıtları, makbuz vd. belgelerin” sunulmayarak davalı şirkete tebliğ edilmediğini, Takip dayanağının “aidat ve üyelik borcu” olarak belirtildiğini, hangi alacak kaleminin aidat hangi alacak kaleminin üyelik borcu olduğu belirtilmediğini, alacaklının takip dayanağı ile bağlı olduğunu, … Asliye 1. Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı kararında görüleceği üzere davalı kooperatifin 26.02.2011 tarihli genel kurul kararının iskân ödemesi hususundaki gündem maddelerinin iptal edildiğini, Koop. Kanunu m.53; “genel kurul kararları aleyhine bir kararın bozulması bütün ortaklar için hüküm ifade eder” hükmüne amir olduğunu, Kooperatifler Kanunu madde 31 “Ana sözleşme, ortakları ödeme ile yükümlendirilebilir, ancak, ek ödemelerin yalnız bilanço açıklarını kapatmada kullanılması şarttır. Ek ödeme yükleme sınırsız olabileceği gibi belirli veya iş hacmi ile veya paylarla orantılı olarak sınırlandırılabilir” şeklinde olduğunu, Davalı kooperatif ana sözleşmesi madde 21 içeriğinde “Ortaklar, taahhüt ve tediye ettikleri ortaklık payı bedelleri dışında kooperatif amaçlarının gerçekleşmesini sağlamak üzere genel kurulca kararlaştırılacak miktarlardaki, arsa, altyapı, inşaat ve benzeri gider taksitlerini ödemek zorundadırlar. Bu kararlarda ana sözleşmenin 33.madde 2. fıkrasında gösterilen nisap aranır” hükmünü içerdiğini, Kooperatif ana sözleşmesi madde 33/2 hükmünde ise “Genel kurulda kararlar, ortaklar cetvelinde imzası bulunanların yarıdan fazlasının oyu ile alınır” denildiğini, bu doğrultuda Kooperatifler Kanunu madde 52. hükmünde ise “Ortakların şahsi sorumluluklarının ağırlaştırılması veya ek ödeme yükümleri ihdası hakkında alınacak kararlar için bütün ortakların 3/4’ünün rızası gereklidir.” denilmekte olup her iki hüküm karşısında gerekli rızalar alınmadan … A.Ş.’ye verilmek üzere toplam 10.000,00 TL toplanması yönündeki kararın yok hükmünde olduğunu, İstanbul 7.Asliye Ticaret Mahkemesi … E. Sayılı Dava Dosyası Bilirkişi Heyeti Raporu İlgili hükümlerde kooperatif ana sözleşmesinde belirtilen nisabın kanuna aykırı olduğu gibi bu halde dahi belirtilen çoğunluk rızası alınmadan 10.000 TL iddia olunan alacak kaleminin istenemeyeceğini, Müvekkilinin taşınmazı …’ den almış ve fakat kooperatif üyesi olmadığını, beyan ettiği Açıklanan hususlar doğrultusunda davanın reddine ve takibin iptaline, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin Davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların; Kooperatife üyelikten kaynaklanan birikmiş üyelik aidatı ve ara ödemeler nedeniyle başlatılan alacaklı olunduğu iddiasıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptalinden ibaret olduğu görüldü.
DELİLLER;
…. İcra Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak …Esas sayılı dosyası uyap üzerinden celp edilmiştir.
… 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne müzekkere yazılarak … Esas sayılı dosyası uyap üzerinden celp edilmiştir.
T.C. … Kaymakamlığı Tapu Müdürlüğüne müzekkere yazılarak …’e ait, 08/01/2013 tarih, 150 yevmiye numaralı resmi senet aslı celp edilmiştir.
… Vergi Dairesine müzekkere yazılarak …’e ait, belge asıllarının bulunduğu tarh dosyası ve dizi pusulası aslı celp edilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup 05/10/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “Mali bilirkişi sonuç değerlendirme: Davacı taraf 2018, 2019 ve 2020 yılı Ticari Defterlerinin; 6102 sayılı kanunun 64. Md. ve 213 Sayılı Vergi Usul Kanunun 182 ile 220. md. uyarınca Mali ve Kaydi olarak usulüne uygun olarak tutulmuş olduğu tespit edilerek, işbu hususlar doğrultusunda 6100 Sayılı Kanunun 222.md uyarınca kendi lehlerine delil olma niteliğine ilişkin değerlendirme ile takdirin Sayın Mahkemenize ait olabileceği, Davalı taraf vekili ile yapılan görüşmede davalının tüzel kişiliğe ve vergi mükellefiyetine haiz olmadığının öğrenildiği, bu suretle herhangi bir defter incelemesi yapılmadığı, İlgili kooperatif üyeliğinin dava dışı … tarafından altında imzası olacak şekilde davalı …’ e devredildiği, ilgili devir evrakı üzerinde el yazısıyla 22.08.2014 tarihinin yazılı olduğu, devir alan … ile birlikte yönetim kurulu 2.başkanın da imzasının yer aldığı, Kooperatifin ortaklar defteri incelenmiş olup, 273 nolu sayfasında ortak adının … olarak ifade edildiği, “Yönetim kurulunun 22.08.2014 tarih ve 62 nolu kararı ile …’ den aldığı ortaklığı kabul edilmiştir” ibaresinin yer aldığı ve ortaklığın ortaklar defterine işlenmiş olduğu, Dava dosyasına mübrez evraklar incelendiğinde; kooperatif tarafından Çevre ve Şehircilik Bakanlığına gönderilen 13.01.2017 tarihli Kooperatif Ortak Cetveli içerisinde 17 numaralı sırada davalı …’ inde isminin yer aldığı, Taraflar arasında herhangi bir ihtar bildiriminin vaki olmadığı, mevcut ise de dava dosyasına sunulmamış olduğu, Dava dosyasında yer aldığı üzere davalı taraftan alacaklı olunduğu iddia olunan tutarları hesaplayıcı bir borç dökümü tarafıma sunulmuş olup, 2018 yıl sonu itibariyle ticari defter kayıtlarında gözüken 27.000 TL’lik ana para alacak tutarının ilgili borç dökümü ile bakiye çerçevesinde uyumlu olduğu, Yapılan inceleme ve değerlendirmeler neticesinde; Davacı taraf ticari defter kayıtlarına göre Davacı tarafın 2019 yıl sonu itibariyle Davalı taraftan Mali ve Kaydi olarak 6.469,50 TL faiz, 40.680 TL asıl alacak tutarında alacaklı olduğunun görüldüğü, ancak davacı tarafça sunulan yukarıdaki davalı taraf borç dökümüne göre tarafımızca İstanbul ….Asliye Ticaret Mahkemesi … E. Sayılı Dava Dosyası Bilirkişi Heyeti Raporu yapılan hesaplamaya göre Davacı tarafın takip tarihi itibariyle Davalı taraftan Mali ve Kaydi olarak 36.676 TL Alacaklı olduğunun görüldüğü, işbu tutarın 36.600 TL’ sının anapara, 76 TL’ sının ise faiz olarak kayıt edilmiş olduğu, Davacı tarafın davalı taraftan talep etmiş olduğu ve borç dökümünde yer alan borç tutarının 300 TL’lik kısmının ana ödeme, 36.300 TL’lik kısmının ise ara ödeme olarak gerçekleştirilen tahakkuk işleminden kaynaklı olduğu, Davacı tarafın talep etmiş olduğu gecikme faiz tutarının içeriği, dönemi, (genel kurul kararlarında gecikme faiz oranlarının değiştirildiği görülmüştür) hangi tutara yüzde kaç gecikme faizi uygulandığı ve ne şekilde hesaplandığı konusunda detay bilgi vermediği, işbu suretle talep etmiş olduğu tutar ve hesaplamanın tarafımızca görülerek teyit edilemediği, Sayın Mahkemenizce Davacının Davalıdan 36.600 TL alacaklı olduğu yönünde kanaat oluşması durumunda işbu alacağa karşılık toplam 4.345,54 TL gecikme faizi talep edebileceği, Takip tarihi itibariyle dava sürecinde işleyecek faiz talebinin de Sayın Mahkemeniz değerlendirme ve takdirinde olabileceği, Hukukçu Bilirkişi Sonuç Değerlendirme: Davacının takip konusu taleplerinin, söz konusu taleplerin 2011 sonrası dönemden kaynaklanması ve bu dönemlere ilişkin genel kurul kararlarının iptal edilmemesinden dolayı, … 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 26.02.2011 tarihli genel kurul kararının iskân ödemesi hususundaki gündem maddelerini iptal kararından etkilenmeyeceği, Dava dosyasına mübrez tüm inceleme ve değerlendirmelerin MALİ – KAYDİ bilgi ve belgeler üzerinden yapıldığı” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince ek bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup 12/06/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle;”İnceleme konusu belgedeki imza kaligrafik majiskül “A” harfinin ardından oluşturulan dikey çizgilerin devamında kaligrafik el yazısı ile “…” yazılarak tamamlanmış, sağa eğimli yukarı doğrultulu, işlek özellikte imzalar olup, söz konusu imzalar ile …’in karşılaştırma belgelerindeki imzaları arasında tersim tarzı başta olmak üzere, yapıların oluşturulma şekli, başlangıç ve bitiriliş özellikleri, yapılar arası bağlantılar, doğrultu, ritm, işleklik gibi grafolojik ve grafometrik tanı unsurları açısından saptanan yüksek derecedeki uygunluk ve benzerlikler nedeni ile 22.08.2014 tarihli Ortaklığın Devri Hk. Başlıklı belgede …’e atfen atılan imzanın …’in eli ürünü olduğu” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Dava; Kooperatife üyelikten kaynaklanan birikmiş üyelik aidatı ve ara ödemeler nedeniyle başlatılan alacaklı olunduğu iddiasıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptalinden ibaret olan itirazın iptali davasıdır.
Kooperatifler Kanunun 8.maddesinde kuruluştan sonra ortaklık hususu düzenlenmiş olup, bu maddeye göre kooperatif ortaklığına girmek için kooperatifte boş hisse bulunması halinde ortak olmak isteyenlerin ortaklık şartlarını taşıdıklarını gösteren belgeleri de eklemek suretiyle yazılı başvuruda bulunarak durumun yönetim kurulu tarafından araştırılıp uygun bulunduktan sonra sermaye payı ile o güne kadar diğer ortaklarca ödenmiş tutarı ödemek suretiyle yönetim kurulunca karar altına alınır, üye kayıt defterine kaydedilir, ortaklık defteri düzenlenerek ortağın ismi ortaklar listesine eklenir. Kooperatifler Kanunun 14.maddesinde ise devir yoluyla ortaklık edinilmesi hususu düzenlenmiş olup bu madde gereğince, devreden ile devralan devir bedeli konusunda anlaşır, anlaşılan bedel ödenir, aralarında düzenlenen devir sözleşmesi devralanın ortaklık şartlarını taşıdığını gösteren belgeler ile birlikte kooperatife ibrazı neticesinde yönetim kurulu ortaklık şartlarını taşıdığına kanaat getirir ise durumu karar altına alır, üye kayıt defterine kaydedilerek ortaklık senedi düzenlenir ve ortağın ismi ortaklar listesine eklenerek devir işlemi ile devredenin hakları ve borçları devralana geçmiş olduğundan devir gününe kadar devredenin ödemiş olduğu tutar kooperatifin muhasebe kayıtlarında devralan adına aktarılır.
Davaya konu uyuşmazlık, davalının davacı kooperatife üye olup olmadığı, üye ise yeni üye kaydı şeklinde mi yoksa devir yolu ile mi üye olduğu, icra takibi ile istenen aidat alacağından sorumlu olup olmadığı hususunda toplanmaktadır.
Davaya dayanak yapılan icra dosyasında dosyamız davacısı kooperatif tarafından, dosyamız davalısı hakkında 38.300,00 TL asıl alacak, 8.152,00 TL gecikme faizi talepli takip başlatılmış, takibin sebebi olarak kooperatif üyeliğinden kaynaklı aidat ve ara ödeme borçları gösterilmiş, davalı borçlunun itiraz etmesi üzerine icra takibi durdurulmuştur. İtirazın alacaklı davacıya tebliğine ilişkin bir belge bulunmadığından davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce kooperatif ana sözleşmesi celp edilmiş, sözleşmenin 17.maddesinin; “Ortaklık, yazılı olarak yönetim kuruluna bildirilmek suretiyle 10 ncu maddedeki ortaklık şartlarını taşıyan kişilere devredilebilir. Yönetim kurulu bu şekilde ortaklığı devralan kişiyi ortaklığa kabulden kaçınamaz. Devir halinde eski ortağın kooperatife karşı tüm hak ve yükümlülükleri yeni ortağa geçer, kooperatifçe bu devir sebebiyle taraflardan ayrıca bir ödemede bulunmaları istenemez.” şeklinde düzenlendiği, sözleşmenin 19. Maddesinin; “Her ortağın üyelik haklarının, ada yazılı ortaklık senedi ile temsil olunması şarttır. Bu senede kooperatifin unvanı, sahibinin adı ve soyadı, iş ve konut adresi, kooperatife girdiği ve çıktığı tarihler yazılır. Bu hususlar, senet sahibi ile kooperatifi temsile yetkili olan kimseler tarafından imzalanır. Ortağın yatırdığı veya çektiği paralar tarih sırasıyla kaydedilir. Bu kayıtlar kooperatifin ödediği paralara ait ise ortak imza eder. İmzalı ortak senedi makbuz hükmündedir. Mezkûr senet sözleşmeyi ihtiva etmek şartıyla ortaklık cüzdanı şeklinde de düzenlenebilir. Ortaklık senetleri kıymetli evrak niteliğinde olmayıp sadece ispat vesikası hükmündedir.” şeklinde düzenlendiği, sözleşmenin 20. maddesinin; “Her ortak, kooperatifin borçlarına karşı, taahhüt ettiği pay tutarı kadar sorumludur. Kooperatife giren her ortak, girişinden önce doğmuş olan kooperatif borçlarından dolayı diğer ortaklar gibi sorumlu olur” şeklinde düzenlendiği, sözleşmenin 21.maddesinin; “Ortaklar, taahhüt ve tediye ettikleri ortaklık payı bedelleri dışında, kooperatif amaçlarının gerçekleşmesini sağlamak üzere genel kurulca kararlaştırılacak miktarlardaki, arsa, altyapı, inşaat ve benzeri gider taksitlerini ödemek zorundadırlar. Bu kararlarda ana sözleşmenin 33. maddesinin 2. fıkrasında gösterilen nisap aranır” şeklinde düzenlendiği, sözleşmenin 25.maddesinin; “Olağan genel kurul toplantısının, her yılın ilk altı ayı içinde yapılması zorunludur” şeklinde düzenlendiği, sözleşmenin 33.maddesinin; “Genel kurulun toplanabilmesi ve gündemdeki konuların görüşülebilmesi için kooperatife kayıtlı ortakların en az ¼ ünün şahsen veya temsilen toplantıda hazır bulunması şarttır. İlk ve müteakip toplantılarda aynı nisap aranır. Genel kurulda kararlar, ortaklar cetvelinde imzası bulunanların yarıdan fazlasının oyu ile alınır” şeklinde düzenlendiği görülmüştür.
Davalı tarafça cevap dilekçesinde taşınmazın dava dışı …’den alındığı, ancak davalının kooperatif üyesi olmadığı beyan edilmiştir.
Davacı kooperatif tarafından sunulan belgelerden; … 154 nolu ortaklığın 11.06.1991 yılında düzenlenen ortaklık senedi ile dava dışı … adına kayıt edildiği, ilgili üyeliğin 12.12.2006 tarihinde dava dışı … tarafından dava dışı …’ya devredildiği, ilgili üyeliğin 12.03.2008 tarihinde dava dışı … tarafından dava dışı …’e devredildiği görülmüştür.
Davacı tarafça dava dışı …, davalı … … ve Yönetim Kurulu 2. Başkanının imzası bulunan 22/08/2014 tarihli ortaklığın devrine ilişkin sözleşme sunulmuş olup, ilgili sözleşmede ortaklığın davalı …’e devredildiği kararlaştırılmıştır.
Davalı, cevap dilekçesinde, dava dilekçesinin deliller kısmında zikredilen belgelerin sunulmadığı ve taraflarına tebliğ edilmediği, bu sebeple bunlara ilişkin cevap verme hakkını saklı tuttuğunu beyan etmiş, davacı kooperatifin pay devrine ilişkin sözleşmeyi sunması sonrası, sözleşmedeki imzayı inkar etmiştir. Mahkememizce davalının cevap dilekçesinde buna ilişkin haklarını saklı tutması, evrakın sunulması sonrası imza inkarında bulunması sebebiyle, bu hususta inceleme yaptırılmıştır.
Mahkememizce davalının emsal imza örnekleri toplanmış, ortaklığın devrine ilişkin sözleşme aslı celp edilmiş, grafolog bilirkişinin 12/06/2023 tarihli raporu ile …’in karşılaştırma belgeleri imzaları ile ortaklığın devri başlıklı belgedeki imzaları arasında yüksek derecede uygunluk ve benzerlik bulunduğundan, imzanın …’in eli ürünü olduğu kanaatine varılmış olmakla mahkememizce rapor hükme ve denetime elverişli bulunmuş, ortaklığın devrine dair sözleşme altındaki … imzasının kendisine ait olduğu kabul edilmiştir.
Kooperatifler Kanunu 14/3 maddesinde, ortaklığın devredilebileceği, yönetim kurulu, ortaklığı devralan kişinin ortak nitelikleri taşıması halinde, bu kişiyi ortaklığa kabul etmek zorunda olduğu düzenlenmiştir. Bu sebeple ortalığı devralan kişinin yazılı dilekçe ile kooperatife başvurması zorunlu değildir. Yargıtay 23.Hukuk dairesi 2015/2728 Esas 2015/2508 Karar sayılı ilamında bu husus ” devir alanın kooperatif üyelik koşullarını taşıması halinde kooperatifin bu kişiyi 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 14/3. ve ana sözleşmenin 17/2. maddeleri uyarınca ortaklığa kabul etmesi zorunludur. Üyelik devir sözleşmesi yapıldığı tarih itibariyle sözleşmenin yanları arasında geçerli sonuç doğurmasına karşın, kooperatif bakımından ise 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 14/3. ve ana sözleşmenin 17/1. ve 2. maddeleri hükümleri gereği, devrin kooperatife bildirilmesi ve yönetimin makul sürede yapacağı inceleme sonunda devir alanın ortaklık şartlarını taşıması durumunda devir alanı makul süre içerisinde üyeliğe kabulü kararı verdiği tarihte hüküm ifade eder. 17/1. madde hükmünde yer alan yazılı başvuru koşulu, devrin geçerliliğine ilişkin olarak değil, devrin kooperatife iletilmesi ve kabulü için ispat bakımından sevk edilmiştir. Bu nedenle, kooperatif üyelik hakkının devredildiğinin davadan önce davalı kooperatife bildirilmemesi, devir alanın hakkına olumsuz bir etki yapmaz.” şeklinde ifade edilmiştir.
Mahkememizce SMM …ve Dr. Öğretim Üyesi … bilirkişi olarak tayin edilmiş ve bilirkişiler kooperatif defter kayıtlarında yaptıkları yerinde incelemede, kooperatif karar defteri 62 nolu sırasında 22.08.2014 günü “hisse devri” konulu karar içeriğinde; “Verdikleri dilekçelerle ortaklık hak ve yükümlülüklerini devreden aşağıdaki ad ve soyadları yazılı olan ortakların dilekçeleri yönetim kurulunda kabul edilerek yerine dilekçelerde ad ve soyadları yazılı olan kişilerin a)… 154 nolu üye yerine … ortak olarak alınmasına ve ortak kayıt defterine işlenmesine oy birliğiyle
karar verildi” ifadelerinin yer aldığı, ilgili karar altında başkan ve katılan üye imzalarının yer aldığı görülmüştür.
Kooperatifin ortaklar defteri incelenmiş olup, 273 nolu sayfasında ortak adının … olarak ifade edildiği, “Yönetim kurulunun 22.08.2014 tarih ve 62 nolu kararı ile …’den aldığı ortaklığı kabul edilmiştir” ibaresinin yer aldığı ve ortaklığın ortaklar defterine işlenmiş olduğu görülmüştür. Ayrıca çevre ve şehircilik bakanlığı e-kooperatif uygulaması internet sitesinde davalı …’in hazirun cetveline esas ortak olarak gözüktüğü ve ortaklık başlangıç tarihinin 22.08.2014 olarak kayıtlı olduğu bilirkişiye sunulmuştur. Bilirkişiler tarafından ortaklar defteri açılış tasdik ve ortaklık pay görüntüleri ile çevre ve şehircilik bakanlığı ortaklık kayıt görüntüsü rapor ekinde mahkememize sunulmuştur.
Bilirkişi tarafından kooperatif defterlerinde yapılan inceleme sonucu; davacı ticari defter kayıtlarına göre davacının 2019 yıl sonu itibariyle davalıdan mali ve kaydi olarak 6.469,50 TL faiz, 40.680,00 TL asıl alacak tutarında alacaklı olduğunun görüldüğü, davacı tarafça sunulan, davalı taraf borç dökümüne göre, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan mali ve kaydi olarak 36.676,00 TL alacaklı olduğu işbu tutarın 36.600,00 TL’sinin anapara, 76,00 TL’sinin ise faiz olarak kayıt edilmiş olduğu görülmüş, davacının davalıdan talep etmiş olduğu ve borç dökümünde yer alan borç tutarının 300 TL’lik kısmının ana ödeme, 36.300,00 TL’lik kısmının ise ara ödeme olarak yansıtılan tahakkuk işleminden kaynaklı olduğu görülmüştür. (500 TL*6 +3.700 TL*9 = 36.300 TL)
Davacı tarafça sunulan alacak dökümü içerisinde davalı tarafın ortaklık devir alma tarihi itibariyle dava takip tarihine kadar (2019/04.ay) 500 TL*6 = 3.000,00TL, 3.700 TL*9= 33.300 TL ara ödeme olacak şekilde toplam 36.300 TL borçlandırıldığı görülmüştür. Bahsi geçen iki kalem içinde takip dosyası ekinde yer alan borç dökümü içerisinde “… Tahkim Ödemesi” açıklamasının yer aldığı görülmüştür.
Davalı cevap dilekçesinde … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı kararı ile kooperatifin 26/02/2011 tarihli genel kurul kararının iskan ödemesi hususundaki gündem maddesinin iptal edildiğini, bu sebeple … A.Ş’ye verilmek üzere toplam 10.000,00 TL toplanması yönündeki kararın yok hükmünde olduğunu beyan etmiş ise de, kooperatifin 11/06/2017 tarihli olağan genel kurul toplantısında ortakların aidat ödemeleri olarak 500*6=3.000,00 TL’lik ödeme taksitlerinin eklendiği, 03/06/2018 tarihli olağan genel kurul toplantısında ise 15/08/2018 tarihinden başlayıp 10 ay devam etmek üzere aylık 3.700,00TL ödeme yapılmasına, ödemenin gününde yapılmaması halinde aylık %1,5 vade farkı uygulanmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Dolayısıyla davacının takip konusu taleplerinin … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında iptaline karar verildiği davacı tarafça beyan edilen 26/02/2011 tarihli genel kurul kararından sonrasına ilişkin alacaklara ilişkin olduğu, bu alacaklara ilişkin usulünce alınmış genel kurul kararları olup dosya kapsamından iptal edildiklerine ilişkin herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığından, davalının davacı kooperatif üyeliği ve borçlu bulunduğu sabit görülmüş, da …. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takip dosyasında davalının yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 36.300,00 TL asıl alacak ve hükme ve denetime elverişli bilirkişi raporunda hesaplanan 4.120,17 TL gecikme faizi olmak üzere toplam 40.420,17 TL üzerinden devamına, kooperatif genel kurulunda aylık 3.700,00 TL ödemeye ilişkin ödemenin gününde yapılmaması halinde aylık %1,5 (yıllık %18) faiz uygulanacağı kararlaştırılmış olduğundan asıl alacağın 33.300,00 TL’lik kısmına (3.700,00 TL*9) takip tarihinden itibaren yıllık %18, asıl alacağın 3.000,00 TL’lik kısmına takip tarihinden itibaren aylık %1.5 yıllık %12 gecikme faizi uygulanmasına karar verilmiştir. Davalının sorumlu olduğu aidat ve ara ödeme borcu kesinleşen genel kurul kararına dayalı olup hesaplanabilir ve likit olduğundan, İİK 67. maddesindeki şartların oluşması nedeniyle mahkememizce davacı vekiline icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ İLE;
1-…. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takip dosyasında davalının yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 36.300,00 TL asıl alacak, 4.120,17 TL gecikme faizi olmak üzere toplam 40.420,17 TL üzerinden devamına,
2-Asıl alacağın 33.300,00 TL’lik kısmına takip tarihinden itibaren yıllık %18 asıl alacağın 3.000,00 TL’lik kısmına takip tarihinden itibaren yıllık %12 gecikme faizi uygulanmasına,
3-Likit alacağa vaki haksız itiraz nedeniyle, İİK’nın 67/2.maddesi uyarınca hükmedilen asıl alacak miktarlarının %20 oranına tekabül eden 7.260,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 2,761,10 TL nispi karar harcının, peşin alınan 561,03TL harcın mahsubu ile geri kalan 2.200,07‬ TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
6-Kabul edilen miktar üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 17.900,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Reddedilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 6.031,83 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan dava açılırken yatırılan toplam 623,23 TL (54,40 TL BHV, 7,80TL VSH, 561,03 TL peşin harç) harcın davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
9- Davacı tarafından yargılama aşamasında yapılan toplam 3.540,25 TL (240,25 TL tebliğler ve posta, 3.300,00 TL bilirkişi ücreti) yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre hesaplanan 3.080,55 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine bakiye yargılama giderinin davacı üzerine bırakılmasına,
10-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davadaki kabul ve red oranına göre; 1.148,60TL’sının davalıdan, 171,40 TL’sının davacıdan alınarak, HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
11-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren kabul edilen kısım yönünden 2 hafta içerisinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak, reddedilen miktar yönünden kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.08/11/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır