Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/100 E. 2022/159 K. 22.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/100
KARAR NO : 2022/159

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:27/01/2020
KARAR TARİHİ:22/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili şirket arasında 08.03.2011 tarihinde ve 15.03.2017 tarihinde ki detayları sözleşmede kararlaştırıldığı üzere ruhsatı müvekkili şirkete ait mermer sahasında mermer çalışması yapmak üzere tarafların anlaştığını, sözleşme ve ruhsat gereği, çeşitli isimler altında, yani Devlet hakkı, Özel İdare Payı, ve sahanın mülkiyetine göre Hazine Payı ve Orman Genel Müdürlüğü Payı bedelleri adı altında ödeme yapıldığını, bu zikredilen ödemeleri, 08.03.2011 tarihindeki Rödovans Sözleşmesi’nin 5, 6, 7, ve 8. Maddelerde ve 15.03.2017 tarihli sözleşmede 7.8.14. maddelerde davalının ödeyeceğinin açıkça yer aldığını, dolayısıyla davalının, zamanında söz konusu bedelleri ödemek zorunda olduğunu, davalıya Devlet Hakkı, Ek devlet hakkı (Orman payı), Belediye Payı, 2016, 2017 ve 2018 ödeme makbuz ve diğer gerekli belgelerini sunuması için … 6. Noterliği’nin 03.07.2019 tarih ve … sayılı ihtarnamesi ile bildirildiğini ancak bir netice alınamadığını, davalının üzerine düşen bildirim görevlerini yapmadığından ve basiretli bir tacir gibi davranmadığından müvekkili şirketin hazine payı olarak 143.000,00 TL fazladan ödeme yaptığını ve bu durumun 22.11.2019 tarihli … yevmiye numaralı ihtarname ile davalıya bilidirildiğini ancak davalının tutarsız ve haksız beyanlarla bu konuda müvekkillerinin sorumlu olmadığı beyanında bulunduğunu, oysa davalının basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi gerektiğini ve sözleşme gereklerinin yerine getirmesi gerektiğini, tüm bu gelişmeler üzerine taraflarınca davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, borçlunun takibe haksız olarak itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, akabinde arabuluculuk görüşmeleri gerçekleştirilmişse de sürecin anlaşmama ile neticelendiğini, açıklandığı üzere davalının icra takibine haksız yere kötüniyetli olarak itiraz ettiğinden, İİK 67 madde uyarınca icra takibine konu alacak üzerinden %20’den aşağı olmamak üzere davacı tarafın kötü niyet tazminatı ödemesine hükmedilmesini, davanın kabulünü, kötü niyetle yapılan itiraz sebebiyle %20’den aşağı olmamak üzere davalı tarafın kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı taraf tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; huzurda kaim davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacı ile müvekkili şirket arasında akdedilen Rödovans Sözleşmeleri uyarınca her ne kadar davaya konu edilen ödeme kalemlerinin müvekkili şirketin yapması talep edilse de, işbu ödemeleri yapmakla yükümlü olan Ruhsat Sahibinin davacı olduğunu, huzurda kaim davada ihtilaf konusu yapılan ödeme kalemi olan Devlet Hakkı ödemelerine ilişkin 2016-2017-2018 yıllarına ait tahakkuk makbuzlarının müvekkili şirkete davacı tarafından iletilmiş olup işbu ödemelerin yapılması amacıyla müvekkili tarafından davacıya 341.387,00 TL ödeme yapıldığını, işbu ödemelere ilişkin makbuz suretlerinin dilekçe ekinde dosyaya sunulduğunu, davacının bunun üzerine, müvekkilinin ödediği tutar ile 2015 ve 2016 yılı Maden Devlet Hakkı ödemesini yaptığını ve tutar eksik olduğu için 2017 ve 2018 yılına ait 13.11.2019 tarihi itibariyle 143.000,00 TL faiz borcunun mevcut olduğunu iddia ederek bu durumu müvekkiline ihtaren bildirdiğini, davacının bu bildirimi, dava dilekçesi ekinde dosyaya mübrez … 6. Noterliği’nin 13 Kasım 2019 gün … Yevmiye No.lu ihtarname ile yaptığını, bir an için davacının iddialarının doğru olduğu kabul edilse dahi, davacının 2015 ve 2016 yılına ilişkin ödemelerin tahakkuk makbuzlarını müvekkiline neden 13.11.2019 tarihinde ihtar ettiğini ve aynı şekilde 2017 ve 2018 tahakkuklarını neden geç yaptırdığını ve müvekkiline geciktirerek gönderdiğini izah etmesi gerektiğini, bu yönüyle davacının kötü niyetli olduğunu, müvekkili şirketin davacıya … 11. Noterliği’nin 29.08.2019 tarih … Yevmiye No.lu ihtarname ile tahakkuk işlemini yaptırması gerektiğini ihtaren bildirdiğini, davacının süresi içinde tahakkuk işlemlerini yaptırmaması nedeniyle kusurlu olduğunu, davacının kendi kusurlu fiilleri neticesinde zarara uğradığını iddia etmekte olup bu durumu müvekkiline yüklemesinin kabul edilemez olduğunu, zira, kimsenin kendi kusuruna dayanarak bir hak elde edemeyeceğini, müvekkili şirketin, sözleşme ile yükümlü olduğu üzere gerekli tüm bilgi ve belgeleri davacıya verdiğini, davacının da bunun üzerine …’e (…Genel Müdürlüğü) bu bilgi ve belgeleri sunduğunu, müvekkilinin üzerine düşen sorumluluğu sözleşme şartları çerçevesinde yerine getirmesine karşın, davacının devlet hakkı ve sair bedellerin tahakkukunda esas olan belgeleri bağlı bulunduğu vergi dairesine bildirmediğini ve işbu bedelleri tahakkuk ettirmediğini, davacının, sözleşme gereği yapması gereken ve kendisinin dışında başkasının yapmasının mümkün olmadığı bir işlemden dolayı müvekkiline kusur yükleyemeyeceğini, davacının huzurda kaim davada hak elde etmeye çalışmasının, kimsenin kendi eylemine ve tamamen kendi kusuruna dayanarak bir hak elde edemeyeceği yönündeki temel hukuk ilkesine aykırı düşeceğini, davacının müvekkiline gönderdiği 2015-2016 yıllarına ait tahakkuk fişlerinde bedellerin olması gerekenden yüksek tahakkuk ettirildiğinin görüldüğünü, davacının bu davranışının da kusurlu olup iyi niyetten uzak olduğunu, müvekkili şirketin, … … Bakanlığı’nın … Vergi Dairesi’ne yazdığı 08.10.2019 tarihli E… sayılı yazısında belirtilen 2015-2018 yılları arasındaki Devlet Hakkı ödemelerini tam ve eksiksiz olarak yaptığını, davacının, kendi yükümlülüğü olan tahakkuk işlemlerini süresi içerisinde yerine getirmediğini, mütemadiyen müvekkiline fazla ödemeler çıkartarak müvekkilini zor durumda bıraktığını, müvekkili tarafından ödenen bedelleri inkar etmekte olup taraflar arasındaki güven ilişkisini sarstığını, davacının kötü niyetli olduğunu, hukuk düzeninin kötü niyeti korumayacağını, davaya konu ödemelerin her yıl Haziran ayının sonunda yapıldığını ve yıllık olarak tahakkuk ettirildiğini, bu hususa yasada açıkça hükmedildiğini, müvekkilinin yükümlülüğünün üretim miktarlarını ve satışları gösteren belgeleri davacıya sunmadığını, bunun üzerine Devlet Hakkı ve sair ilgili ödemelerin tahakkuklarının davacı tarafından yapılabileceğini, müvekkilinin, Satış Bilgi Formlarını süresi içerisinde davacıya sunduğunu, ancak davacının …’e anılan belgeleri sunmasına karşın Vergi Dairesi’nde süresi içinde tahakkuk işlemini yaptırmadığını, bu durumun Mahkemece …’den ilgili belgelerin talep edilmesiyle açıkça görüleceğini, davacının müvekkili şirkete gönderdiği ihtarnameler ile 2016, 2017 ve 2018 yıllarına ait ödemelerin zamanında tahakkuk ettirilmediğini ve ödenmediğini, bu nedenle doğmuş bulunan 143.000,00 TL tutarındaki faizin ödenmesini talep ettiğini, anılan ödeme kalemlerinin müvekkili tarafından ödendiğini ancak faiz tutarlarının kusuruyla ödemelerin geç yapılmasına ve dolayısıyla faizlerin doğmasına sebebiyet veren davacının sorumluluğunda olduğunu, ayrıca davacının vergi dairesinde tahakkuk işlemi yaptırmaması nedeniyle vergi dairesine ödeme yapılamadığını, bu hususta müvekkili şirkete kusur atfetmenin mümkün olmadığını ve kabul edilemeyeceğini, bu nedenlerle haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini, davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların; taraflar arasındaki rödavans sözleşmesi gereğince maden devlet haklarının kim tarafından ödenmesi gerektiği, davacı tarafından ödendiğei iddia edilen … Vergi Dairesi Başkanlığı tarafından tahakkuk ettirilen gecikme cezalarının kimin sorumluluğunda olduğu, davacının bu ödemelere yönelik davalı hakkında başlattığı takibe davalının itirazının haklı olup olmadığı, işlemiş faize ve icra inkar tazminatına hükmedilip hükmedilmeyeceğinden ibaret olduğu görülmüştür.
DELİLLER;
Davacı vekili tarafından dava dilekçesi ekinde dava konusu, Rödovans Sözleşmesi, 03.07.2019 tarih ve … sayılı ihtarname, cari hesap tablosu ve ödenen vergi makbuzları Mahkeme dosyasına sunulmuştur.
Davalı vekili tarafından cevap dilekçesi ekinde dava konusu ödemeleri yaptığına ilişkin banka dekontları, … 11. Noterliği 29.08.2019 tarih … Yevmiye No.lu ihtarnamenin örneği, davacıya süresi içinde sunulan Satış Bilgi Formlarını Davacının …’e bildirdiğine ilişkin bilgi ve belgeler, davacının davalıya gönderdiği tahakkuk fişleri, … … Bakanlığı’nın … Vergi Dairesi’ne yazdığı 08.10.2019 tarihli E… sayılı yazısı Mahkeme dosyasına sunulmuştur.
…. İcra Müdürlüğüne müzekkere yazılarak … Esas sayılı icra dosyası aslı celp edilmiştir.
… Vergi Dairesine ve … Vergi Dairesine müzekkere yazılarak davacı şirkete tahakkuk ettirilen 2015-2016-2017-2018 ve 2019 yıllarına ait devlet hakkına ilişkin belgeler celp edilmiştir.
… 11. Noterliği’nin 29/08/2019 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamenin tebliğ şerhli sureti celp edilmiştir.
…Genel Müdürlüğüne müzekkere yazılarak dava konusu 2016-2017-2018-2019 yıllarına ait işletme faaliyet raporları celp edilmiştir.
İstanbul …’ya müzekkere yazılarak dava konusu makbuzların onaylı suretli celp edilmiştir.
Enerji ve Tabi … Bakanlığı …Genel Müdürlüğüne müzekkere yazılarak 08/10/2019 tarihli E… sayılı yazı celp edilmiştir.

Mahkememizce verilen ara karar gereğince bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup 21/05/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; … İşletmeci … ve Nakliyat Ltd. Şti’nin çalışma yaptığı alan içerisindeki o yılın faaliyetleri için imalat haritası, satış bilgi formu ve faaliyet bilgi formunu (29.madde belgeleri) düzenledikten sonra ilgili mercilere verilmek üzere saha ruhsat sahibine vermesine rağmen, davacının ruhsat sahibi … A.Ş’nin bağlı olduğu … Vergi Dairesine devlet hakkı ve diğer kurum paylarını zamanında beyan etmemiş ve tahakkuk ettirmemiş olduğunun tespit edildiği, gecikme faizi ve diğer cezaların kesilmesinden davacı … … A.Ş’nin kendi kusuru ile neden olduğu takdirlerin Mahkemeye ait olmak üzere dava konusu olayda davalı … İnş. Nak. Ve Dış Tic. Ltd. Şti’nin kusurunun bulunmadığı, davalının …. İcra Müdürlüğü’ne yöneltildiği itirazların yerinde olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince ek bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup 20/09/2021 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; davalının dava konusu olayda kusuru olmadığı kabul edilirse, davalı … Ltd. Şti’nin %20 oranında ve 31.712,06TL tutarında kötü niyet tazminatı talep edebileceği, sorumluluğun davalıda olduğu kabulüne göre davacı … A.Ş’nin davalıdan talep edebilecek tutarı olan 158.560,31TL üzerinden ayrıca %20 oranında ve 31.712,06TL tutarında inkar tazminatı talep edebileceği görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince yeni bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup 11/01/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı firmanın ticari defterlerini ibraz ettiği, belirlenen inceleme gün ve saatinde davalı taraftan gelen olmadığından davalı tarafın dava konusu dönemine ait ticari defterlerinin incelenmesinin mümkün olmadığını, bilirkişi raporunun 4.1.1.B Tahakkuk ve ödemeler ile ticari defter tespitler kısmında detaylı olarak yapılan açıklamalarda belirtildiği gibi madenlerden devlet hakkı (9060) gelir türüne ilişkin olarak 2012-2013-2014 ve 2015 yılları ile ilgili olarak süresinde ve süresinden sonra ödeme işlemlerinin bulunduğu, Madenlerden Devlet Hakkına İlişkin Ödeme ve Tahakkuk belgelerinin davacı firma … Taşımacılık San ve Tic. A.Ş adına düzenlendiği, Madenlerden Devlet Hakkına ilişkin olarak süresinden sonra yapılan ödemelere ilişkin olarak gecikme zamlarının ödendiği, 2012-2013 ve 2014 yıllarına ilişkin tahakkuk eden madenlerden devlet hakkı tutarlarına ilişkin olarak yapılan ödemelerin, ödemelerin yapıldığı 2012 ve 2015 takvim yılına ilişkin yevmiye defterlerine kaydedildiği, davacı firma … Taşımacılık San ve Tic. A.Ş’nin 2012 ila 2015 yıllarıyla ilgili madenlerden devlet hakkı (9060) gelir türüne ilişkin olarak tahakkuk eden tutarları ödediği anlaşıldığından bu amme alacağı türünden borcun olmadığının göründüğü görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Davacı vekili, taraflar arasında rödovans sözleşmesi imzalandığını, ruhsatı müvekkiline ait mermer sahasında mermer çalışması yapıldığını, 08.03.2011 tarihli sözleşmenin 5,6,7,8 maddeleri 15.03.2017 tarihli sözleşmenin 7,8,14 maddeleri gereği devlet hakkı, özel idare payı, hazine payı ve Orman Genel Müdürlüğü payı bedellerinin davalı tarafından ödeneceğinin belirtildiğini, davalının üzerine düşen ödeme görevini yapmadığından müvekkilinin 143.000,00 TL faiz ödemek zorunda kaldığını, davalı hakkında başlatılan icra takibine davalının itirazının haksız olduğunu beyan ederek itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili ise, Maden Kanunu 3. Madde gereğince devlet hakkını ruhsat sahibi davacının ödemesi gerektiğini, davacının tahakkuk makbuzlarını ilettiği zaman taraflarınca ödemenin yapıldığını, davacının tahakkukları geç yaptırdığını, faizin doğmasına sebep olduğunu, kendi kusuruna dayanarak hak iddia edemeyeceğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Dava itirazın iptali davasıdır.
…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacının 15/03/2017 tarihli Rödovans sözleşmesi uyarınca borçlu şirketin ödemekle mükellef olduğu Maden Devlet Haklarını yasal süreler içerisinde ödememesi ve dökümü yapılan dönemlere ilişkin olarak … Vergi Dairesi Başkanlığı tarafından tahakkuk ettirilen gecikme cezalarının alacaklı şirket tarafından ödenmesi sebebi ile gecikme cezalarının borçlu şirketten tahsili talebine ilişkin olduğu, icra dosyasında mevcut borç sorgulama belgesine göre davacının 2019 yılı itibari ile 2015 yılı için 67.875,53 TL, 2016 yılı için 46.172,58 Tl, 2017 yılı için 25.384,22 TL, 2018 yılı için 2.777,96 TL gecikme zammı olmak üzere toplam 142.210,29 TL borçlu olduğu, davacının borcu ödediği görülmektedir.
Taraflar arasında imzalanan 15.03.2017 tarihli Sözleşmenin 8. Maddesi Devlet hakkı, vergiler, ve benzeri yükümlülükler başlıklı olup şu şekildedir: İşletmeci çalışma yaptığı alan içerisindeki o yılın faaliyetleri için İmalat Haritası, Satış Bilgi Formu ve Faaliyet Bilgi Formunu (29. Madde belgeleri) düzenledikten sonra ilgili mercilere verilmek üzere saha ruhsat sahibine verecektir. İşletmeci Satış Bilgi Formlarında ve Faaliyet Bilgi Formunda verdiği beyana göre ilgili birimlere Devlet hakkını, Özel İdare Payını ve sözleşmenin damga vergisini yatırıp makbuzlarını her yılın Ocak ayında veya Haziran ayında ruhsat sahibine vermekle yükümlüdür. Rödovansçı çalışma yaptığı alan içerisindeki o yılın faaliyetleri ile ilgili Satış Bilgi formu ve Faaliyet bilgi formunu ruhsat sahibine vermekle yükümlüdür”
Enerji Bakanlığı Maden İşleri Genel Müdürlüğü 08/10/2019 tarihli yazısında, Devlet Hakkı ve diğer pay ödemelerinin yapılmasından, … Vergi Dairesi’nin … vergi numarasında kayıtlı bulunan ruhsat sahibi davacı … A.Ş.’ni 3213 Sayılı Maden Kanunu’nun 13. Maddesinin 3. Fıkrasına göre sorumlu tutmuş ve yıllara göre … A.Ş.’nin ödemesi gereken Devlet Hakkı ve diğer kurum paylarının derhal tahsil edilerek 6183 Sayılı Amme Alacakları Tahsil Usulü Hakkındaki Kanunun 51. Maddesi hükmüne göre hesaplanacak gecikme faizi ile birlikte tahsil edilmesini ve ilgili hesaplara aktarılarak tahsilat ve aktarma işlemlerine dair belgelerin tasdikli birer suretinin genel müdürlüğe gönderilmesini istemiştir.
Madenlerde devlet hakkı payının beyanı ve ödenmesi konusunda birisi Maden Kanunu ve diğeri Uygulama Yönetmeliği olmak üzere iki düzenleme bulunmaktadır: 3213 Sayılı Maden Kanunu’nun 14. maddesinde Devlet hakkı ve özel idare payının, her yıl Haziran ayının son günü mesai bitimine kadar ruhsat sahibi tarafından yatırılacağı hüküm altına alınmıştır.
Maden Kanunu Uygulama Yönetmeliğinin 75. maddesinde ise ruhsat sahibinin her yıl Nisan ayı sonuna kadar bir önceki yıl gerçekleştirdiği, işletme faaliyetleri ile ilgili olarak her işletme izni için ayrı ayrı satış bilgi formu doldurarak Genel Müdürlüğe vermek zorunda olduğu belirtilmiştir. Maden Ruhsat Kanun ve Yönetmelik hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinde, maden sahiplerinin öncelikle içinde bulundukları yılın Nisan ayı sonuna kadar bir önceki yıl gerçekleştirdikleri satışlarla ilgili satış bilgi formunu doldurarak Maden İşleri Genel Müdürlüğüne vermeleri, form üzerinden hesapladıkları devlet hakkı payını da Haziran ayının son gününe kadar ödemeleri gerekmektedir. Buradan da anlaşılacağı üzere, bir önceki yılda gerçekleştirilen satışlarla ilgili verilmesi gereken bilgi formu ve bu formda belirtilen tutarlar üzerinden devlet hakkı payının hesaplanması ve ödenmesi işlemleri, bir sonraki yıl içinde yapılmaktadır.
Dosyanın incelenmesinden; davalı rödovansçının çalışma yaptığı alan içerisindeki o yılın faaliyetleri için İmalat Haritası, Satış Bilgi Formu ve Faaliyet Bilgi Formunu (29. Madde belgeleri) düzenledikten sonra ilgili mercilere verilmek üzere saha ruhsat sahibine vermediği konusunda bir itiraz ya da tespite rastlanmamıştır.
Davacı taraf, 2015 ila 2018 dönemine ilişkin devlet hakkı ve diğer kurum paylarının beyanlarının hiçbirini zamanında tahakkuk ettirmemiştir. Tahakkuk yılı 2019 yılıdır.
Davalı rödovansçı … Ltd.Şti., ruhsat sahibi davacı … A.ş,’nin, Maden Kanunu’nun 14. Maddesi hükmünün gereği olarak … Vergi Dairesinde devlet hakkı ve diğer kurum ödemelerini beyan ve tahakkuk ettirmesi üzerine, sözleşmesel yükümlülükleri olan ödemeleri davacının hesabına yapmıştır.
Bilirkişilerin yaptığı incelemede, ruhsat sahibi davacı … A.Ş. tarafından, rödovansçı davalı … Ltd.şti’ne devlet hakkının faturalandırıldığına ilişkin bir iddia ya da veriye rastlanılmamıştır.
Mahkememizce dava konusu olmayan 2012-2015 yılları arasında madenlerden devlet hakkı ve diğer kurum paylarının tahakkuk ve ödemelerinin ne şekilde olduğu hususlarının tespiti için dava dosyası ve ekleri ile davacı firmanın ibraz ettiği Ticari defterlerin tetkiki neticesinde bilirkişi raporu düzenlenmesi istenmiş, 08/01/2022 tarihli bilirkişi raporunda; madenlerden devlet hakkı gelir türüne ilişkin olarak 2012-2013-2014 ve 2015 yılları ile ilgili olarak süresinde ve süresinden sonra ödeme işlemlerinin bulunduğu ve ödeme belgeleri ve tahakkuk fişlerinin davacı firma … Taşımacılık San ve Tic.A.Ş adına düzenlendiği görülmüştür. Süresinden sonra yapılan ödemelere ilişkin olarak gecikme zamlarının ödendiği anlaşılmıştır. Ayrıca 2012-2013 ve 2014 yıllarına ilişkin tahakkuk eden madenlerden devlet hakkı tutarlarına ilişkin olarak yapılan ödemelerin 2012 ve 2015 takvim yılına ilişkin yevmiye defterlerine kaydedildiği görülmüştür. Davacı firma … Taşımacılık San ve Tic,A.Ş’nin 2012 ila 2015 yıllarıyla ilgili madenlerden devlet hakkı gelir türüne ilişkin tahakkuk eden tutarları ödediği anlaşılmaktadır.
Tüm dosya kapsamından; 2015 yılından sonra davacı ruhsat sahibi … AŞ.’nin bağlı olduğu … Vergi Dairesine devlet hakkı ve diğer kurum paylarını zamanında beyan etmediği ve tahakkuk ettirmemiş olduğu, dolayısıyla gecikme faizi ve diğer cezaların kesilmesine davacı … AŞ.’nin kendi kusuru ile sebep olduğu, dava konusu olayda davalı … Ltd. Şti.’nin kusurunun bulunmadığı, davalının …. İcra Müdürlüğüne yönelttiği itirazların yerinde olduğu kanaatine varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 80,70 TL maktu karar harcının peşin alınan 1.827,19 TL harcın mahsubu ile artan 1.746,49TL harcın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde DAVACIYA İADESİNE;
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 18.322,47TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
4-Dosyada arabuluculuk sarf kararı bulunmadığından bu hususta HESAPLAMA YAPILMASINA YER OLMADIĞINA;
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
6-Kullanılmayan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda karar verildi. 22/03/2022

Katip …
*e-imzalıdır

Hakim …
*e-imzalıdır