Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/651 E. 2021/1002 K. 08.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/651
KARAR NO:2021/1002

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:03/12/2019
KARAR TARİHİ:08/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … İth. İhr. Turizm Ve Tic. A.Ş.’nin Davalı … Bankası A.Ş. nezdinde mevduat hesabı olduğunu, hesabında bulunan mevduatın taleplerine rağmen ödenmemesi üzerine…. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından icra takibi yapıldığını, davalı bankanın ödeme emrine itiraz ederek takibi durdurduğunu, müvekkili şirketi hakkında …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasından 31.05.2019 tarihinde 1 yıllık kesin konkordato mehli verildiğini, konkordato mehlinin alacaklılar yönünden etkisinin İİK.294. maddesinde düzenlendiğini, mühlet içinde takip yasağı getirildiği gibi, şirkete yönelik tahsile matuf işlemlerin yapılmasının da engellendiğini, davalı bankanın, konkordato mehline rağmen hesabına giren tutarları ödemekten imtina ederek, bedelleri tahsile matuf olacak şekilde bloke ettiğini, bu durumun şirketin nakit akışını bozacağını, konkordato mehli almanın amacını bozacağını, alacaklılar arasındaki eşitliği bozacağını, diğer bankalarca bu yönde işlem yapılmadığını, davalı bankanın takip yapamadan, müvekkilinin hesaplarına kesin mühlet kararından sonra giren bedelleri takip yasağını bertaraf edecek şekilde uhdesine alarak tahsilat yaptığını, konkordato sürecinde bulunan müvekkilinin yasanın getiriliş amacına uygun şekilde faaliyetlerine devam edebilmesi için banka nezdinde mevcut bedelin müvekkiline ödenmesinin gerektiğini, arabuluculuk başvurusunda da uzlaşmazlık tutanağı tutulduğunu, borca itirazın haksız olduğunu, Davalı Bankanın…. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin devamına, alacağın %20’inden az olmamak üzere lehlerine tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirket hakkında …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasından 31.05.2019 tarihinde 1 yıllık kesin konkordato mehli verilerek, geçici mühlet kararı ile verilen tedbirlerin devamına karar verildiğini, durumun bankaca bilindiğini, mühlet kararı ve tedbirlere aykırı hareket edilmediğini, davacının, Banka … Şubesine başvurarak hesabındaki bir kısım paranın belirttiği başka bankaya EFT yapılması yönündeki isteğinin yazılı olarak reddedildiğini, takip ve davanın haksız olduğunu, verilen tedbir kararları arasında takas-mahsup, rehin ve hapis haklarının kullanılmasının önlenmesine ilişkin bir hüküm olmadığını, muaccel banka alacakları için hesapta bulunan mevcutlar üzerinde gerçekleştirilecek mahsup işleminin kanunda yasaklanmış takas işlemi olmadığını, rehin ve hapis hakkının kullanılmasına yönelik bir işlem olduğu, davacı ile banka arasında imzalanmış sözleşme hükümleri gereğince, hesaba gelmiş ve gelecek tutarların bankaya rehinli olduğu, bu tutarlar üzerinde bankanın rehin ve hapis hakkını kullanabileceğini, maddi hukuktan kaynaklanan hakkın kullanılmasının tedbir yoluyla engellenemeyeceğini, hesapta bloke bulunduğu dikkate alındığında verilen 04.10.2019 tarihli EFT talimatının yerine getirilemeyeceği, bu nedenlerde davanın reddine karar verilmesini talep istemiştir.
Mahkememizce delillerin toplanması aşamasındayken davacı vekili 03/12/2021 tarihli dilekçesi ile davalı ile yapmış olduğu anlaşma kapsamında davadan feragat ettiklerini, davalı yandan vekalet ücreti ve yargılama talebinde bulunmadıklarını beyan etmiş, davalı vekili de 03/12/2021 havale tarihli dilekçesi ile davacının feragat talebini kabul ettiklerini, yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediklerini beyan etmiştir.
Davadan feragat 6100 Sayılı HMK’nın 307. maddesi hükmü gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, davalı tarafın kabulünü gerektirmeyen ve kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını doğuran bir taraf işlemidir. 6100 Sayılı HMK’nın 311 maddesi hükmüne uygun olarak davacının davadan feragatinin mahkemece saptanması halinde feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekir. Davacı vekilinin vekaletnamesindeki yetki durumu incelendiğinde davadan feragata yetkili olduğu saptanmıştır. Feragat bildirimi de 6100 Sayılı HMK’nın 309. maddesi hükmüne uygun olarak mahkemece tespit olunmuştur. Bu yasal nedenlerle davanın feragat sebebiyle reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Feragat nedeniyle davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 59,30-TL maktu karar harcının peşin alınan 3.619,43-TL harçtan mahsubu ile artan ‭3.560,13‬-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde DAVACIYA İADESİNE,
3-Talep edilmediğinden vekalet ücreti ve yargılama gideri takdirine yer olmadığına,
4-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Arabuluculuk görüşmelerinde arabulucu olarak atanan arabulucu …’a 1.320,00 TL ödeme yapılmasına karar verildiği, ödemenin suçüstü ödeneğinden ödendiği anlaşıldığından 1.320,00 TL arabuluculuk ücreti’nin 6325 sayılı hukuk uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu madde 18/A-13’a göre davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Kullanılmayarak artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/12/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır