Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/648 E. 2023/291 K. 26.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/648 Esas
KARAR NO :2023/291

DAVA:İstirdat
DAVA TARİHİ:02/12/2019
KARAR TARİHİ:26/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İşbu davaya konu müvekkilin ticari ilişki dahilinde lehtarı olduğu, çeki hamil olarak müvekkil şirketin kasasında saklanmakta olup, yapılan kontrol neticesinde çekin kasada bulunmadığı ortaya çıktığı, müvekkil şirket merkezinde yaşanan bu hırsızlık neticesinde çekin zayi olmuduğunu, … 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bankaya yazılan müzekkere neticesinde çeki ibraz edenin … olduğu anlaşılmış , müvekkil şirket yetkilisi buna ilişkin olarak 13.03.2018 tarihinde … Asayiş Büro Amirliğine gidip ifade vererek yapılan hırsızlık eylemine ilişkin olarak suç duyurusunda bulunduğu, hırsızlık neticesinde müvekkile ait pek çok çek çalınmış olduğu, arz ve izah edildiği üzere, müvekkil şirket davaya konu çeki hamil olarak kasasında saklamakta olup, yapmış olduğu kontrol neticesinde çekin kasada olmadığını farkettiği, yatırmış olan çek bedelinin %15’i oranında teminat karşılığında ilgili çeke ödeme yasağı konulduğu, … A.Ş., ilgili çekin aslının bankada olduğunu ve çeki ibraz edenin “…” isimli şahıs olduğunu, dava konusu … A.Ş. … Şubesi … çek nolu, 07.04.2018 tarihli 6.000 TL bedelli çekin müvekkile iadesine, müvekkilin işbu çekle ilgili haklı hamil olduğunun tespitine karar verilmesini talep edilmiştir.
Davalı taraf cevap dilekçesi sunmamıştır.
Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların; Davacının yetkili hamili olduğunu iddia ettiği çekin hırsızlık nedeniyle çalınmış olduğu iddiasıyla çekin iptali davasında çekin bankaya ibrazı sonrasında, çek istirdadı isteminden ibaret olduğu görüldü.
DELİLLER;
… 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne müzekkere yazılarak … Esas sayılı dosyası celp edilmiştir, … Cumhuriyet Başsavcılığı’na müzekkere yazılarak 2018/… Sayılı soruşturma dosyası celp edilmiştir, …. İcra Müdürlüğüne müzekkere yazılarak … Esas sayılı dosyası celp edilmiştir, … Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılarak 2018/… sayılı Soruşturma sayılı dosyası celp edilmiştir, … Anonim Şirketine müzekke yazılarak 6.000,00-TL bedelli çekin kim tarafından ibraz ödenip ödenmediğinin bilgisi celp edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Asıl dava 6102 sayılı TTK’nın 792. maddesi uyarınca çek istirdatı istemine ilişkindir.
6102 sayılı TTK 790. maddesi uyarınca, cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile kendi hakkı birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır.
TTK 818/c maddesi yollamasıyla çekler hakkında da uygulanacak TTK 677. maddesinde, “imzaların istiklali” prensibi benimsenmiş olup, ciro imzalarından biri sahte bile olsa, düzgün ciro silsilesinde yer alan diğer imzalar geçerlidir.
6102 sayılı TTK’nın 792. maddesinde ise “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790’ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” hükmü bulunmaktadır.
Bu düzenlemelere göre, çek istirdatı davasında ispat yükü, çekin yetkili hamili olduğunu ve çekin rızası hilafına elinden çıktığını ileri süren davacıya ait olup, somut olayda, davacının öncelikle çekin yetkili hamili olduğunu ve çeki elinde bulunduran davalı …’in çeki iktisapta kötüniyetli bulunduğu veya ağır kusurlu olduğunu kanıtlaması gerekmektedir.
Davacı taraf, dava konusu 07/04/2018 keşide tarihli keşidecisi … Gıda Ticaret Ltd. Şti olan 6.000,00TL bedelli çekin haklı ve meşru hamili olunduğunu, çekin şirket kasasından çalındığını ve çeki elinde bulunduran davalının iktisapta kötüniyetli bulunduğunu ileri sürmüştür.
Dava konusu 6.000,00TL bedelli çek incelendiğinde; keşidecinin … Gıda Ticaret Ltd. Şti olduğu, … Amb. Ve Gıda. Paz. İmal. San. Tic. Ltd.Şti emrine düzenlendiği, ilk cirantanın çekin lehtarı olan … Amb. Ve Gıda. Paz. İmal. San. Tic. Ltd. Şti, daha sonraki cirantaların sırasıyla davacı … ve Day. Tük. Mal. San. Tic. Ltd.Şti, dava dışı … Otomotiv Ltd.Şti , dava dışı … Alnıok, dava dışı … ve son hamilin davalı … olduğu, ciro silsilesinin düzgün bulunduğu anlaşılmıştır. Çekin … tarafından bankaya ibraz edildiği, ödeme yasağı nedeniyle işlem görmeyerek hamile iade edildiği … Bankası tarafından bildirilmiştir.
Bu kapsamda uyuşmazlık konusu ile ilgisi nedeniyle İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 43. HUKUK DAİRESİ ,DOSYA NO: 2020/446, KARAR NO: 2021/1318 05/11/2021 tarihli, İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 44. HUKUK DAİRESİ DOSYA NO: 2021/755 Esas KARAR NO: 2021/1128, 14/10/2021tarihli kararları dikkate alınmıştır.
Çek havale hükmünde bir ödeme vasıtasıdır. TTK 790.maddesi uyarınca çeki düzgün ciro silsilesi ile iktisap eden davalı … yetkili meşru hamil olup, adı geçen davalının iktisapta kötü niyetli olduğunun TTK 792. madde hükmü gereği, mevcut durumun aksini iddia eden davacı tarafından ispatlanması gerekir. Düzgün ciro silsilesiyle iktisap edilen bir çekin, iktisap edenin ticari defterlerinde kayıtlı olup olmamasının da çek istirdatı davasının neticesine etkisi bulunmamaktadır. Diğer taraftan TTK 677.maddesi ile imzaların istiklali prensibi benimsenmiş olduğundan davacı, çekteki diğer cirantaların ciro imzalarının sahteliğine dayanamaz. Dava konusu çek üzerinde davacı imzasının sahte olması dahi bu durum menfi tespit isteminin kabul için yeterli olmakla birlikte tek başına çek istirdatı isteminin kabulüne dayanak olamaz. Zira davalı hamil …’in ciro silsilesinde yer alan imzaların gerçek cirantalara ait olup olmadığını tahkik zorunluluğu bulunmamaktadır. 6102 sayılı TTK’nın 686. maddesi hükmüne göre, bu hususta, ciro silsilesinin görünüşte düzgün olması yeterlidir. Dava konusu çekte ciro silsilesi birbirine takip eder şekilde düzgün nitelikte olup, bu anlamda herhangi bir kopukluk olmadığı görülmektedir. Ayrıca davalının çeki edinme nedenini kanıtlama yükümlülüğü yoktur.
Soruşturma dosyasında davalının ifadesi alınmış, davalı ifadesinde davacı ile herhangi bir ticareti olmadığını, hırsızlık olayını bilmediğini, çeki ciro eden kişinin kendisi olup olmadığını hatırlamadığını, ailesine ait şirkette işleri takip ettiğini, ailesinin demir metal üzerine şirketi olduğunu ve ara sıra dışarıdan müşteri çeki alıp tahsil ettiklerini, şikayete konu çeki hatırlamadığını, … Bankası … Şubesine çek ibraz ettiğini hatırlamadığını, ailesinin şirketine onlarca çek geldiğini, işleri çeklerle hallettiklerini, tüm gelen çekleri hatırlamasının mümkün olmadığını beyan etmiştir. Çeki elinde bulundurup takip başlatan davalının kötüniyetle ve hukuka aykırı şekilde çeke sahip olduğunun kabulü için dosya içerisinde başkaca elverişli delil yoktur. Ayrıca TTK’nın 792. Maddesinde düzenlenen hamilin kötü niyetli çeki iktisap ettiği veya iktisap ağır kusuru bulunduğu hususunu ispat yükü davacıya düşmekte olup, bu hususta davalıya yemin teklif edilemez. Davacı, yetkili hamil olan davalının çeki iktisapta kusurlu ya da kötüniyetli olduğunu HMK’nın 220 ve devamı maddelerince ispatlayamamıştır.
Davalının, davacıdan çekin rıza dışı elden çıktığını bilmesinin veya bilebilecek durumda olduğunun davacı tarafından kesin ve inandırıcı delillerle kanıtlaması gerekmekte olup, dosya kapsamına göre; davalı hamilin çeki iktisapta ağır kusurlu veya kötüniyetli olduğunu ispata yarar delil ibraz edilemediği, davacının dayandığı ceza yargılamasındaki soruşturmanın geldiği aşama itibarıyla davalının çeki kötüniyetli olarak iktisabını ispata elverişli maddi vaka tespit edilmiş olmamasına göre soruşturma dosyasında, davalının çeki ticari ilişki kapsamında iktisap ettiğini savunması, davalının iktisabında ağır kusur veya kötü niyetli olduğuna ilişkin davacı tarafından getirilen herhangi bir kanıt bulunmadığı, çeke ilişkin ödeme yasağı kararı bulunmasının iktisapta ağır kusur veya kötü niyetin kabulü için yeterli olmadığı, esasen kıymetli evrak olan çekin sebepten mücerret bir ödeme aracı olduğu dikkate alındığında davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 179,90 TL maktu red harcının davacıdan tahsiline, peşin alınan 102,47 TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 77,TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00TL’nin davacıdan alınarak, HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davalı tarafından yargılama gideri yapılmadığından takdirine yer olmadığına,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/04/2023

Katip …
E-İmzalıdır

Hakim …
E-İmzalıdır