Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/645 E. 2020/251 K. 10.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/645
KARAR NO : 2020/251

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 18/09/2014
KARAR TARİHİ : 10/03/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı-borçlu şirket ile gıda ürünlerinin sipariş üzerine satımı hususunda 2012 yılında bir sözleşme akdettiğini, iş bu sözleşmeye ek olarak bir protokol akdettiğini, söz konusu sözleşme ve protokol suretlerinin mevcut olduğunu, bu sözleşme ve protokol uyarınca davalı borçlu şirketin süpermarketlerinde satmak için bir takım gıda ürünlerini müvekkil şirkete sipariş verdiğini, müvekkil şirketçe de siparişler süresi içerisinde davalı-borçlu firmaya teslim edildiğini, davalı-borçlu ile cari hesap şeklinde çalıştığını, davalı-borçlu yanca gıda ürünleri teslim alınmasına rağmen 35.465,03TL cari hesap borcunun tüm şifahi telkinlere rağmen ödenmediğini, akabinde taraflarınca davalı-borçlu aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası tahtında icra takibine geçtiğini, davalı-borçlu yanca icra takibinin 33.370,56TL’lik kısmına itirazda bulunduğunu, 1.094,47TL’lik kısmı icra dosyasına ödediğini, mahkemece yapılacak olan yargılama sırasınad gerek müvekkil şirket defterlerinin incelenmesinde ve gerekse de davalı-borçlu şirket defterlerinin incelenmesinden de görüleceği üzere davalı borçlu tarafça sipariş edilen tüm gıda ürünlerinin süresi içerisinde teslim edilmesine rağmen cari hesap bakiyesinin 35.465,03TL müvekkiline ödemediğini, icra takibi yapılması üzerine de belirtildiği gibi yalnızca 1.094,47TL ödediğini, dava konusu miktarın ödenmediğini, davalı-borçlu tarafın aradaki ticari ilişkisi neticesinde müvekkili şirkete belirtilen miktarda borcun bulunduğunu bildiğini, davalı-borçlu tarafça kötü niyetli olarak sırf borcun ifa edilmesini geciktirmek için icra takibine itiraz ettiğini, neticeden arz ve izah edilen sebeplerden dolayı haklı davanın kabulünü, davalı-borçlu tarafın haksız ve yersiz borca itirazlarının iptalini, icra takibinin takipteki şartlarla devamını, davalı-borçlu kötü niyetli olduğundan takip konusu miktarın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet icra inkar tazminatına mahkumiyetini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı borçlu üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Davalı vekili dava dilekçesinde özetle; haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini, davacının davada reddolunacak meblağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 02/03/202 tarihli dilekçesi ile ve 10/03/2020 tarihli celsede davadan feragat ettiğini beyan etmiş, davalı vekili de masraf ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını bilidirmiştir.
Davadan feragat HMK’nin 307 ve 311. Maddesi hükümleri gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, davalı tarafın kabulünü gerektirmeyen ve kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını doğuran bir taraf işlemidir.
HMK’nin 309. Maddesi hükmüne uygun olarak davacının davadan feragatinin mahkemece saptanması halinde feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekir. Davacı vekilinin vekaletnamesindeki yetki durumu incelendiğinde davadan feragate yetkili olduğu saptanmaktadır. Feragat bildirimi de HMK’nin 309. maddesi hükmüne uygun olarak mahkemece tesbit olunmuştur. Bu yasal nedenlerle davanın feragat sebebiyle reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın feragat nedeni ile REDDİNE;
2-Taraflar birbirlerinden yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediğinden yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan alınması gerekli 54,40 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 403,07TL harcın mahsubu ile artan 348,67TL harcın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde DAVACIYA İADESİNE;
4-Gider avansının kullanılmayan kısmının, hüküm kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.10/03/2020

Katip …
*e-imzalıdır

Hakim …
*e-imzalıdır