Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/543 E. 2022/141 K. 15.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/543
KARAR NO :2022/141

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ:29/08/2019
KARAR TARİHİ:15/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 17/11/2018 tarihinde müvekkili …’in motosikletiyle seyir halindeyken … Caddesi …. ışıklarından yan yola dönmek istediği esnada arkadan gelen aracın çarpması sonucuyla yaralandığını, kazaya sebep olan araç sürücüsünün olay yerinden kaçtığını, bu kaza sonucunda yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen kaza neticesinde müvekkili …’in malul kaldığını, bu olayın oluşumunda müvekkilinin kendi şeridinde motosikletiyle seyir halinde iken firari araç sürücüsünün 2918 sayılı KTK’nın 84-d bendine göre; ” Araç sürücüleri trafik kazalarında, arkadan çarpma hallerinde asli kusurludur:” kuralını ihlal suretiyle dikkat yükümlülüğünü yerine getirmemiş olduğundan bu olayın vuku bulmasında tam ve asli kusurlu olduğunu, müvekkilinin bu kazanın meydana gelmesinde hiçbir kusuru bulunmadığını, müvekkiline çarpan aracın olay yerinden kaçması nedeni ile aracın tespit edilemediğini, iş bu sebeple … Hesabına karşı haklı davanın açma zaruretinin doğduğunu, müvekkili …’in kaza neticesinde ilk olarak … Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırılmış olup devamında tüm tedavisinin ilgili hastanede devam ettirildiğini, yapılan tetkikler neticesinde davacının ayak bileğinde hassasiyet olduğunu, ağrı olduğunu, çok parçalı medial malleol kırığı tanısına rastlandığını, operasyon notunda curve insizyonla girildiğini, safen ven korunduğunu, kırık uçlarının temizlendiğeini, iki saat K teli tipten gönderildiğinin görüldüğünü, … … Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı’nın 21.05.2019 tarihli sağlık kurulu raporuna göre %5 oranında maluliyet kaldığının tespit edildiğini, kaza sonrasında müvekkilinin yaralandığını ve bu trafik kazasına bağlı olarak ömrünün sonuna kadar taşıyacağı cismani zararlar oluştuğunu, bu kaza neticesinde hem bedenen hem de ruhen yıpranmış olup uzun süre kazanın etkilerinden kurtulmak için uğraştığını, raporunda müvekkilinin kaza neticesinde kaza sebebiyle vücut fonksiyonununu kaybettiğini ve bu özürlülük durumunun sürekli olduğunun sabit olduğunu, müvekkilinin bu kaza sonucunda uğradığı cismani zararlar neticesinde iş göremez hale geldiğini, tedavi sürecinde yapılan masrafların müvekkilinin ve ailesi için zorluk çekmelerine neden olduğunu, tüm bunların yanında müvekkilinin çektiği acıların ruh halinin bozulmasına ve hayata küsmesine neden olduğunu, tüm bu sebepler minvalinde müvekkili …’in maluliyet oranı belli olup aktüer hesabının yapılarak kendisine bıraktığı maddi zararların giderilmesi için tazminat belirlenmesini ve tazminatın bu rapora göre ödenmesi için iş bu huzurdaki davayı açmanın zaruretinin hasıl olduğunu, haklı davalarının kabulünü, davacı …’in 17.11.2018 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde sakat kalması ile kazadan sorumlu firari araç tespit edilmediğinden dolayı davalı … Hesabının sigorta şirketinden TBK m.54 uyarınca çalışma gücündeki geçici iş kaybı için şimdilik 500TL, sürekli iş gücü kaybı için 500TL, tümünün maddi tazminatın aktüer hesabı yapılarak kaza tarihinden itibaren işleyecek olan avans faiziyle birlikte fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik toplam 1.000,00TL tutarındaki maddi tazminatın tahsilini, tüm yargılama giderlerinin ve ücreti vekaletin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu trafik kazasına sebebiyet verdiği iddia edilen plakası tespit edilemeyen aracın sebebiyet verdiğinin davacı tarafça ispatının gerektiğini, Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesi uyarınca “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” şeklinde olduğunu, bu bağlamda ispat külfetinin davacı tarafta olduğunu, hem dava konusu trafik kazasının oluşumu hem de oluşumunda dava dışı kimliği belirlenemeyen sürücünün kusurunun bulunduğunun kalıtlanmak durumunda olduğunu, bu sebeple maddi ve hukuki olgular ışığında davacı tarafın dava konusu trafik kazasının oluşumu ve iş bu kazanın dava dışı kimliği belirlenemeyen sürücünün kusurundan ileri geldiğini kanıtlaması hususunda olanak sağlanarak gösterilen deliller toplandıktan sonra kimliği tespit edilemeyen araç sürücüsüne atfedilebilecek kusurun tespit edilmesi durumunda anılan kusur oranında ancak olay tarihinde geçerli zorunlu mali sorumluluk sigorta limiti ile sınırlı olmak üzere … Hesabının sorumluğununa karar verilmesi gerektiğini, öncelikle davacı tarafın zararına sebebiyet veren olaya, plakası tespit edilemeyen kusurlu bir aracın sebebiyet verdiğinin ayrıca olayın trafik kazası olduğunun davacı tarafça ispatı gerektiğini, davacı tarafın kaza tespit tutanağı tutulmamış olması, kazaya ilişkin şikayetçi dahi olunmamış olması, kazaya ile ilgili başka bir aracın varlığına ilişkin hiçbir bilgi ve belge olmaması, görgü tanığı dahi bulunmaması, kamera kaydı da olmaması sebebiyle başka bir aracın varlığını ve kusurunu ispatlayamadığını, bu nedenlerle davanın usulden reddini, davanın esasına girilmesi halinde haksız ve sebepsiz zenginleşmeye yol açacak nitelikteki talebin esastan reddini, yargılama masraf ve vekalet ücretinin davacı yan üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların; 17/11/2018 tarihli davacıya ait motorsiklet ile sürücü ve plakası tespit edilemeyen aracın çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında tarafların kusur durumlarının ne olduğu, davacının daimi veya geçici maluliyetinin olmadığı, davacının varsa talep edebileceği maddi tazminat miktarının ne olduğu, faizin türü ve başlangının ne olduğundan ibaret olduğu görülmüştür.
DELİLLER;
Davacı vekili tarafından dava dilekçesi ekinde dava konusu; … … Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı’nın 21.05.2019 tarihli sağlık kurulu raporu, … Eğitim ve Araştırma Hastanesi Epikriz Formu ve tedavi evrakları,ş 08.03.2019 tarihli sigortaya başvuru yazısı Mahkeme dosyasına sunulmuştur.
İstanbul CBS’ye müzekkere yazılarak … Soruşturma sayılı dosya uyap üzerinden celp edilmiştir.
Kağıthane İlçe Emniyet Müdürlüğüne ve … İlçe Emniyet Müdürlüğüne müzekkere yazılarak davacının sosyal ekonomik durum tespitinin yapılması istenilmiştir.
… Hesabına müzekkere yazılarak dava konusu hasar dosyası celp edilmiştir.
… … Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığına müzekkere yazılarak davacı ait sağlık kurulu raporu celp edilmiştir.
… Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne müzekkere yazılarak davacıya ait tedavi evrakları celp edilmiştir.
14/02/2022 tarihinde keşif mahallinde dinlenen Tanık … beyanında; “Olayın olduğu gün aynı güzergahta trafikte aracımı sürüyordum. Kaza anını görmedim, gördüğümde davacı … yerde yatıyordu. Yol ayrımının sol tarafında … yerde yatıyordu. Motorda daha ilerisinde sol tarafındaydı. …’a çarpan aracı görmedim. Ben daha çok … ile ilgilendim. Olaydan sonra polis geldi, …’a alkol metre cihazına üfleme yaptırdı. Ehliyetini kontrol etti. Benim olaya ilişkin görgüm bilgim bundan ibarettir.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı … keşif mahallindeki beyanında; “Tanık beyanına karşı aleyhe olan hususları kabul etmiyorum. Ben … caddesi üzerinde düz devam ediyordum. … Arşivi Daire Başkanlığına yakın dönülecek yol ayrımından önce kaza meydana geldi. Araç bana arkadan çarptı. Ben ve motorum yola savrulduk. Çarpan aracı görmedim. Durup bana yardım etmedi. Olaydan sonra trafik polisi geldi ambulansta bana alkol metre cihazını üfletti, ancak kaza tespit tutanağı tutulmamış bu konuda bir bilgim yoktur. Diğer tanığımda olayı görmedi. Olaydan sonra müdahale edenlerden biriydi.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince davaya konu olay yerinde 14/02/2022 tarihinde keşif yapılarak kusur yönünden rapor alınmasına karar verilmiş olup 05/06/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen araç sürücüsünün %100 oranında asli kusurlu olduğu, … plakası araç sürücüsü …’in kusurunun olmadığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince maluliyet durumunun tespiti için dosya ATK’ya gönderilmiş olup 03/06/2021 tarihli ATK raporunda özetle; … Oğlu 1991 doğumlu …’in 18/11/2018 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 20/02/2019 tarih ve 30692 sayılı Resmi gazetede yayınlanan Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik dikkate alındığında; Kas-İskelet Sistemi, Alt ekstremiteye ait sorunlar, eklem hareket açıklığı, ayak bileği hareket kısıtlılığı, Tablo 3.11’e göre alt ekstremite özürlülük oranı %2 olup Tablo3.2’ye göre; kişinin tüm vücut engellilik oranının %1 (yüzdebir) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince maluliyet durumunun tespiti için dosya ATK’ya gönderilmiş olup 16/08/2021 tarihli ATK raporunda özetle; … oğlu, 1991 doğumlu …’in 18/11/2018 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları hakkında yönetmeliği dikkate alındığında; Kas-İskelet Sistemi, Alt ekstremiteye ait sorunlar, eklem hareket açıklığı, ayak bileği hareket kısıtlılığı, Tablo 3.11’e göre alt ekstremite özürlülük oranı % 2(iki) olup Tablo3.2’ye göre; kişinin tüm vücut engellilik oranının %1 (yüzdebir) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Davacı, 19/02/2019 tarihinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına, 18/11/2018 tarihli hastane başvurusuna ilişkin evraklar ile birlikte müracaatta bulunarak, 17/11/2018 tarihinde motor ile seyir halinde iken faili meçhul bir aracın kendisine çarpması sonucu meydana gelen kazada yaralandığını bildirerek şikayetçi olmuştur
… Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyasında yürütülen soruşturmanın devam ettiği, failin tespit edilemediği görülmektedir.
Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 2. İhtisas Kurulu’ nun 16/08/2021 tarihli raporu ile; davacının %2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 3 aya kadar uzayabileceğine dair mütalaa sunulmuştur.
Mahkememizce bilirkişi olarak görevlendirilen Trafik Polis Memuru … … 05/06/2020 tarihli raporunda; davacının beyanlarına göre, plakası bilinmeyen otomobil sürücüsünün %100 oranında asli kusurlu olduğu, davacının kazaya etken kural ihlalinin olmadığı belirtmiştir.
5684 sy. Sigortacılık Kanunu’nun 14. ve … Hesabı Yönetmeliği’nin 9. Maddeleri gereğince; zorunlu sigortalarla ilgili olarak, sigortalının tespit edilememesi durumunda kişiye gelen bedensel zararlar için, sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için, Sigorta şirketinin ruhsatlarının iptal edilmesi ya da iflası halinde ödemekle yükümlü olduğu maddî ve bedensel zararlar için, Çalınmış veya gasp edilmiş bir aracın karıştığı kazada, KTK uyarınca işletenin sorumlu tutulmadığı hallerde kişiye gelen bedensel zararlar için … Hesabı’na gidilebilecektir.
Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesi gereğince davacı, kazanın çift taraflı olduğunu, başka bir aracın kendisine yada kullandığı motora çarpmasıyla kazanın gerçekleştiğini, kusurun plakası tespit edilmeyen araçta olduğunu ispatlamak zorundadır. Davacı kazaya ilişkin herhangi bir delil göstermemiştir. 17/11/2018 tarihinde meydana gelen trafik kazası için 19/02/2019 tarihinde savcılığa müracaat edilmiştir. Olayın görgü tanığı yoktur. Kamera kaydı bulunamamıştır. Kaza yerinde herhangi bir tutanak tutulmamıştır. Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde mahkememizce davanın ispatlanamadığı kabul edilmiştir. Açıklanan bu nedenlerle davanın reddine dair aşağıdaki hüküm, hukuka uygun bulunmuştur. (Yargıtay 17.HD 2015/15642E-2018/8277K., 2015/10105E-2018/4628K, 2017/3659E.-2017/1653K., 2014/11512E.-2016/8926K.,2015/12824E.-2018/6401K., 2012/5739 E.-2013/6208K., 2013/6471E.-2014/6057 K., 2012/13897 E.-2013/12725K.,2012/5739 E.-2013/6208K., 2015/2089 E.- 2015/4214K.).HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın REDDİNE,
1-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan alınması gerekli 80,70TL karar harcının peşin alınan 54,40TL harçtan mahsubu ile eksik 26,30TL harcın DAVACIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE GELİR KAYDINA;
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 1.000,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE;
3-Arabuluculuk görüşmelerinde arabulucu olarak atanan ALİME UÇ’a 1.320,00-TL ödeme yapılmasına karar verildiği, ödemenin suçüstü ödeneğinden ödendiği anlaşıldığından 1.360,00-TL arabuluculuk ücreti’nin 6325 sayılı hukuk uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu madde 18/A-13’a göre davacıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Kullanılmayarak artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/03/2022

Katip …
*e-imzalıdır

Hakim …
*e-imzalıdır