Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/460 E. 2023/639 K. 04.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/460 Esas
KARAR NO :2023/639

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ:19/07/2019
KARAR TARİHİ:04/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı Ziraat Sigorta A.Ş. müvekkil …’ın geçirdiği kaza neticesinde uğradığı zararların gideriminden Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları uyarınca sigortalısının üçüncü kişilere vermiş olduğu maddi ve manevi zararlara karşı teminat limitleri dahilinde kalmak klaydıyla sorumlu bulunduğu, Davalı şirkete müvekkilin uğradığı zararların giderilmesi için 05.03.2019 tarihinde olarak başvurulduğu, Bu başvurunun ardından müvekkilin tedavi, rapor, soruşturma dosyası ve sair tüm evrakları tekrar tekrar isteyen, dosyayı sürüncemede bırakan, müvekkilin Özürlü Sağlık Kurulu ve Adli Tıp Anabilim Dalı Raporlarını göz ardı eden ödemekle yükümlü olduğu sigorta bedelini ödememek için kötü niyetle hareket ettiği, davalı sigorta şirketi hiçbir sosyal güvencesi olmadığı, engelli kalan müvekkili bir kez daha mağdur ettiği, Başvurunun sonuçsuz kalması üzerine zorunlu arabuluculuk süreci 20.06.2019 tarihinde yapılan başvurunun sonrasında 10.07.2019 tarihinde yapılan arabuluculuk görüşmesinde taleplerin davalı tarafça kabul edilmemiş ve anlaşma sağlanamadığı, Müvekkil … için 5.000 TL, Bakıcı Gideri ve 5.000-TL Maluliyet Tazminatının kaza tarihi olan 25.07.2017’den itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Poliçede azami teminat limitinin yazılı olması bu miktarın mutlak surette ödeneceği anlamına gelmediği, Mali Mesuliyet Sigorta Poliçeleri meblağ sigortası niteliğinde olmayıp zarar sigortası hüviyetinde olduğu, Bu nedenle trafik poliçesinde yazılı olan teminatlar sigortalının kusuru ve zararın tespit sonrası sigortacının sorumluluğunun azami sınırını teşkil eden bir tutarı belirtiği, İlgili Genel Şartlar kapsamında teminat türleri ve kapsamı Davacı Taraf için tazminat hesabının Hazine Müsteşarlığı siciline kayıtlı aktüer bilirkişiler tarafından ve 2918 sayılı kanunun 90. Maddesi uyarınca Trafik Sigortası Genel Şartları esas alınarak yapılması gerektiği, Dava konusu olay haksız fiil iddiasına dayalı bedensel zararın tazminine ilişkin olup, gerek TBK gerekse de KTK’da yer alan Halefiyet Kuralı gereği, avans faizine ilişkin talebin reddini gerektiğini talep etmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların; Trafik kazası kaynaklı maluliyet ve bakıcı gideri için maddi tazminat istemine ilişkin olduğu görüldü.
DELİLLER; … Üniversitesi Tıp Fakülte Hastanesi Baş Hekimliği’ne müzekkere yazılarak tedavi evrakları celp edilmiştir. … Trafik Tescil Şube Müdürlüğüne … Plaka sayılı araca ait, önceki sahiplerini de gösterir şekilde trafik sicil kayıtları celp edilmiştir. … Üniversitesi Hastanesi Başhekimliği’ne müzekkere yazılarak … (TC:… ) adına yapılan tedavilere ilişkin evraklar celp edilmiştir. … Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılarak … soruşturma dosyası kapsamında kusur konusunda bilirkişi raporu alınıp alınmadığı, bilgisi celp edilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup 11/11/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dava konusu trafik kazasının 25/06/2017 tarihinde yani 04/04/2015 tarihli 6645 sayılı kanundan sonra meydana gelmiş olduğu, söz konusu kanun değişikliğinin halen yürürlükte olduğu, bu nedenle söz konusu değişikliğe göre “Genel Sağlık Sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmetleri “geri ödeme usul ve esasları çerçevesinde”, başka bir ifadeyle, -eğer SGK tarafından bir ödeme yapılacak ise- Sağlık Uygulama Tebliği hükümleri doğrultusunda Tebliğe ekli listelerde belirlenmiş olan resmi fiyatlar üzerinden Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanması gerekeceği, bu meblağı aşan miktardan kusurluların müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları, Davacının tedavi giderlerinin dava dışı Sosyal Güvenlik Kurumu’na fatura edildiği ve bu Kurumun ödeme yaparak Kanunun üzerine yüklediği yükümlülüğü yerine getirdiği, başkaca bir borcunun bulunmadığı, Tedavileri dava dışı SGK tarafından karşılanmış olduğundan davalı açısından başkaca bir hesaplamaya gerek bulunmadığı, Yapılan tetkik ve tedavilerden bazılarının yaşanan trafik kazasıyla illiyet bağı bulunmadığı, Evde Bakım Hizmetleri Giderlerinin %9 yasal faizi hariç toplam 1.777,5 TL / 30 x 250 gün 14.812,50 TL olabileceği, Aktüeryal hesaplamalar nezdinde; Olay tarihi itibariyle pasif emeklilik döneminde olan davacı 24.999,37 TL hesaplanmış Olup, davalı sigorta şirketine sigortalı aracın kusur oranı nispetinde ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesinin kaza tarihi itibariyle kişi başı 330,000 TL sağlık giderleri teminat limitleri dahilinde ödenip ödenemeyeceğinin takdir ve değerlendirmesinin Mahkeme’ye ait olduğu, sürekli geçici iş göremezlik tazminat tutarı 544.029,77 TL hesaplandığı, davalı sigorta şirketine kusur oranı nispetinde ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesinin kaza tarihi itibariyle kişi başı 330,000 TL sakatlanma ve ölüm teminat limiti ile sınırlı olmak üzere ödenip ödenemeyeceğinin takdir ve değerlendirmesinin Mahkeme’ye ait olduğu, Davacı tarafından genel şartlarda belirtilen zorunlu belgeleri eksiksiz olarak dava öncesi sigorta şirketine ibraz edildiğinin belgelenmesi durumunda alacağın sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8. iş gününde, belgelenmemesi durumund dava tarihi itibariyle muaccel hale gelebileceğinin takdir ve değerlendirmesinin Mahkemeye ait olduğu, Görüş ve kanaatine varılmış olup, iş bu Bilirkişi Heyet raporu arz edilmiştir.

Mahkememizce verilen ara karar gereğince ATK raporu alınmasına karar verilmiş olup 17/05/2021 tarihli ATK raporunda özetle, … kızı 05/01/1948 doğumlu, …’ın 25/06/2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı resmi gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik dikkate alındığında, Periferik fasial paralizi, Hafif (minimum fonksiyon bozukluğu veya estetik kayıp) kişinin özürlülük oranı %5, Çiğneme ve yutma, kişinin özürlülük oranı %10, Görme sistemi yetersizlik oranı; %37, Kas-İskelet Sistemi, Omurgaya ait sorunlar, Tablo 1.7- Spesifik omurga hastalıklarına bağlı kişinin özürlülük oranı Balthazard formülüne göre (%4-%4-%5-%5) %16.82, Kas-İskelet Sistemi, Üst Ekstremiteye ait sorunlar, el bilek eklemi hareket kısıtlılığı, Şekil 2.6 ve Şekil 2.7’ye göre üst ekstremite özürlülük oranı %2+%3=%5 Tablo 2.3’e göre %3, Balthazard formülüne göre: %56.53 Kişinin Tüm Vücut Engellilik Oranının %57 (yüzdeelliyedi) olduğu, 2. İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 18 (onsekiz) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunmuştur.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince ATK raporu alınmasına karar verilmiş olup 23/09/2023 tarihli ATK raporunda özetle, … kızı, 1948 doğumlu, …’ın 25/06/2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı resmi gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik dikkate alındığında; Periferik fasial paralizi, Hafif (minimum fonksiyon bozukluğu veya estetik kayıp) kişinin özürlülük oranı %5, Çiğneme ve yutma, kişinin özürlülük oranı %10, Görme sistemi yetersizlik oranı; %37, Kas-İskelet Sistemi, Omurgaya ait sorunlar, Tablo 1.7- Spesifik omurga hastalıklarına bağlı kişinin özürlülük oranı Balthazard formülüne göre (%4-%4-%5-%5) %16.82, Kas-İskelet Sistemi, Üst Ekstremiteye ait sorunlar, el bilek eklemi hareket kısıtlılığı, Şekil 2.6 ve Şekil 2.7’ye göre üst ekstremite özürlülük oranı %2+%3=%5 Tablo 2.3’e göre %3, Balthazard formülüne göre: %56.53, Kişinin Tüm Vücut Engellilik Oranının %57 (yüzdeelliyedi) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 18 (onsekiz) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
25/06/2017 tarihinde davalı sigorta şirketine trafik sigortası ile sigortalı … plaka sayılı araç sürücüsü dava dışı … sevk ve idaresindeki aracın … ili istikametinden Kırşehir ili istikametine seyir halinde iken KM 46+770’ye geldiği esnada direksiyon hakimiyetini kaybederek gidişe göre yolun sağında bulunan boş araziye düşüp takla atması sonucunda tek taraflı yaralanmalı trafik kazası meydana geldiği anlaşılmaktadır. Kaza sonucunda araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığı anlaşılmıştır.
Dosya içinde Trafik Kazası Tespit Tutanağı ve olay yeri krokisi mevcuttur. Trafik kazası tespit tutanağında … plaka sayılı araç sürücüsü …’ın KTK 52/1-b maddesini ihlal ettiği tespit edilmiştir. sürücüsünün olayda kusurlu olduğu belirtilmiştir. Dosya içerisine savcılık soruşturma dosyası celp edilmiş, … Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyasından, “şüphelinin kusurlu olduğu, TCK’nın 89/1.maddesi kapsamında taksirle yaralama suçunun şikayet muhakeme şartına tabi olduğu, olayda yaralanan müştekilerin meydana gelen olayla ilgili olarak şikayetçi olmadıklarını beyan ettikleri, bu sebeple taksirle yaralama suçunun muhakeme şartı olan şikayet ön koşulunun somut olayda oluşmadığı kanatine varıldığı” gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiği görülmüştür.
Karayolları Trafik Kanununun, hızın gerekli şartlara uygunluğunu sağlamak ile ilgili 52.maddesinin 1. Fıkrasının b bendinde; Sürücüler, hızlarını, kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak zorunda oldukları belirtilmiştir.
25/06/2017 tarihinde davalı sigorta şirketine trafik sigortası ile sigortalı … plakalı aracı kullanan dava dışı …’ın direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu tek taraflı trafik kazası yapması nedeniyle araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığı, davacının araçta yolcu olarak bulunması ve kazanın tek taraflı olarak meydana gelmesi nedeniyle mahkememizce kusur raporu alınmasına gerek duyulmadığı, sürücü …’ın tam kusurlu olduğunun anlaşıldığı, davalı sigorta şirketinin kazaya karışan aracın ZMMS poliçesini düzenlediği bu nedenle poliçe limiti ve sigortalısının kusuru oranında sigortalısı ile birlikte sorumluluğunun bulunduğu, davacının maddi taleplerinin sürekli işgöremezlik nedeniyle doğan tazminat ve bakıcı giderlerine ilişkin olduğu, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu Raporu ile davacının olay nedeniyle sürekli maluliyetinin %57 olarak belirlendiği, İzmir Valiliği … Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen raporda davacının aynı zamanda 250 gün bakıcıya ihtiyacı olduğu tespit edilerek davacının bakıcı gideri zararının hesaplandığı görülmüştür.
Davacı … olaya sırasında araç içinde yolcu olarak bulunmaktadır. Kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunması söz konusu olmayıp yolcu olarak pasif koruyucu sistemlerden olan emniyet kemerini takması gerekmektedir. Kolluk tarafından düzenlenen trafik kazası tespit tutanağında, davacının emniyet kemerinin takılı olup olmadığı hususu “belirsiz” olarak işaretlenmiştir. Davacının kaza sırasında emniyet kemerinin takılı olmadığı hususunda dosya kapsamında herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığı, sürücünün ehliyetinin bulunduğu ve alkolsüz olduğu anlaşılmakla davalı vekilinin müterafik kusura yönelik itirazının reddine karar verilmiştir.
Öte yandan davalı sigorta vekili 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren yeni genel şartlar gereği tedavi ve bakıcı giderinin teminat harici olduğunu savunmakta, sorumluluklarının olmadığını ifade etmektedir. 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMMS genel şartalrı A.5 maddesinin “Sağlık Giderleri Tazminatı” başlıklı (b)maddesinde “kaza nedeniyle mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren, mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamındadır. Sağlık giderleri teminatı Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olup ilgili teminat dolayısıyla sigorta şirketinin ve Güvence Hesabının sorumluluğu 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98.maddesi hükmü gereğince sona ermiştir.”ifadesi ile mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamında saymıştır. Bir başka ifade ile mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar;
i-Tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri,
ii-Tedaviyle ilgili diğer giderler,
iii-Çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler,
Sağlık giderleri kapsamında sayılarak Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sorumluluğunda olduğu düzenlenmiştir.
Oysa 6111 Sayılı Kanunun 59.Maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanunun 98.maddesinde Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sorumluluğu üniversite hastaneleri ile resmi ve özel sağlık kurumları tarafından trafik kazası sonucu yaralanan kişilerin tıbbi tedavi ile sınırlı sağlık hizmeti giderleri ile sınırlandırılmıştır. Buradan anlaşıldığı üzere ZMMS Genel Şartlar A.5(b)maddesi ile yaralının tedavisine başlanmasından maluliyet raporu alınıncaya kadar ki süre içinde ki;
i.Bakıcı giderleri,
ii.Çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler(Geçici işgörmezlik kayıpları)
Sağlık hizmeti giderleri kapsamında sayılarak 6111 sayılı torba Kanunun 59.maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanunu’nun 98.maddesi ile sınırları belirlenen sağlık giderleri teminatı kapsamını genişletilmiştir. Bir kanun maddesinin kapsamının genel şartları ile genişletilip daraltılması düşünülemeyeceği gibi bu husus İstanbul BAM 9 Hukuk Dairesinin 2017/782 E.2018/763 K.sayılı benzer bir olayda verdiği kararda da; ” Dava trafik kazasında yaralanan başvuru sahibinin, trafik kazası sonucu, çalışma gücünden yoksun kaldığından dolayı maluliyet tazminatı ile geçici iş görmezlik ve bu dönem için bakıcı gideri ödenmesi istemine ilişkindir.
Davacı tarafın talepleri 245.791 TL daimi maluliyet zararı, 11.977 TL. geçici dönem için iş görmezlik zararı ve yine bu döneme ilişkin 15.162 TL. bakıcı giderine ilişkindir.
Davalı tarafından ZMMS ile sigortalanan araca ilişkin poliçenin tanzim tarihi ve kaza tarihine göre poliçenin eki olan genel şartların uygulanması gerekeceği açık ise de; ZMMS Genel Şartları ile, zarar görenlerin bir kısım taleplerinin tek taraflı olarak başka bir kurumun sorumluluğunda bırakılması mümkün görülmediği gibi, 6111 sayılı Yasanın 59. maddesi ile değişik 2918 sayılı KTK’nın 98. maddesi ile getirilen düzenleme, tıbbi tedavi ile sınırlı sağlık hizmet bedellerine ilişkin olup, geçici tedavi sürecindeki bakıcı gideri ve geçici dönem iş görmezlik tazminatı bu düzenleme kapsamında değerlendirilemeyeceğinden, sigorta limitleri dahilindeki geçici dönem iş görmezlik zararı ve bakıcı giderinden davalı sigorta şirketinin sorumlu tutulmasında isabetsizlik bulunmamaktadır.”şeklinde açıklanmış ve sigorta şirketinin bakıcı giderinden sorumlu olduğu kabul edilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı sigorta şirketinin bakıcı giderinden sorumlu olmadıkları yönündeki savunmaları yerinde görülmemiş ve alıınan rapor hüküm kurmaya elverişli, gerekçeli ve denetlenebilir nitelikte olduğundan hükme esas alınarak bilirkişi tarafından hesaplanan 544.029,77 TL sürekli iş göremezlik (davalının sorumluluğu sigorta poliçesi teminat limiti olan 330.000,00 TL) ve 15.272,70 TL bakıcı gideri zararı yönünden davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davalı sigorta şirketine davadan önce yapılan başvurunun 08/03/2019 tarihinde e-posta ile yapıldığı, başvuru tarihinden 8 iş günü sonrası 19/03/2019 tarihinde temerrüde düştüğü anlaşılarak alacağa bu tarihten itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
Davanın KABULÜ İLE,
330.000,00-TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 15.272,70 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 345.272,70-TL tazminatın davalıdan (poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) 19/03/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacıya verilmesine,
1-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 23.585,57-TL nispi karar harcının peşin alınan ve tamamlama harçtan toplam 1.190,4‬0-TL mahsubu ile geri kalan 22.395,17- TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 53.790,91-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan dava açılırken yapılan toplam 1.241,2‬-TL( 44,40-TL BVH, 6,40-TL VSH, 44,40-TL peşin harç, 1.146,00-TL tamamlama harcı) harcın davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yargılama aşamasında yapılan toplam 5.767,30-TL ( 303,3‬0-TL tebliğler ve posta, 3.400,00-TL bilirkişi ücreti 2.064,00-TL ATK ücreti) yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00-TL’nin davalıdan alınarak, HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/10/2023

Katip ..
E-İmzalıdır

Hakim …
E-İmzalıdır