Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/414 E. 2021/924 K. 18.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/414
KARAR NO :2021/924

DAVA:Menfi Tespit
DAVA TARİHİ:16/05/2019
KARAR TARİHİ:18/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin verdiği dava dilekçesinde özetle; Davalı …’nun 2014 yılında sahibi olduğu … Ltd Şti satışa çıkarmış ve müvekkili davacı …’e teklifte bulunmuş, müvekkilinin de teklifi olumlu bulurak talip olmuş ve … 6. Noterliğinin 21/07/2014 tarih ve … yevmiye numaralı Ltd Şti Pay Devri Sözleşmesi ile 436.500,00 TL karşılğında davalıya ait şirket payını satın aldığını, noter evrakında da “devir bedelini kedisinden nakten ve tamamen aldım” ve davacı müvekkil …’de “devir bedelini kendisine nakten ve tamamen ödedim” şeklindeki resmi beyanlarından da görüleceği üzere, müvekkil …, şirket pay hisse devir bedelini davalıya nakit olarak ödendiğini, ancak şirket pay devir bedelinin dışında kalan ve şirket için davalını kullanıp henüz ödememeyi banka kredi taksitlerini ödeme işini de müvekkili … üstlenmiş ve kredi borçlarının şirket kazancından taksitler halinde ödenmemesi hususunda anlamışlar ve banka kredi borçlarını taksitler halinde ödenmesini teminatı olarak da müvekkili davalı … … meblağları 500.000,00 TL olan iki adet teminat bonosu düzenleyerek verdiklerini, müvekkili şirketi büyütüp iyi para kazanmaya başladığı için davalı … müvekkilden sık sık borç para istemeye başladığını, şirket pay devrini ilişkin ödemlerin dışında 24/03/2017 tarihinde … Bankasından havale yoluyla 38.500,00 TL; 25/05/20197 tarihinde … Bankasından havale yoluyla 40.000,00TL; 29/09/2017 tarihinde İş Bankasından havale yoluyla 100.000,00 TL ve 16.01.2018 tarihinde yine banak havalesiyle 550.000,00 TL olmak üzere toplam 728.500,00 TL borç para verdiğini, müvekkilinin davalıya giderek şirket devri sırasında düzenlenen 500.000,00 TL lik bonoları istediğini, davalınında bonoları yırtıp çöpe attığını, ancak yırtılan bonoların kendisine ait iki adet bono olup olmadığına bakamadığını, davalı …’nun esasen elinde bulundurduğu yalandan yırtıp atmış gibi davrandığı ve müvekkil ile devalı ve davacı müvekkilin şirketlerinde yırtıp atmış gibi gösterdiği bonolardan meblağı 500.000,00 TL olan bir tanesini …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile takibe koymuş ve ödenmemiş olan bono bedellini ikinci defa tahsil etmek istemiş olduğunu, müvekkilinin de tüm malını mülkünü kaybetme korkusu ile davalı …’nun vekili ile ödeme protokolü yapmak zorunda kaldığını, sayılan bu nedenlerle borçlu olmadıklarının tespiti ile düzenleme tarihi olan 21/07/2014 olan ve 500.000,00 TL olan ve henüz icraya takibine konulmamış bulunan bono bedellerini ödenmiş olması nedeniyle bu bononun müvekkile istirdatına, müvekkil davacının davalıya borçlu olmadığını tespiti ile açılmış icra dosyası ile icraya konulmamış bono üzerine ihtiyati tedbir konulmasına ve davalının davacıya 1.048.500,00 TL borçu olduğunun tespitine davalının %20 kötü niyet tazminatı ödenmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafından verilen cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın dava dilekçesinde belirttiği tüm hususları HMK madde 200 gereği dava konusu bono ile aynı kudrette ve bu borcuna ilişkin “müvekkilimizin elinden sadır “ , “ yazılı “ ve “kesin delille” ispatlaması gerektiğini, davacı taraf 15.04.2019 tarihli protokol ile iş bu borcunu 45 gün içerisinde ödeme taahhüdünde bulunduğunu, davacı taraf aleyhine % 20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, haksız , mesnetsiz ve ispatlanamayan davanın reddine, yargılama masraflarının ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
….Asliye Hukuk Mahkemesi iş bu dosyada … E-K sayılı ilamı ile görevsizlik kararı vermiş karar kesinleşerek dosya mahkememize tevzii edilmiş ve yargılamaya devam edilmiştir.
Taraflarca gösterilen delliller toplanmış, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosya, … CBS … Soruşturma sayılı dosyası, … cevabi yazısı celp edilmiş, ….İcra Müdürlüğüne dayanak yapılan 500.000-TL bedelli bono yönünden ve ayrıca aynı tanzim tarihli ve bedelli diğer bono yönünden ödemelerin yapılıp yapılmadığı yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve rapor alınmıştır.
Bilirkişi dosyaya sunduğu 09/06/2021 tarihli raporda ” Davalı … tarafından davacı … adına …. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyası ile 500.000,00 TL. Bono, 119.938,36 TL işlemiş faiz ve 1.000,00 TL Bono komisyonu olmak üzere toplam 620.938,36 TL. alacak talebinde bulunduğu, Takibe dayanak olarak 21.07.2014 düzenlenme tarihli, 01.08.2017 ödeme tarihli 500.000,00 TL bedelli, … isim imzalı bono sunulduğu, Davacı … ve davalı vekili … isim imzalı, 15.04.2019 tarihli, borçlu … …. İcra Müdürlüğü … esas sayılı icra dosya borcunun ödenmesi konulu protokol imzalandığı, Protokolde, “borçlu dosya borcunu, borca konu senedi ve imzayı kabul ettiğini” kabul beyan ve ikrar etmiştir. Borçlu, dosya borcunu işbu protokolün imzalanmasından itibaren 45 gün içinde kapak hesabına göre icra dairesine nakden ödemeyi kabul etmiştir. Borçlu 620.000,00 TL. borcu aşağıda yazılı hesaba 45 gün içerisinde nakden ödemesi halinde, tahsil harcı ve cezaevi harcı borçluya ait olmak üzere, borçlu icra dosyasından ibra edilecektir.” dendiği, Davacı tarafın 16.05.2019 tarihli dava dilekçesi ile, …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasından icra takibine konula 500.000,00 TL bonoya istinaden, takip çıkışı olan 620.938,36 TL borcu olmadığının tespiti ile, davalının davacıya 1.048.500,00 TL borcu olduğunun tespitini talep ettiği, Davacının davalı taraftan talep etmiş olduğu 1.048.500,00 TL’ye ilişkin, A) Davacı tarafından dosya içerisine sunulan aşağıda dökümü bulunan toplamı 728.500,00 TL olan banka dekontları üzerinde, davacı … hesabından, davalı … hesabına para gönderildiği, ancak açıklama kısmında ne için gönderildiğinin yazılmadığı, bankadan gönderilen bu paraların borç olarak gönderildiğine dair dosya içerisinde herhangi bir bilgi veya belgenin bulunmadığı, 24.03.2017 tarih, … IBAN:… Gönderen/IBAN, … Hes No:…, IBAN:… Alıcı/IBAN, 38.500,00 Tutar, … Açıklama, 25.05.2017 tarih, … IBAN:… Gönderen/IBAN, … Hes No:…, IBAN:… Alıcı/IBAN, 40.000,00 Tutar, …-Hesaba Aktarılan Açıklama, 29.09.2017 tarih, … IBAN:… Gönderen/IBAN, … Hes No:…, IBAN:… Alıcı/IBAN, 100.000,00 Tutar, … Tarafından Hesaba Aktarılan Açıklama, 16.01.2018 tarih, … IBAN:… Gönderen/IBAN, … Hes No:…, IBAN:… Alıcı/IBAN, 550.000,00 Tutar, … Gönderilen Açıklama, Toplam:728.500,00, B) Davacı tarafından dosya içerisine sunulan çek ödemelerine ilişin …’e ait banka hesap özeti sunulduğu, aşağıda dökümü bulunan banka hesap özetine göre 6 adet 320.000,00 TL bedelli çek ödemesi yapıldığı, dosya içerisinde çek fotokopilerinin olmadığı, çeklerin hangi tarihlerde kimlere verildiği ve çek tutarlarının ne kadar olduğu, çeklerin ne için verildiğini gösterir dosyada herhangi bir bilgi veya belge bulunmadığı, 25.01.2016 tarih, 40.000,00 Tutar, … çek 046/0991*TKS ÖDEME 1454, 25.07.2017 tarih, 40.000,00 Tutar, … … çek 046/0991*TKS ÖDEME 1454, 25.09.2017 tarih, 40.000,00 Tutar, … … çek…*TKS ÖDEME 1454, 27.11.2017 tarih, 40.000,00 Tutar, … … çek 046/0991*TKS ÖDEME 1454, 26.03.2018 tarih, 80.000,00 Tutar, … … çek …*TKS ÖDEME 1454, 25.05.2018 tarih, 80.000,00 Tutar, … … çek…*TKS ÖDEME 1454, Toplam:320.000,00, Davacı tarafın davalı tarafa …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasından icra takibine konula 500.000,00 TL bonoya istinaden borçlu olup olmadığı, davacının davalı tarafa borç verdiği iddia edilen 728.500,00 TL tutarlı banka yolu ile yapılan ödeme ile, yine davalı tarafa borç verildiği iddia edilen 6 adet toplamı 320.000,00 TL olan çeklerden dolayı toplam 1.048.500,00 TL alacaklı olup olmadığının Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu, Tarafların %20 inkar tazminatı talebinin Sayın Mahkeme’nin takdirinde olduğu, ” görüşü bildirilmiştir.
Tüm dosya ve deliller birlikte değerlendirildiğinde açılan dava, kambiyo senetlerine dayalı menfi tespit davacı ve ayrıca alacak tespit davasıdır. Davacı taraf, 21/07/2014 tarihli pay devir sözleşmesi ile davalının… Koruma Hizm.Ltd.Şti ‘ndeki paylarını devraldığını, pay devir bedelinin tamamen ve nakden ödendiğini, pay devir bedelinin dışında davalının banka kredi borçlarının taksitlerinin ödeme işinin üstlenildiğini, banka kredi borç taksitleri için teminat olarak miktarları 500.000-TL olan iki adet teminat bonosu verdiğini, banka taksitlerinin oranında şirkete kesilen fatura bedellerini ödediğini ve toplamda 2.130.772,22-TL ödeme yaptığını, bonolardan borçlu olmadığını iddia etmekte ve ayrıca davalının borç para istemesi nedeniyle 728.500-TL banka havalesi ile para gönderdiğini ve davalının yine yardım istemesi nedeniyle davalının taşınmazındaki kira sözleşmesini feshedebilmesi ve taşınmazı geri alabilmesi için tadilat giderini karşılamak üzere toplam 320.000-TL bedelli 6 adet çek verdiğini, bu nedenle davalının 1.048.500,00-TL borçlu olduğunun tespitini talep etmektedir.
Menfi Tespit davası yönünden dosya ele alınacak olursa davacının kendi beyanı olmak üzere verilen 2 adet bononun teminat senedi olarak verildiği banka kredi taksitlerinin ödenmesinin teminatı olarak verilmiş olduğu ifade edilmekte olup bonoların teminat senedi olup olmadığı ve ödeme hususunun davacı tarafça yazılı ve kesin delillerle ispatlanması gerekmekte olup teminat olarak verildiği senet metninden anlaşılamamaktadır. Banka kredi taksitleri yerine davalının kestiği faturaların ödendiği belirtilmiş ise de bu hususta yazılı veya sözlü bir anlaşmaya varıldığına dair dosyada delil bulunmamaktadır.Fatura bedellerinin banka kredi taksitleri ile ilişkilendirilmesi hukuken ispatlanamamıştır. Tüm bunların haricinde taraflar arasında davaya konu icra takibiyle alakalı 15/04/2019 tarihli protokol imzalanmış olup bu protokolde dosya borcu, senet ve imza davacı tarafça kabul edilmiş bulunmaktadır.Davacı bu protokolün aksine kesin ve yazılı delil ibraz edememiştir. Senetlerin teminat senedi olup olmadığı, ödenip ödenmediği ve imzalanan protokolün aksi ispatlanamamış olduğundan açılan menfi tespit davasının reddine karar vermek gerekmiştir.
Alacağın tespiti yönünden ise dosya incelenecek olursa mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda banka havalesi ile davalıya para gönderildiği tespit edilmiş ise de dekontlarda herhangi bir açıklama olmadığı, gönderilen paraların hangi amaçla gönderildiğine dair dosyada delil ibraz edilmediği, davacının borç para istendiğine dair soyut iddiası dışında delil bulunmadığı, ayrıca yine davalının taşınmazı için tadilat giderlerinin ödendiği ve bunun için 6 adet çek verildiği iddia edilmiş ise de çeklerin veriliş amacının ne olduğu, çeklerin kime verildiği ödenip ödenmediği hususları kanıtlanamamış , davalının yardım istediğine dair soyut iddia dışında çeklerin veriliş amacına yönelik somut ve yazılı delil ibraz edilmemiş olup alacağın tespiti davası da ispatlanamamış olduğundan açılan davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Hem açılan menfi tespit davası yönünden hem de açılan alacağın tespiti davası yönünden açılan davaların REDDİNE,
Kötüniyet tazminatı koşulları oluşmadığından talebin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 59,30 TL maktu karar harcının peşin ve tamamlama harcı ile alınan 17.906,08 TL harçtan mahsubu ile artan 17.846,78 TL harcın talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 69.475,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.18/11/2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …