Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/331 E. 2020/604 K. 06.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/331
KARAR NO : 2020/604

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 30/05/2019
KARAR TARİHİ : 06/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının davacı şirketin düzenlediği … fuarına katılım için başvuru formu ve sözleşmeyi 25.10.2017 tarihinde imzalandığını, davalının imzalamış olduğu sözleşme uyarınca sözleşme bedelini 3 taksit halinde 25.11.2017, 25.12.2017 ve 25.01.2018 keşide tarihli çeklerle ödeyeceğini taahhüt etiğini, müvekkili şirkete herhangi bir ödeme yapılmadığını, davalının borçlu olduğu tutarı ödememesi nedeniyle 15.12.2017 tarihinde ihtarname gönderildiğini, herhangi bir ödeme yapılmaması sebebi ile sözleşmenin 24., 25. Ve 26.maddelerine dayanılarak müvekkili şirket tarafından haklı nedenle feshedildiğini ve katılım bedeli cezai şart olarak talep edildiğini, cezai şarta ilişkin 15.12.2017 tarihli 51.595,43TL tutarındaki faturaya dayalı söz konusu ihtarnamenin ekinde gönderildiğini ve davalının bu bedeli ödemediğini, taraflarınca 19.02.2019 tarihinde uyuşmazlığın çözümü için arabuluculuk yoluna başvurulduğunu, arabuluculuk görüşmelerinde anlaşma sağlanamadığını, bu nedenlerle davalı borçlunun bakiye alacağının ve işlemiş faizin davalıdan tahsilini, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı taraf ile müvekkili şirket arasında imzalanmış bir sözleşme olmadığını, davacı tarafın mahkemeye sunmuş olduğu sözleşmede müvekkili şirketin imzaladığı bir belge söz konusu olmadığını, müvekkili şirketin daha önceki yıllarda katıldığı fuarlar nedeniyle davacı firma ile çalışmış olabileceğini, ancak davalı firmanın iddia ettiği gibi 2018 yılındaki fuar ile ilgili aralarında imzalanmış bir sözleşme olmadığını, davacı firma ile sadece fuar konusunda ön görüşme yapıldığını ancak fuara katılım konusunda her hangi bir taahhütte de bulunulmadığını, davacı tarafın dilekçesinin ekinde sunmuş olduğu sözlemede 6098 sayılı Borçlar Kanununun 15.ve 16.maddeleri ve Türk Ticaret Kanunu ile ilgili maddelerinde sözleşmelerde bulunması zorunlu esasları da kapsamadığını, ilk sayfanın imzalanıp 2-3 sf. yazdığı belirtilen genel şartların ve 4-5 sf. yazılı olduğu söylenen teknik şartların okuyup kabul ettiği şeklindeki yazı ile imzası bulunmayan şartların kabul edildiğini ileri sürmenin ticari kurallara aykırı bir tez olduğunu, bu genel ve teknik şartların neler olduğunu sunulan dava dilekçesi ekinde olmadığı gibi bu şartların olduğu imzalı sayfalarında mahkemeye sunulması gerektiğini, bu eklerde imza olmadığı takdirde bu sayfalarda istenildiği gibi değişikliklerde yapılabileceğinin hayatın bir gerçeği olduğunu, sözleşmelerde asıl olan sözleşmenin tüm sayfalarının imzalanması gerektiğini, davacı tarafın sunduğu fuar katılım sözleşmesinin taraflarınca hangi tarihte imzalandığına dair bir tarihte olmadığını, sadece 07-10 Şubat 2018…ve Kongre Merkezi şeklindeki fuarla ilgili davacı tarafça sözleşmenin hazırlandığı tarih olarak 23.10.2017 tarihi olmasına karşılık katılımcı olarak müvekkili firmanın kaşesinin bulunduğu bölüm ile davacı firmanın imzasının bulunduğu bölümde her hangi bir tarih söz konusu olmadığını, bu durumda karşı tarafın iddia ettiği gibi sözleşmenin taraflarca imzalandığı tarihte belirsiz olduğunu, ayrıca okudum diye bir ibare de olmadığını, dolayısıyla hem müvekkilin ıslak imzasının olmadığı hem de ortada tüm sayfaları imzalı Müvekkil şirket ile davacı arasında her hangi bir anlaşma yapılmadığı içinde davacı tarafa her hangi bir ödeme yapılmasının söz konusu olmadığını, davacı tarafça e fatura kesilmek suretiyle müvekkili firmayı borçlandırmaya çalışıldığını, yapılan işlemin (TBK. 77-80 mad.)sebepsiz zenginleşme olarak belirtilen hukuk işlemi olduğunu, noter kanalıyla 15.12.2017 tarihinde gönderilen e faturaya karşı müvekkili firma tarafından iade fatura kesilmek suretiyle 20.12.2017 tarihinde borçlu olunmadığının kendilerine bildirildiğini, dava konusu Fuarın düzenlenme tarihi 07-10 Şubat 2018 olmasına karşılık davacı tarafça 15.12.2017 tarihinde fatura düzenlenmek suretiyle henüz gerçekleşmeyen bir edim karşılığı talepte bulunulduğunu, müvekkil firma ile imzalanmayan sözleşmenin cezai şartının ne olduğu ve hangi şartlar içerisinde gerçekleştiğine dair bir bilginen dava dilekçesinde belirtilmediğini, bu faturaya karşı müvekkili firma tarafından 20.12.2017 tarihinde iade faturası ile iade işlemi yapıldığını, davacı tarafın iade faturasını kabul etmediğini bildiren Beşiktaş 15.noterliğinin 22.12.2017 tarihli bir ihtarname göndermesi üzerine taraflarınca … 8. Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numarası ile aramızda sözleşme olmadığını belirten ve davacı tarafça kesilen e faturada noter kanalıyla kendilerine iade edildiğini, davacı tarafın müvekkili firmanın imzalamadığı bir sözleşmeye ve bu sözleşmede kendilerince belirttikleri cezai şartta göre e-fatura keserek haksız kazanç elde etmeye çalıştıklarını, bu nedenlerle ve duruşmalarda ortaya çıkacak nedenlerle haksız açılan davanın reddini, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesi talep etmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların; taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunup bulunmadığı, davacının sözleşmenin feshinden kaynaklanan cezai şart talep edemeyeceğinden ibaret olduğu görülmüştür.
DELİLLER;
Davacı vekili tarafından dava dilekçesi ekinde dava konusu sözleşme ve fatura fotokopileri ile taraflar arasındaki mailler Mahkememiz dosyasına sunulmutur.
Davacı vekilince delil dilekçesi ekinde; dava konusu ihtarname asılları ve sözleşmenin aslı gibidir sureti Mahkeme dosyasına sunulmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Davacı … A.ş, fuar katılım sözleşmesinin feshinden kaynaklanan cezai şart alacağını talep etmektedir.
Davalı … A.ş ise sözleşmeyi imzalamadıklarını, sözleşme ilişkisinin kurulmadığını iddia ederek davanın reddini talep etmektedir.
Davacı tarafından sureti sunulan fuar katılım sözleşmesinin incelenmesinde; 07-10 Şubat 2018 tarihinde düzenlenecek fuara katılım için davacı ve davalı taraf arasında 23/10/2017 tarihinde düzenlendiği, sözleşme metninde salon ve stand numarasının, anlaşma sağlanan alanın metre karesinin belirtildiği, ödeme planının 25/11/2017 tarihinde 15.000,00 bedelli çek, 25/12/2017 tarihinde 15.000,00 bedelli çek ve 25/01/2018 tarihinde 21.389,00 TL bedelli çek ile yapılacağının belirtildiği görülmüştür. Sözleşmede ayrıca, sözleşmenin beş sayfadan ibaret olduğu, ilk sayfayı imzalayan katılımcının 2.-3. Sayfalar arasında bulunan genel şartları ve 3.-4. Sayfalar arasında bulunan teknik şartları okuyup kabul ettiğini ve bunlara uyacağını taahhüt ettiğine dair bilgi de mevcuttur.
Her ne kadar davacı taraf ıslak imzalı sözleşme aslını ibraz edememiş ve davalı taraf da sözleşmenin imzalanmadığını, imzanın fotokopi yoluyla aktarılmış olabileceğini iddia etmiş ise de; davalının da varlığını kabul ettiği mail yazışmalarından; davacı tarafın, 23/10/2017 tarihinde, davalı tarafa sözleşmeyi imzalayıp kaşeleyip göndermesi için mail gönderdiği, mailde salon ve stand numarasının ve metrekarenin belirtildiği, mail ekinde sözleşmenin ve salonun krokisinin gönderildiği, yine davacı tarafından davalıya gönderilen 31/10/2017 tarihli mailde davalının katılmış olduğu fuar sözleşmesinde belirtilen vadeli çeklerin taraflarına ulaşmaması sebebi ile bilgi istendiği, davalı tarafın 02/11/2017 tarihli cevabında; ödeme için bir kısım nakit ve çekin hazır bekletildiğini ancak firma temsilcisi ile yapılan görüşmelerde daha büyük bir yer tahsisi için haber verileceğinin belirtildiği, daha büyük bir yer tahsis edilirse ödeme yapılacağı, aksi takdirde fuara katılım yapılmayacağının belirtildiği dosya kapsamı ile sabit olmakla; taraflar arasında sözleşme ilişkisinin kurulduğu kanaatine varılmıştır.
Taraflar arasında sözleşme ilişkisi kurulduktan sonra davalı taraf, yukarıda da belirtildiği gibi sözleşmede belirtilen alanın küçük olması sebebi ile sözleşmede değişiklik talebinde bulunmuş, değişiklik isteği davacı tarafından kabul edilmemiştir. Davacı taraf, … 15. Noterliğinin … tarih … yevmiye numaralı ihtarname ile fuar katılım bedelinin ödenmesi, aksi takdirde sözleşmeyi haklı sebeple feshetme ve sözleşme bedelini cezai şart olarak talep etme hakkına sahip olacaklarına dair ihtarda bulunmuş, … 15. Noterliğinin … tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile sözleşmeyi feshettiğini belirterek tebliğden itibaren 5 gün içinde fuar katılım tutarının ödenmesini talep etmiştir.
Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 23. Maddesine göre; ”Katılımcı, fuar katılım ücretinin ve/veya organizatörden talep edilen diğer hizmetlerin bedellerinin ödenmesinde meydana gelecek gecikmelere ayrıca bir ihtara gerek kalmaksızın aylık %3 gecikme faizi uygulanır. Ödemelerin taksitle halinde yapılması kararlaştırılmışsa bir taksidin ödenmemesi, tüm katılım ücretini muaccel hale getirir. Organizatör muaccel olan bu bedeli tercih hakkı kendisinde olarak sözleşmeyi haklı nedenle feshetmeden veya sözleşmeyi haklı nedenle feshederek feshe bağlı cezai şart olarak talep etme hakkına sahiptir.”
Sözleşmenin 24. Maddesine göre ; ”Katılımcı, Fuar’ın düzenlediği tarihten önceki 150 gün içinde imzalanmamış olması koşulu ile sözleşmenin imzalandığı tarihten itibaren 7 gün içerisinde sözleşmeyi herhangi bir tazminat ödemeden tek taraflı olarak feshederek fuara katılmaktan vazgeçebilir. Ancak iş bu sözleşme, Fuar’ın düzenlediği tarihten önceki 150 gün içinde imzalanmış veya belirtilen 7 günlük süre sona ermiş ise, katılımcının iş bu sözleşmede belirtilen haller dışında sözleşmeyi tek taraflı fesih ve/veya fatura katılmama hakkı bulunmayıp, katılımcı her ne nedenle olursa olsun fuara katılmama halinde katılım bedelini %100’ü + KDV tutarında cezai şartı ödemeyi kabul ve taahhüt etmektedir. ”
Davalı tarafın 02/11/2017 tarihli maildeki beyanı, fesih olarak kabul edilse dahi, taraflar arasındaki sözleşmenin 24. Maddesindeki düzenleme gereğince davalının feshi süresinde değildir. Davalı sözleşmeden kaynaklanan ödeme yükümlülüğünü yerine getirmemiştir. Davacı, sözleşmeyi feshetmekte haklıdır. Sözleşmenin 23 ve 24 maddeleri gereğince cezai şart olarak, katılım bedeli ve kdv tutarını talep etme hakkı doğmuştur. Bu bağlamda davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1-51.595,43TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 3.524,48TL karar harcından peşin alınan 881,13TL harcın mahsubu ile eksik 2.643,35TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA;
3-Davacı tarafından yargılama sırasında yapılan toplam 1.071,73TL ( 44,40TL BVH, 6,40TL VSH, 881,13TL Peşin Harç, 139,80TL posta ve tebliğler,) yargılama giderinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 7.507,41TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Taraflarca yatırılan ve artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/10/2020

Katip …
*e-imzalıdır

Hakim …
*e-imzalıdır