Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/167 E. 2020/241 K. 09.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/167
KARAR NO : 2020/241

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 25/03/2019
KARAR TARİHİ : 09/03/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

DAVACININ TALEBİ:

Davacı … Ltd. Şti. vekili verdiği dava dilekçesinde, film yapımcılarına karavan hizmeti verdiklerini, davalı …A.Ş.’ye de çektiği “…” filmi için karavan, taşımacılık ve oyuncu transferi hizmeti verdiklerini, bu nedenle faturaya dayalı alacaklarının oluştuğunu, ancak alacaklarının ödenmediğini, bunun üzerine davalı aleyhine İstanbul … İcra Dairesinin… sayılı dosyasından icra takibi başlattıklarını, takibe itiraz edilmesi üzerine de itirazın iptali davası açtıklarını belirtmiştir.

DAVALININ TALEBİ:

Davalı …A.Ş. vekili verdiği cevap dilekçesinde, davacının belirttiği film için “… Prodüksiyon” isimli başka bir şirket ile anlaşma yaptıklarını, davacı ile böyle bir anlaşmalarının bulunmadığını, davacı şirket ile ilişkilerinin bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ:

Dava, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu m. 502 ve davamı maddelerine göre vekâlet ve iş görme sözleşmesinden kaynaklı alacak için başlatılmış icra takibine itiraz nedeniyle 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu m. 67’ye göre itirazın iptali davasıdır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:

Davacı taraf, faturaları, İstanbul … İcra Dairesinin … sayılı dosyasını, tarafların ticari defterlerini, tanık beyanlarını, yemin delilini ve bilirkişi incelemesini delil olarak sunmuştur.

Davalı taraf, İstanbul … İcra Dairesinin …sayılı dosyasını, sözleşmeyi, tanık beyanlarını ve bilirkişi incelemesini delil olarak sunmuştur.

Dava, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu m. 502 ve davamı maddelerine göre vekâlet ve iş görme sözleşmesinden kaynaklı alacak için başlatılmış icra takibine itiraz nedeniyle 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu m. 67’ye göre itirazın iptali davasıdır.

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu m. 502’ye göre; “… sözleşmesi, vekilin vekâlet verenin bir işini görmeyi veya işlemini yapmayı üstlendiği sözleşmedir. Vekâlete ilişkin hükümler, niteliklerine uygun düştükleri ölçüde, bu Kanunda düzenlenmemiş olan işgörme sözleşmelerine de uygulanır.” Davacı şirketin davalı şirkete verdiği hizmet vekâlet almaksızın iş görme sözleşmesi niteliğinde olup 6098 sayılı TBK m. 502 ve devamı maddeleri hükümlerine bağlıdır. Aynı maddeye göre “Sözleşme veya teamül varsa vekil, ücrete hak kazanır.” Buna göre davacı taraf verdiği hizmet karşılığında tahsil edemediği hizmet bedelini davalı taraftan isteme hakkına sahiptir.

Taraflar arasındaki ticari ilişkinin ve alacak borç durumunun tespiti için her iki tarafında ticari defterlerini mahkememize sunmaları istenilmiş ve 6100 sayılı HMK m. 266’ya göre bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir. Her iki taraf da ticari defterlerini mahkememize sunmuştur.

Hazırlanan 03.02.2020 tarihli bilirkişi raporunda davaya konu faturaların davacı şirket defterlerinde kayıtlı olduğu, faturaların davalı tarafa teslim edildiğine ilişkin bir belgenin bulunmadığı ancak faturalardan üç tanesinin davalı şirket defterlerinde de kaydının bulunduğu, 2.784,80 TL tutarlı olanının davalı defterlerinde kaydının bulunmadığı, davalı defterlerinde kaydı bulunmayan 2.784,80 TL tutarlı fatura düşüldüğünde davacının davalı şirketten 7.325,40 TL alacaklı olduğu, davalı şirketin üzerinde imza olmayan tediye makbuzları sunduğu tespit edilmiştir.

6100 sayılı HMK m. 222/III’e göre; “İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.” Bu maddeye uygun olarak davacı defterlerindeki kayıtların aksi davalı tarafından senet ya da kesin delillerle kanıtlanamadığı sürece davacı tarafın defterleri davacı lehine delil hükmündedir. 2.784,80 TL tutarlı olan fatura haricindeki diğer üç faturaya ilişkin davacı ve davalı kayıtları birbirini doğrulamaktadır. Davacı taraf 2.784,80 TL tutarlı olan faturayı davalı tarafa gönderdiğini ise yazılı belge ile kanıtlayamamaktadır. Bu nedenle davalı defterlerinde kaydı bulunmayan 2.784,80 TL tutarlı fatura düşüldüğünde davacının davalı şirketten 7.325,40 TL alacaklı olduğu kabul edilerek asıl alacak yönünden davanın kısmen kabulüne yönelik olarak aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.

6098 sayılı TBK m. 117’ye göre; “Muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer.” Yani borcun muaccel olması borçlunun temerrüde düştüğü anlamına gelmemektedir.
Dosya içerisine alınan İstanbul … İcra Dairesinin … sayılı dosyasında davacı taraf 10.110,20 TL asıl alacak ve 649,24 TL asıl alacağın faizi olmak üzere toplam 10.759,44 TL alacak talebinde bulunmuştur. Ancak faturaya konu alacaklarının tarafına ödenmesi için 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu m. 18/III’e göre davalı tarafı temerrüde düşürdüğüne ilişkin ihtarname ya da benzeri bir bildirim yazısını dosyaya sunmamıştır. Bu nedenle davanın yukarıdaki gerekçelerle asıl alacak yönünden 7.325,40 TL olarak kısmen kabulüne karar verilerek 2,784,80 TL fatura ve 649,24 TL takip tarihine kadar işlemiş faiz yönünden davanın kısmen reddine yönelik olarak aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile İstanbul … İcra Dairesi’nin …sayılı takip dosyasına, davalının itirazının kısmen iptali ile takibin 7.325,40-TL üzerinden devamına, asıl alacağın takip tarihinden itibaren ticari faiz işletilmesine,
2-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Asıl alacak likit ve hesaplanabilir olduğundan 7.325,40-TL üzerinden %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davanın reddedilen 3.434,04-TL üzerinden %20 kötüniyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 500,40-TL nispi karar harcının peşin alınan 215,18-TL harçtan mahsubu ile eksik 285,22-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
6-Davacı tarafından yargılama esnasında yapılan toplam 764,50-TL ( 700,00-TL BK ücreti, 64,50-TL tebliğler ve posta ) yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre takdiren hesaplanan 520,50-TL’nin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
7-Ayrıca davacı tarafından dava açılırken yatırılan toplam 265,98-TL ( 44,40-TL BH, 215,18-TL PH, 6,40-TL VH ) harcın davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, DAVACIYA VERİLMESİNE,
9-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, DAVALIYA VERİLMESİNE,
10-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,

Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.09/03/2020

Katip …
*e-imzalıdır

Hakim …
*e-imzalıdır