Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/121 E. 2021/20 K. 12.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/121
KARAR NO:2021/20

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:05/03/2019
KARAR TARİHİ:12/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Borçlu … Anonim Şirketi’nin, müvekkili şirket … Ltd. Şti ‘ne olan borcu sebebiyle ….İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ve borçlu şirket tarafından 31.12.2018 tarihinde takibe itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, borçlu şirket vekilinin itiraz dilekçesinde, alacaklı şirkete herhangi bir borçları olmadığını ve alacağın tamamı ile tüm fer’ilerine itiraz ettiğini, bu itiraz üzerine taraflarınca TTK m.5/A kapsamında 22.01.2019 tarihinde zorunlu arabuluculuk başvurusunda bulunulduğunu, ancak borçlu şirketin yapılacak toplantıya katılmadığını, bu durum üzerine arabuluculuk görüşmelerinin Arabuluculuk Son Tutanağında belirtildiği gibi olumsuz sonuçlandığını, müvekkilinin – alacaklı şirket – faaliyetlerini şahıslara veya şirketlere organik esensel yağlar ve kozmetik ürünler satarak yürüttüğünü, üvekkili şirketin her ürün teslim ettiğinde borçlu şirkete fatura kestiğini ve bu faturaları borçlu şirketin muhasebesine gönderdiğini, borçlu tarafından ödenmesi gereken 20.07.2018 tarihli 5.264,91.-TL tutarında fatura ile 23.07.2018. tarihli 725,70-TL tutarında fatura olmak üzere toplam 2 adet fatura mevcut olduğunu, müvekkiline yalnızca 3000 TL’lik ödeme yapıldığını, borçlu şirket tarafından …. İcra Müdürlüğü … E sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, borçlu şirket tarafından haksız ve dayanaksız olarak yapılmış bulunan itiraz sebebiyle takip bedelinin %20 sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf dava dilekçesinde özetle; davacı … Ltd. Şti. Tarafından müvekkili … A.Ş. Aleyhinde …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasıyla 20.12.2018 tarihinde ilamsız takip başlatıldığını, ödeme emrinin davalı şirkete 28.12.2018 tarihinde tebliğ olduğunu, taraflarınca 31.12.2018 tarihinde borca itiraz edildiğini ve ilgili icra memuru tarafından takibin durdurulduğunu, davacı yanın dilekçesinde itirazın iptali için yegane gerekçe olarak uyuşmazlık konusu faturaları gösterdiğini, uyuşmazlık konusu faturalarda teslim eden ve teslim alanın imzalarının bulunmadığını, takip esnasında ibraz edilen teslim edildiği iddia edilen mallara ilişkin fatura bedellerinin 725,70 TL ve 803,12 TL iken davacı yanın cari hesaba dayanan alacaklarının toplam tutarının daha yüksek olduğunu iddia ettiğini, faturalarda 14 günlük vade sonunda aylık yüzde iki vade farkı ödeneceğine ilişkin kayıt bulundurulduğunu, taraflar arasında akdi ilişki kurulmuş olduğu varsayılsa dahi bu akdi ilişki kapsamında ifade edilen vade farkının tarafların ortak iradeli ürünü olduğunun davacı yanca ispatlanmaması halinde yerleşik Yargıtay İçtihatları uyarınca alacağın likit olduğundan bahsedilemeyeceğinden, karşı yanın icra inkar tazminatı talebinin dinlenilemez olduğunu, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların; Taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davalının faturadan kaynaklı borcunun bulunup bulunmadığı, davalının takibe yapmış olduğu itirazın haklı olup olmadığı, faizin türü ve başlangıcının ne olduğu, icra inkar koşullarının oluşup oluşmadığından ibaret olduğu görülmüştür.
DELİLLER;
…. İcra Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak … Esas sayılı dosya aslı celp edilmiştir.
Davacı vekili tarafından dava dilekçesi ekinde dava konusu faturaların fotokopileri Mahkememiz dosyasına sunulmuştur.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince mevcut olan alacak miktarının belirlenmesi bakımından bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup; 30/12/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; incelenen davacı şirket defterlerinin TTK hükümlerine göre usulüne uygun tutulmuş olduğu, incelenen davacı kayıtlarına göre icra takip tarihi itibariyle davacının alacaklı olduğu tutar 2.990,61 TL olduğu, satım konusu malların teslim edildiğinin davacı tarafından düzenlenen faturaların irsaliyeli fatura olduğu ve üzerinde teslim alanın imzasının bulunduğu, teslim alanın imzasının bulunmaması konusundaki takdirin mahkemeye ait olacağı, ayrıca davacının satışını yaparak düzenlemiş olduğu faturalara karşılık davalı tarafından kısmi ödeme yapılmış olmasının malım teslim edildiğine dair karine teşkil edeceği görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Davacı taraf, davalı şirkete ürün sattığını, davalının kısmi ödeme yaptığını, ödemediği faturaların tahsili için başlattılan icra takibine davalının itirazının haksız olduğunu beyan ederek takibe yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini dava etmiştir.
Davalı taraf ise, davacıya borçlu olmadıklarını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan …. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından fatura alacağının ve işlemiş faizin talep edildiği, davalının borca itirazı sonucu icra takibinin İİK’nın 66. maddesi uyarınca durduğu tespit edilmiştir.
İcra takibine vaki itirazın davacı tarafa tebliği durumu ve dava tarihine göre işbu itirazın iptali davasının, İİK mad. 67’de öngörülen ve hak düşürücü nitelikteki 1 yıllık süresi içinde açıldığı anlaşılmaktadır.
Mahkememizce 22/10/2019 tarihli ara kararı ile tarafların uyumazlık konusu döneme ait ticari defterlerini inceleme günü mahkememizce seçilen bilirkişiye sunmaları aksi halde HMK m.222/5 gereğince defter ibrazından vazgeçmiş sayılacağı hususunun taraflara ara kararın tebiliği suretiyle ihtar edildiği, davalı tarafın yerinde inceleme günü uyuşmazlık konusu döneme ait ticari defterlerini sunmadığı, daha sonra verilen bir aylık kesin süre içerisinde de sunmadığı anlaşılmış olup usulüne uygun tutulan davacı defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu alınan bilirkişi raporu ile talep edilen alacağın varlığı kanıtlanmıştır.
Her ne kadar faturalarda imzası bulunan teslim alanın ismi yazılı olmasa da; faturaların irsaliyeli olması ve davalının faturalara karşılık kısmi ödeme yapması, malın teslim edildiğine karine teşkil etmektedir.
Tüm dosya kapsamına göre mahkememizce denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporuna itibar edilerek, icra takibine itirazının haksız olduğu, alacağın vadesinin belirlenmediği, davalıyı temerrüde düşürecek bir ihtar ve ihbarda bulunulmadığı anlaşılmakla; işlemiş faiz talebi reddedilerek davanın kısmen kabulü ile alacak likit olduğundan icra inkar tazminatına hükmetmek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE;
1-…. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının kısmen iptali ile takibin 2.990.61 TL asıl alacak yönünden devamına, asıl alacağın takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan alınması gereken 204,29TL harçtan peşin alınan 63,26 TL’nin mahsubu ile eksik 141,03TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA;
4-Davacı tarafından yatırılan toplam 114,06TL (44,40TL BH, 63,26TL PH, 6,40TL VSH,) harcın davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yargılama sırasında yapılan toplam 1.000,00TL (800,00TL bilirkişi ücreti, 200,00TL posta ve müzekkere masrafı, ) yargılama masrafının davanın kabul red oranına göre takdiren 807,45TL’sinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE;
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 2.990,61TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
7-Davalı tarafından yargılama sırasında yapılan toplam 13,40TL yargılama masrafının davanın kabul red oranına göre takdiren 2,58TL’sinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE;
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 713,121TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
7-Kullanılmayarak artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/01/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır