Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/889 E. 2020/632 K. 08.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/889 Esas
KARAR NO:2020/632

DAVA:Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:02/10/2018
KARAR TARİHİ:08/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davaya konu, taraflar arasında akdedilen 17.01.2014 tarihli Niyet Mektubu hakkında açıklama:” Müvekkilim, dava dışı ….A.Ş’de bulunan % 42 payını, % 40 pay sahibi … ile birlikte satma, davalı … bu paylan satın almak niyetiyle hareket ederek, davalı ile 17.01.2014’de Niyet Mektubu imzalamışlardır. Niyet Mektuburida; “alıcı,satıcılardan şirketin % 82 hissesini satın almak niyetindedir. Taraflar sonra aralarında imzalanacak detaylı hisse alım- satım sözleşmesi temel koşullarım belirlemek için niyet mektubunu yürürlüğe koymaya * karar vermiştir.Alıcı bu mektuba göre şirketin defter ve belgeleri ile tüm resmi kayıtlarını inceleme yetkisi ile muhasebecisi ve ekibiyle, şirketin bütün defter ve kayıtlarını incelemiştir.Alıcı incelemeyi müteakip (3) beklemiş, satıcılara hisse alım satım sözleşmesi akdedilmesi talebinde bulunmamış ,Niyet Mektubundaki 4,920.000 USD peşin ödeme taahhüt ve yükümlülüğünü de yerine getirmemiştir. Hisselerini satma niyetiyle satıcılar, Niyet Mektubunda, (toplam 7.200,000 USD karşılığında) alıcıya şirketteki hisselerini satmayı şartsız ve gayri kabili rücu olarak kabul ve taahhüt etmiş, bu taahhüde uymadıkları takdirde alıcıya hisseleri oranında 500.000 TL maktu ceza-i şart ödeyeceğini taahhüt” etmişlerse de, alıcı şirket kayıtlarım incelemesinin ardından, satıcılara satış sözleşmesi yapılması teklifinde bulunmadı, hisse satışı gerçekleşmedi, niyet mektubu işlevsiz kalmış ve yürürlükten kalktı. Niyet Mektubunda “cezai şart vükümtüsü Niyet Mektubu imzalandığı tarihten 3 ay geçerli olup,3 ay sürenin sonunda bu madde hükmü hükümsüz olacaktır. Tarafların Nivet Mektubu yükümlülükleri, başka ilsem olmaksızın Niyet Mektubu imza tarihinden itibaren (3) yıl sonra sona erecektir’ hükmüne göre Niyet Mektubundaki cezai şart yükümlülüğü 17,04,2014’de kendiliğinden sona ermiştir. … 8,Not, keşide edilen 17.04.2014’deki İhtarname Hakkında Açıklamalar: Niyet Mektubu akdini takip eden sürede şirket kayıtlarını incelemiş ve 3 ay içinde alım niyeti belirtmemiş ve peşin ödeme yükümlülüğüne uymayarak satıcılara 4.920.000USD ödemesini yapmayan davalı,Niyet Mektubu imzalanmasını takip eden 3. aym son günü 17,04.2014 saat 17.05 de vekili aracılığı ile …Not. davacıya ihtarname göndermiştir. Davalı Hakkında Savcılık Suç Duyurusunda Bulunulmuştur :Davalı taahhütlerini yerine getirmediğinden hükümsüz olan Niyet Mektubunu tanziminden 4 sene sonra icraya koyarak haksız menfaat elde etmek istediğinden… C,Baş Sav.,,, Nolu dosyası ile TCK I57/l.fık ve 158. Hükümlerine göte cezalandırılması için suç duyurusunda bulunulmuştur.)17.01.2014 tarihli Niyet Mektubumda “cezai şart yükümlülüğü Niyet Mektubu imzalandığından itibaren 3 ay geçerli olup, 3 aylık sürenin hitamında madde hükmü kendiliğinden hükümsüz olacaktır” vc “tarafların Niyet Mektubuna göre yükümlülüğü başka işlem olmadan Niyet Mektubu Yıun imza tarihinden itibaren üç (3) yıl sonra sona erecektir” hükmüne aykırı olarak, yükümlülükleri sona ermiş’ niyet mektubuna dayanarak, İmza tarihinden 4 sene sonra borcun sebebi olarak 17.01.2014 tarihli Niyet Mektubu ve 17.04,2014 tarihli Noter ıhtarı gösterilerek ….İcra Müd. … E. No’lu dosyası ile 348.924,16 TLlik takip yapılması hukuka aykırıdır. “Davacının dosyaya konu edilen takip ve niyet mektubundaki hükümlere göre borcunun bulunmadığının tespitine, ,,,.İcra Mah. … E, Nolu dosyası ile ,,,.İcra … E.Nolu icra dosyasında yapılan tebligata geç itiraz şikayeti davasında, takibin durdurulmasının teminatı olarak yatırılmış paranın huzurdaki dava sonuna kadar davalıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir karan verilmesini, Davacı aleyhine kötü niyetle takibe geçen davalı aleyhine % 20 İcra tazminatına hükmedilmesine, Dava masraflarının davalı üzerinde bırakılmasına, davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı menfi tespit davasında dürüst davranma ve doğruyu söyleme yükümlülüğünü ihlal ettiğini, kötü niyetli olarak sözleşmeden doğan yükümlülüklerinden kaçınmak amacıyla menfi tespit davası ikame ettiğini, yasal koşulları bulunmayan tedbir talebinin reddine, taraflar ….A.Ş. ‘nin % 82 ,% 42 …, % 40 … hissesinin 5.904.000-USD bedelle alım satımını kabul ve taahhüt etmiştir. Haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine, davacının kötü niyetli olmasından ötürü HMK 329/1 ve 329/2 mad.İstanbul Barosu Ücret Tarifesi üzerinden uygulanmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış,…. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı takip dosyası, ,,,, Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma sayılı dosyası celp edilmiş, … Vergi Dairesi,… Vergi Dairesi,… Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün cevabi yazıları celp edilmiştir.
Cezai şart alacağının varlığı ve miktarı yönünden Mahkememizce dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişi heyetinden aldırılan 07/08/2019 tarihli raporda ” “niyet mektubu* ismine ve daha sonra bir sözleşme imzalanacağı hükmüne rağmen, belgenin açık bir şekilde bir pay satım /d evir taahhüdünü içerdiği; bununla birlikte davalının alım hakkını kullanmakta cezaî şarta ilişkin olarak süre bakımından geciktiği, 3 aylık sürenin son günü mesai saati bitiminde (saat 17.05) gönderilen ihtarnamenin gerçek bir alım iradesini gösterdiğinin söylenemeyeceği,ayrıca 3 aylık süre yönünden önem arzeden hususun tebellüğ tarihi olduğu, dosya kapsamından bu tarihin tespit edilemediği, her durumda 3 aylık sürenin geçirilmiş olduğunun söylenebileceği,cezaî şart talebinin yerinde olmadığı, davacının talebinde haklı olduğu” görüşü bildirilmiştir.
Tüm dosya ve deliller birlikte değerlendirildiğinde açılan dava icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır. Davacı ile davalı ve dava dışı … Arasında 17/01/2014 tarihinde “Niyet Mektubu” başlıklı sözleşme imzalanmış olup davacı ve dava dışı …’ın %82 oranında hisse sahibi oldukları …. A.Ş’nin hisseleri daha sonra imzalanacak hisse alım sözleşmesi temel koşullarını belirlemek üzere niyet mektubu akdedilmiştir. Sözleşmenin “Tarafların Hak ve Yükümlülükleri” bölümünün birinci maddesinde ödeme planı çerçevesinde 4.920.000 USD’nin peşin 984.000 USD’nin ise verilecek bonolarla ödeneceği, ikinci maddesinde ise “Satıcılar, İşbu bedel ve ödeme şartlarında alıcıya şirketteki hisselerini satmayı kayıtsız, şartsız gayrikabil rücu olarak kabul, beyan ve taahhüt etmişlerdir. Satıcılar, işbu taahhüdüne uymadığı takdirde satıcılar alıcıya hisseleri oranında ve müteselsilen 500.000 TL maktu cezai şart ödeyeceğini kayıtsız, şartsız ve gayrikabili rucü olarak herhangi bir hükme hacet kalmaksızın kabul, beyan ve taahhüt etmişlerdir. Satıcıların işbu maddede yer alan cezai şart yükümlülüğü işbu niyet mektubunun imzalandığı tarihinden itibaren 3 ay süre ile geçerli olup 3 aylık sürenin hitamında işbu madde hükmü kendiliğinden hükümsüz olacaktır” şeklinde kararlaştırılmıştır. Buna göre cezai şart alacağı bedel ve ödeme şartlarının oluşması halinde satıcıların hisselerini devretmemesi durumunda 500.000 TL hisseleri oranında ve müteselsilen ödenmek ve 3 ay süreyle geçerlilik koşuluna bağlı kalınmak üzere taraflar arasında geçerlidir. Davalı tarafın cevap dilekçesinde de belirttiği üzere 4.920.000 USD peşin ödeme yapılmamıştır. Her nekadar davacı tarafın elden ödeme beyanı kabul edilmeyip bunun için ödeme yapılmadığı belirtilmiş ise de bu iddianın ispatlanmadığı ve her halükarda davalı tarafın resmi kanallardan ödeme yükümlülüğünü yerine getirmesinin mümkün olmasına rağmen bu yükümlülüğün ifa edilmediği, buna rağmen davalı tarafın 17/04/2014 tarihinde ihtarname çekerek sözleşmede bulunmayan nedenlerle hisselerin devredilmesini talep ettiği, 17/04/2014 tarihinde keşide edilen ihtarnamenin mesai saatlerinden sonra ve 3 aylık cezai şart talep süresinin bitiminden sonra talep edilmiş olduğu, ödeme yükümlülüğünü yerine getirmeyen davalı tarafın karşı tarafın edimini talep edemeyeceği, sözleşmedeki cezai şart alacağı hükmünün şartlarının oluşmadığı ayrıca 17/01/2014 tarihinde imzalanan niyet mektubunun cezai şart alacağı talep süresinin sözleşmede belirlenen 3 aylık geçerlilik süresine göre 17/04/2014 tarihinde sona erdiği, mesai saatlerinden sonra keşide edilen ihtarnamenin davacıyı temerrüde düşürmediği ve süresinde olmadığı anlaşıldığından açılan davanın kabulü ile davacının takipten ve takibe konu cezai şart alacağından borçlu olmadığına karar vermek gerekmiş, ayrıca kendi edimini ifa etmeden davacıyı 3 aylık süre geçmesine rağmen hisselerini devretmesi veya cezai şart alacağını ödemesi yönünde ihtar göndererek kötü niyetle temerrüde düşürmek istenildiğinden davacının kötü niyet tazminatı talebinin kabulü ile %20 oranında tazminata hükmetmek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
Davacının …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası ve takibe konu cezai şart alacağından dolayı borçlu olmadığının tespitine,
Takibe konu alacağın %20’si oranında kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, davalıdan tahsiline,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 23.835,00-TL nispi karar harcından peşin alınan 4.373,51-TL harcın mahsubu ile bakiye 19.461,49-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 32.874,69-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan toplam 6.001,16-TL’nin ( 35,90 TL BVH, 5,20 TL VH, 4.373,51 TL Peşin Harç, 186,55 TL tebliğler, 1.400 Bilirkişi ücreti ) yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/10/2020

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …