Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/827 E. 2018/909 K. 20.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/767 Esas
KARAR NO : 2018/886 Karar
DAVA : Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ: 28/08/2018
KARAR TARİHİ: 12/09/2018
Mahkememizde görülmekte olan sigorta (mal sigortası kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı Vekili Dava Dilekçesinde Özetle; davacı adına kayıtlı ve aynı zamanda ikamet ettiği konutunun davalı … şirketi tarafından teminat altına alındığını ancak kimsenin olmadığı 05/10/2016 günü saat 08.30’da konuta zorla kimliği belirsiz kişi veya kişilerin çeşilti eşyaları çaldığını, müvekkilin eşinin polisi telefonla arayarak durumu bildirdiğini, çalınan eşyaların tespit edilerek tutanak altına alındığını, müvekkilinin sigorta şirketine başvurduğunu ancak davalı … şirketi tarafından poliçe kapsamında olmadığından talebin reddine karar verildiğini, uyuşmazlığının hırsızlık olayının gerçek olup olmadığı dolayısıyla teminat dışında kalıp kalmadığı yönünde olduğunu, ispat yükünün sigortacı kapsamında olduğunu, bu hususun davalı … şirketi tarafından aydınlatılmasını, aksi halde çalınan eşyaların bedelinin ihbar tarihinden işleyecek yasal faiz ile birlikte sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Tüm Dosya Kapsamı Bir Bütün Olarak Değerlendirildiğinde;
Dava, sigorta poliçesine dayalı tazminat davasıdır.
Taraflar arasında, … nolu benim evim sigortası isimli konut sigortası poliçesi düzenlendiği, poliçe konusunun davacının konutu olduğu, sigorta yapılan bu konutta hırsızlık meydana geldiği ve evdeki bir takım eşyaların çalındığı, sigortalı davacının poliçedeki teminatın kendisine ödenmesi için davalı … şirketine başvurduğu, teminatın davacı tarafa ödenmediği, bunun üzerine davacı tarafça davalı şirkete karşı bu alacak davasını açtığı görülmektedir.
Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında mahkemece resen gözetilmesi gerekmektedir.
6502 sayılı ve 07/11/2013 tarihli Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3/ı) maddesine göre; Sağlayıcı: Kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye hizmet sunan ya da hizmet sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi,
Aynı maddenin k) fıkrasına göre; Tüketici: Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi,
L) maddesine göre de Tüketici işlemi: Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi, ifade etmektedir.
Aynı yasanın 73- (1) maddesine göre ise, Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir düzenlemesi bulunmaktadır.
Somut olayda, davacı ile davalı … şirketi arasında düzenlenen sigorta sözleşmesinde, davacı 6502 sayılı yasa da tanımlanan tüketici, davalı sigortacı sağlayıcı konumundadır.
Tespit olunduğu üzere, davacı ile sigorta şirketi arasındaki uyuşmazlık, Tüketici Kanunundan kaynaklanan bir uyuşmazlık niteliğinde olup, davaya tüketici mahkemesinin bakması gerekmektedir, mahkemelerin görevi kamu düzenine ilişkin olduğundan ve dava konusu uyuşmazlığa bakma görevi, yukarıda açıklandığı üzere, 6502 sayılı yasa uyarınca tüketici mahkemelerine ait olduğundan görevsizlik kararı verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, dava dilekçesinin görevsizlik sebebiyle REDDİNE,
2-Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize başvurularak dilekçe verilmesi halinde dosyanın İstanbul Tüketici Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-HMK’nın 20.Maddesi uyarınca belirtilen süre içerisinde dosyanın gönderilmesi için talepte bulunulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına,
4-HMK’nın 331. Maddesi uyarınca harç-vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
5-Artan gider avansının dosyasına aktarılmasına,
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
Hakim …