Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/822 E. 2020/570 K. 30.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/822
KARAR NO:2020/570

DAVA: İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:17/09/2018
KARAR TARİHİ:30/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile daval arasında internet sitesi danışmanlık anlaşması imzalandığını, anlaşma çerçevesince müvekkili tarafından tüm edimlerin yerine getirildiğini ancak hizmet bedelinin davalı tarafından ödenmediğini, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin davalının itirazı neticesinde durduğunu, iş ilişkisini sözleşme ile sabit olduğunu, düzenlenen faturalara davalı tarafından itiraz edilmediğini, hizmetin tam ve eksiksiz olduğu sözleşme hükümleri ve taraflar arasındaki yazışmalarla sabit olduğunu, davalı tarafından yapılan haksız itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; sözleşmenin ilk dönemlerinde davacı tarafından edimlerin tam olarak yerine getirildiğini, ödemelerin müvekkil tarafından yapıldığını ancak daha sonra davacının edimlerini eksik olarak yerine getirdiğini, sözleşmenin tam olarak yerine getirildiğinin ispatının davacının yükümlülüğünde olduğunu, kesilen faturada “Yazılım Destek Bedeli” ne ilişkin olduğunun görüldüğünü ancak sözleşme kapsamında böyle bir desteğin verilmediğini, davanın reddi ile %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Dava, taraflar arasında imzalanan danışmanlık sözleşmesi kapsamında düzenlenen fatura bedellerinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce tüm deliller toplanmış, gerekli inceleme ve araştırmalar yapılmış, 22/05/2019 tarihli ara karar ile iddia ve savunma hudutları doğrultusunda, dosya içeriği delil ve belgeler ile tarafların uyuşmazlık konusu dönem ticari defter ve kayıtları üzerinde davacının alacağının varlığının ve miktarının tespiti amacıyla bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
05/07/2019 tarihli raporunda bilirkişi özetle; dava dosyası, ibraz edilen taraf ticari defterleri yardımcı kayıt belgelerin incelenmesi neticesinde; davacı tarafın ticari defterlerinin kendi lehine delil vasfının bulunduğu, davalı tarafın ticari defterlerinin kendi lehine delil vasfının bulunduğu, taraflar arasında 01.12.2017 başlangıç tarihli sözleşme yapıldığı, dava dosyasına ibraz edilen belgeler ve ticari defterler belgelere göre davacının …. İcra Müdürlüğünün … dosya numarası takibe geçtiği dava konusu faturalardan dolayı davalıdan 19.824,00-TL alacağı olduğu, davacı alacağına takip tarihi olan 17.08.2018 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 2. Maddesi hükmü uyarınca avans faizi oranı üzerinden faiz hesaplanması ve işletilmesi gerektiği; Ddavacının ana para alacağının, takip tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte tahsili gerektiği sonuç ve kanaatine varıldığını beyan etmiştir.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporu usulüne uygun şekilde taraf vekillerine tebliğ edilmiş, davalı yanın itirazlarının değerlendirilmesi amacıyla 04/12/2019 tarihli ara karar ile bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
20/01/2020 havale tarihli raporunda bilirkişi özetle; dava dosyasına ibraz edilen belgeler ve tarafların ticari defterleri belgelerine göre davacının …. İcra Müdürlüğünün … dosya numarası takibe geçtiği dava konusu faturalardan dolayı davalıdan 19.824,00-TL alacağı olduğu, davacı alacağına tukip tarihi olan 17.08.2018 tarihinden itibaren (3095 sayılı yasanın 2. Maddesi hükmü uyarınca avans faizi oranı üzerinden faiz hesaplanması ve işletilmesi gerektiği; Davacının ana para alacağının, takip tarihînden İtibaren işletilecek avans faizi ile birlikte tahsili gerektiği sonuç ve kanaatine varıldığını beyan etmiştir.
Her ne kadar davalı vekilince alınan ek rapora da itiraz edilmişse de alınan bilirkişi raporunun usul ve yasaya uygun, denetime elverişli olduğundan 30/09/2020 tarihli ara karar ile itirazların reddine karar verilmiştir.
Dava, İİK mad. 67’ye dayalı olup davalı tarafın hakkındaki icra takibine vaki itirazının iptali istemine ilişkindir. …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında davacı tarafın 19.824,00 TL asıl alacağın ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık %9,75 ticari faiz ve değişen oranlarda faiz yürütülmek suretiyle tahsili istemi ile ilamsız takip yolu ile icra takibinde bulunulduğu ve fakat davalının borca itirazı sonucu icra takibinin İİK’nın 66. maddesi uyarınca durduğu saptanmıştır. İcra takibine vaki itirazın davacı tarafa tebliği durumu ve dava tarihine göre bu itirazın iptali davasının İİK mad. 67’de öngörülen ve hak düşürücü nitelikteki 1 yıllık süresi içinde açıldığı da tespit olunmuştur.
Dava, taraflar arasındaki web sitesi hakkında danışmanlık sözleşmesinden doğan bakiye alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatı hükmedilmesi istemine ilişkindir.
Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre fatura emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesikadır (229. md.). Fatura malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami “yedi gün” içinde düzenlenir. Bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturalar hiç düzenlenmemiş sayılır (231/5. md.). 6102 sayılı TTK’da da fatura konusunda hükümler vardır. Ticari işletmesi bağlamında bir mal satmış, üretmiş, bir iş görmüş veya bir menfaat sağlamış olan tacirden, diğer taraf, kendisine bir fatura verilmesini ve bedeli ödenmiş ise bunun da faturada gösterilmesini isteyebilir.” (6102 Sayılı TTK 21/1) Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır (6102 Sayılı TTK 21/2).
Faturanın delil olması ile ticari defterlerin delil olması birbirinden farklıdır. 6102 sayılı TTK’nın 21/2. maddeye göre faturaya itiraz edilmemiş ise içeriği kesinleşir ise de akdî ilişkinin yazılı delillerle ispatı gerekir. Fatura ticari defterlere kayıt edilmiş ise artık faturanın delil olmasıyla ilgili bu maddeye değil ticari defterlerin delil olmasıyla ilgili TTK’nın 222. maddeye bakmak gerekir. Bu nedenle ticari defterlere kaydedilmiş fatura akdi ilişkinin varlığını da kanıtlar. Faturayı teslim aldıktan sonra süresi içinde itiraz ve iade etmeyerek ticari defterlerine kaydeden kimse, bu faturanın mal veya hizmet aldığı için geçerli bir sözleşme ilişkisine göre düzenlendiğini kabul etmiş sayılır ve fatura nedeniyle mal veya hizmet almadığını, bu faturadan dolayı borçlu olmadığını yazılı veya kesin delillerle ispatlaması gerekir.Faturanın onu teslim alan kişiyi borç altına sokabilmesi için taraflar arasında borç doğurucu bir ilişkinin varlığı ve faturanın da bu ilişki nedeniyle düzenlenmiş olması gerekir. Borç münasebeti olmaksızın düzenlenen ve muhatap tarafından her nasılsa teslim alınan faturaya sekiz günde itiraz edilmemiş olması onu borç altına sokmaz (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E. 1978/11-1147).
Fatura tek başına alacağın kanıtı değildir. Faturanın dayanağı olan temel ilişkinin ispatı gerekir. Tek yanlı düzenlenen faturanın, düzenleyen tarafın kendi ticari defterlerine kayıt edilmiş olması alacağın varlığını ispatlamaz (19 HD’nin 2009/8074 E 2010/5025 K sayılı içtihadı).
Malın tesliminin satıcı tarafından kanıtlanması gerekir. Faturanın sadece satıcının ticari defterlerinde kayıtlı olması malın teslimi için karine teşkil etmez (19 HD’nin 2014/14716 K sayılı kararı).
Sözleşme ilişkisi kapsamında fatura düzenlenmesi, tek başına sözleşmenin varlığını ve faturadaki işlerin yapıldığını kanıtlamaya yetmez ise de, sözleşme ilişkisinin kanıtlanması halinde veya ihtilafsız olması halinde, sözleşme gereğince düzenlenmiş olan ve süresinde itiraz edilmeyen faturadaki miktar kesinleşir. (Yargıtay 15. HD 19.02.2018 gün, 2016/4742 E 2018/652 K sayılı ilamı). Fatura düzenlenmiş olması, işin usulune uygun yapılıp teslim edildiğini kanıtlamaya yeterli değildir.
Faturaya ilişkin bu genel açıklamalardan sonra, hizmetin ifa edildiğini ispat yükü davacıya ait ise de, ispat yükü hayatın olağan akışına ve mantık kurallarına aykırı şekilde taraflardan birine yüklenemez. Başka bir söyleyişle genel kural her olayda ispat yükünün kime düştüğü problemini çözmeye yetmez. Bu sebeple çeşitli kanun maddelerinde ispat yükünün kime ait olduğu ayrıca hükme bağlanmıştır. Bütün bunların dışında kanunda açıklık bulunmayan hallerde, Hakim, takdir hakkına, tefsir ve kıyas metotlarına ve iyiniyet kurallarına göre ispat yükünü tevzi edecektir. Bu açıklamalara göre, eldeki uyuşmazlık değerlendirildiğinde; davalı tarafın cevap dilekçesinde davacının üzerine düşen edimleri sözleşmeye uygun olarak yerine getirilemediği belirtilmiş ancak hangi edimlerin eksik kaldığı somutlaştırımamış olup 66313 nolu 2.124,00TL bedelli faturanın Yazılım Destek Bedeline ilişkin olduğu sözleşme kapsamında yazılım desteğinin kararlaştırılmadığı için faturadan dolayı borçlu olmadıklarını ifade etmiştir.Bu aşamada hizmetin sözleşmedeki koşullara uygun verilmediğinin, mantık kuralları içerisinde ve belirtilen ilkeler çerçevesinde ispat şekli, davalıya ait olup, gördüğü eksiklikler hakkında, eksiklikleri ayıp ihbarı şeklinde davacıya bildirim yapması gerekmektedir.
Davalı, hizmetin ayıplı yapıldığına dair, ayıp ihbarı, bir tutanak, şikayet dilekçesi ibraz edememiş, bu konuda davacıyı usulüne uygun bir şekilde (6102 sayılı TTK.’nun 18. madde) uyardığını ispat edememiş, fatura kendisine tebliğ edildikten sonra hizmetin tam ve eksiksiz yapılmadığını belirtmiştir. Bu durumda, davalının hizmetin tam ve eksiksiz verilmediğine yönelik savunmasının dinlenme olanağı yoktur.Dosyaya sunulan usul ve yasaya uygun denetime elverişli bilirkişi raporunda, tarafların uyuşmazlık konusu döneme ait ticari defter ve kayıtlarının eksiksiz ve usulüne uygun tutulduğunun tespit edildiği, HMK m.222 uyarınca tarafların ticari defterlerinin kendi lehine delil niteliğini taşıdığının anlaşıldığı, davacının ticari defter kayıtlarında 19.824,00TL alacağının, davalının ticari defter kayıtlarında 21.523,20TL borcunun hesaplandığı, sonuç olarak davacının 19.824,00TL alacağının ispatlandığı ortadadır.
Diğer yandan davalı, takip dayanağı fatura bedelini ödediğini savunmadığına göre,davacının sunduğu hizmet sözleşmesi,mail kayıtları,ticari defter ve faturalar gözetildiğinde taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu, davacının fatura bedeli kadar alacaklı olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, davalının hizmetin tam ve eksiksiz verilmediğini ispat edemediği gerekçesi ile 19.824,00TL üzerinden davanın kabulüne ve alacak belirlenebilir olduğundan icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile …. İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 19.824,00 TL asıl alacak üzerinden devamına,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %9,75 oranında ve değişen oranlarda ticari faiz işletilmesine,
Asıl alacak likit ve hesaplanabilir olduğundan asıl alacağın %20’si oranında 3.964,80 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca hesaplanan 1.354,17 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 338,55 TL harcın mahsubu ile eksik 1.015,62 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan toplam 1.178,65 TL ( 338,55 TL PH, 35,90 TL BH, 5,20 TL VH, 650,00 TL BK, 149,00 TL tebliğ ve müzekkereler olmak üzere ) yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Kullanılmayarak artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/09/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır