Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/799 E. 2019/219 K. 03.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/828 Esas
KARAR NO : 2019/222 Karar
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ: 17/09/2014
KARAR TARİHİ: 05/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı Vekili Dava Dilekçesinde Özetle;08/07/2011 tarihinde … sevk ve idaresindeki davalı … şirketine sigortalı olan …plakalı araç ile yaya olan müvekkili …’e çarptığını, kaza sonucunda …plakalı araç sürücüsü olan ve kazanın oluşumunda herhangi bir kusuru olmayan müvekkilinin yaralandığını, söz konusu aracın tam kusurlu olduğunu ve davalı … şirketinin de bu sebeple sorumlu olduğunu, kazaya karışan diğer araçların ve sürücülerin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, müvekkilinin kaza neticesinde yaralı olarak hastaneye kaldırıldığını ve tedavi altına alındığını, efor kaybı, meslekte kazanma gücü kaybı, iyileşme dönemine bağlı maddi tazminat taleplerinin olduğunu beyan ederek yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilerek şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Vekili Cevap Dilekçesinde Özetle; dava konusu kaza tarihinde dava dışı … sevk ve idaresindeki …plakalı aracın 06/05/2011-03/05/2012 tarihleri arasında müvekkili şirketçe ZMMS ile sigortalandığını, müvekkil şirketin sorumluluğunun poliçe üzerinde yazılı teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere poliçede yazılı özel şartlar ve trafik sigortası genel şartlar kapsamı ile sınırlı olduğunu, müvekkili şirkete dava konusu olayla ilgili başvuru yapılmadığını, sigorta şirketi sigortalısının kusuru oranında gerçek hasarı ödemekle yükümlü olduğunu, yeni yasal düzenlemeler gereği bakıcı giderlerinden dolay müvekkil şirketin sorumluluğu bulunmadığından davacının bakıcı giderleri bakımından da davanın reddi gerektiğini, sigortanın bir zenginleşme aracı olmadığını, sigortalı aracın sebep olduğu riziko sebebiyle üçüncü kişilere ait mal ve bedeni zarardan ötürü poliçede gösterilen limit meblağın tamamı değil, üçüncü kişilerin maruz kaldığı gerçek zarar miktarını araştırıp saptayarak ödenesinin esas olduğunu, bu açıklamalarının hiçbir şekilde davayı kabul anlamına gelmediğini, herhangi bir temerrüden bahsedilemeyeceğini, zamanaşımı ve usule ilişkin itirazlarının olduğunu beyan ederek yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin toplanması aşamasında, davacı vekili 29/03/2019 havale tarihli dilekçesi ile davalı tarafla yapılan protokol gereği davadan feragat ettiklerini ve herhangi bir yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyan ettiği, davalı vekili 03/04/2019 havale tarihli dilekçesi ile davacı tarafla anlaştıklarını, feragata bir diyeceklerinin olmadığını, yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediklerini beyan ettiği anlaşılmıştır.
Tüm Dosya Kapsamı Değerlendirildiğinde:
Davadan feragat 6100 Sayılı HMK’nın 307 maddesi hükmü gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, davalı tarafın kabulünü gerektirmeyen ve kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını doğuran bir taraf işlemidir. 6100 Sayılı HMK’nın 311 maddesi hükmüne uygun olarak davacının davadan feragatinin mahkemece saptanması halinde feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekir. Davacı vekilinin vekaletnamesindeki yetki durumu incelendiğinde davadan feragata yetkili olduğu saptanmaktadır. Feragat bildirimi de 6100 Sayılı HMK’nın 309. maddesi hükmüne uygun olarak mahkemece tesbit olunmuştur. Bu yasal nedenlerle davanın feragat sebebiyle reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandı Üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca hesaplanan maktu 44,40-TL harcın peşin alınan 27,70-TL harçtan mahsubu ile eksik 16,70-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Taraflarca talep edilmediğinden vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Yargılama giderinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
Hakim …